X

Salatalık Kaç Kalori?

Salatalık, yüksek su içeriğinden dolayı gevrek ve tazeleyici bir sebze. Ancak %95’inin su olmasından dolayı besin değerlerince zengin olup olmadığını merak ediyor olabilirsiniz. Halbuki salatalıkta potasyum, C vitamini ve K vitamininin yanında sağlığa pek çok faydası olduğu bilinen bir kaç tane fitokimyasal da vardır.

Ülkemizde bol yetiştirilen ve hem yazın hem de kış aylarında bulunabilen salatalık, bu nedenle sofralarda kendine çokça yer ediniyor. Onun besin değerlerine, faydalarına ve potansiyel kullanım alanlarına göz atalım.

Salatalığın Besin Değeri Nedir?

Yarım kase dilimlenmiş kabuklu salatalık 52 gram kadar tutar ve bu miktar 8 kaloriye, 0.3 gram proteine, 1.9 gram karbonhidrata ve 0.1 gram yağa sahiptir. Salatalık iyi bir potasyum, C vitamini ve K vitamini kaynağıdır.

  • Kalori: 8 kcal
  • Yağ: 0.1 g
  • Sodyum: 1 mg
  • Karbonhidrat: 1.9 g
  • Lif: 0.3 g
  • Şeker: 0.9 g
  • Protein: 0.3 g
  • K vitamini: 8.5 mcg
  • C vitamini: 1.5 mg
  • Potasyum: 76.4 mg

Karbonhidratlar

Yarım kase dilimlenmiş salatalıkta 2 grama yakın karbonhidrat vardır ve bunun 0.3 gramı liflerden gelir. Ayrıca içerisinde 0.9 gram doğal yoldan oluşmuş şeker vardır. Salatalığın glisemik endeks değeri 15 gibi düşük bir değerdir. Yani kan şekerini pek yükseltmez.

Yağlar

Yarım kasesinde 0.1 gram yağ olan salatalık pek yağlı bir sebze sayılmaz. Bu az miktardaki yağ zaten doymamış yağdır ve kolesterol düzeylerine iyi gelebilen iyi yağlardan görülür.

Protein

Salatalık iyi bir protein kaynağı değildir ve bir porsiyonda 0.3 gram kadarına sahiptir. Bu nedenle protein alımınızı arttırmak istiyorsanız, onu et, kuruyemiş gibi protein değeri yüksek gıdalarla birlikte tüketmeniz gerekir.

Vitamin ve Mineraller

Salatalığın su miktarı yüksektir ve bu nedenle besin yoğunluğu düşüktür. Yine de içerisinde K vitamini, C vitamini ve potasyum vardır. Ayrıca eser miktarda kalsiyum, magnezyum, fosfor ve A vitamini de vardır.

Salatalığın Faydaları Nelerdir?

Vitamin ve mineral içeriğine ek olarak salatalıkta terapötik etkileri üzerine çalışmalar yapılan özel bileşenler vardır. Aşağıda salatalığın sağlığa sağladığı bazı faydalar var.

Divertiküliti Hafifletir

Divertiküler hastalığı bazen hastaneye yatış gerektiren ağrılı bir kolon inflamasyonudur. Çalışmalara göre liflerin bu rahatsızlık üzerindeki etkilerine dair çatışan sonuçlar var.

Ancak araştırmalara göre meyve ve sebzelerden alınan lifler, divertikülit kaynaklı hastane yatışı ihtimalini azaltıyor. Meyve ve sebzelerden olmak üzere günlük lif alımını 8.5 gram kadar arttırmak, riskte %30 azalma sağlıyor.

Kanser Riskini Azaltır

Salatalıkta cucurbitacinler adı verilen doğal bileşenler bulunur ve bunlar kabak gibi bazı diğer sebzelerde de mevcutlar. Cucurbitacinlerin farklı türleri var ve bunlar birlikte çalıştıklarında kanser gelişimini önlemeye yardımcı olabiliyorlar. Özellikle meme kanseri hücrelerinin bu etkilere karşı hassas oldukları belirtiliyor.

Buna ek olarak fisetin adlı bir flavonoide sahip olan salatalık, bu nedenle antioksidan ve anti-kanser etkiler gösteriyor. Salatalığın kanseri önleme konusundaki rolüne dair daha fazla çalışma gerekli olsa da, bu araştırmalar umut verici.

Kan Şekerini Kontrol Edebilmeyi Sağlar

Salatalık nişastasız bir sebzedir ve bu nedenle diyabeti yönetme konusunda en iyiler arasında yer alıyor. Açlık geldiği zaman nişastasız sebzeleri tüketmek kan şekerini yükseltmeden iştahı kesme konusunda yardımcı oluyor. Taze salatalığın lif ve su içeriği, onu glisemik kontrol için ideal seçenek haline getirir.

Kemikleri Güçlendirir

K vitamini kanın pıhtılaşmasına yardımcı olduğu gibi kemik sağlığında da etkili bir vitamindir. Çünkü bu vitamin bedenin kalsiyum emiliminin artışını sağlar. Kalsiyum ve K vitaminini birlikte tüketmek, kemiklerin güçlenmesine yardımcı olabilir. Salatalıkta görece iyi değerlerde K vitamini bulunduğu için, kemik erimesini önleme konusunda da yardımcı olabilir. Ancak kemik sağlığını D vitamininden de ciddi şekilde etkilendiğini unutmayın. Bu nedenle sadece salatalık tüketmenin etkisi sınırlı olabilir.

Cilt Bakımına Yardımcı Olur

Bazı araştırmalara göre salatalıktaki besinlerin cilt sağlığına faydaları var. Dilimlenmiş salatalığı doğrudan cildin üstüne koymak cildi yatıştırır, rahatlatır ve şişkinlikleri, tahrişleri azaltır. Ayrıca güneş yanıklarına da iyi gelebilir. Gözlerinize koyarsanız göz altı torbalarında iyileşme görebilirsiniz.

Salatalığın cilt üzerine konulması çoğu insan için güvenlidir. Ancak yine de herhangi bir yan etki potansiyeline karşı ilk olarak bir bölgede küçük bir deneme yapmanız daha uygun olabilir. Eğer bir sorun görmezseniz kullanımında bir sorun yok demektir.

Su Almanızı Sağlar

Su içmek susuzluğu almanın en etkili yolu ancak bol sulu gıdalar da bu konuda yardımcı olabiliyorlar. Salatalığın %95’i sudur ve bu nedenle sıcak havalarda su almanızı sağlar.

Spordan sonra veya egzersizlerden sonra salatalık atıştırmak, bedeninizin ihtiyaç duyduğu elektrolitleri ve suyu almanızı sağlar. Salatalığın içi, dışarıdaki sıcaklıklardan 20 derece kadar daha soğuk olabildiğinde sizi kısa sürede serinleteceği de kesin.

Kalp Sağlığını Destekleyebilir

Salatalık beslenmenize daha fazla lif ve potasyum katmanıza yardımcı olur. Lifler doygunluğu arttırır ve kolesterol düzeylerinde düşme sağlarlar, potasyum ise tansiyon düzeylerini düşürür.

Salatalık aynı zamanda inme riskini azaltan temel bir B vitamini olan folat bakımından zengindir. Her gün çeşitli meyveler ve sebzeler tüketmenin kalp hastalıklarını önleme konusunda etkili oldukları biliniyor ve salatalık bu konuda fayda sağlayabilir.

Salatalık Tüketiminin Olası Riskleri

Salatalığı tüketmek çoğu insan için güvenlidir ancak dikkat edilecek bazı noktalar var.

Sindirim Problemleri

Bazı insanlar bazı salatalık türlerini çok zor sindiriyorlar.

Ancak pazar ve marketlerde bulunan geleneksel salatalığın sindirimi oldukça kolay ve bu nedenle herhangi bir soruna yol açma ihtimali düşük.

Kan Pıhtılaşması

Salatalığın K vitamini değeri görece yüksektir. Çok fazla salatalık tüketmek insanların kan pıhtılaşmaları üzerinde etki gösterebilir. Kan sulandırıcı ilaçlar kullananların doktorlarına danışmadan aniden bol miktarda salatalık tüketmemeleri gerekir.

Alerjiler

Bazı insanların salatalığa karşı alerjileri olabiliyor. Bilinen bir alerjisi olanlar salatalık tüketmemeliler.

Alerji tepkileri arasında şunlar var:

  • kızarma
  • şişme
  • nefes darlığı

Eğer nefes problemi yaşıyorsanız hemen doktora ulaşın. Anaflaksi hayati tehlike oluşturabilen şiddetli bir alerjik reaksiyondur.

Toksisite

Bazı cucurbitacinler onları tüketen insanlar için toksiktirler. Örneğin turşuluk salatalık tüketmek bazı insanlarda hastalık yapabiliyor. Fakat geleneksel salatalık ile böyle bir risk pek olası değil.

Salatalık Nasıl Kullanılabilir?

Dalından koparılan salatalık genelde bir poşet içerisinde bir hafta kadar dayanır ancak bazı türleri daha dayanıklı olabiliyor ve bu nedenle daha uzun sürelerle buzdolabında saklamak da mümkün olabilir.

Dilimlemeden, soymadan ve yemeden önce güzelce yıkamayı unutmamalısınız. Salatalık dilimlendikten sonra genelde hızlı bir şekilde kurur ve bu nedenle onu dilimleyip saklayacaksanız hava almayan bir poşet içerisine koymanız uygun olabilir. Buzlukta saklanabilir veya sirke ile turşusu hazırlanabilir.

Salatalığı salatalarınıza ekleyebilir veya dip sosla birlikte tüketebilirsiniz. Onu yoğurtla karıştırıp güzelce bir cacık hazırlayabilirsiniz. Özellikle baharatlı yemeklerin yanında iyi gider. Her türlü sandviçin içerisine eklenebilir ve üstüne süslemeler eklenerek kanepe gibi sunulabilir.

Salatalık kavun gibi meyvelerle birlikte rondodan geçirilerek de tüketilebilir. İçine salatalık attığınız suları tüketerek susuz kalmayı önleyebilirsiniz. Onu yılın her döneminde çok çeşitli şekilde tüketmek mümkün.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale