Wim Hof Yöntemi, aşırı soğuğa ve güçlü bir nefes egzersizine gerek duyulan sıra dışı bir ruhsal ve fiziksel sağlık geliştirme yöntemidir ve son yıllarda Wim Hof tarafından dünya genelinde oldukça popüler hale getirilmiştir. 64 yaşında Belçikalı bir sporcu olan Hof, kutup dairesinde sadece şort giyerek bir yarım maraton koştu, buz altında 60 metre yüzerek rekorlar kitabına girdi ve Everest Dağı’na sadece şort ve ayakkabı giyerek tırmandı.
Wim Hof yönteminde üç temel unsur bulunuyor:
- Günlük soğuk duş ve buz banyoları ile soğuğa düzenli maruz kalmak,
- Hiperventilasyon ve derin, kontrollü nefesler,
- Bu rutinlerde uzmanlaşacak bağlılık.
Buz adam olarak da adlandırılan Hof, bu yöntemin faydalarını kanıtlamak için kendini pek çok bilimsel teste maruz bıraktı ve bu faydalar arasında kronik ağrılar, yorgunluk, kötü ruh hali ve inflamasyon ile savaş da bulunuyor. Ancak şimdiye kadar yöntemi incelemiş olan kapsamlı değerlendirmeler bulunmuyorlar.
Wim Hof Yöntemi sağlığa faydalı olabilir mi?
Wim Hof yöntemi temel olarak soğuğa maruz kalmak ve derin nefes teknikleri üzerine odaklanması ile dikkatleri üzerine çekse de, insanların onun bazı kısımlarını denerken hayatlarını kaybettikleri birkaç ölüm vakası ortaya çıktı. 2023 yılında üç kişi nefes kısmını denerken vefat etti ve 2022 yılında ise Hof’a karşı 67 milyon dolarlık bir dava açıldı. Bu davada kendi havuzunda Wim Hof yöntemini denerken ölen genç bir kadının boğulması söz konusu. Dava hala sürüyor.
Yayınlanan yeni bir değerlendirmeye göre bu yöntemden dokuz araştırmada bahsediliyor ve sekiz farklı deneyde inflamasyonu azaltmak konusunda umut vadettiği belirtilse de, bu fikrin desteklenmesi için daha fazla yüksek kaliteli araştırma gerekiyor.
Bu bulgulara göre Wim Hof yöntemi sağlıklı ve sağlıklı olmayan bireylerde inflamasyonu azaltabiliyor çünkü epinefrin düzeylerini arttırıyor, interlaukin-10’da artış sağlıyor ve ayrıca inflamatuvar sitokinlerde azalmaya yardımcı oluyor. Dolayısıyla gelecek çalışmaların odak noktası yöntemin inflamatuvar bozuklukları önleme kapasitesi üzerinde olmalı ve ayrıca spor performansını iyileştirici özellikle de göz atılmalı.
“Yine de dikkatli olunmalı”
Yapılan çalışmalardan birinin yazarı Omar Almahayni, bulgulara bilimsel bir ışıkta bakmak gerektiğini belirtiyor. Değerlendirmelere göre potansiyel faydaları olsa da, yapılması gereken çok daha fazla araştırma bulunuyor.
Bu yöntemin mekanizmalarını incelemek için bilim insanları ve uygulayıcılar potansiyel faydalarını değerlendirmeliler, çünkü popülerlik kazanmaya devam ediyor. Soğuğa maruz kalmanın ve kontrollü nefesin, fizyolojik tepkiler ve ruh sağlığı üzerindeki etkileri, kişisel gelişim ve iyileşme konusunda ciddi faydalar sunulmasını sağlayabilir.
Wim Hof’un kişisel popülerliği ve sosyal medyada aktif olması nedeniyle bir takipçi kitlesi bulunuyor ancak bunlar yöntemin başarısını kanıtlamaktan çok uzaklar.
Çünkü sosyal medya ve influencer kültürü maalesef ekstrem ancak bilimsel olarak desteklenmemiş sağlık yöntemlerinin popüler hale gelmesine sebep olabiliyor. Sağlık uzmanları bu yöntemlere dikkatli yaklaşmalılar ve onları geniş çaplı ve randomize kontrol gruplu araştırmalar ile incelemeliler. Wim Hof’un araştırmalara katılmak konusundaki arzusu ise yöntemin doğruluğunun araştırılması konusunda umut vadediyor.
Wim Hof akademisinin yöneticisi ve Wim’in kızı Isabelle Hof ise yönteme gösterilen ilginin üretebileceği faydalardan kaynaklandığını belirtiyor.
Isabelle Hof bu konuda şunları söylüyor: “Wim tekniğini paylaşmaya başladığında, o ve yanındaki bir kaç kişiye orman kaçkını gibi davranıldı. İnsanlar yöntemi ve onun etkilerini anlamadılar. Ancak daha fazla maruz kalmakla, anlayışla ve daha fazla insanın yöntemi uygulaması ile, daha fazla kişi meraklandı. Wim Hof yöntemine karşı ilgi arttıkça onun faydalarını keşfeden insanlar da artış gösteriyorlar. Sağlığı iyileştirme konusunda çok büyük bir potansiyeli bulunuyor.”
“Herkese uyacak tek bir yöntem yoktur”
Dr. Almahayani, bu yönteme dair herhangi bir gelecek araştırmada sağlığa faydalarının incelenmesi için belli parametrelere odaklanılması gerektiğini belirtiyor. İlk olarak katılımcı adedini arttırmak, sonuçların genellenebilmeleri ve istatistiki olarak anlamlı olabilmeleri için önemli. Buna ek olarak odak noktasının sadece Wim Hof yöntemi olması da objektif sonuçlar alınmasına yardımcı olacaktır.
Yanlı sonuçları önlemek için gelecek deneylerde önceden yayınlanmış protokoller kullanılmalı, örneklem boyutu büyütülmeli, kayıplar dikkate alınmalı ve sonuçlar iyi değerlendirilmeli. Böylece Wim Hof yöntemine ve potansiyel uygulama alanlarına dair daha iyi bir fikir edinilebilir.
Isabelle Hof ise yöntemin her kişinin ihtiyacına göre düzenlenmesi gerektiğini ve bu nedenle doğrudan uygulanabilecek bir yöntem olmadığını belirtiyor ve ekliyor:
“Diğer fiziksel ve ruhsal eğitim teknikleri gibi, herkese uyacak tek bir talimat yok. Farklı protokollerin farklı kişiler ve gruplar ile istenen sonuçlara göre düzenlenmeleri gerekiyor. Her bireyin fizyolojisi farklı ve bu nedenle kişinin optimum fiziksel ve psikolojik sağlığı için ona uygun bir eğitim düzenlenmeli. Çünkü bir vücut geliştirici 10 kilogram kaldırarak daha büyük kaslar elde edemez ancak hiç spor yapmamış birisi elde edebilir. İstenen sonuçlara uygun bir eğitim protokolü uygulanması gerekiyor.”
Kaynak: medicalnewstoday
İlginizi çekebilir: Nefes, soğuk, irade: Wim Hof Metod eğitmeni Doruk Taraktaş ile keyifli bir röportaj