X

Sezonun yeni oyunları arasındaki benzerlikler: Kadınlar Bölümü, Hu, Sınırlar, Feramuz Pis ve Eve Dönüşler

İnsan kendisi de yazmaya başlayınca, oyunlarda tema aramaya başlıyor sanırım. Ya da yazdığım ilk oyun Galata Perform’un Korku teması kapsamında olmasından ben de ister istemez, artık her şeye başlıklar altında bakmaya başladım. Bu yazıda da izlediğim o oyunları bu mercek altında ele almaya ve incelemeye çalışacağım.

Bu sezon, farklı yapımlardan ve farklı oyuncuların sahnelediği beş özgün oyun izledim: Kadınlar Bölümü, Hu, Sınırlar, Feramuz Pis ve Eve Dönüşler. Dil, yani ifade etmenin temeli, eyleme dönüşmediğinde anlamını yitirdiği ya da bir nevi yetersiz kaldığı için, bu beş oyunu ortak dilleri bakımından incelemem gerektiğini düşündüm. Karşılaştığım tablo ise beni şaşırttı. Çünkü temel dert, oyunların hikayesi birbirinden tamamen farklı olsa dahi, aslında aynı. Bu da şu an hem dünyada, hem de ülkemizde nelerle boğuştuğumuza doğrudan işaret ediyor sanki…

Kaynak: istanbul.net

Kadınlar Bölümü Farsça bir metin. Oyuncular, aralarındaki tek kişi hariç hepsi İranlı. Oyun, İran’daki kadın cinayetlerini, kabul edilmeyen kadın haklarını ve ülkedeki kuralları tartışıyor. Gerçek özgürlüğe ulaşma derdinde… Baharak Salehniya’nın kaleme aldığı oyunun yönetmeni, Afsaneh Sarfejoo.

Kaynak: sahneden.net

Hu, önyargılar ve hayat hikayemizi, yaşam-ölüm ikilemi arasından sorguluyor. Önyargılardan kurtulmanın nasıl bir özgürlük kapısını açacağına dair bir inancın peşinde… Ceyla Odman’ın kaleme aldığı oyunun yönetmeni, Taner Tunçay.

Kaynak: bantmag

Sınırlar’da okul yıllarımıza dönüyor ve öğretmen-öğrenci ilişkisini sorguluyoruz. Sistem özgürlüğü mü savunuyor, öğretmenin hiyerarşisini besleyerek kısıtlamaları mı arttırıyor, tartışıyor; özgürlük nedir sorusunun temelinde… Pulitzer ödüllü David Mamed’in kaleme aldığı oyunun yönetmeni, Kayhan Berkin.

Kaynak: istanbul.net

Eve Dönüşler, bir çiftin ebeveyn olmama özgürlüğü de var mıdır diye sorguluyor. Çocuklarını aniden kaybeden bir çiftin üzülme, korku, yaş üçgeni içinde aslında oğulları olmadan da ne kadar mutlu olduklarını hatırlamaları ve aile olmadan önceki döneme dair özlemleri ayyuka çıkıyor. Sevsek bile, yokluğunda daha mı özgürüz tartışması ekseninde… Norveçli yazar Fredrik Brattberg’in kaleme alıp, Ferdi Çetin’in Türkçe’ye çevirdiği oyunun yönetmeni, Kemal Aydoğan.

Kaynak: hannsahne

Son olarak Feramuz Pis, insanın en eski ilişkisi olan dini tartışıyor. Dine bağımız aileyi tutan mı, yoksa bizi küçük bir dünyaya hapseden bir şey mi? Dinin kuralları ve katı inanç çerçevesi içinde bir ailenin çıkışsızlığını gösteren bu oyunda, hikaye bu sistemi komple yakmadığı sürece çıkışın da olmadığı bir sona doğru ilerliyor. Sema Elçim’in  kaleme aldığı oyunun yönetmeni, Oğuz Utku Güneş.

Özgürlükler ve çıkışsızlıklar ikileminde Eve Dönüşler, çocuğunu istememe özgürlüğünü kendisine tanımadıkça hikayeyi tekrarlayan bir aileyi, Sınırlar, üniversite sınırlarından çıkmadıkça görünürlüğü kanıtlanamayan bir hiyerarşik çatışmayı, Hu, yaşamı, karşıtı (yani zıttı olan) ölümle algılamadıkça hayata tutunmakta zorlanan bir erkek ve kadını, Kadınlar Bölümü ise hayatlarına karşı adaleti karşılarına almaktan başka mücadele yolu bulamayan dört İranlı mahkumu gösteriyor.

Gerek kurumsal, gerekse bağımsız tiyatroların günümüz meselelerini bilinçli veya tesadüfi, bu ortaklıkla ele alıyor oluşu, bir seyirci olarak dışarıdan bakıldığında oldukça ilginç. Ben, naçizane bu beş oyunu da izlemenizi tavsiye eder, belki de toplum olarak ortak acılardan geçildiğini hatırlatarak, bazı konuları yeniden ele almanın bir ihtiyaç olduğuna da dikkat çekmek isterim. Şimdiden iyi seyirler…

İlginizi çekebilir: Sözde insanlığımız ve çaresizliğimiz: Kum Zambakları oyunu bize ne anlatıyor?

Günsu Özkarar: 1987 Ankara doğumluyum. 2008 yılında Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi Viyola Ana Sanat Dalı’ndan mezun oldum. Ardından İsviçre’de Hocshule der Künste Bern’de yüksek lisansımı tamamladım. Yüksek lisansım sırasında Orchester der HKB, Schweizer Jugend Sinfonie Orchestra, The Women Orchestra of Switzerland’da çalarak, Christopher Warren­Green, Bruno Weil, Daniel Klajner, Jos van Immerseel, Kai Baumann gibi orkestra şefleriyle Avrupa’nın farklı şehirlerinde konserler verme deneyimi edindim. Tatjana Masurenko, Michael Kugel, Ruşen Güneş, Çetin Aydar, Danel Quartet, Marco Misciagna, Michel Michalakakos, Apple Hill Quartet, Siegfried Führlinger gibi hocaların ustalık sınıflarına katıldım. The World Youth Orchestra, The World Orchestra, Greek Turkish Youth Orchestra, Bilkent Youth Symphony Orchestra, Bilkent Youth Virtuosos, Jungenc Philharmonic Orchestra, AIMA Festival Orkestrası gibi ensemble/ orkestralarda ve Young Euro Classic, Schloss/Beuggen International Music Fest, Schlern International Music Fest, Bayreuth Youth Talented Artists ́s Music Fest, The Turco-British Association Bach Günleri, Datça Uluslararası Müzik Akademisi, T.R.N.C. Malta Dostluk Günleri, Klasik Keyifler Oda Müziği Festivali, Uluslararası Istanbul Müzik Festivali, Uluslararası D - Marin Klasik Müzik Festivali, AIMA Ayvalık Müzik Festivali ve Cervo International Music Fest gibi etkinlik ve festival konserlerinde yer aldım. İstanbul’a taşındıktan sonra CRR, AIMA Orkestrası, Orkestra Sion’da çalıştım. Ayrıca İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarı’nda Doçent Beste Tıknaz Modiri ile Sanatta Yeterlilik çalışmalarımı tamamlayarak, Okan Üniversitesi’nde öğretim görevliliğine başladım. Bitirme tezim “Tarihsel Süreçte Gelişen Viyola Ekolleri” kitap olarak yayınlandı. Trio Pax, Trio Tını gruplarının yanı sıra Okan Üniversitesi Orkestrası’nda üç yıl öğretim görevlisi olarak çalıştım. Psikoloji ve edebiyat her zaman ilgi alanım oldu. Çeşitli yaratıcı yazarlık kursları ile birlikte psikanaliz de gördüm ve bu sürecin ardından farklı dergilerde yazılarım yayınladı. Şimdi Milliyet Sanat, SanatAtak dergilerinde düzenli yazmaktayım ve Mayıs'ta İkinci Adam Yayınları’ndan çıkacak Küflü Virgül isimli ilk öykü kitabımı beklemekteyim.

LEGO’dan hem çocukları hem yetişkinleri mutlu edecek en mükemmel yılbaşı hediyeleri

Yeni yıl, soğuk günleri sıcacık bir sevgiyle sarmalayan, neşe ve heyecan dolu büyülü bir dönem. Öyle ki yalnızca taptaze başlangıçların değil; sevdiklerimizi mutlu edecek fırsatların da habercisi. Bu özel dönemi daha da unutulmaz kılmanın ve yılbaşı coşkusunu sevdiklerimizle paylaşmanın en keyifli yollarından biri ise hiç şüphesiz gözlerden kalpler çıkaracak mükemmel yeni yıl hediyeleri. Peki ama gerçek anlamda mükemmel bir hediye bulmak mümkün mü?



Çocukken çok kolay olan hediye seçimi konusu, ne yazık ki yetişkinlikte zor bir hal alabiliyor. O zamanlar en sevdiğimiz karakterin yeni çıkan bir kitabı ya da havalı yeni bir oyuncak, bizi mutlu etmeye yeterdi. Ama büyüdükçe işler biraz karıştı… İhtiyaçlar, istekler, beklentiler, arzular, hepsi değişti, karmaşıklaştı. Haliyle, bir yetişkini ‘gerçekten’ mutlu edebilecek o ‘mükemmel’ hediyeyi bulmak da zorlu bir sanata dönüştü. Ama çözüm, sandığımızdan çok daha yakında olabilir. Belki de oyuna ve yaratıcılığa yeniden kucak açmak, tüm bu karmaşıklığı alıp götürmeye yetebilir. Siz de bu yıl sevdiklerinizi gerçekten heyecanlandıracak bir hediyenin peşine düştüyseniz aradıklarınızı LEGO’da bulabilirsiniz. Çocuklar için olduğu kadar yetişkinler için de oyunun, yaratıcılığın ve rahatlamanın kapılarını aralayan LEGO’da herkese uygun yüzlerce çeşit var:

Estetik ve dekoratif dokunuşları sevenlere özel

Çevrenizde gördüğü her boş duvarı doldurmak için hemen zihninde tasarım yapmaya başlayan ya da boş rafları estetik detaylarla dekore etmeye bayılan sevdikleriniz varsa, onlar için en iyi yılbaşı hediyesi bir LEGO’dan bir sanat eseri, doğadan bir parça veya mimari bir detay olabilir:

  • LEGO® Art Mona Lisa: Dekorasyonun yanı sıra sanat ve tarih meraklısı sevdikleriniz için Mona Lisa’nın 3D versiyonu şahane bir yeni yıl armağanı olabilir. Sevdiklerinizin duvarlarını süsleyerek yaşam alanlarına enerji katacak bu özel hediye, onların yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.
  • LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu: Doğanın dokunuşlarını yaşam alanlarına taşıyacak LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu, canlı renkleriyle sevdiklerinize yılbaşı coşkusunu yansıtırken mutluluktan gözlerinden kalpler çıkartabilir.

Enerjisini doğadan alanlara özel

Doğaya, yeşile, bitkilere düşkün, enerjisini, ilhamını büyüleyici çiçeklerden ve renklerden alan sevdikleriniz için de en mükemmel hediyeler, yine LEGO’da:

  • LEGO® Icons Orkide: Orkidelerin bitkiler aleminde çok özel bir yeri olduğu tartışılmaz. Siz de sevdiklerinize onların sizin için ne kadar özel olduğunu hissettirmek istiyorsanız bu seti kaçırmayın. 5 taban yaprağı ve 2 hava kökü ile gerçekçi bir görünüme sahip bu ikonik orkide setini görenler canlısından ayırmakta zorlanabilirler 🙂
  • LEGO® Icons Erik Çiçeği: Bu set, sevdiklerinize güzel bir kırmızı çiçeği tomurcuktan açmaya ve tam çiçeklenmeye kadar inşa etme fırsatı sunuyor. Üstelik sevdikleriniz bu seti sergilemekten de büyük haz duyacak. Hem şık bir dekor hem de yaratıcı bir yapım süreci, ikisi de bu mükemmel hediyede.

Hız, heyecan ve adrenalin tutkunlarına özel

Hız, şüphesiz ki büyük bir tutku. Özgürlüğüne düşkün, heyecanı seven, teknolojiye ve otomobil dünyasına meraklı herkes için LEGO’da şahane hediyeler bulabilirsiniz:

  • LEGO® Technic Mercedes-Benz G 500 Professional Line: Mercedes-Benz tutkusu olan herkesi heyecanlandıracak, otantik özelliklerle dolu ikonik G Serisi’nden bir model, mükemmel bir yılbaşı hediyesinden çok daha fazlası olabilir. Baştan sona adeta bir mühendislik deneyimi sunan bu modelin sevdiklerinizi çok mutlu edeceği kesin.
  • LEGO® Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat: Maceranın sudaki halini seven ve yelken sporuna da merak duyan sevdiklerinizi mutlu etmek için fazla düşünmenize gerek yok. Aradığınız hediye LEGO Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat. Biraz çılgın, biraz heyecanlı, en çok da kusursuz… Emin olun sevdikleriniz bu seti hem yaparken hem de sergilerken çok keyif alacak.

Sinemaseverlere özel

Beyaz perdenin büyüsüne kapılan sevdiklerinize, onların bu tutkusunu daha da derinleştirecek hediyelerle unutulmaz deneyimler sunabilirsiniz:

  • LEGO® Star Wars™ Millennium Falcon™: Çoğu sinemaseverin gönlünde taht kurmuş en özel serilerden biri hiç şüphesiz ki Star Wars. Star Wars™ Millennium Falcon’un kokpiti, uydu çanağı, topları ve diğer ikonik detaylarıyla sevdikleriniz inşa sürecini tamamlarken kendilerini galaksinin derinliklerinde bir macerada da hissedebilirler.
  • LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba: Sevdiklerinizin sinema tutkusunu nostaljik rüzgarlarla buluşturmak isterseniz, aradığınız mükemmel hediye yine LEGO’da. Onları LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba ile çocukluk anılarına doğru bir yolculuğa çıkarabilirsiniz.

Oyunculara ve uzay meraklılarına özel

Uzayın sınırsız gizemini merak eden ya da en zorlu oyunları bile tek hamlede geçmeyi başarabilen sevdikleriniz varsa, onlar için de en mükemmel yeni yıl hediyeleri LEGO’da:

  • LEGO® Super Mario™ Super Mario World™: Mario ve Yoshi: Mario, şüphesiz ki hem çocukların hem yetişkinlerin gönlünde büyük yer tutan en ikonik oyunlardan biri. Eğlenceli bir nostaljik tur, keyifli bir oyun deneyimi ya da rahatlatıcı bir aktiviteden çok daha fazlasını sunacak bu set, sevdiklerinize yepyeni bir dünya yaratmak için ilham verebilir.
  • LEGO® Technic NASA Apollo Ay Taşıtı – LRV: Kozmik maceracılar için en şahane hediye: NASA Apollo Ay Taşıtı (LRV) modeli. Sevdiklerinizi yıldızlara götürüp geri getirecek bu özel hediye, bambaşka dünyaların kapısını onlar için aralarken yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.

Bonus: Mırmır Pati ile eğlenceyi geri getirin

LEGO’nun sonsuz olasılıklarla dolu dünyasında en mükemmel hediyeler de eğlence de oyun da bitmez… Mırmır Pati, oyunu her yaştan insan için geri getiriyor ve herkesi yılın bu büyülü zamanını çok daha keyifli geçirmeye davet ediyor.

Mutlu bir yer inşa etmek isteyen herkes için mükemmel hediyeler ve çok daha fazlası LEGO’da. Hemen tıklayın ve sevdiklerinizi mutlu etmeye erkenden başlayın.

*Bu yazı LEGO katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale