X

Koronavirüs salgınıyla mücadele eden sağlık çalışanlarına destek olmak için neler yapılabilir?

Koronavirüs salgınının hepimizi psikolojik olarak olumsuz etkilediği, alışkanlıklarımızı baştan aşağı değiştirdiği şu dönemde hem psikolojik hem de fiziksel olarak bu durumdan en çok etkilenen grup hiç şüphesiz sağlık çalışanları. Virüsün bulaşma riskinin en yoğun olduğu Covid-19 tanısı ve tedavisi yapılan hastanelerde gecesini gündüzüne katarak hayat kurtarmak için çabalayan, virüs bulaştırma korkusuyla günlerce evine gidemeyen, evine gitse de sevdiklerine gönül rahatlığıyla sarılamayan sağlık çalışanları bu dönemde hem psikolojik hem de fiziksel olarak en çok desteğe ihtiyacı olan grupların başında geliyor.

Sağlık çalışanlarının işini daha da zorlaştırmamak adına yapmamız gereken en basit ve etkili şeyin evde kalarak virüsü bulaştırma riskini en aza indirmek olduğunu artık hepimiz biliyoruz. Ancak yapabileceklerimiz sadece bununla sınırlı değil. Peki bu zor dönemde sağlık çalışanlarına destek olmak için neler yapabiliriz?

Psikolojik destek almalarına yardımcı olun

Her gün virüs nedeniyle yaşanan kayıpların ve hayat kurtarma sorumluluğunun yüküyle baş etmek zorunda olan sağlık çalışanları, tüm bu zorlukların yanında çalışmadıkları zamanlarda da virüsü yakınlarına bulaştırma endişesiyle baş etmek zorunda kaldıkları için ihtiyaç duydukları sosyal destekten mahrum kalmak durumundalar. Sağlık çalışanlarının ihtiyaç duydukları psikolojik desteği sağlamak üzere psikiyatrlar, psikologlar ve psikolojik danışmanlar başta olmak üzere tüm ruh sağlığı çalışanları, derneklerin çatısı altında kolektif olarak harekete geçerek sağlık çalışanlarına özel ücretsiz psikolojik destek platformları oluşturdu. Türkiye Psikiyatri Derneği ‘Sağlık Çalışanlarına Destek Hattı’ ve Türk Psikologlar Derneği ‘Korona Virüs Enfeksiyonu Online Ruhsal Destek Programı’nın (KORDEP) mümkün olabildiğince paylaşılmasını sağlayarak sağlık çalışanlarının ücretsiz psikolojik desteklerden yararlanmasına yardımcı olabilirsiniz.

Bağışta bulunarak ihtiyaç duyabilecekleri malzeme ve ekipman desteğine daha hızlı ulaşmalarını sağlayın

Salgının küresel boyutta olması nedeniyle tüm dünyada yoğun olarak kullanılan tıbbi malzemeler, test kitleri ve ekipmanlar kısıtlı sayıda ve bu nedenle de oldukça pahalı. Sağlık Bakanlığı kendi bütçesiyle, pek çok yerel yönetim ve dernekse topladığı bağışlarla hastanelerin ihtiyaç duyduğu malzeme ve ekipman desteğini sağlamak üzere seferber olmuş durumda. Bu nedenle destek olabileceğiniz, güvendiğiniz derneklere ya da kurumlara maddi destekte ya da yapabiliyorsanız ekipman desteğinde bulunabilirsiniz. Örneğin, İhtiyaç Haritası adlı oluşum bu süreçte destek verilebilecek dernek, kuruluş ve özel şirketlerin kampanyalarını bir arada bulabileceğiniz güvenilir bir platform.

Sağlık çalışanlarının ihtiyaç duyabileceği tıbbi malzemeler yerine alternatif koruyucu ürünleri tercih edin

Koronavirüsle mücadele edilen hastanelerde su gibi tüketilen lateks eldivenler ve maskeler bizlerin de zorunlu durumlarda dışarı çıktığımızda korunmak için kullandığımız malzemeler. Ancak bu hassas dönemde muayene eldiveni olarak da adlandırılan tek kullanımlık lateks eldivenlerin sağlık çalışanlarına ulaşması çok hassas ve kritik bir rol oynuyor.  Satın aldığımız her muayene eldiveni ile sağlık çalışanlarının, dolayısıyla herkesin sağlığını tehlikeye atmış oluyoruz. Peki, hem kendimizi koruyabilmek hem de sağlık çalışanlarının ihtiyaç duyduğu malzemeleri minimum düzeyde kullanabilmek için ne yapabiliriz?

Sağlık çalışanlarının ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak bu probleme çözüm bulmak için yola çıkan Beybi hepimizin sağlını koruyacak “Kasyer EldiveniBeybi

hepimizin sağlını koruyacak “” üretti. Her pakette yıkanabilir 10 adet örme eldiven bulunuyor ve bu eldivenler hava aldıkları için uzun süreli kullanımda muayene eldivenleri gibi ellerinizi terletmiyor. Dışarıda ve kapalı ortamlarda kişisel hijyen sınırlarını korumak isteyen herkes rahatlıkla kullanabileceği polyester eldivenler uzun zamandır Uzak Doğuda kullanılıyor ve ülkemizde de kasiyer, şoför, güvenlik personelleri, market çalışanları gibi bu dönemde yoğun temasta bulunarak uzun saatler çalışmak zorunda olan kişiler tarafından tercih ediliyor. Dışarıda ve kapalı ortamlarda kişisel hijyen sınırlarını korumak isteyen herkesin rahatlıkla kullanabileceği, uygun fiyatıyla oldukça erişilebilir olan Kasyer polyester eldivenler yıkanarak tekrar tekrar kullanılabildiği için çevreye de daha duyarlı bir seçim.

Evde Kalın

Sağlık çalışanlarına destek olmanın en kolay ve etkili yolunun zorunlu olmayan durumlar dışında evden çıkmamak olduğunu artık hepimiz biliyoruz. Dışarı çıktığımız her an virüs nedeniyle hasta olma riskiyle karşı karşıya olmamızın yanı sıra hastalıktan bireysel olarak etkilenmesek de virüsü risk grubundaki insanlara bulaştırma olasılığımız artıyor. Bu da daha fazla sağlık çalışanının daha uzun mesai yapması, daha fazla malzeme kullanılması ve ihtiyaç duyan daha fazla kişinin gerekli tedaviden faydalanamaması demek. Unutmayın, sağlık çalışanları bizler için örneği görülmemiş bir fedakarlıkla, sevdiklerinden uzakta, oldukça zor koşullarda çalışmaya devam ediyor. Bu nedenle siz de lütfen zorunlu olmayan durumlar dışında evden çıkmayarak salgının daha kısa sürede kontrol altına alınmasına destek olun.

 

Beybi Kasyer eldivenleri incelemek ve satın almak için tıklayın.   tıklayın.  #temasyokbeybi

Beybi Eldivenlerle ilgili detaylı bilgi için Beybi Eldiven Instagram hesabını ziyaret edebilirsiniz. 

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale