Yemek alışkanlıklarının yurt genelinde değiştiği Ramazan ayları başta olmak üzere sindirim sistemimizi etkileyen pek çok etken var. Mevsim değişiklikleri, farklı bir iklim ya da kültüre maruz kalma, ilerleyen yaşla beraber ortaya çıkan hazımsızlık ya da intolerans gibi durumlar, bu herkese anlatamadığımız sorunları ortaya çıkarabiliyor. Bizler de sık rastlanan sindirim sistemi sorunlarını ve nasıl tedavi edilebileceklerini sizler için araştırdık.
Öncelikle sindirim sistemi hakkında kısaca bilgi vermek ve yanlış bilgileri düzeltmekte fayda var. Çoğu kişi için mide ve bağırsak sorunları ön planda olsa da, sindirim ağızda başlıyor; ardından yutak, yemek borusu ve pek çok organ bu sürece dahil oluyor. Asidik bir ortama sahip olan midede iyice parçalanan yiyecekler ince bağırsaklara, oradan da kalın bağırsaklara doğru yollanıyor, besin ve su vücut tarafından kullanılmak üzere emildikten sonra kalan posa, dışarı atılıyor.
Tüm bu süreç içinde çeşitli organlarda sorunlar ortaya çıkması kaçınılmaz. American Nutrition Association’a göre sindirim sorunları sadece ABD’de 70 milyondan fazla insanı günlük olarak rahatsız ediyor. Elbette bunların hepsi yaşamı tehdit eden ciddi vakalar olmuyor ancak ufak tefek sıkıntıların dahi yaşam kalitesini düşürdüğü bir gerçek.
Sindirim sistemine dair en sık görülen 6 sorun şöyle:
Kabızlık
Kabızlık genelde geçici olmakla beraber, karın ağrıları, sancılı ve uzun süren bir boşaltım süreci nedeniyle bu sorunu sıklıkla yaşamak kişilerde stres seviyesinin yükselmesine neden olabiliyor. Beslenme şekli, fazla fast food ve kızartılmış gıda tüketmek, yeterince sıvı almamak gibi birtakım faktörler kabızlıkta etkili.
Ayrıca kimi insanlarda bağırsaklar doğuştan tembel olduklarından, sürekli bir kabızlık durumu da söz konusu olabiliyor. Özellikle de 2 haftayı geçen kabızlık durumlarında ya da dışkıda kan görülmesi halinde, mutlaka düzenli bir ilaç almak için önce hekime başvurmak gerek. Hekim başka sorunların da olup olmadığını anlamak için kolonoskopi gibi işlemler de önerebilir.
Evde kendi kendinize uygulayabileceğiniz, tecrübeyle sabit bir tedavi yöntemi ise her sabah aç karnına bir çorba kaşığı zeytinyağı ve üzerine bir bardak ılık su içmek olabilir.
Reflü
Açık adı “mide özofagus reflü hastalığı” olan ancak halk arasında reflü olarak bilinen rahatsızlık, yemek borusunu mideye bağlayan kapakçığın yanlış zamanlarda açılması ve midedeki asidin yukarı çıkması ile meydana çıkıyor. Mide yanması, kuru öksürük, yutkunma zorluğu gibi belirtilerle teşhis edilen reflü, yaşa bağlı olmamakla beraber hamilelerde de sıkça görülüyor. Reflüyü tetikleyen bazı unsurlar ise sigara, alkol, yatmadan hemen önce yenen ağır yemekler ve obezite.
Tedavisi genellikle antiasitler ve benzeri reçetesiz ilaçlarla başlanan reflü için asidik gıda ve içeceklerden uzak durmak ve sigara-alkol gibi risk faktörlerinin tüketimine dikkat etmek gerekiyor. Porsiyonları ve bedeni ufaltmak da yapılabileceklerden bazıları.
İrritabl Bağırsak Sendromu (İBS)
Özellikle 35-50 yaş arası kadınlarda sıkça görülen irritabl bağırsak sendromu (İBS) için kesin ve tek bir neden olmamakla beraber, bazı yiyeceklerin bu sorunu tetiklediğine inanılıyor. Karın ağrısı, kramp, şişkinlik ve bağırsak hareketlerinde ani değişikliklerle tanımlanan İBS’li hastaların tuvalete gitme sıklıkları artıyor, yorgunluk ve terleme gibi sorunlar ortaya çıkıyor.
İBS’nin kesin nedeni bilinmediğinden, tedavi için “şunu yemeyi keselim” gibi bir tedavi söz konusu değil. Uzmanlar genelde beslenme düzenine daha çok lifli gıda ekleyerek ve yüksek glüten seviyeli yiyecekleri çıkararak hastaların yaşam kalitesini yükseltmeyi hedefliyor. İlaç almadan önce ise elbette bir doktora danışmak gerekiyor.
İltihabi Bağırsak Hastalığı (İBH)
Benzer semptomları paylaşan İnflamatuvar bağırsak hastalığı (İBH) ve irritabl bağırsak sendromu (İBS) birbiriyle ilk bakışta karıştırılsa da, farklı sorunlardır. İBS çok daha yaygın görülen bir rahatsızlıkken İBH daha ciddi ve yaşamsal etkileri daha ağır olan, kimi zaman tam iyileşme görülemeyen Crohn ve ülseratif kolit gibi hastalıkları içerir. Genetik faktörlerin yanı sıra bağışıklık sisteminin zayıf olmasının da İBD için etken olduğu düşünülmektedir.
İBD belirtileri arasında şiddetli karın ağrısı, tekrarlayan ishal, kilo kaybı ve aşırı yorgunluk yer alıyor. Bağışıklık baskılayıcı ve antienflamatuar ilaçların reçetelendiği İBD için mutlaka düzenli olarak bir hekime görünmek şart.
Gıda intoleransı
Gıda alerjisi ya da intoleransı, vücudun belli bir gıdaya karşı hassasiyet göstermesi ya da zarar görmesi sonucu normalin dışında bir tepki vermesiyle ortaya çıkar. Süt, yer fıstığı, balık, buğday, kabuklu deniz canlıları, kivi gibi tolere edilemeyen / sıkça alerji yaratan gıdaların yanı sıra, kişinin neyi sindiremediği genelde zaman içinde rahatsızlıklarla ortaya çıkan bir durumdur. Hayatı tehdit edici şiddette görülebilir ve hastanın hemen en yakın acil servise başvurması gerekebilir. Gıda alerjisine karşı bir tedavi mevcut olmamakla beraber, en iyi tedavi bu gıdalardan kaçınmaktır.
Çölyak hastalığı
Bir çeşit bağışıklık sistemi hastalığı olarak da bilinen çölyak, arpa, buğday ve yulafta bulunan glutenin tüketilmesi durumunda kendini gösterir. Bağırsaklarda sindirimi sağlayan villus yapısının bozulması, düzleşip bağırsak duvarına yapışmasıyla besinlerin emilimi engellenir ve beslenme bozukluğu oluşur. Belirtileri arasında karın ağrısı, kronik ishal, açık renkli dışkı, anemi, büyüme geriliği, bacaklarda uyuşma ve karıncalanma gibi pek çok sorunun yer aldığı çölyak son derece ciddi bir hastalık olup, nörolojik sorunlara dahi neden olabilir. Bu hastalığı tetiklemekten kaçınmak için de, bu aralar çölyak hastası olmayanlar arasında bile popüler olan glütensiz gıdalar tüketilmesi önerilir.
İlginizi çekebilir: Sağlıklı bir sindirim sistemi için sabahları uygulayabileceğiniz 6 yöntem
Kaynaklar:
The Self Improvement Blog
İç Hastalıkları Dergisi
Poliklinik