Kişiliğinizin ciddi anlamda değişmesi mümkün mü? Uzmanlara göre evet. Araştırmalara göre kişilik üzerinde zaman içinde büyük çaplı değişimler oluyorama bu hiç de kolay değil.
Geçtiğimiz yıllarda yürütülen geniş çaplı araştırmalar, kişiliğin yetişkinlik hayatımız boyunca kendiliğinden değişime uğradığını gösteriyor. Derin ve uzun soluklu bir ilişki yaşamak ya da kariyerimizde ilerlemek gibi yaşama dair pek çok tecrübe kişiliğimizi etkileyip değiştirebiliyor.
Raporlara göre 20’li yaşlardan 60’lı yaşlara ilerledikçe, nörotisizm (olumsuz duygusal durumlara eğilimlilik) ve kötümserlik gibi olumsuz özellikler azalıyor; vicdan, uyumluluk, sorumluluk ve duygusal dayanıklılık gibi olumlu özellikler güçleniyor. Diğer bir deyişle, kişilik yaşla birlikte gelişiyor ve güçleniyor. Psikologlar bunu “olgunlaşma prensibi” olarak adlandırıyor.
5 Adımda kişiliğinizi güçlendirmek
Araştırmalar arkadaş canlısı, dışa dönük, sosyal ve sorumlu insanların utangaç, sorumsuz ve asosyal insanlara kıyasla daha mutlu olduğunu da gösteriyor. Aynı şekilde mutlu olmak da kişiliği değiştirebiliyor.
Ocak ayında Journal of Personality’de yayınlanan bir çalışmaya göre kendini ‘mutlu’ olarak tanımlayan insanlar, duygusal anlamda daha dayanıklı, daha vicdanlı, daha uyumlu ve daha dışa dönük oluyordu. Çalışma 16.000 Avustralyalı katılımcı ile gerçekleştirilmişti.
Waterville, Maine’deki Colby College’da araştırmacı psikolog Christopher Soto’ya göre ‘kişilik’ sözcüğüyle araştırmacıların kastettiği: ‘bireylerin karakteristik davranış ve düşüncesini belirleyen, zaman ve durumlar karşısında tutarlılık gösteren modeller’dir. Soto’ya göre kişiliğin %50’si doğuştan gelirken %50si çevresel koşullarla öğrenilir.
1940’larda geliştirilen ‘Beş Büyük Faktör Kuramı’na göre kişilik olgusu 5 geniş kategoride incelenebilir: açıklık, sorumluluk (vicdan), uyumluluk, duygusal dengesizlik (nörotisizm) ve dışa dönüklük.
Her kategori spesifik davranışlar ve özellikler içerir. Örneğin dışa dönüklük toplu halde yaşama ve sıcakkanlılık gibi özellikleri beraberinde getirir. Nörotisizm (duygusal dengesizlik) ise öfke, endişe ve hassasiyet duygularını ortaya çıkarır.
Uzmanlara göre bazı kişilik tipleri diğerlerinden daha başarılı. Dr. Soto, sorumluluk ve vicdan duygusu daha gelişmiş insanların işyerlerinde veya okullarda daha başarılı olduğunu belirtiyor. Uyumluluk ve duygusal denge konularında gelişmiş olan insanlarsa özel hayatlarında daha tatmin edici ve güçlü ilişkiler yaşarken, dışa dönükler sosyallik ve girişimcilik gerektiren mesleklerde daha etkili oluyorlar.
Dr. Soto’ya göre küçük değişiklikler bile bireyin kişiliği üzerinde önemli değişimler yaratabilir ve ilişkilerini, kariyerini, sağlığını ve mutluluğunu etkileyebilir. Ancak kişilik özellikleri tanım gereği tutarlı olduğu için, bu değişim zaman alır.
İşe önce davranışlarınızı değiştirerek başlarsınız ve eğe uzun bir süre devam ettirebilirseniz, bu yeni davranış üzerinize kodlanır. Bir terapistle çalışarak, sadece birkaç aylık bir zaman diliminde bile kalıcı değişimler görebilirsiniz. Kendi kendinize de kişilik özelliklerinizi yönetmeyi öğrenebilirsiniz. Sadece zaman alır.
Nereden başlamalısınız?
Ya da aşırı yeme gibi sağlıksız bir alışkanlığı ele alalım. Kilo vermek için öncelikle ne zaman ve neden aşırı yediğimin farkına varmalıyım. Ya da aşırı alıngan veya kavgacıysam patronum benimle her konuştuğunda kendimi yargılanmış ve küçük düşürülmüş hissettiğimi, korunma dürtüsü ile aşırı tepki verdiğimi fark ederim. Böylece kendimi sakinleştirmeye ve münakaşaya girmemeye çalışırım.
Beklentilerinizi çok yüksek tutmayın. Sabırlı olun. İçsel bir davranışın değişmesi ve yerine konan yeni davranışın doğuştan gelen bir davranış kadar doğallaşabilmesi gerçekten zaman alıcı bir süreçtir. Diğer insanlar tepki gösterecek olursa bununla ilgili de fazla endişe etmeyin; çünkü kişiliğinizi geliştirirken zaten diğer insanları da memnun edecek bir şekilde değişiyor olursunuz.
Sidney, Avustralya’dan davranışsal stratejist Warren Kennaugh bireylere ve takımlara başarılı davranışlar geliştirmek için yardımcı oluyor. Kennaugh’a göre önemli olan her zaman küçük adımlarla başlamak. ‘’İlk adımı tanımlayın, ve sonuçlar için endişelenmeksizin uygulayın.’’ Kennaugh’a göre bu futbol öğrenmek gibi: Adımlara ve şutlarınıza odaklanırsınız; gol olup olmayacağına değil… Ayrıca size yakın olan insanların ne yaptığınızı bilmesine izin vermelisiniz. Böylece yakınlarınız sadece destek vermekle kalmaz; aynı zamanda değişim konusunda da uyarılmış olurlar. Çünkü sizin için değişim, onlar için de değişim demektir; ve insanlar önceden bahsedilmemiş değişimlere hazır olmayabilir ve tepki gösterebilir.
‘’Brandon Green kendini bildi bileli hayal kırıklığına uğramış, kötümser ve içe dönük bir tipti. Oda arkadaşının onun kişiliği üzerine olan değerlendirmeleri de doğruydu. Bazen kıskançlık, öfke gibi duygularla boğuşurdu ve kendisini bu tip duygulardan korumak için romantik ilişkilerden mümkün oldukça uzak dururdu. Tam anlamıyla içine kapanık bir insandı ve sosyal durumlarla barışık değildi.
Bay Green, haftada iki seans olmak üzere bilişsel davranışı terapiyle başladı. Sonra sürece 18 ay boyunca haftada bir kez olmak üzere devam etti. Kendini geliştirmek için kitaplar okudu ve günlük tutmaya başladı. Bazen 1 – 1,5 saat boyunca yazar, düşüncelerini ve duygularını kaydeder, bakış açısını analiz ederdi. Fotoğrafçılık öğrendi ve bu sayede dışarıya çıkıp insanlarla tanışabilmeye başladı. Hatta başkalarına yardım etmek için bir istek duymaya başladı ve bu isteği bir bloğa kaydetti.
Negatif düşüncelerini sorgulaması, Green’e çok yardımcı oldu. Bu sorgulama işlemini an içinde uygulamayı da öğrendi. Green’e göre: “Eğer negatif bir insansanız, her an başınıza kötü bir şeyin geleceğini düşünürsünüz. Eğer negatif bir bakış açısına sahip olmak istemiyorsanız bu durumu sorgulamanız gerekir.”
Bay Green kendisi üzerinde büyük bir değişim gördü. O hala içe dönük biri; fakat diğer insanlarla daha rahat iletişim kurabiliyor ve kendisi hakkında diğer insanlarla bilgi paylaşımına daha açık. Dolayısıyla daha tatmin edici arkadaşlıklar kurabiliyor. Sonuç olarak, iç gözlem yapmak ve (hem kendine hem de başkalarına) dürüst olmak, Bay Green’in daha mutlu ve daha sosyal bir insan olmasına yardımcı oldu.
Kaynak: The Wall Street Journal