X

Sınırlayıcı, yasaklayıcı beslenme programları ‘out’: En doğru beslenme programı, gerçekçi ve sürdürülebilir beslenme programı

Diyet denilince aklına ilk olarak ne geliyor? Yasakların olduğu, sevdiğin bazı besinleri asla tüketemeyeceğin belki uzun süre kendini tok hissedemeyeceğin, fizyolojik olarak zor olduğu kadar psikolojik açıdan da zor bir süreç değil mi?

Böyle anlatınca oldukça korkunç göründü. Şimdi en sevdiğin yemeği veya en sevdiğin besini düşünmeni istiyorum. Kilo vermeye çalışırken hayatından çıkardığın, kısıtladığın ve yememeye çalıştığın besini. Onu yemezsen kilo verebileceğine inandın, belirli bir süre ondan vazgeçtin ve belki kilo da verdin. Peki ya sonra? O besini tamamen hayatından çıkarmayı düşünebiliyor musun? Mesela ömrün boyunca bir daha asla makarna, çikolata, mantı ya da hamburger yemeden yaşayabilir misin? Bu durumun gerçekçi ve sürdürülebilir olmadığını kabul et. Kendine yasaklar koyma ve seni sınırlayan mutsuz eden beslenme programlarından vazgeç. Unutma ki senin için en doğru beslenme programı sevdiğin besinleri içeren, seni konforlu hissettiren ve ömür boyu sürdürebileceğin program.

Eğer kilo vermek istiyorsan ya da sağlıklı beslenmek istiyorsan bunu yaşam şekli haline getirmekten başka bir şansın yok, çünkü diğer türlü sürekli başa dönüp aynı stresi yaşayacaksın. Sağlıklı beslenmeyi yaşam şekli haline getirmeyi hedeflediğinde ise, bence yapman gereken ilk şey besinleri etiketlemeyi bırakmak. Yasak, kötü, serbest, iyi besin yok. Hiçbir besin tek başına senin fazla kilolarının suçlusu olamaz. Burada kilit kelime; ihtiyaç hep sağlıklı olarak etiketlediğin elmayı da ihtiyacından fazla tükettiğinde sana kilo aldırabilir ve farklı sağlık problemlerine sebep olabilir.

Sadece “kötü” beslenen ya da sağlıksız şeyler yiyen insanlar mı kilolu oluyor?

Eğer ‘Ben hep sağlıklı şeyler yiyorum ama yine de kilo veremiyorum’  diyorsan bu paragraf senin için. Kilo vermenin temelinde aldığın kaloriler ve yaktığın kalorilerin dengesi yatıyor. Gün içinde harcadığından çok daha fazlasını alıyorsan maalesef vücudun bunları depoluyor. Söz konusu enerji dengesi olunca, vücudun o kalorilerin nereden geldiğine bakmıyor. Yani kabaca gün içinde sadece pırasa yiyerek de kilo alabilirsin. Çünkü pırasanın vücudumuzda bir pırasa deposu yok. Kas yapmak için fazladan tükettiğin proteinler vücudunda çok daha fazla kasa dönüşmüyor. Daha çok mandalina yediğinde sonsuz C vitamini deponu dolduramıyorsun. Yani pırasayı, köfteyi, mandalinayı ve vücuduna ihtiyacından fazla aldığın her şeyi yağ olarak depoluyorsun. İşte bu yüzden hem kilo verme sürecinde hem de sağlıklı beslenme de porsiyon kontrolü çok önemli.  Peki ne kadara ihtiyacımız var? Burada da elbette kişisel özellikler devreye giriyor, herkesin ihtiyacı farklı. Kimisi için 1 tabak kimisi için 2 tabak…

300 kalori eşit değildir 300 kalori…

Gün içinde alman gereken bütün enerjiyi sadece çikolatalı pasta yiyerek karşılayabilir misin? Teknik olarak düşünürsek evet. Ama maalesef vücudumuz bu kadar basit çalışmıyor. Yani aldığın kalorilerin nereden geldiğini önemsiyor. 300 kaloriyi sebzeden veya çikolatalı pastadan alıyor olman vücudunda farklı etkiler yaratıyor. Açlık tokluk hormonlarının dengesi, sindirim için harcadığı enerji, aldığı vitamin ve mineraller… Birçok şey değişiyor. Kısacası aldığın besinlerin kalorisinde ziyade kalitesine odaklaman gerekiyor…

 

İlginizi çekebilir: Hem cilt hem vücut için değerli bir protein: Kolajen nedir, ne işe yarar, hangi besinlerde bulunur?

Betül Karakuş: 2014 yılında Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü’nden şeref öğrencisi olarak mezun oldu. Üniversite eğitimi süresince, Hacettepe Üniversitesi Erişkin Hastanesi onkoloji, nutrisyon destek, poliklinik ve dahiliye bölümlerinde ve Özel Ankara Güven Hastanesi’nde yetişkin beslenmesi üzerine; Hacettepe Üniversitesi İhsan Doğramacı Çocuk Hastanesi’nde çocuk beslenmesi üzerine; T.C. Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği ve Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri mutfağında kurum beslenmesi üzerine stajlarını başarıyla tamamladı. Diyabet diyetisyenliği, kardiyoloji diyetisyenliği, sporcu diyetisyenliği kursları başta olmak üzere bir çok eğitim ve kurs programına katıldı. Nisan 2014 tarihinden itibaren Mezura Kliniği’nde diyetisyen olarak çalışmaya başlayan Betül Karakuş; Mezura’nın wellness çalışmalarının yönetimi ve koordinasyonundan sorumludur. Ayrıca Mezura Kliniği’nde hasta tedavi ve eğitimi konularında, bilimsel yayın takip ve uygulama geliştirme konularında Uzm. Dyt Dilara Koçak’a yardımcı oluyor.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale