X

Sıfır atık rehberi 7: Atıksız seyahat ve tatil önerileri

Yaz neredeyse geldi! Hepimiz iş yoğunluğundan, okul yorgunluğundan, şehrin stresinden kaçmak ve bunaltıcı havalarda serinlemek için kendimizi tatilin kollarına atacağız. Kimimiz deniz tatili yapacak, kimimiz doğa tatili, kimimiz de memleketine, özüne dönecek. Bütün yıl bu anı bekledik, değil mi? Şimdi keyfini sürme, tükenen enerjimizi geri kazanma zamanı!

Tüm kontrolün elimizde olduğu konfor alanımızda, evlerimizde atık oluşumumuzu kontrol altına almak nispeten kolaydı. Peki seyahatte? Yolculuk esnasında, sonrasında ve konaklayacağınız yerde atıksız düzeninizi sürdürebilmek, atıksız yaşama geçişte en zorlayıcı aşama olabilir. Ancak imkansız değil. Seyahat ederken bile çevreye saygılı olup atık oluşturmama imkanına sahipsiniz. Tatildeyken de plastiksiz, kimyasalsız ve atıksız kalmak mümkün! Bunun için, rezervasyonunuzu yapmadan ve bavulunuzu doldurmaya başlamadan önce şu önerilere kulak verin.

Biletinizi bastırmayın, indirin

Uçakla veya otobüsle seyahat ederken satın aldığınız biletinizi PDF formatında akıllı cihazınıza (telefon veya tablet) indirebilirsiniz. Yolcu bilgileri ve barkodu olduğundan normal basılı biletlerden bir farkı yoktur. Biletler genelde kuşe kağıda basılır ve üzerleri boya ve mürekkep doludur, kompost edilemezler. Dolayısıyla daha tatil için attığınız ilk adımdan itibaren atıksız düzeninizi sürdürmüş olursunuz.

Yolculuk esnasında atık oluşturan bir diğer uygulama da yapışkan bagaj etiketleri. Kendi bavul ve çantalarınıza üzerinde isminiz ve telefon numaranız yazılı olan, tekrar tekrar kullanılabilir bagaj etiketlerinden takın ve havayolu veya otobüs şirketlerinin yapıştıracağı etiketleri reddedin.

Çevre dostu gereçlerinizi de götürün

Gün içerisinde sıkça kullandığınız malzemeleri, seyahat esnasında bulamama ihtimaline karşı yanınıza almanızda fayda var. Aksi halde plastik alternatifini kullanmak zorunda kalabilirsiniz. Gittiğiniz yerden oraya özgü şeyler almak isteyebilirsiniz, bez çantanız her daim kol çantanızın bir köşesinde dursun. Eğer pipet kullanmayı seviyorsanız metal veya bambu pipetlerinizi, otellerdeki tek kullanımlık terlikleri kullanmamak için kendi terliklerinizi, pet şişe almamak için su şişenizi de unutmayın.

Su için şuna da dikkat çekmek istiyorum; evinize arıtma kurdurmuş ya da cam damacana ile içme suyunuzu alıyor olabilirsiniz ancak gittiğiniz yerde bu hizmetleri bulamayabilirsiniz. Çeşmelerden akan suyu doğrudan içebiliyorsanız ne mutlu, fakat kendi adıma konuşayım, ben musluk suyunu gönül rahatlığı ile içemiyorum, ayrıca mideme dokunuyor. Eğer siz de benim gibiyseniz, bu gibi durumlar için kendi arıtma sistemi olan şişelerden edinebilir ya da musluk ağızlarına geçirilen mini arıtma çözümlerini  kullanabilirsiniz. Böylece nereye giderseniz gidin, içme suyu sıkıntısı yaşamazsınız.

NOT: Bazı atıksız ürünler üreten işletmelerin ana mağazaları ya da üretim yerleri, tatil beldelerine çok yakın olabiliyor (mesela Mediflora Farm (Bodrum), Pebble (Köyceğiz), vb.). Bu beldelere yolculuk yapacak olursanız, oraya gitmişken bu gibi yerli üretim yapan atıksız mağazaları ziyaret etmeden geçmeyin. İhtiyaçlarınızı, kargo plastikleri ile uğraşmadan bu şekilde elden alabilirsiniz.

Kendi yiyeceklerinizi getirin

Uçak ve otobüslerde, yolda size yiyecek ve içecekler ikram edilir. Bu ikramların çoğu da plastik ambalajlıdır. Paketlenmiş yiyeceklerinizi açıp, plastik çatal kaşıklarla yiyerek ve ikram edilen içeceğinizi karton bardaktan içerek atık oluşturmak istemiyorsanız, en güzel çözüm yiyeceklerinizi yanınızda taşımanızdır.

