Alışılmışın dışında bir sanatçı: Salvador Dali ile ilgili 23 sürreal bilgi
Salvador Dali, 20. yüzyılın en ünlü ressamlarından biriydi. Yapmış olduğu sürreal ve dönemine göre alışılmışın çok dışında olan eserleri sayesinde daha kariyerinin başlarındayken uluslararası bir sanatçı haline geldi. Günümüzde hala Dali’den ve eserlerinden esinlenilmiş olan popüler kültür referansları görmemiz mümkün ancak şimdiye kadar sanatçının bütün eserlerini gördüyseniz bile büyük ihtimalle ölümünden günümüze kadar uzanan etkisinin farkında değilsiniz. İşte Salvador Dali ile ilgili bilmeniz gereken 23 birbirinden ilginç bilgi.
Kaynaklar:
mentalfloss.com
Landscape of Figueres adlı çalışmasını yaklaşık 6 yaşındayken yapan Dali, kartpostal üzerine yağlı boya ile yapılmış resim büyüdüğü yer olan Catalonia’yı resmetti. Ayrıca en ünlü eseri olan The Persistence of Memory tablosunu da sadece 27 yaşındayken yaptı.
4 yaşında başlayan eğitim hayatında dikkatinin çabuk dağılması ve zamanın büyük kısmını çizim yapmaya ayırdığı için başarılı olamadı. Babasının ısrarları üzerine Madrid’te gittiği güzel sanatlar okulundan da iki defa atıldıktan sonra akademik kariyeri tamamen son buldu.
Dali, bulunmasında yardımcı olduğu ve “Paranoiac-Critical” adını verdiği metotla bilinçaltına ulaşıp daha canlı ve farklı eserler yaratmaya önem veriyordu. ‘Eleştiri ve yorumun birleşmesinden ortaya çıkan deliliğin doğal bilgisi’ diye tabir ettiği bu sıra dışı mental konuma gelebilmenin bir yöntemi sabit bir objeye bakarak farklı bir şey görmeye çalışmaktı. Bir diğer yol ise uyku ile uyanıklık arasında asılı kalarak sürekli olarak hayal ve rüya dünyasında kalmak.
Sürrealizmin en büyük öncülerinden olan Freud, sanat okulu yıllarında rüyalar ve bilinçaltı çalışmalarıyla Dali’nin üzerinde büyük bir etki yarattı.
Kendisinin de bir sürrealist olarak kabul edilmesine rağmen, çoğu komunist olan diğer sürrealist sanatçılar sanatına da yansıyan faşist sempatizanlığından dolayı Dali’yi daha kariyerinin başındayken dışlayıp kariyerini bitirmeye çalıştılar.
Dali, kız kardeşinin kafasını bebekken tekmelemek gibi kitabında bahsettiği hikayelerden dolayı döneminde üzerine büyük tepki çekmişti. Yazar ve eleştirmen olan George Orwell, 1944 yılında Dali’nin otobiyogrofisini incelediği zaman ressamın karakterini oldukça sert bir dille eleştirdi.
1940’lı yıllarda ünlü yönetmen Hitchcock, Spellbound adlı filminin devamı için Dali’yi görevlendirdi. Ancak Hitchcock’ın sonraki yıllarda verdiği bir röportaja göre, Dali'nin verdiği fikirler tahmininden daha cesur, daha sürreal ve yapılması imkansız şeylerdi.
Walt Disney, Destino adlı animasyon filmi için Dali’ye teklifte bulundu. Ancak Dali 22 yağlı boya resmi ve düzinelerce çizim üzerinde çalıştıktan 8 ay sonra proje finansal zorluklar yüzünden rafa kaldırıldı.
Dali, 1955 yılında Paris'teki Sorbonne Üniversitesine ders vermeye yaklaşık 500 kilo karnabahar ile gitti ve nedenini de ‘karnabaharın lagoritmasını anca çözdüğünü’ söyleyerek açıkladı.
Dali, karısı Elena Diakonova (Gala adını kullanıyordu) ile tanıştığında Gala sürrealist şair Paul Eluard ile evliydi. Buna rağmen yaklaşık 5 yıl kadar ilişkilerini sürdüren çift, 1934 yılında Gala’nın Eluard ile boşanmasının ardından evlendiler ve Gala vefat edene kadar hiç ayrılmadılar. Ressam, karısının ölümünün ardından Gala'nın cesedini mezarından alarak kendi arabasıyla başka bir şehre taşıyıp orada tekrar gömdü.
Ünlü ressam hayatı boyunca birkaç farklı eğlence ve oyun programına konuk oldu.
1954 yılında bir programa konuk olan Dali’ye bıyığının bir şakadan ibaret olup olmadığı sorulunca, ressam “Bıyığım benim en ciddi özelliğim” şeklinde yanıt verdi. Sahip olduğu o özel şekli nasıl verdiği sorulduğunda da Marcel Proust ile aynı jöleyi kullandığını belirtti.
Dali, 1954 yılında ünlü fotoğrafçı Philippe Halsman ile bir araya gelerek tamamen bıyığına adadığı ve 28 adet fotoğrafın yer aldığı bir kitap yayımladı.
2017 yılında bir kadının Dali’nin kızı olduğunu iddia etmesiyle birlikte DNA incelemesi yapmak üzere mezarı açılan Dali’nin bıyığının hala şeklini koruduğu açıklandı (merak edenlere: DNA incelemesi sonucunda ismi belirtilmeyen kadının ressamın kızı olmadığı ortaya çıktı).
1965 yılında Dali, Rikers Adası'ndaki mahkumlara sanat dersi vermesi için davet edildi ancak hastalanan ressam o günü otel odasında geçirmek zorunda kalınca İsa’nın çarmıha gerilişini resmetti. Dış dünyaya gösterilmeyen eser 1980’li yıllarda kaldırılana kadar hapishanenin kafeteryasında asılıydı.
Eserleri galerilerde ve müzelerde sergilenen ressam, yaşamı boyunca çok sayıda reklam dizaynı ve markalar için logo tasarımı da yaptı -Chupa Chups markası lolipop logosunda hala Dali’nin dizaynını kullanıyor.
Dali, çok sık olmasa da kariyerinin belirli noktalarında moda dünyasına da el attı. Wisconsin’de bir marka için mayo tasarlayan Dali’nin dizaynları, üzerinde devasa gözler olan sandviç tahtası ve şişirilebilir beyzbol oyuncusu de içerdiği için hiçbir zaman satışa sunulmadı.
Dali, 1936 yılında Londra'daki bir sürrealizm sergisinin açılışında konuşması için dalgıç kıyafeti giymek istedi. Konuşması başlayınca daha önceden kıyafetine vidalanmış olan kasktan nefes alamadığını fark eden ressam, bilincini kaybetmek üzereyken David Gascoyne tarafından kurtarıldı.
Eşi Gala ile birlikte gösterişli yemek davetleri vermeleriyle bilinen sanatçı, 1973 yılında sürrealizim etkili bir yemek kitabı yayınladı. Kitabın görselleri Dali’nin kendi fotoğrafları ve çizimlerinden oluşuyor.
İkinci Dünya Savaşı öncesi ve sırasında Fransa’da yaşayan bir grup aristokratı konu alan roman, Saklı Yüzler adıyla 1944 yılında yayımlandı.
Salvador Dali’nin ünlü bıyığının da kopyalandığı ve Salvador Dada adı verilen bir Susam Sokağı kuklası yaratıldı.
1960’lı yıllarda İspanyol ressamın büyüdüğü şehir olan Figueres’in belediye başkanı, Dali’den şehir müzesine bir eser bağışlamasını rica edince, Dali onun yerine şehirde yepyeni bir müze yaptırıp onu bağışladı.
Ressamın Şubat 2018’de açık artırmaya çıkarılan iki eseri toplam 8 milyon dolara satıldı.