dummy

Sihirli bir cümleyle gününüzü tamamen değiştirebilirsiniz: “Ben değerliyim.”

Bazen tüm dünyanın yükünü, acısını, kalp kırıklığını sırtınıza yüklemişler ve ne olursa olsun düşmemeniz gerekiyor gibi hissettiğiniz oluyor mu? Ve bu duygularla baş etmeye çalışırken sanki en çok acıyı yaşayanın sadece kendiniz olduğu düşüncesine kapılıyor musunuz? Sakin olun zaman zaman hangimiz böyle hissetmiyoruz ki?

dummydummy

Ev, iş, güç, koşuşturmaca derken ikili ilişkilerin bir anda bozulması, bazı arkadaşlarınızda gördüğünüz samimiyetsizlik ve hepsi birden üst üste geldiğinde “Aman Tanrım tüm dünya üstüme geliyor sanki” dedirtebilir size ve bir anda kurban psikolojisiyle bocalarken bulabilirsiniz kendinizi.

İlk önce durup derin derin bir nefes aldıktan sonra, duygularımızı tahlil etmek gerek. Bir kere tüm dünyada bunca çile varken bütün çileyi biz yaşıyor olamayız. Bunun ne kadar mantıksız olduğunun farkına varmamız gerekiyor. Herkes zaman zaman kötü deneyimler yaşıyor. Üste üste gelen talihsizlikler yaşıyor. Siz sadece kendi özelinizde konuları ne kadar çok derinleştirip talihsiz olduğunuza kendinizi ikna ederseniz hissettiğiniz acı o derece artacaktır ve bir girdabın içinden çıkmaya çalışırken bulacaksınız kendinizi. Tabii ki acınızı yaşamayın demiyorum. Acıyı sonuna kadar hissetmeden bitirmek mümkün değildir bana göre. Ama acıyı yaşarken insanın kendine acıması neden? Kutu içindeki kutuyu patlatmak gibidir bu. Deştikçe daha derine inersiniz ve daha derine indikçe telafisi mümkün olmayacak derin yaralar açarsınız kalbinizde. Deşmeyin! Bırakın zaman merhem sürsün yüreğinize. Sadece bırakın ve zamanın muhteşem mucizesinden faydalanın.

Rol yapmak zorunda değilsiniz kimseye. Üzgünseniz üzgün olun, kimseyi memnun etmek zorunda değiliz. Bunlar hep yüreğimize birer yük… Sadece olması gereken ne ise onu büyük bir sabırla karşılayıp olduğu gibi, olduğu şekliyle kabul etmek gerek ve affedemediğiniz ne varsa sadece affetmek… Affetmemek en çok bize zarar verir. Kişiye, olaya, duygulara, kime, neye karşı, affedemediğiniz ne varsa bırakın, affedin ve nötr olun!

Siz büyük bir sevgiyle evrene güzel, pozitif dalgalar gönderdikçe, içinizdeki yaşam aşkı coşkuyla katlanacak ve güzellikleri yaşamınıza çekmeye devam edeceksiniz. İnsan her neye inanıyorsa onu kendine doğru çeker… Bunun gerçekten farkında olduğumuzda kurumuş dallar yeşerir, akmayan nehirler coşkuyla akmaya başlar, toprağın altına gizlenmiş filizler tohum verir… Sadece inanın, gerisi gelir…

Mümkün olmadığını düşünseniz bile bazen aslında gerçek öyle olmayabilir. Tabii mümkün de olmayabilir. Önemli olan her şeyi olduğu gibi, olduğu şekliyle kalbimize kabul ettirmek. Tüm dünya başımıza yıkılmış bile olsa yaşadığımız her bir deneyim, bir basamak öteye geçmemizi sağlayan birer adım sadece ve adım atmaktan hiçbir zaman korkmamak gerek. Mevlana’nın; “Düzenim bozulur, hayatımın altı üstüne gelir diye endişe etme. Nereden biliyorsun hayatın altının üstünden daha iyi olmayacağını?” sözü kulağıma küpe olan mucize sözlerden biridir.

Her şeyden önce hayatta her şeyin değişebileceğini, olmaz dediğimiz şeylerin bile olma ihtimalinin olduğunu idrak etmemiz ve farkında olmamız gerekiyor. Hayatta her şey mümkündür. Sadece doğru zaman, yanlış zaman vardır. İstediğiniz her ne varsa size doğru çekilmek zorundadır. Bu doğanın görünmez kuralıdır.

İsteklerinize, acılarınıza, kalbinize, kendinize sadece biraz zaman verin ve şu anın farkına varın. Kalbiniz deli gibi sıkışıp patlayacak olduğunda, bir köşe başında üzüntüden hüngür hüngür ağlarken bile ağlaması bittiğinde iyi hissedeceğine inanarak düzeltir insan bazı şeyleri. Duygular elimizde olmadan gelir fakat bize vereceği zararın ne kadar olacağını belirleyen sadece farkındalığımızdır. Ne hissedeceğimizi biz seçemeyiz ama bize zarar veren her ne varsa ondan uzaklaşmak bizim seçimimizdir.

Ne kadar güçlü olduğunuzun ve düşüncelerinizin ne kadar güçlü olduğunun farkında olsaydınız bırakın kendinize acımayı, dünyayı yerinden oynatmayı bile düşünebilirdiniz… 

Bırakın aksın duygularınız… Akmadan nehirler ne coşar, ne de durulur… Bırakın aksın yolunuzda… Sadece derin bir nefes alıp, gülümseyin kendinize aynada… Gülümseyin ve şu iki kelimeyi fısıldayın!: “Ben değerliyim!

Kocaman sevgilerimle…

İlginizi çekebilir: Güne nasıl başlarsanız öyle mi devam eder: Modunuzu yükseltmek elinizde

Gamze Okutan: 15 Aralık 1986 Beykoz İstanbul doğumlu olan Gamze Okutan 2004 yılında Paşabahçe Ferit İnal Lisesi’nden mezun olduktan sonra uzun yıllar mağazacılık sektöründe satış danışmanlığı ve sağlık sektöründe hizmet veren bir firmada yönetici asistanlığı yaptı. Çalışma hayatı sebebiyle üniversiteye biraz ara verdikten sonra 2015 yılında Anadolu Üniversitesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri bölümünden mezun oldu. Şu anda Yazılım ve Teknoloji alanında hizmet veren bir firmada Mali & İdari İşler Yetkilisi olarak meslek hayatına devam ediyor. Evli ve bir kız çocuk sahibi bir anne. Pusula kitabının yazarı. Gamze Okutan’ın kendini bildi bileli sanata, kişisel gelişime, psikolojiye olan ilgisi hep vardı. Zaman zaman şiir yazmayı, deneyimlerini ve gözlemlerini paylaştığı yazılar yazmayı, kendi çapında hobi olarak müzikle uğraşmayı ve söylemeyi çok seven biri. Ayrıca arada sırada meditasyonla zihnini sakinleştirip stres atmayı, yoga ile bedensel enerjisini korumayı seviyor. Hayatta pozitif ve negatif her şeyin bir bütün olarak güzel olduğunu düşünüyor. Olaylara bakarken çoğunlukla pozitif taraftan değerlendirmeyi yani bardağın dolu tarafından görmeyi ve çözüm odaklı olmayı seviyor. Fakat negatifin ağır bastığı durumlarda duyguların sonuna kadar yaşanması gerektiğini aksi takdirde mutlu olmanın mümkün olmayacağını düşünüyor. Hayatı dolu dolu, tutkuyla, hissederek yaşamayı seven aslında hayatın kendisine aşık, hayalperest bir yolcu olarak tanımlıyor kendini. Hayatın paylaştıkça güzellikler getireceğine olan inancını ve umudunu hiçbir zaman kaybetmemiş biri olarak paylaştıkça belki küçük dokunuşlarla bakış açımızdaki yansımaları çok daha renklendirebiliriz diye düşünüyor. Hep birlikte, el ele birbirimizin yoluna daha çok ışık tutarak yönümüzü bulmamıza bir nebze olsun katkı sağlayabileceğimize inanıyor.

Stressiz yolculuk hazırlığı: Tatil valizinde mutlaka olması gerekenler

Tatil zamanı geldiğinde içimizin coşkusu tavan yapsa da birçoğumuz bu heyecanı baskılayacak bir stresle karşılaşabiliyoruz: O da valiz hazırlama! Kimini hiç strese sokmayan, son gece şipşak hazırlanan tatil valizi, kimileri için günler öncesinden kaygı verici bir hadiseye dönüşebiliyor. “Ne lazım olur acaba” düşüncesiyle fazlaca eşya doldurmak ve hiçbirine tam anlamıyla ihtiyaç duymamak aslında oldukça zorlayıcı bir konu. Oysa anahtar, fazlalıklardan kurtulup gerçekten işe yarayan, hayatı kolaylaştıran ürünleri seçmekte…



Seyahat için gerekli belgeler

Kimlik, ehliyet, yurtdışına seyahat ediyorsanız pasaport, varsa seyahat sağlık sigortası belgeleri, biletler, kısacası yolculuk için gerekli tüm kağıtları ilk iş hazırlayın. Havaalanında sıkıntı yaşamamak veya kimlik/ehliyet gerekli olan yerlerde paniğe kapılmamak için tüm gerekli belgeleri bir yerde toplu tutun. Cüzdanınızı, banka ve kredi kartlarınızı da unutmayın. Bunları herkes bilir diyebilirsiniz ama işler biraz karıştığında canınızın sıkılmaması için biz de ilk madde olarak eklemek istedik.

Yolculuk konforunu artıran eşyalar

Tatil sadece varış noktasıyla değil, yolculukla da başlar… Uzun yola çıkıyorsanız ya da seyahatiniz boyunca konforunuzdan ödün vermek istemiyorsanız boyun yastığı, yolda uyumayı seviyorsanız göz bandı, yol tutuyorsa mide bulantısını önleyecek bir ilaç mutlaka yanınızda bulunmalı. Yolda telefonunuzdan ya da tabletinizden bir şeyler izlemeyi seviyorsanız yanınıza telefon tutuculardan da alabilirsiniz. Ancak hatırlatmaya gerek yok ama biz yine de söyleyelim, şoför sizseniz bu maddeyi es geçebilirsiniz.

Uygun kıyafet, ayakkabı ve aksesuarlar

Tatil boyunca muhtemelen sadece birkaç kere giyeceğiniz veya hiç giymeyeceğiniz kıyafetleri valizinize koymayın. Bunu kolayca yapmak için öncelikle gideceğiniz yerin hava durumunu ve çevresel şartlarını önceden öğrenin. Ardından tatil programınıza bakarak neler giyeceğinizi tek tek tespit edin. Kombinlerinizi önceden yapmak size tatilde de hız ve kolaylık sağlar.

Güneş koruyucuları

Yaz tatilinde en fazla dikkat edilmesi gerekenler konulardan biri de güneş ışınları. Güneşe kendinizi tamamen teslim etmeden önce mutlaka önlemlerinizi alın. Bir yaz tatili valizinin içerisinde mutlaka olması gereken şey, yüksek koruyucu özelliği olan bir güneş kremi. Ve tabii ki şapka ve güneş gözlüğü.

Kişisel bakım ürünleri

Bakım rutininizi sürdürmek, tatilde daha iyi hissetmenizi sağlar. Diş fırçası, diş macunu, şampuan, sabun, vücut losyonu, parfüm, deodorant, ağız suyu, tarak, ped, lif, tırnak makası, cımbız, tıraş-ağda malzemeleri gibi temel hijyen malzemelerini yanınıza almayı unutmayın. Ve tabii ki Yeni Dyson Supersonic r™ Saç Kurutma Makinesi’ni. Tatilde saçlarınızın kabarmasına, nemden ağırlaşmasına ya da oteldeki yetersiz makineyle uğraşmanıza hiç gerek yok.

Dyson Supersonic r™ saç kurutma makinesi, Dyson’ın bugüne kadarki en güçlü ve en hafif saç kurutma makinesi olma özelliği taşıyor. Aynı zamanda, kuaförler için üretilen profesyonel bir saç kurutma makinesi. Yani profesyonel saç şekillendirmesini bu yaz valizinizde sizinle her yere götürebilirsiniz.



Bu yaz saçlarınız elektriklenmesin: Yaz ışıltısı evet, kabarıklık hayır

Yaz aylarında sıcak hava, nem ve hava değişiminden etkilenen saçların kabarmaya ve elektriklenmeye daha meyilli olduğu bir gerçek. Havayı kontrol altına alamazsınız, neyse ki saçlarınızı kontrol altına almak Dyson Supersonic r™ saç kurutma makinesi ile artık daha kolay

Daha pürüzsüz ve daha parlak bir görünüm için elektriklenmeyi %46’ya kadar azaltır*. Hem de aşırı ısı olmadan. Üstelik akıllı başlıkları, makinenize taktığınız anda en son kullandığınız ayarları hatırlayarak ısı ve hız ayarlarını otomatik yapar.

‘Hafiflik’ bu tatil hem valizinizde hem de saçlarınızda

Dyson Supersonic™ saç kurutma makinesinden yüzde 30 daha küçük, yüzde 20 daha hafif ve manevra kabiliyeti daha yüksek olan Dyson Supersonic r™ tatil valizinizde seyahat boy bir saç kurutma makinesi kadar yer kaplarken, elinize aldığınızda kuaför salonu hizmeti sunar. Üstelik aşırı ısı kaynaklı hasar olmadan! Yani, hafiflik bu yaz hem valizde hem de saçlarda.

Hızlı kurutma, daha pürüzsüz ve daha parlak sonuçlar sunan Dyson Supersonic r™ tatil valizinizin vazgeçilmezi olacak. Dahası, uzmanlıkla ayarlanan akıllı başlıklar da en iyi performans için yanınızda. 

Bu yaz tüm kombinlerinizde şıklığınızı tamamlayacak saçlar için tercihiniz profesyonellerin tercihi Dyson Supersonic r™ saç kurutma makinesi olmalı. Hemen tıklayın ve stressiz bir yolculuk için tatil valizinizde mutlaka olması gereken Dyson Supersonic r™ saç kurutma makinesini yakından keşfedin.

*Havayla kurutmaya kıyasla.

Bu yazı Dyson katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale
whatsapp