Balmumu veya kumaş peçetelerle ya da saklama kaplarınızla kendi sandviçlerinizi tüketebilir, atıştırmalık seviyorsanız küçük kavanozlarda en sevdiğiniz kuruyemişleri getirebilir, ikram edilen içecekleri kendi termos bardağınıza koymalarını isteyebilirsiniz. Termos bardağın ve çatal kaşıkların çok yer kapladığını düşünüyorsanız, seyahat için özel olarak tasarlanmış, çok az yer kaplayan katlanır bardaklar ve çatak kaşıklar mevcut.

Islak mendile hayır

Yemeğinizi yediniz, ellerinizi ve ağzınızı silme ihtiyacı hissettiniz. Bu gibi durumlarda pratik oluşu sebebiyle elimiz hep paketli tek kullanımlık ıslak mendillere gider. Fakat artık bu alışkanlığı değiştirme zamanı. Ellerinizi yıkamak için lavaboyu kullanmaya gayret edebilir, lavaboya ulaşımın mümkün olmadığı koşullar içinse kendi temizleme mendilinizi yapabilirsiniz. Bunun için birkaç parça pamuklu kumaş mendil ve spreyli bir seyahat boy şişe edinin. Şişeye sabunlu su karışımı doldurun. Temizlik gerektiğinde, mendili spreyle ıslatıp elinizi – ya da neresi kirlendiyse – silebilirsiniz. Daha sonra bu mendilleri yıkayıp tekrar tekrar kullanabilirsiniz.

Kendi temizlik ürünlerinizi götürün

Yanınıza aldığınız saklama kaplarını, çatal kaşıkları, bardakları ve şişeleri yıkamanız gerekecek. Hatta eğer sezonluk ev ya da kamp alanı gibi her işten sizin sorumlu olduğunuz bir tatil planı yaptıysanız, çamaşırları da unutmamak gerek. Oralarda oturup sabun rendelemekle uğraşmamak ya da içi kimyasal dolu plastik ambalajlı deterjanlara muhtaç kalmamak için, çamaşır tozunuzu, bulaşık sıvınızı ve kumaştan veya kabak lifinden bulaşık süngerinizi de yanınızda götürün.

Su tüketimini sınırlandırın

Sıcaklık yüksek, serinlemek ve terden arınmak için her saat başı duş alma isteği ise daha da yüksek. Ancak dünyamızdaki temiz su miktarının giderek azaldığı, ülkemizdeki barajların doluluk oranının düşmekte olduğu göz önüne alınırsa, su israfı yapmamaya da en az atık çıkarmamaya gösterdiğimiz kadar özen göstermeliyiz. İsraf da bir çeşit atıktır. Denize veya havuza her girip çıktığımızda değil, en son girip çıktığımızda duş almak, duş süresini kısa tutmak, akan suyun altında değil, suyu kovaya doldurup kovadan yıkanmak gibi önlemler ile kişi başına harcanan suyu önemli derecede azaltabiliriz. Doğal sabunlar ve katı şampuanlar çok daha kolay durulandığı için zaten daha az suyla bile tertemiz olacaksınız.

Kompost edilebilen atıkları değerlendirin

Meyve artıkları, kuruyemiş kabukları, işlenmemiş karton kaplar gibi toprakta çözünen ve kompost edilebilen atıklarınızı çöpe atmayın, biriktirin. Bir kapta biriktirdiğiniz bu organik atıkları tatil bitip evinize döndüğünüzde kendi kompost kovanıza aktarabilirsiniz. Eğer tatiliniz 10 günden daha uzun sürecekse, kap içerisinde bu organik atıkların bozulması ve kötü kokması ihtimali yüksektir. Böyle bir durumda organik atıkları biriktirip, çok geçmeden insanların yoğun olmadığı bir bölgede toprağa gömebilirsiniz (üzerine atmayın, altına gömün). Böylece bu atıkların metan gazına değil gübreye dönüşmesine vesile olmuş olursunuz.

Atıksız eğlence

Havaalanında ve otogarda kalkış saatini beklerken ve kumsalda güneşin tadını çıkarırken yapmayı en çok sevdiğimiz şeylerden biri şüphesiz ki okumak. Dergi okumayı çok seviyor olabilirsiniz, ancak kuşe kağıda basılan ve plastikle paketlenen dergileri okyanuslarımız o kadar da sevmiyorlar. Bunun için dergileri basılı kopya halinde almak yerine elektronik kopya olarak satın alıp, tabletinize veya e-okuyucunuza indirebilir ve çevreye zarar vermeden okumanın tadını çıkarabilirsiniz. Kitapları da bu yolla satın alarak kitap basımı için daha fazla ağaç kesilmesine engel olabilirsiniz. Ayrıca, bavulda fazladan yer kaplamadan ve ağırlık yapmadan istediğiniz sayıda kitap ve dergiyi yanınıza almış olacaksınız.

Kişisel bakım

Normal zamanda kullandığınız sabun, katı şampuan, diş macunu, bambu diş fırçası, yüz bakım yağlarını küçük seyahat boy cam şişeler edinerek yanınıza alın elbette ancak bunların dışında, özellikle sıcak yaz aylarında ve tatilde ihtiyaç duyacağınız kişisel bakım ürünlerinden de bahsetmek gerekiyor. Bunların en başında da güneş koruyucu kremler geliyor.

Bildiğimiz güneş kremleri hem plastik ambalajlarda satıldığından hem de cildimizden deniz suyuna karıştığında marin ekosisteme ciddi zarar verdiğinden artık bizim için bir seçenek değil, ancak ozon tabakasının incelmiş olması ve güneş ışınlarının eskisinden daha tehlikeli hale geldiği gerçeğini de göz ardı edemeyiz. Kendimizi UVA ve UVB ışınlarından koruyacak ürünlere ihtiyacımız var.

Bunun için pek çok ev yapımı güneş koruyucu krem ve yağ tarifi mevcut. Birkaç doğal yağ ve çinko oksit tozu ile kendi güneş kreminizi yapabilirsiniz. Ben bu yazıda sizlerle bir tarif paylaşmayacağım ama yeterli araştırma ve deneme-yanılmadan sonra atıksız güneş korunması ile ilgili detaylı bir yazı yazmayı planlıyorum. Dilerseniz internette küçük bir araştırma ile birkaç farklı tarif öğrenebilir, dilerseniz de Uplifers – Green Up’ta bir sonraki yazımı bekleyebilirsiniz!

Yaz sıcaklarında ihtiyaç duyacağımız bir diğer ürün de deodorantlar. Ozon tabakasının incelmesinde önemli “katkıları” olan ve kesinlikle solunmaması tavsiye edilen gaz formundaki deodorantlar ile gözenekleri tıkayıp deriden kana karışan katı stick formdaki deodorantlar da artık hayatımızdan çıkaracağımız, çevre ve beden salığımızı tehdit eden ürünler. Ancak çevreyi korumaya çalışırken ter kokmak zorunda da değiliz. Deodorant için de ev yapımı tarifler mevcut. Dilerseniz kendiniz yapabilir, dilerseniz de atıksız ürün üreten bazı yerel firmalardan doğal deodorant satın alabilirsiniz.

Ev yapımı deodorant tarifi

  • 2 yemek kaşığı ararot (maranta nişastası) tozu, 1 yemek kaşığı karbonat, 1 yemek kaşığı shea yağı ve 1 yemek kaşığı Hindistan cevizi yağını cam bir kaseye koyup kaynayan suya oturtun (benmari usulü).
  • Yağlar iyice eriyip malzemeler homojen olana kadar karıştırın.
  • Sonrasında kaseyi sudan alıp, eriyik karışıma, kokusunu sevdiğiniz bir esansiyel yağdan 5-10 damla damlatın.
  • Hepsini karıştırıp küçük bir kavanoza aktarın.
  • 20 dakika buzdolabında bekledikten sonra deodorantınız kullanıma hazır.

Son olarak da yazın en canımızı sıkan tarafı, kaşındıran, kızartan, hatta hastalık saçan sivrisinekler! Sivrisinekleri kovuşturmak için de çevreye ve cilde zarar veren ürünler kullanmak zorunda değilsiniz. Vücudunuza normalde uyguladığınız ev yapımı nemlendiricinizle karıştırarak veya tek başına okaliptüs yağı kullanabilirsiniz.

Okaliptüsün bizim için çok ferah bir kokusu vardır ancak sivrisinekler bu kokudan nefret ederler. Okaliptüsle birlikte fesleğen veya kekik yağı kullanmak da sinek kovucu etkiyi arttırır. Hassas ciltliler ve çocuklar için de uygun olduğu söyleniyor, yine de eğer hassas bir cildiniz varsa tüm vücudunuza uygulamadan önce teninizin küçük bir yerine sürüp test etmenizi öneririm.

Bunlara dikkat!

  • Uçakla yolculuk yapacaksanız, su şişenizin ve termosunuzu yanınıza alacaksanız içi boş olmalı yoksa kontrol noktasından geçmeden ya hepsini içmek ya da şişenizi/termosunuzu çöpe atmak zorunda kalırsınız.
  • Bagajınızdaki bütün doğal yağlar ve sıvı karışımlar (kullandığınız kaplara göre değişmekle birlikte) sızdırma yapabilir. Tüm bu malzemeleri bavula, sızdırmaz bir çanta içinde koyun. Bazı sürprizler hoş olmayabilir, bütün kıyafetleriniz yağ içinde kalsın istemezsiniz.
  • Ev yapımı tarifler diğer kozmetik ürünler gibi koruyucu katkı maddeleri içermezler, dolayısıyla bozulma süreleri çok daha kısadır. Bu ürünlerinizi ya yola çıkmadan bir gün önce ya da (her ürün için mümkün olmayabilir ama mümkünse) ana malzemeleri yanınıza alıp gittiğiniz yerde hazırlamayı tercih edebilirsiniz. Bu sayede erkenden bozulmalarını engeller ve çok daha taze kullanırsınız.
  • Bu saydıklarımın bazılarına siz ihtiyaç duymuyor olabilirsiniz veya bunların dışında sizin için çok gerekli başka ihtiyaçlar ortaya çıkabilir. Sizin için nelerin olmazsa olmaz olduğunu seyahat esnasında kendiniz keşfedeceksiniz ve sonraki seyahat planlarınızda nasıl önlemler almanız gerektiğini biliyor olacaksınız.

Hepinize atıksız tatiller!

Kaynaklar
https://wanderlust.com/journal/guide-zero-waste-travel-lauren-singer/
https://www.livekindly.com/11-tips-zero-waste-travel/
https://www.goingzerowaste.com/blog/tips-for-a-zero-waste-road-trip
https://www.goingzerowaste.com/blog/zero-waste-traveling-tips-flying-and-airports
Trash Is For Tossers – Lauren Singer
https://sagligabiradim.com/ev-yapimi-sivrisinek-kovucular/
Adı geçen markalar ve ürünler:
https://urun.n11.com/su-aritma-cihazlari/kemflo-su-aritma-filtreli-su-icme-sisesi-P139098602?gclid=CjwKCAjw_YPnBRBREiwAIP6TJyzrg6KjgILQitsdIdlVpNZtA0FjAp-mT2D6MsOMs2a8EokoL66t5hoCU0oQAvD_BwE&gclsrc=aw.dshttps://urun.n11.com/su-aritma-cihazlari/kemflo-su-aritma-filtreli-su-icme-sisesi-P139098602?gclid=CjwKCAjw_YPnBRBREiwAIP6TJyzrg6KjgILQitsdIdlVpNZtA0FjAp-mT2D6MsOMs2a8EokoL66t5hoCU0oQAvD_BwE&
https://www.trendyol.com/binbirreyon/musluk-ucu-su-filtresi-su-aritma-basligi-p-5787904?boutiqueid=314485&merchantid=107313&gclid=CjwKCAjw_YPnBRBREiwAIP6TJ1_iuirjCtsPyYm3xmWeiosjWrqiObjZNdWYYXFQNNV-hfz0Gk3tmxoCtyMQAvD_BwEhttps://www.trendyol.com/binbirreyon/musluk-ucu-su-filtresi-su-aritma-basligi-p-5787904?boutiqueid=314485&
Mediflora Farm: https://www.mediflorafarm.com/index.html
Pebble – : https://pebble.dukkan.im/
https://www.instagram.com/thelittlepebbleintheriver/
Cotton Bee Krem Deodorant

İlginizi çekebilir: Sıfır atık rehberi 6: Kişisel bakım

Çağla Lotinac Akman: AgeSA'da birikim ve güvence danışmanı ve çevre aktivisti. Hafta içi 9-5 danışanlarına finansal danışmanlık vererek insanları daha varlıklı hale getirmek, hafta sonu da deniz kenarında sabah koşusu yapıp koşarken kumlardaki çöpleri toplayıp ayrıştırmak en büyük hobileri arasında. Uplifers'ta 2018'den beri çevre kirliliği, sıfır atık, gezegen dostu yaşam, koşu, kişisel finans ve bütçeleme konularında yazılar hazırlamakta, gezegenimiz için farkındalık yaratmayı ve finansal okur yazarlığı arttırmayı hedeflemektedir. Kendisine ulaşmak ve ücretsiz finansal danışmanlık almak için: (0530)-767-24-64.

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.



21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?



İlgili Makale