Küçücük yüz ölçümüne kocaman hikayeler sığdırmış bir şehir: Boston.
İngiliz sömürgesinin yaygın olduğu dönemde kurulan Boston, çokça Avrupa esintileri taşır. Şehrin mimarisi az katlı binalardan oluşur. Amerika’nın o meşhur gökdelenlerinden yalnızca 3-5 tane barındırır. Boston, Şubat ayında görülmesi gereken en güzel yerlerden biridir. Şehire kar yağdığı zaman büyüleyici bir manzaraya sahip olur. Küçük bir şehir olduğu için tüm Boston’u 3-4 günde görebilirsiniz. Dünyanın en iyi üniversitelerini içinde bulunduran bu tatlı şehir, öğrenci şehiri olarak da anılır. Ayrıca Boston Tea Party gibi önemli tarihi olaylara da tanıklık etmiştir.
İşte 7’den 70’e herkesin ilgisini çekecek bu güzel şehirde mutlaka görmeniz gereken yerler:
Faneuil Hall Marketplace:
Hediyelik eşya alışverişi yapabileceğiniz, binbir çeşit yemek yiyebileceğiniz, meşhur kafeleri ile şehrin en alıcı noktalarından biri diyebiliriz. Kuzey, Güney ve Quincy Market diye geçen üç ayrı binanın yer aldığı bölge özellikle hafta sonları dolu dolu oluyor Faneuil Hall. Buranın ilk katı alışveriş, ikinci katı ise konferans salonu olarak kullanılıyor.
Prudential Center ve Skywalk:
Alışveriş mağazaları ve 50. kattan Boston’u 360 derece izleyebileceğiniz gözlem katı ile Boston’da görülecek yerlerin başında gelmektedir. Prudential Center’ın alt katı aynı zamanda alışveriş merkezi olarak kullanılır ve dilerseniz en üst katında harika manzara eşliğinde yemek yeme olanağı sağlar.
Harvard Square:
Burası çok keyifli bir öğrenci semtidir çünkü meşhur Harvard Üniversitesinin bulunduğu yerdir. Buradaki kitapçıları gezebilir, kafelerde oturabilir, öğrenciler ile kaynaşabilirsiniz. Boston’daki ufak bira üretim merkezlerini Cumartesi günü ücretsiz tur ile gezebilir, bira nasıl yapılır öğrenebilir ve üç farklı biralarını ücretsiz olarak tadabilirsiniz.
Newburry Sokağı:
Burası şehrin en havalı sokağıdır. Onlarca restoran ve mağaza bulunan bu sokakta fazlasıyla Türkle karşılaşmanız da mümkün. Üniversite şehri olmasından dolayı Boston, Türkler dahil olmak üzer dünyanın pek çok yerinden öğrenci barındırır. Bu nedenle Türkler kendi aralarında buraya “Bostancı” der.
Duck Tour:
Tüm şehri hem araba hem de tekne olabilen bir cihazla gezebildiğiniz bir tur olan Duck Tour sizi Harvard Üniversitesinin genç kürekçileriyle aynı nehirde gezdirecek. Charles River’ın büyüsüne kapılacaksınız!
Beacon Hill:
Şehrin en Avrupayı anımsatan caddelerine sahip olan Beacon Hill’de ünlü şairlerin, yazarların, devrimcilerin ve politikacıların evlerine rastlayacaksınız. Aynı zamanda güzel, minik kafelerin de yer aldığı Beacon Hill’de Suffolk Üniversitesine de rastlayacaksınız.
Commonwealth Avenue:
Gisele Bünchen, Tom Brady, Leonardo DiCaprio gibi ünlü starların evini görebileceğiniz bu harika caddede huzur ve zenginlik ön planda. Aynı zamanda ihtişamlı bir parka açılan bu cadde şehrin göbeği olan Newbury’e bağlanıyor.
North End:
Bu küçük İtalyan mahallesi okyanus ile şehrin arasına kurulmuş, pastane ve lokantalarıyla ünlü bir bölgedir. En popüler caddesi Hannover Street, en ünlü pastanesi ise Mike’s Pastry’dir. Yemek yemek için deniz ürünlerinin sunulduğu restoranların oldukça temiz ve uygun fiyatlıdır.