X

Sebat etmek neden önemlidir: Pes etmeden ilerlememizi sağlayan güç

Her şeyi arkanda bırakıp gitme isteği sanıyorum en azından bir defa herkesin hayatta deneyimlediği bir şeydir. Özellikle zor zamanlarla baş etmekten kaçınmak, olumsuz bir hissin içindeysen bundan uzaklaşabilmek ve aslında en önemlisi “anında tatmin olma” arzusu bizi var olan şeyleri bırakmaya yönlendirebiliyor. Bunun atalarımıza dayanan bir yanı da var aslında. Eski zamanlarda anlık ihtiyacı giderebilmek yaşamanın ön koşuluydu. Acıkınca hemen yemek yiyebilmek, üşüdüğünde hemen barınabileceğin bir yer bulup ısınabilmek, temel ihtiyaçlarını o an karşılayabilmek çok kritik…

Kendimi bilmeye başladığımda ilk öğrenimlerimden biri istediğim her şeye o an sahip olamayacağımdı. Bir oyuncak istiyorsan para biriktirip kendin alabilmelisin, ihtiyacın kadar olan zaten var ve daha fazlası gereksiz. Bir bilgiye ulaşmak istersen öncelikle araştırman gerekir. Bunları duyup da hırçınlaştığım zamanları da hatırlıyorum. Büyüdükçe “İyi ki böyle olmuş” dediğim zamanları da. Çoğu zaman sabretmek, sebat etmek ve sonucunu görebilmek bana iyi geliyor. Bazen de bırakıp gitmek, eğer mantıklı bir açıklamam varsa daha hızlı ve kolay olabiliyor. Zor zamanların can yoldaşı, çocuk yetiştirirken çok sık karşılaştığım “sebat” kelimesi, “Neden her şeyi bırakıp gitmiyoruz?” sorusunun cevaplarını ve bunun altında yatan duygusal/bilişsel nedenleri çözüm önerileriyle birlikte ele almak istedim.

Öncelikle kendimizi hayatta nasıl gördüğümüz (başarılı, azimli, cesur, her şeyin üstesinden gelebilen veya şanssız, başarısız, görünür olmayan gibi…) bir işi bırakıp gitmemiz veya devam etmemizle doğrudan ilgili. Kendimize olan inancımız ve bakış açımız bir işteki başarının ilk anahtarı. Kendinle ilgili olumlu hislerinin fazla olması, işin bitmesine ve yoldaki zorluklara aşılabilir gözüyle bakmana yardımcı oluyor. Sürdürülebilir efor sarf edebilme, tüm eforu tek zamanda harcamama sebat edebilmeye fırsat sunuyor. Yapı olarak aceleci ve her şeyi tez zamanda bitirme isteğine sahipseniz özellikle uzun soluklu işlerde ya başarısız ya da olabileceğinden daha az başarılı sonuçlar elde ediyor olabilirsiniz. Enerjinizi, cesaretinizi ve motivasyonunuzu sürdürülebilir bir şekilde zamana yaymak uzun soluklu sebatta kritik bir adım.

Kriz anlarında onunla yüzleşip üstesinden gelmek yerine ondan uzaklaşmayı tercih ediyorsanız bir kriz anının üstesinden gelme zevkini kaçırıyor olabilirsiniz. Sebat ettikçe pek çok krizi nasıl aşabildiğinizi, potansiyelinizin tahmininizin ne kadar üstünde olduğunu göreceksiniz. Yaptığımız şey mutlaka bir amaca hizmet ediyor. Bu amacı kendimize arada bir hatırlatmak ve zorlu süreçlerde “Bunu neden yapıyorum?” diye sorduğumuzda aldığımız cevapların vereceği haz bizi yola devam etme konusunda motive edebilir. Albert Einstein’ın kendi başarısıyla ilgili “Çok zeki olduğumdan değil, problemlerle uzun süre kaldığımdan” demesi bu konunun en kritik örneklerinden. Başarmak zeka, çok çalışma, hırs, bakış açısı, yılmazlık gibi çok fazla bileşeni içeriyor ama sebat belki de buradaki gizli oyuncu.

Geribildirim isteyebilmek, süreçle ilgili güvendiğiniz objektif insanların sizinle ilgili gözlemlerine de arada başvurmak, emeğinizi, sabrınızı ve zamanınızı harcadığınız, tutku duyduğunuz konunun dışarıdan nasıl gözüktüğünü ara ara duymak faydalı olabilir. Belki de bazen bir dış güç amacınızı sorgulamaya itebilir sizi. Angela Duckworth’un bu konuyla ilgili kitapları ve TEDTalks içeriklerini tavsiye ederim. Özellikle IQ veya doğuştan sahip olduğunuza inandığınız birçok başarı faktörünün cesaret ve sebat ile nasıl yer değiştirdiğini anlatıyor. Kimse size inanmıyorken siz kendinize inanırsanız potansiyelinizi nasıl ortaya çıkarabileceğinizi bilimsel temellerle açıklıyor. Beklemek, sonunda ulaşmak ve kendini kutlamak için çok fazla fırsat var. Her bir bekleme anının keyfini ve sonundaki hediyesini deneyimlemek üzere…

İlginizi çekebilir: Tercihlerimizi yaparken nasıl daha mutlu olabiliriz?

Didem Sümer Tiryaki: Boğaziçi Üniversitesi Psikoloji lisans eğitimi ardından Galatasaray Üniversitesi'nde işletme yüksek lisansını tamamladı. Yaklaşık 10 senedir özel sektörde İnsan Kaynakları alanında çalışıyor. Kadın Girişimciler Derneği'nin Geleceğin Kadın Liderleri programından 2013 yılında mezun oldu. Kagider ve Boğaziçi Üniversitesi Mezunlar Derneği'nde öğrenci veya yeni mezun kadınlara mentorluk yaptı. BÜMED'in yürüttüğü Next-Gen programında mentorluk çalışmalarına devam ediyor. Deneyimsel oyun terapisi eğitimleri ardından supervizyonlarını tamamladı ve Oyun Terapisi Uygulayıcısı oldu, son iki senedir gönüllü olarak 2-11 yaş arası çocukları destekliyor. Öğrenmeyi, gezerek/okuyarak veya deneyimlerek yeni bilgiler keşfetmeyi, bu öğrenme ve keşiflerinden insan doğasına dair çıkarımlar yapmayı ve bunları yazmayı seviyor.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale