X

Sezgilerimize nasıl bu kadar yabancılaştık: Akıl çağının getirdikleri

Evet artık süper teknoloji çağında yaşıyoruz. Yapay zeka çalışmaları akıl almaz boyutlara ulaştı, öyle ki insan yapımı robotların kendi aralarında yeni bir dil geliştirdiği haberlerini daha dün ekranlarda hayretle izledik. Artık cep telefonlarımızla istediğimiz her veriye saniyeler içinde ulaşıyor, herkesle her an iletişimde kalabiliyor, limitsiz kredi kartlarımız ile devamlı alışveriş yapıyoruz. Daha çok kazandıkça, daha çok harcıyoruz. Koşuyoruz, hem de soluksuzca… Daha iyisine, daha hızlısına, daha gösterişlisine, doyumsuzca… İlişkilerimizi hızla, zamanımızı acımasızca tüketir olduk. Sosyal medya bağımlılığımız çığ gibi büyüyor. Bir insanın günde ortalama 70 kez telefonu eline aldığını biliyor muydunuz? Her an her saniye uyarılıyoruz, uyarıcılara maruz kalıyoruz.

Vücudumuzda yarattığımız stresten bihaber; her geçen gün işyerinde altından kalkmayı başardığımız daha çok işle, daha çok işi hallettiğimizi sanıyoruz… Son çeyrek asırdır rakamların, mantık ve rasyonelliğin içinde kaybolduk.

Bu yolda belki de en çok içsel rehberliğimizi kaybettik, sezgilerimize yabancılaştık, sırtımızı döndük.

Saga Afrika topluluğunun kurucusu Malidoma’nın dediği gibi “Çevremizdeki gürültü sezgilerimizi duymamızı engelliyor; dışarıdaki dünyanın gürültüsü içimizdeki dünyanın sesini kısıyor, bunun bedelini de sezgilerimiz ödüyor.”

Ancak en yüksek seviyede kararlarımızı sezgilerimizle verdiğimizi biliyor musunuz? (Prof Dr Bill George – Harvard Business School) Sezgilerimizi yok saydıkça tökezlemeye, tekrar tekrar düşmeye, yanlış kararlar almaya devam ediyoruz. Hem ruhen, hem bedenen ağır bedel ödüyoruz. Ruhumuzu unuttukça kendimizi ilaçlara veriyor, mutluluğu hayatımıza yapay yollarla katmaya çalışıyoruz.

Kendimize geri çekilme fırsatı vermiyoruz. En çok da kendimizi, ruhumuzu unutuyoruz… Kendimizle baş başa kalmaktan o kadar çok korkuyoruz ki… Bu nedenle bizi düşünmekten alıkoyan tüm enstrümanlara sarılmış durumdayız. Yalnızız, gittikçe daha da yalnızlaşıyoruz.

Şimdi lütfen durun. Gözlerinizi kapatın ve derin bir nefes alın. Ciğerlerinizi, tüm hücrelerinizi dolduran bu nefese, nefesinizin bedeninizdeki dansına odaklanın. Sakinleşin, sessizleşin, sadece bedeninize odaklanın. Sonra kalbinize gelin. Onun atışlarını duyun, oradaki sevgiyi hissedin. Yaratıcı’nın koşulsuz sevgisiyle yarattığı bir mucize olduğunuzu, onun ruhundan bir parça olduğunuzu, çok ama çok sevildiğinizi hatırlayın. Buna değer olduğunuzu hatırlayın. Bu sevgiyi hissetmek için kendinize izin verin. Hayatı sevin, ama önce kendinizi sevin, kendinize sarılın. Bedeninize sizi taşıdığı için teşekkür edin. Peki ya ruhunuz? Nicedir size sesini duyuramamıştı. O size ne söylüyor? Duyun. Hissedin.

Artık sizce de duyma vakti gelmedi mi?
Artık sizce de durma vakti gelmedi mi?

İlginizi çekebilir: Olumlu düşünce nelere kadirdir: Biz Ay’a bakmasaydık Ay orada olur muydu?

Esin Demir: 2010 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Endüstri Mühendisliği bölümünü bitirdi. Spiritüel gelişim merakı 2009 yılında, Japonya’ya bir yaz stajı programı ile gittiğinde başladı. Bu ilginç ada ülkesinde pek çok tapınak gezdi, bu tapınaklarda yapılan dini ritüelleri yakından görme imkanı buldu. Türkiye’ye dönüp profesyonel iş yaşamına başladıktan sonra ruhsallık ve kişisel gelişim ile ilgili araştırmalarını daha da derinleştirirken; beyin, bilinçaltı ve kuantum fiziğine de ilgi duymaya başladı. Bu sırada ThetaHealing® bilinçaltı temizlik tekniği ile tanıştı. O günden itibaren bu teknik ile ilgili aldığı çok sayıdaki uygulayıcılık eğitimini, Valencia’da aldığı ThetaHealing® eğitmenliği ile taçlandırdı. Esin şimdi bir taraftan profesyonel kariyerine devam ederken, diğer yandan ThetaHealing® grup eğitimleri ve bireysel seanslar veriyor. Thetahealing yöntemi ile ilgili detaylı bilgiye www.esindemir.com adresinden ulaşabilirsiniz. Esin’in en büyük arzusu, Dünya’nın yaşanacak daha sevgi dolu bir yer olması...

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale