X

Siyah ve beyazın aşkı ile kendinizi yeniden keşfedin: Bir Budapeşte macerası

En sevdiğim şeylerden bir tanesi tek başıma seyahat etmektir. Tek başına seyahat etmek insanı geliştirir, dirileştirir. Yönünüzü siz bulursunuz, nereye gideceğinizi siz belirlersiniz. Canınız güzel bir kahve molası mı çekiyor yoksa rastgele bir kilisede dua mı etmek istiyor, yine siz belirlersiniz. İşte tüm bu saatler boyunca hep ‘’kendi kendinizle’’ olursunuz. Eğlenceli olduğunuz kadar sıkıcı ve sıradan bulduğunuz yönlerinizi kavrarsınız. Korkularınızı ve çekincelerinizi, yani kısaca kendinizi tanırsınız. Bu aslında büyük bir adımdır, kolay gözükür ama bir o kadar da zordur.

İşte bu tek seyahatlerimin sonuncusu, Avrupa’nın kalbine, şarkılara, şiirlere, efsanelere konu olmuş, sevgili Tuna Nehri’nin ortadan ikiye bölerek geçtiği Budapeşte’ye oldu. Budapeşte, ‘’tek başınıza’’ keşif için muhteşem bir şehir. Buda ve Peşte şehrin Tuna ile bölünen iki yakası. Buda ne kadar sakin, nezih ve sessiz ise, Peşte o derece çingene ruhlu, eğlenceli ve yerinde duramayan taraf. Yani bir şehrin iki yüzü, tek şehrin siyahı ve beyazı gibi. Bu yüzden Budapeşte tek kelimeyle tanımlanamıyor, yani hem sert hem yumuşak, hem dik başlı hem her an köşesinde ağlayacak gibi, hem durgun hem coşkun…

Baştan başa Budapeşte’yi keşfe başlıyoruz

Şimdi birlikte kısa bir Budapeşte turuna çıkacağız, sıkı tutunun. Gezimiz şehrin merkez konumundaki muhteşem yapısı ile büyüleyici ‘’Szechenyi’’ Köprüsü’nü (Zincir Köprü) geçerek başlıyor. Böylece kahverengi suları ile çoşan Tuna Nehri’ni de baştan başa geçmiş oluyoruz ve şehrin Buda kısmını daha sonra geri dönmek üzere arkamızda bırakıyoruz.

Szechenyi Köprüsü (Zincir Köprü)

Peşte’ye adım atar atmaz dümdüz ilerlemeye devam ediyoruz. Diğer bir muhteşem yapı ‘’Bajcsy-Zsilinszky’’ (Aziz Stephan Bazilikası) bizi karşılıyor. Yavaş adımlarla içeriye giriyoruz. Tavandaki süslemeler ve içeriden gelen muhteşem org sesi adeta büyülüyor.

Arka sokaklara doğru Peşte’nin derinliklerine yol alıyoruz. Oldukça geniş caddeler ve muhteşem detaylarla süslü, grinin tonlarında beyaza çalan binalar ve yemyeşil ağaçlar bize eşlik ediyor. Sabah saatlerinde her yeri saran ve caddelere sinmiş mis kahve ve meşhur Macar fırınlarının kokusu burnumuza geliyor. Karşımızda opera binası, başında yeller esen umarsız bir hanımefendi… Yıllara meydan okuyan güzelliği, göz nuru tavan ve kolon süslemeleriyle başımızı döndürüyor.

Rotamızı yeniden Buda’ya doğru çeviriyoruz, fakat bu öylesine bir yolculuk olmamalı. Bu sefer siyahtan beyaza geçtiğimizi bilerek dinginlik ile ilerliyoruz. Buda’nın tepesine doğru yavaş yavaş tırmanıyoruz merdivenleri, sevgili Buda Kalesi tüm ihtişamıyla bizi karşılıyor. Tüm şehre tepeden bakabiliyoruz şimdi, bu nokta tüm şehrin nefesimizi kestiği yer.

İlgili yazı: Görsel şölen / Muhteşem köprülerinden ilginç mimarisine Budapeşte

Buda Kalesi

Şehir maceramız tabi ki bu noktada bitmiyor, geçtiğimiz sokakların gece manzaralarını, Tuna’ya yansıyan şehir ışıklarının insanı mest eden manzarasında Macar şaraplarını tatmanın keyfini ve daha birçok keşfi de size bırakıyorum.

Hayatınızın siyahları ve beyazlarını arıyorsanız veya hala kendinizi keşfe çıkmadıysanız, bir haftasonunuzu Budapeşte’ye ayırmanızı tavsiye ederim. Çünkü hayat sadece nefes aldığımız değil,  nefesimizin kesildiği ‘’o an’’ dan ibaret. Nefesinizin kesilmesine hazır mısınız?

Pınar Özeken (Ulus): 2007 yılında Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümü ile Kimya bölümlerini bitirdi. Aynı üniversitede Biyomedikal Mühendisliği ve İspanya Pompeu Fabra üniversitesinde master derecelerini aldı. Özellikle 2011’den bu yana moda ile ilgili çalışmalara ağırlık verdi ve hala moda üzerine yazı dizileri, farklı moda kaynaklarında yayınlanmaktadır. Yoga eğitmeni olma yolunda ilerleyen Pınar, bir Arjantin Tango aşığı. Gerçek tutkularından bir diğeri ise seyahat etmek."Dünya üzerinde ayak basılmadık toprak kalmasın" mottosu ile dünyayı dolaşmaya devam ediyor.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale