Şimdi neden en değerli şeydir? Çünkü o tüm yaşamınızın geliştiği yerdir. Yaşam ‘şimdi’dedir.
Siz hiç şimdinin dışında bir şey deneyimlediniz mi? Yaptınız mı? Ya da hissettiniz mi? Herhangi bir şeyin şimdi dışında gerçekleşmesi mümkün olabilir mi? Olamaz. İşte tam da bu nedenle şimdi sahip olduğumuz en değerli ve en gerçek şeydir.
Dikkatiniz şimdiye döndüğü anda bir mevcudiyet, bir huzur hissedersiniz. Kişi anda olduğunda doyum için geleceğe bağlı olmaz veya kurtuluş gelecekte aranmaz. Şu olunca mutlu hissedeceğim, şu gerçekleşince tamamlanacağım, şu gerçekleşince huzuru bulacağım şeklindeki geleceğe dair tüm atıflar şimdiyi bozmaya yöneliktir. Mutluluk veya huzur gelecekte olacak bir şeyde değil, ulaşılması gereken bir yerde değildir. Mutluluk tam da içinde bulunulan anda gizlidir.
Geçmiş ve gelecek üzerinde ne kadar çok odaklanırsanız, şimdiden yani var olan en değerli şeyden o kadar uzaklaşmış olursunuz. Şimdi sahip olduğumuz en büyük zenginliktir. Eğer zihnen oraya gelmeyi başarabilirsek.
Şimdiye gelmek
İnsanoğlu sık sık geçmişte olanları ve gelecekte olacakları düşünme eğilimindedir. Kişiyi mutsuz eden de, tatminsiz kılan da, endişeli hale getiren de budur. Oysa zihin şimdiye gelirse ‘hiçbir’ sorunun olmadığını deneyimleme şansını yakalar.
Kendinize; 5 dakika, 1 ay, 1 yıl sonra ne olacağını değil, şu anda hangi soruna sahip olduğunuzu sorun. Şu anda yolunda gitmeyen ne var?
Şimdi her zaman daha baş edilebilirdir. Ancak gelecekle baş edemezsiniz. Gelecekle baş etmek de gerekmez. Çünkü; gereken güç, aranan yanıt, doğru davranış ancak ve ancak ihtiyaç anında ortaya çıkar.
Nasıl uygulanır?
Şimdi yaşamak demek bilincimizin zihninizden kurtulmasıdır. Kulağa tuhaf geliyor değil mi? Biraz açıklığa kavuşturalım. Kişiyi geçmişe ve geleceğe götüren şey kendi zihni yani düşünceleridir. “Keşke böyle olmasaydı” diyen de “ya… olursa” diyen de kişinin düşünceleridir.
Geçmiş ve gelecekle ilgili düşüncelerinizi farklı bir şekilde ele alın. Şöyle ki:
Zihninizden geçenleri gözlemleyin. Aklınızdan geçenleri doğru olarak kabul etmek yerine onlara dışarıdan bakmak sizi şimdiye getirir. Gelecek hakkında ‘x, y, z’ düşünüyorum, aklımdan geçmişe dair şu geçiyor şeklinde durumu kendinize kelimelerle tanımlayın. Böylece siz düşüncelerinizden ayrışmış olacaksınız. Siz düşüncelerinizden ibaret değilsiniz, hayatınız da kurgularınızdan ibaret değil. “Bunlar sadece benim düşüncelerim” cümlesini içselleştirin. Zihninizden geçenlere dışarıdan bakabilirseniz durumu daha doğru değerlendirebilmiş olursunuz.
Düşüncenizi izleyin, sizde uyandırdığı güçlü duyguları hissedin ve kendinizi gözlemleyin. Durumu gözlemlemek onu gerçekmiş gibi yaşamınızdan çok daha güçlü ve anda hissettirir. Ve kendinize şunu söylemeyi atlamayın: “Hayatım bu düşüncemden ibaret değil.”
Şimdiye gelme egzersizi
Tam olarak içinde bulunduğunuz yerde olun. Beş duyunuzu kullanarak içinde bulunduğunuz an ile temas edin. Etrafınızdaki seslere, renklere, dokulara ve şekillere odaklanın. Koklayın, tadın, duyumsayın. İçinde bulunduğunuz her şeyin her mevcudiyetin farkında olun. Sesleri de sessizliği de dinleyin. Bir şeylere dokunun onların varlığını hissedin. Nefes alıp verişinizi izleyin, içinize giren havayı verdiğiniz nefesi fark edin. Bedeninizdeki yaşam enerjinizi hissedin.
Siz şimdiki anın gücünü fark eder etmez, tüm mutsuzluk, huzursuzluk, endişe ve mücadele ortadan kalkar. Yaşam coşku ve huzurla akmaya başlar. Şimdiki anın farkındalığıyla hareket ettiğinizde, yaptığınız her şey en küçük en basit eylem bile bir nitelik, bir değer ve sevgi duygusuyla dolu hale gelir.
Bu uygulamayı yapmak, yazması kadar kolay değildir. Düzenli egzersiz ve emek ister. Kendinizi sık sık şimdiye getirme egzersizini yapmaya teşvik edin. Bunun hazzını bir kez yakaladınız mı bir daha bırakmanız mümkün olmayacaktır.
Şimdide kalmanız dileğiyle.
En içten sevgilerimle…
İlginizi çekebilir: ‘Şimdi’yi yaşamak: Geçmiş ve geleceğe çok fazla uğramayın