X

Sinir sistemini düzenlemeye yardımcı ipuçları

Hareketlerinizin, düşüncelerinizin, duygularınızın, tepkilerinizin, kısaca kendinize ve çevrenize karşı hissettiğiniz her şeyin sorumlusunu öğrenmek ister misiniz? Cevabı hemen söyleyelim, sinir sisteminiz. Vücudumuzun komuta merkezi olan sinir sistemi, davranışlarımızdan zihnimizde olup bitenlere, etrafımızdaki uyaranlara karşı verdiğimiz tepkilere kadar her türlü yaşamsal faaliyetin en büyük sorumlusu. Geniş bir sinir ağından oluşan, vücudun her yerine dağılmış olan hücrelere sinyaller gönderen, kısaca çevremizdeki tüm bilgileri hücrelerimize aktaran, bilgileri yorumlayarak tepkilerimizi oluşturan sinir sisteminin, adeta vücudumuzda akan devasa bir bilgi otoyolu olduğunu söylemek mümkün.

Sinir sistemi neden önemlidir?

Sinir sistemimiz, düşündüğümüz, söylediğimiz, hissettiğimiz kısacası yaşamımızda yaptığımız her şeyde bize rehberlik etme görevini üstleniyor. Nefes alma, göz kırpma gibi yaşamsal fonksiyonlarımızdan hafızamızın işleme sürecine kadar birçok şeyi kontrol ediyor. Vücudumuzun tüm sistemlerini düzenleyen sinir sistemi ayrıca şunlardan da sorumlu:

  • Açlık, susuzluk durumlarında hissettiklerimiz,
  • Stres karşısında verdiğimiz tepkiler,
  • Ergenlik, yaşlanma gibi bedensel-zihinsel süreçlerimiz,
  • Düşündüklerimiz ve öğrendiklerimiz,
  • Kalp atışlarımız,
  • Denge ve koordinasyon gerektiren hareketlerimiz,
  • Tattığımız, dokunduğumuz ve hissettiğimiz her şeyin bizde uyandırdıkları,
  • Çevremizle olan uyumumuz.

Kısaca, sinir sistemi bütüncül sağlığımızın ve esenliğimizin her alanında önemli rol oynuyor. Nefes alış verişlerimizden düşüncelerimize; uyku düzenimizden stres seviyemize kadar kritik etkiler yaratan sinir sistemini düzenlemek, dengede tutmak için izleyebileceğimiz birçok yol var. Zaman zaman yaşadığımız stres, doğal yaşlanma süreci, toksinler, hastalıklar, yani olumsuz çevresel ve kişisel uyaranlar sinir sistemini olumsuz etkileyerek ‘dengesini bozabiliyor’. Bu da sistemlerimizin verimli bir şekilde çalışamamasına bütüncül sağlığımızın tehlikeye girmesine neden olabiliyor. Haliyle, sinir sistemini dengede tutmak, düzenlemek çok daha önemli bir hal alabiliyor. Gelin, sinir sistemimizi nasıl iyileştirebiliriz, daha yakından bakalım.

Sinir sistemini düzenlemek için neler yapılabilir?

Bu karmaşık sistemin sağlıklı çalışmasını tehdit eden olumsuz koşullar ortaya çıktığında kendimizi kötü hissetmemiz, hastalanmaya yatkın olmamız, negatif duygularla karamsar girdaplara doğru savrulmamız mümkün. Bu nedenle sinir sistemini dengeye getirmek, verimli, sağlıklı bir şekilde çalışması için iyileşmesine yardımcı olmak çok önemli.

Peki, sinir sistemimizin bozulduğunu nasıl anlarız? diyorsanız, aslında çoğumuzun kolayca farkına varabileceği durumlar ipucu verebilir. Uzun süreli baş ağrıları, sindirim sorunları, odaklanmakta zorluk, uyku problemleri, açıklanamayan vücut ağrıları, anlamlı kalp çarpıntıları; kısaca kendinizi kötü hissetmenize neden olan duygusal ve fiziksel semptomlar sinir sisteminizde terslikler olduğunun habercisi olabilir.

Günlük akışta dikkat edeceğiniz birkaç husus, farkındalıkla yapacağınız basit ama etkili değişiklikler her şeyi yeniden rayına oturtmanıza yardımcı olabilir. Özellikle uzun süreli pandemi, doğal afetler, ekonomik kriz gibi son yıllarda yaşadığımız birçok olumsuz durum hepimizde yoğun stres yaratarak sinir sistemlerimizin dengesini bozmuşken, toparlanmak için harekete geçmek şart. İşte sinir sisteminizi düzenlemek için izleyebileceğiniz yollar:

1. Derin nefes alın

Derin nefes almak, sinir sisteminizi düzenlemenin basit ama bir o kadar da etkili yollarından biri. Beyninize bir sorun olmadığının, olumsuz tepki vermesine gerek olacak bir terslik yaşanmadığının sinyalini göndermek için nefesinize odaklanarak sinir sisteminizin dengede kalmasına yardımcı olabilirsiniz. 4-4-4-4 tekniği bu konuda işinize yarayabilir.

Nefes alırken 4’e kadar sayın, yine 4’e kadar sayarak nefesinizi tutun, 4’e kadar sayarken nefesinizi verin ve 4 sayı nefesinizi tutarak kareyi tamamlayın. Bu seti 10 tur tekrarlayın. Hızlı bir şekilde daha iyi hissetmeye başladığınızı fark edeceksiniz.

2. Duygularınızı görselleştirin

Kendimizi kötü hissetmemize neden olan durumlarda daha yoğun duygular yaşamaya meyilli olduğumuz için onları yönetmekte zorlanabiliriz. Yoğun ve çoğunlukla yıpratıcı olan bu duyguları kontrol altında tutmak içinse izleyebileceğimiz etkili bir yöntem daha var: Görselleştirme.

Belki ilk başlarda çok kolay görünmeyebilir, ancak pratik yaptıkça duygularınızı görselleştirme konusunda ustalaştığınızı fark edebilirsiniz. Örneğin, size zor anlar yaşatan, kötü hissettiren, o anki duygunuzu çok ağır ve büyük bir bowling topu olarak hayal edebilir ve zihninizde bu bowling topunu küçük bir tenis topu boyutuna sıkıştırmayı deneyebilirsiniz. Ya da çok bunalmış hissettiğinizde canlandırdığınız yağmur dolu kara bir bulutu zihninizde içinden gökkuşağı çıkacak bembeyaz pamuk gibi bir buluta dönüştürebilirsiniz. Böylelikle olumsuz duyguların sizi ele geçirmenize ve sinir sisteminizin işleyişini bozmasına engel olabilirsiniz.

3. Detaylı bir zihin gezintisi yapın

Tıpkı duygularınızı görselleştirmek gibi, somutlaştırmanın gücünden faydalanarak zihninizde çiçekler açtırabilir, sinir sisteminizin dengeli bir şekilde çalışmasını destekleyebilirsiniz. Nasıl mı: Zihninizde kısa bir gezintiye çıkarak.

Beyin, gerçek ile hayal arasındaki farkı yakalayamadığından; zihin gezintisi (mind-wandering) ile herhangi bir eylemi gerçekten yapıyormuşsunuz gibi hissedebilirsiniz. Zihninizde canlandıracağınız mutlu anı kümeleri, beyninize o anı gerçekten yaşıyormuşsunuz sinyali vererek sizi toksik stresten kurtarabilir, negatif bir frekanstan pozitife geçişinizi kolaylaştırabilir. Geçmişinizden mutlu bir anınızı tüm detaylarıyla zihninizde canlandırabilir; bu tabloyu destekleyecek müzik, koku ne varsa ortama ekleyebilir, kendinizi adeta o anın içinde hissedebilirsiniz. Çok sevdiğiniz biriyle çıktığınız tatil, köşe bucak gezmekten keyif aldığınız bir şehir, arkadaşınızla yaptığınız bir etkinlik… Sizi çok mutlu hissettirmiş hangi anınız varsa zihninizde yeniden yaratın; o anın yarattığı iyi hisler, zihninizde belirecek.

4. Zihninizi olumlu düşüncelerle sarın

Sinir sisteminin dengesi bozulduğunda zihninizin olumsuz düşünceler tarafından ele geçirildiğini hissedebilirsiniz. Zihninizde olumlu düşünceleri yeşerterek dengede kalabilirsiniz. Aklınıza hemen size iyi hissettiren şeyleri getirmeye başlayarak sinir sisteminizi destekleyebilirsiniz.

Sevdiğiniz bir müzik, izlediğiniz bir film, hayalini kurmaktan keyif aldığınız bir gelecek hedefiniz, geçmiş başarılarınız… Zihninizde olumsuzluklara yer kalmaması için aklınıza gelen pozitif olan her şeyi tekrar tekrar düşünerek dengeyi sağlayabilirsiniz.

Kaynak: wellandgood

İlginizi çekebilir: Zihnini aktif, hafızayı güçlü, beyni genç tutmanın yolları

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale