X

Sezgilerimizin izinde, otantik benliğimiz ile buluşma çağrısı: Vahşi Dişilik

“Diğer kadınlarla buluşmak, kendi yaratıcı enerjinizi canlandırmak için çok güçlü bir yoldur.”
Tami Lynn Kent

Arketipleri artık çoğumuz biliyoruz: Rollere, hislere, yaşama dair kolektif kütüphaneler diyebiliriz onlar için. Anne arketipi, bilge arketipi, gölge arketipi derken, hayatımızı bir yolculuk olarak tanımlarsak, her bir arketiple buluşmak yeni bir erginlenme töreni olarak okunabilir. Bazı arketiplerle bağımız daha güçlü: İçsel olarak o arketipe eğilimle dünyaya geliyoruz ya da ailemizden, soyumuzdan aldığımız miras, bizim o arketiple daha güçlü şekilde buluşmamızı sağlıyor. Bazı arketipleri ise bavulumuzun en dibine gömüyoruz: Bazen ailemiz, bazen toplum öyle istediği için. Güvende kalmak, seçilmek ya da terk edilmemek için.

Vahşi Dişi, Vahşi Kadın denilince, aklınızda bir şey canlanmıyor ya da çok alakasız şeyler canlanıyor olabilir. Bunun nedeni, bu arketipi yüzyıllardır kullanmıyor olmamız. Vahşi Kadın arketipi, modern dünyada varlık gösteren kadınların valizinin dibinde kalan, hatırlanmayı ve hediyelerini sunmayı bekleyen en önemli arketiplerden biri diyebilirim. Bu arketipin varlığını ve anlamını unuttuk çünkü toplum, kadınların vahşi doğalarıyla bağlantıda kalmalarının sistem için uygun olmadığını biliyordu. Ehlileştirildik; otantik benliğimizin çağrısını duyamaz olduk. Kalbimizden akan, bizi otantik benliğimiz ile buluşturmak için çabalayan sezgilerimizden utandık ya da onları yok saydık. Mantığı yücelttik, sezgilerden uzaklaştık. Ancak artık Vahşi Dişi’nin dünya sahnesinde yeniden uyanma zamanı. Artık toprakla, suyla, yerde ve gökte olanlarla yeniden ilişki kurmanın ve bir olmanın zamanı. Tahakküm dönemi bitti, güç savaşlarını anlamını yavaş yavaş kaybediyor; birlik ve birliktelik dönemi başlıyor ve bu dönem, ehlileştirildiğimiz her yanımızla yüzleşmek ve bu yoldan şefkatle, farkındalıkla, dönüşerek geçmek önemli. Tıpkı eski derisinden kolaylıkla ve doğallıkla sıyrılan, yeniyle buluşmak için teslimiyette ve olacak olana izin vererek hareket eden bir yılan gibi.

Geçtiğimiz ay Omega Yayınları’ndan çıkan, Sibel Ergün’ün çevirdiği, benim yayına hazırladığım, Tami Lynn Kent’in Vahşi Dişilik kitabı, Vahşi Kadın/Vahşi Dişi arketipine dair muazzam bir kaynak. Kadınların bedenlerini keşfetmeleri, haz alma kapasitelerini artırmaları ve dişil kimliklerini daha özgürce ifade edebilmeleri için nice çalışma yapan Gizem Onay, beni kırmadı ve kitap için bir önsöz kaleme aldı. Maya Rahim Masajı terapisti ve kitapta bahsedilen Bütünsel Pelvik Bakım seansı verme yetkisine sahip Selen Çağlayık ve kitabın sevgili çevirmeni Sibel Ergün de kelimeleriyle bu kitabın çağrısına destek verdiler. Dünyaca ünlü şifacı, Maya Rahim Masajı tekniğinin kurucusu Rosita Arvigo, bu kitap için şöyle diyor: “Daha önce hiçbir yazarın, kadın olmanın ne anlama geldiğine dair en derin manevi anlamı ve ebedi sembolizmini kapsayan kavramları kelimelere döktüğünü görmemiştim. Kent’in kitabı, kadın bedeninin gizemleri ve bizi tanımlayan enerjiler alanında çalışan tüm öğrenciler ve öğretmenlerin okuması gereken bir kitap.” Buna bir ek de ben yapayım: Bence kadın bedeninde varoluşu deneyimleyen herkesin okuması gereken bir kitap Vahşi Dişilik.

Kurtlarla Koşan Kadınlar kitabını bilirsiniz; Estes’in kaleme aldığı bu kitap. masallar yoluyla kadınlar üzerinde bir erginlenme töreni ve bir sağaltım alanı gibi çalışır. Kitaptaki masallar nice kadını kendi olma alışkanlığını kırmaya, kendisine biçilen rolleri terk etmeye ve bedenlerinde psişelerinde taşıdıkları yara hikâyelerinden özgürleşmeye çağırır. İşte Vahşi Dişilik kitabındaki pratikler, meditasyonlar ve tefekkür soruları da, Kurtlarla Koşan Kadınlar kitabındaki masallar gibi, okurunu güçlü bir serüvene davet ediyor.

Kitapta kadın bedenini, kadın bedenindeki enerji akışlarını ve dengelerini, atalardan aktarılan yara hikâyelerinin nasıl dönüştürülebileceğini ve kadınların özbenliklerini, ailelerinin, toplumun, kendileri dışındaki herhangi birinin koyduğu sınırlara göre değil de kendi içsel gerçekliklerine göre nasıl inşa edebileceklerine dair bir çalışma alanı sunuyor.

Bu yazıyı okuyan kadınla bir de kalpten bir çağrım var.
Bu, hayat-ölüm-hayat döngüsü anlamak için bir çağrı.
Bu, kibar ve nazik olmaya, uyumlu olmaya zorlandığın hikâyeyi terk etmen için bir çağrı.
Bu, bedenini tanıman ve ondaki ilhamı, neşeyi, onun ruhunu keşfetmen için bir çağrı.
Bu, dişil atalarından miras aldığın hikâyeleri dönüştürmek için bir çağrı.

28 Nisan Perşembe akşamı, Vahşi Dişilik kitabının rehberliğinde 8 haftalık bir yolculuğa çıkıyoruz. Bu yolda, vahşi dişi arketipi ile tanışacak, onun varlığını ve hediyelerini kucaklayacak, sezginin gücünü hatırlayacağız. Bu çalışma, bir erginlenme ve sağaltım alanı olarak çalışacak. Yolculuk boyunca bize, Estes’in, bir kadının erginlenmesi ve sezgileriyle yeniden buluşmasını anlatan “Bilge Vasalisa” masalı eşlik edecek.

Vahşi Dişilik Okuma ve Keşif Kulübü‘ne katılmak istersen, bana Instagram hesabımdan ulaşabilirsin.

Kapanışı, Estes’in bir şiiriyle yapmak istiyorum. Bu şiirin çağrısının kalbine akmasını diliyorum:

“Cesur hayaller kurmayı bırakırsa insan,
Cesur eylemlerin de kesilir ardı arkası dünyada.

Vahşi hayaller,
Bir numaralı yakıtıdır Eylem motorunun.

Vahşi hayaller,
Fitilidir Var olmanın, yaşam gücünün.

Hayali kurulamayan şey,
Yapılamaz da.

Ayağa kalk!
İhtiyatlı olma
Bilakis, ek her yere tohumlarını
En güzel, en vahşi hayallerin
Ruhunun haykırdığı.”

Özge Uysal: Ben Özge Uysal. İstanbul'da doğdum, büyüdüm. Lisans eğitimimi Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Felsefe Bölümü'nde tamamladım. Kitap editörüyüm, aynı zamanda kitaplar ile ilgili hazırladığım yazılar çeşitli mecralarda okuru ile buluşuyor. Yaklaşık 4 yıldır yoğun ve derin olarak reiki, meditasyon, Şamanizm, yoga ve mindfuness ile ilgileniyorum. Usui reiki ve kundalini reiki master'ıyım ve yoga eğitmeniyim. Hawaili şamanların kullandığını araçlardan oluşan kadim öğreti ho'oponopono eğitimlerine de devam ediyorum. Yazılarımın kalbinizi ve zihninizi şefkatle beslemesini diliyorum. AHO.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale