X

Sağlıklı beslenme ile ilgili doğru bilinen yanlışlar

Sağlıklı beslenme hakkında doğru bilinen yanlışlar

Son yıllarda “Clean eating / Temiz beslenme” adıyla da tüm dünyada adeta bir trend haline gelen sağlıklı beslenme, Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ‘nün de üzerinde pek çok çalışma yaptığı bir alan. Yıllar içinde bilim tarafından çürütülen pek çok boş teoriye de sahne olan sağlıklı beslenme konusu hakkında üretilen bu teorilerden bazıları halen doğruymuş gibi kabul görüyor. İşte sağlıklı beslenme ile ilgili doğru bilinen yanlışların en yaygınları:

“Düşük yağlı beslenirsem formumu kolayca korurum”

Sağlıklı beslenmeye karar verenlerin ya da kilo kaybetmek isteyenlerin en sık düştüğü hatalardan biri de beslenme rutinlerinde yer alan yağ oranında kısıntıya gitmeleridir. Vücudun en önemli enerji kaynaklarından biri olan yağlar olmadan, doğru ve hızlı çalışan bir metabolizmadan bahsetmek mümkün olmaz. Bu tarz bir hataya düşenlerin kaçırmaması gereken nokta, hangi yağların vücut yağlanmasına sebep olduğudur. Eğer diyetinizden margarin ve mısır özü yağı gibi işlenmiş yağları çıkartıp; bunların yerine zeytinyağı, Hindistan cevizi yağı, balık yağı ve avokado gibi iyi yağlar koyarsanız çok daha kalıcı sonuçlar alırsınız. Ayrıca bahsettiğimiz “iyi” yağlar, adeta birer gençlik iksiri vazifesi görür.

Düşük yağlı beslenmek her zaman iyi değildir

“Üzerinde “light” ya da “doğal” yazan her şeyi yiyebilirim”

Market raflarında iddialı sloganlar ve süslü ambalajlarla satılan doğal (!) ürünler, her zaman o kadar da doğal değildir. Öncelikle, market raflarında aylarca bozulmadan kalabilen paketli bir ürünün asla katkısız olamayacağını kabul etmekle işe başlayın. Satın alacağınız ürünlerin etiketlerini okumayı alışkanlık haline getirmek hayatınızda ciddi farklar yaratabilir. Uzun zamandır diyet diye satın aldığınız bir yoğurdun içinde 30 gr şeker olduğunu görmek pek de hoşunuza gitmeyecek!

Alışverişte etiket okumak sağlıklı beslenme için önemlidir

“Yumurta yemek kolesterola yol açtığı için sakıncalıdır”

Yıllardır kap sağlığını tehdit eden bir silah gibi değerlendirilen yumurtanın, aslında son derece kaliteli bir besin olduğu bilim tarafından nihayet kanıtlandı. Yıllardır kolesterolu tehlikeli düzeylere taşıdığı düşünülen yumurtanın, deneysel beslenme çalışmalarıyla kan kolesterol seviyelerini sadece yüzde 1- 3 kadar artırdığı belirlendi.

“Karbonhidratı beslenme rutinimden tamamen çıkartmalıyım”

Yanlış! Çünkü karbonhidrat tüketmek değil, karbonhidratları sınırsız tüketmek kötüdür! Ayrıca sıfır ya da aşırı düşük karbonhidrat diyetlerinde, kendinizi fiziksel ve mental açıdan son derece yetersiz hissedebilirsiniz. Enerjiniz düşmeden sağlıklı beslenebilmek için, sabah kahvaltılarında bir dilim tam buğday ekmeğinin yanı sıra; karabuğday, bulgur, yulaf ezmesi, kurubaklagiller ve meyveden tüketmek son derece faydalıdır.

“Tam yağlı süt ürünleri kilo aldırır”

Tam tersine, International Journal of Obesity’de yayınlanan bir araştırmaya göre, düzenli olarak doğal ve tam yağlı süt ürünleri tüketenlerin yağ oranları; tüketmeyenlerinkine göre daha düşük. Ayrıca süt ürünlerinde bol miktarda bulunan D vitamini ve kalsiyum gibi içerikler, alınan enerjinin kas olarak depolanmasına yardımcı oluyor ve fazla yağın ince bağırsakta süzülerek dışarı atılmasını sağlıyor. Yani güne koca bir bardak meyve suyu yerine, koca bir bardak günlük sütle başlamak sizi daha sağlıklı yapar!

Süt ürünleri sağlıklı beslenmenin olmazsa olmazıdır.

“Az az ve sık sık yemek vücut için en sağlıklısıdır”

Yıllardır üzerinde en çok tartışılan sağlıklı beslenme miti olan az ve sık yemek, son yıllarda itibarını birazcık kaybetmişe benziyor. Tel Aviv Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmaya göre, ara öğün düzeni ile beslenmek uzun vadede fazla kilo sorununa yol açıyor. Diyetisyenleri ve obezite uzmanlarına ikiye bölen bu araştırmaya göre, günde maksimum 3 öğün yemek yemenin uygun olduğu belirtiliyor.

“Tatlandırıcılı içecekler zararsızdır”

Üzerinde “Sadece 1 kalori” yazan tatlandırıcı içecekler hepimize ne kadar da masum gelir değil mi? Fakat tadı şekere göre 180 kat daha yoğun bir madde olan aspartamla tatlandırılan bu içecekler o kadar da masum değiller. Çünkü aspartamın içinde, sinirsel bir uyarıcı olan aspartik asit, fenilalanin (fazla alındığında beyin için zararlı) ve metil alkol var. Metil alkol, sisteme girdiğinde kanserojen bir madde olan formaldehite dönüşüyor. Ayrıca İtalya’daki Ramazzini Vakfı 2005 yılında gerçekleştirdiği deneylerde, aspartamın farelerde kansere yol açtığını tespit etti.

“Sağlıklı beslenmek için kalori saymak yeterlidir”

Konu sağlıklı beslenme olunca matematik her zaman doğruyu söylemez! Örneğin bazal metabolizma hızınızın, yani gün içinde almanız gereken zorunlu kalori miktarınızın 1500 olduğunu varsayalım. Normal şartlar altında, günde 1500 kalori aldığınızda günden güne kilo kaybetmeniz gerekir değil mi? Eğer hikaye böyle gitmiyorsa, aldığınız kalorilerin sayısından ziyade kaynağının önemli olduğunu öğrenmeniz gerekiyor demektir. Örneğin 100 kaloriyi, 1 büyük muzdan alıp hem karbonhidrat, hem mineral hem de lif ihtiyacınızı dengeli şekilde karşılayabilirsiniz. Öte yandan, 3 tanesi 100 kalori eden çikolatalı bisküviler size hiç bir şey kazandırmaz. Hatta bu tip ürünler uzun vadede, içerdikleri rafine şeker, trans yağ ve katkı maddeleri nedeniyle iç organlarınızın yağlanmasına ve metabolik sorunlarla yüz yüze kalmanıza neden olurlar.

Kalorilerin nereden geldiği önemlidir

 

Kaynaklar:

authoritynutrition.com

www.prevention.com

www.niddk.nih.gov

www.popsugar.com

 

İlginizi çekebilecek diğer içerikler:

Bol kalorili lezzetlere alternatif sağlıklı yemekler

Kilonuzu kontrol etmenize yardımcı olacak 12 yöntem

Egzersiz yaparken nasıl beslenmeliyim?

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale