X

Son yıllarda uçaklarda yaşanan türbülans olaylarının artış nedeni, iklim krizi mi?

Kuraklık, orman yangınları, şiddetli hava olayları gibi son yıllarda artan doğal afetler ve hava durumundaki aşırı değişimler, iklim krizinin en büyük etkileri arasında. Son yıllarda şiddetini daha da hissettiğimiz iklim krizi, çevresel dengeleri bozarak kendini hissettirse de günlük yaşamımızın hemen hemen her alanını fark etmesek de derinden etkiliyor. Üstelik, bu etkiler sadece gözle görülür alanlarla sınırlı değil. Muhtemelen pek çoğumuzun henüz bilmediği veya üzerinde durmadığı bir diğer etkisi de uçak seyahatlerinde yaşanan türbülans olaylarının artışı.

Evet; araştırmalar, uçak seyahatlerinde çoğumuzu tedirgin eden ve bir anlığına da olsa korkuya neden olan türbülans olaylarının son yıllarda şiddetini artırdığına dikkat çekiyor. Nedeni ise hızla etkisini genişleten ve büyüten iklim krizi.

Türbülans nedir, iklim krizinden nasıl etkilenir?

Türbülans, en öz tanımıyla uçakların havada düzensiz ve ani hareketler yaşamasına neden olan hava akımlarına verilen isim. Genel olarak gökyüzündeki sıcak ve soğuk hava kütlelerinin çarpışması, rüzgarların neden olduğu dalgalanmalar ve yağmur bulutlarının varlığı nedeniyle oluşan bu hava akımlarına uçaklar yapısal olarak dayanıklı olsa da, seyahat esnasında yolcular rahatsızlık hissedebiliyor. Özellikle de uçak korkusu olan kişiler için türbülanslar, daha kötü deneyimlere neden olabiliyor. Bu nedenle de uçuş konforu ve güvenliği tehdit altına giriyor. Üstelik, havacılık sektörü için de beklenmeyen maliyetlere neden olabiliyor.

Bu konuda yapılan son araştırmalar, ne yazık ki iklim krizinin türbülans olaylarının şiddetini artırdığını gözler önüne seriyor. Atmosferik bilim insanları da suçlunun ısınan atmosferimiz olduğunu söylüyorlar. Reading Üniversitesi’nden Atmosfer Bilimi Profesörü Paul Williams; “Artık iklim değişikliği nedeniyle türbülansın arttığına dair güçlü kanıtlarımız var. Kuzey Atlantik’teki şiddetli açık hava türbülansının 1979’dan bu yana yüzde 55 arttığını yakın zamanda keşfettik. Benzer artışların ABD kıtasında da bulunduğu tespit edildi.” diyerek durumun ciddiyetini dile getiriyor. Ve bu artışın nedenlerini şu şekilde açıklıyor:

“Ticari uçaklar, havanın daha ince olduğu ve uçuşun daha az yakıt yaktığı 31.000 ila 42.000 feet arasındaki yüksek irtifalarda uçar. Güçlü atmosferik jet akımları da bu yüksekliklerde hareket eder. Jet akımları, Dünya çevresinde dolaşan hızlı hareket eden hava akımlarıdır. Genellikle tembel bir nehir gibi kıvrılırlar ve saatte 275 mil hıza ulaşan hızlarla doğuya doğru hareket ederler. Gezegenimizde, ikisi kutup bölgelerinde ve ikisi daha düşük enlemlerde olmak üzere dört ana jet akımı vardır ve bu akımlar uçuşları düzenli olarak her türlü şekilde etkilerler: Güçlü jet akışı, uçuşları Atlantik boyunca iterek seyahat sürelerini kısaltabilir; rüzgara karşı ters yönde uçmak ise uçuş süresini artırır. İklim sisteminde, özellikle su kütlelerinde giderek artan daha fazla ısı var. Ve bu artan ısı, kaynayan suyun pirinci tencerenin etrafında itmesine benzer şekilde, konveksiyon adı verilen bir süreçte yükselir. Ve bu atmosferik konveksiyon hızla akan jet akımını bozabilir.

Benzer bir şekilde Nevada Üniversitesi’nde Fizik Profesörü olan Michael Pravica da “Daha fazla enerjiniz olduğunda daha fazla konveksiyona sahip olursunuz. Ve daha fazla konveksiyon, daha fazla türbülans anlamına gelir.” diyerek konuyu özetliyor. Kısacası, iklim krizi nedeniyle atmosferin ısınması hava akımlarını olumsuz etkiliyor, bu da konveksiyona ve dolayısıyla türbülans olaylarına neden oluyor.

Sonuç olarak, uçaklarda daha sık ve şiddetli türbülans yaşanması, havacılık sektörü için yeni zorluklar ve maliyetler getirirken, yolcular için de rahatsız edici yolculuklara neden olabiliyor. Dolayısıyla iklim krizinin önüne geçmek için atılan adımlar, pek çoğumuzun farkında olmadığı türbülans etkisinin de şiddetini azaltabilir.

Kaynak: mashable

İlginizi çekebilir: Havacılık sektöründe SAF (sürdürülebilir havacılık yakıtı) ile ilk uçuşlar başladı

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale