X

Satvik beslenme ve satvik yaşamın prensipleri

Hepimizin yollarının yogayla kesişmesine dair birçok farklı sebebi var. Bazılarımız daha güçlü olmak, bazılarımız daha esnek, bazılarımız daha dengede olmak için yoga yapıyoruz. İnsanlık olarak aslında bu basamakların hiçbirinde uzun süre sabit kalmıyoruz. Yaşamlarımız bu seçenekler arasında salınıyor. Yogayı vazgeçilmez ve mucizevi yapan o an hangi noktada olursak olalım bize ihtiyacımız olanı veriyor olması. 

Kadim yoga felsefesi bu salınımlı hallerimizi doğanın nitelikleri olarak tarif edebileceğimiz 3 guna ile açıklar. 

Saflık, iyilik, ışık, barış: Satva. Varoluş doğamızı gerçekleştirmek, sakin ve huzurlu olmak için.

Karanlık ve uyuşukluk: Tamas. Kaliteli ve yeterli şekilde dinlenebilmek ve uyuyabilmek, topraklanabilmek için. 

Enerji ve tutku: Rajas. İşimiz ve/veya yaptığımız şey hakkında yaşama karşı coşkulu, tutkulu hissetmek için.

Her birimiz kendi özelimizde ruh, zihin ve bedenlerimiz seviyelerinde yaşam tarzlarımız, dış dünya ile iletişimimiz ve seçimlerimiz doğrultusunda farklı tecrübelere kapılar açıyoruz. 

Hepimizin arayışı ve ihtiyacı bu üç niteliği günlük yaşamınızda mümkün olduğunca dengelemek. Yoga uygulamasının içindeki arayışımız güç, esneklik veya denge basamaklarından bağımsız olarak tüm gunalar arasında daha fazla denge içinde olmak ve mümkün olduğunca satvamızı yükseltmektir. 

Satva kelimesinden türeyen satvik kelimesi bünyesinde iyilik, ışık, saflık ve barış barındıran herkes ve her şeyin tanımıdır. Çoğunlukla satvik diyetle bir beslenme düzeni anlaşılıyor olsa da bundan çok daha fazlasını bireysel derinleşme, güçlenme ve olgunlaşma çabasını tarif eder. 

Satvik diyetin bir diğer adı yogik diyettir.

Satvik beslenmenin hem bedene hem ruha hem zihne hayat verdiği kabul edilmektedir. Bu özellikleri ile yoginin yoga uygulamasının tamamlayıcısı olarak görülür.

Beslenme nedir? Dengeli beslenme nedir? Besin nedir? Bu kavramlar bile henüz oturmamışken satvik seçimler yaptığımıza emin olmanın aslında çok basit bir formülü var. Bir şey (ki bu yiyecek de olabilir) hastalanma ihtimalini artırmıyor, saf ve doğal ise onu satvik olarak tanımlayabiliriz.

Satvik beslenme diyeti ayurvedik prensipler barındırır. 

  • Saf, doğal ve taze gıdalara izin veren bu diyette sıklıkla et ve et ürünleri dışarıda bırakılır.
  • Buna karşın mevsiminde ve çiftlik ürünü olmayan balıklar ve doğal koşullara sahip tavukların yumurtalarını tüketmek uygundur.
  • Taze sıfatı ile tamlaması en zevkli olan gıdalar olan meyve ve sebzeler olmazsa olmazlarıdır.
  • Satva, iyilik, saflık ve barış tanımıyla sadece insanlar için değil tüm varlıklar için aranan bir guna olduğundan bu diyet iyi muamele görmüş, doğal ortamlarında sağlık ve barışla yetişmiş hayvanların en yüksek kalitedeki organik süt ürünlerine -her ne kadar tüm kaynaklar aynı fikirde olmasa da- izin vermektedir.
  • Satvik beslenmenin en önemli koşullarından biri de öğünleri taze pişirmek/hazırlamak ve tüketilebilecek kadar planlamak ve geriye atık bırakmamaktır.
  • Artık kolaylıkla tahmin edebileceğiniz üzere bu diyetin bir diğer özelliği ise işlenmiş, rafine şekerli, kızartma ve üretiminde hayvanların, insanların ve çevrenin zarar gördüğü hiçbir gıdaya izin vermiyor olmasıdır.

Geleneksel bir Satvik diyet listesi

  • Organik süt ürünleri (Opsiyonel)
  • Yağlı tohumlar, baklagiller, 
  • Bitkisel temelli yağlar
  • Sebze ve meyveler
  • Tam tahıllar
  • Doğal, işlem görmemiş tatlandırıcılar (Bal, vb.)
  • Hafif baharatlar ve otlar
  • Vejetaryen proteinler, gıda takviyelerinden oluşur.

Yediklerimizin bireysel yaşam kalitemiz üzerine olan etkilerinin artık ispatlanmış bilimsel gerçekliklerle desteklendiği bu dönemde bir sonraki aşama bütüncül satvik yaşam tarzını oluşturmak.

Tüm bedenlerde (ruh, beden, zihin), çağımızın ihtiyacı olan Satvik: Barışçıl, huzur dolu, iyilik ve ışık içeren yaşam tarzı yaratmanın 5 yolu

  • Dikkat vererek, deneyimlemek. Her an her türden eylem bize iyi gelen aynı anda toksik hissettiren bilgilerle dolu. Dikkat vererek deneyimlemek, bunları fark etmek ve ileride seçmemek olasılığını yaratacaktır.
  • Şefkat ve vicdan barındıran bir dil kullanmak karma sayesinde hem kendimiz hem çevremiz için satvik alanı genişletmemize olanak tanır. 
  • Satvik ruh halini destekleyecek zamanlar yaratmak. Hayatı hem kendimiz hem çevremiz için yaşanır ve kaliteli kılan barış, sakinlik, pozitiflik, mevcudiyet, coşku, neşe, mutluluk, dürüstlük, alçakgönüllülük, esneklik, ılımlılık, denge, şükran, iç sessizlik isteyince değil emek verince var olan değerler. Yoga, meditasyon, doğada zaman geçirmek, yaratıcılığı destekleyen hobi işleri benimsemek.
  • Güne ve mevsimin gerekliliklerine uyumlanmak. Kışın kalın, yazın ince giyinildiği kadar uyku, yemek, öz bakım rutinlerini kolay ve zamanla uyumlu akan bir düzende programlamak. Parçası olduğumuz hayatın ritmine uyumlanmak onu yaşama deneyimimizin kalitesini de arttıracaktır.
  • Günün ve ilk son anlarını kendine ayırmak. Genel durumu fark etmek, ihtiyaçları anlamak ve rahatlatan uygulanabilir eylem hazırlığı için birebir zamanlar. Meditasyon ve seçtiğiniz bir şükür ritüeli en büyük destekçiniz olabilir.

Bu metin size ilham olduysa şayet yaşamlarınızda daha fazla satva yaratmanıza yardımcı olabilirim.

Yoga ve meditasyon uygulamalarımıza katılın. Instagram’dan @birceileyogaInstagram’ bana ulaşabilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Yoga felsefesini hayatınıza ne kadar dahil edebiliyorsunuz?

Birce Sinem Tezer: Merhaba, ben Birce. Yoga ile lise yıllarımda tanıştım. 200 saatlik temel eğitimimi 2014 yılında aldım. İçlerinde Godfrey Devereux gibi pek çok kıymetli eğitmenlerin olduğu farklı yoga stillerine ve meditasyon pratiğine dair 500 saate ulaşan derinleşme yolculuğum halen devam ediyor. Yoga & meditasyon derslerim ve bireysel pratiklerimde yoga pozlarında verilen tepkilerin günlük yaşamdakinin aynısı olduğu, aynı yollar his ve düşüncelerden geçildiği felsefesini benimsiyorum. Mat pratiğinin günlük yaşama yansımalarını araştırmak öncelikli davetim. bircesin@gmail.com mail adresi ve @birceileyoga instagram hesabı ile sorunuz veya paylaşımınız varsa bana ulaşabilirsiniz..

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale