X

Safranın sağlığa 11 faydası

Safran dünyadaki en pahalı baharattır ve 450 gram kadarının 500 ila 5000 dolar arasında fiyatta olduğu belirtiliyor. Bu yüksek fiyatın sebebi ise üretimini çok maliyetli hale getiren iş gücü odaklı toplama yöntemidir. Safran Crocus sativus isimli bitkiden elle toplanır. Kökeni tam olarak bilinmese de 4000 yıldır tıbbi amaçlarla kullanıldığı bilinmektedir.

Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Her bireyin beslenme ihtiyaçları ve çeşitli besin gruplarına gösterdiği tolerans ve hassasiyet kendi metabolizma işleyişine göre farklılıklar gösterebilir. Olası risk durumlarına karşın sağlığınızı ilgilendiren her türlü konuda mutlaka uzman görüşüne başvurun.

Güçlü bir antioksidandır

Safranda bol miktarda bitkisel bileşen bulunur. Bunlar antioksidanlar olarak görev yaparlar ve böylece hücreleri serbest radikallere ve oksidatif strese karşı korurlar.

Safrandaki bazı güçlü antioksidanlar şöyle:

  • crocin
  • crocetin
  • safranal
  • picrocrocin
  • kaempferol

Crocin safrandaki en dikkat çekici antioksidandır. Ona kırmızı rengini verir ve hem antidepresan özelliklere sahip olduğu hem de beyin hücrelerini progresif hasara karşı koruyabildiği belirtiliyor.

Araştırmalara göre safranal adlı bileşenin ise şu konularda faydalı olduğu belirtiliyor:

  • inflamasyon
  • astım
  • hipertansiyon
  • kanser
  • depresyon

Son olarak kaempferol ise bağışıklık sistemini güçlendirir ve bedeni çeşitli virüslere karşı korur. Bunlar arasında hepatit B, grip, HIV ve solunum yolu virüsleri bulunuyor.

Ruh halini ve depresyon belirtilerini iyileştirebilir

Safranın altın sarısı rengi aynı zamanda ruh halinizi de güneş gibi aydınlatır. 2019 yılında yapılan bir çalışmaya göre safran hafif-orta depresyon belirtilerini tedavi etme konusunda plasebodan ciddi şekilde daha etkili olduğu görülmüş.

Benzer şekilde başka çalışmalarda da safranın pek çok depresyon ilacı kadar etkili olduğu görülmüş. Buna ek olarak diğer tedaviler kadar yan etkiler de ortaya çıkmadığı raporlanmış. Bu bulgular umut verici olsalar da insanlarla daha uzun vadeli ve daha fazla katılımcılı çalışmalar gerekiyor.

Kanserle savaşan özellikleri olabilir

Safranın antioksidan değerleri yüksektir ve bu nedenle serbest radikalleri nötralize etmeye yardımcı olabilir. Serbest radikal hasarı kanser gibi kronik hastalıklar ile bağlantılıdır.

2020 yılında yapılan bir değerlendirmeye göre safran ve onun bileşenlerinin kanser hücrelerini seçici olarak öldürdüğü ve tümör gelişimini engellerken sağlıklı hücrelere dokunmadığı görülmüş.

Araştırmalara göre bu etkiler çeşitli kanser türleri üzerinde görülüyorlar:

  • kolorektal kanser
  • mama kanseri
  • akciğer kanseri
  • prostat kanseri
  • rahim ağzı kanseri
  • lösemi
  • beyin kanseri

Safrandaki temel antioksidan crocin, kanser hücrelerini kemoterapi ilaçlarına karşı daha hassas hale de getirebilir. Bu bulgular umut verici olsalar da safranın kanser karşıtı etkilerinin tamamen anlaşılması için daha fazla araştırma gerekiyor.

Adet belirtilerini hafifletebilir

Adet öncesi belirtiler, adet başlamadan önce ortaya çıkan fiziksel, duygusal ve psikolojik belirtileri içeriyorlar.

2024 yılında yapılan bir çalışmaya göre safran kadın üreme sistemini olumlu etkiliyor ve belirtileri hafifletebiliyor.

Ancak yine de belirtiler için safran almadan önce doktorunuza danışmanız doğru olur.

Afrodizyak görevi görebilir

Afrodizyaklar libidonuzu arttıran gıda ve takviyelerdir.

Çalışmalara göre safranın özellikle antidepresan alan insanlarda afrodizyak özellikleri olabilir.

Örneğin 2019’da yapılan bir değerlendirmeye göre safran şu konularda faydalı olabiliyor:

  • iktidarsızlık
  • cinsel uyarım
  • cinsel tatmin
  • cinsek ıslanma

2018 yılındaki altı çalışmaya dair bir değerlendirmede ise safran almanın iktidarsızlığı azalttığı, libidoyu arttırdığı ve genel tatmini arttırdığı ancak meni özelliklerini etkilemediği görülmüş.

2012 yılındaki cinsel isteği antidepresanlar nedeniyle düşük kadınlar ile yapılan bir çalışmada ise 4 hafta boyunca günde 30 mg kadar safran almanın cinselliğe bağlı ağrıları azaltma, arzuyu ve ıslanmayı artırma konusunda plaseboya göre daha etkili olduğu görülmüş.

İştahı azaltabilir ve kilo vermeye yardımcı olabilir

Araştırmalara göre safran iştahı azaltabiliyor ve özellikle obezitesi olanlarda kilo yönetimine yardımcı olabiliyor.

Örneğin 2023 yılında yapılan bir çalışmaya göre 12 hafta boyunca günde 60 mg kadar safran almak beden kitle endeksini, bel çevresini ve kiloyu azaltma konusunda plasebodan daha etkili olmuş. Araştırmacılar onun iyi kolesterol ve trigliserit düzeyleri konusunda da yardımcı olduğunu gösteriyorlar.

Benzer şekilde 2017 yılında yapılan bir çalışmaya göre safran ekstresi takviyesini 8 hafta boyunca almak iştahı, beden kitle endeksini, bel çevresini ve toplam yağlanmayı azaltma konusunda yardımcı olabiliyor.

Sağlığa diğer potansiyel faydaları

Safranın henüz tam olarak anlaşılmasa da etkili olabileceği başka alanlar da var:

  • Kalp hastalıkları risk faktörlerini azaltabilir: Araştırmalara göre safran kötü kolesterolü, toplam kolesterolü, trigliseritleri ve tansiyonu düşürebiliyor. Bu da damarların tıkanmasına engel olabilir.
  • Şekeri düşürebilir: 2017 yılındaki bir hayvan deneyine göre safran kan şekerini düşürebiliyor ve insülin hassasiyetini arttırabiliyor.
  • Yaşa bağlı makula dejenerasyonunda görüşü iyileştirebilir: Safranın bu rahatsızlığa sahip olan bireylerde rahatsızlıkla bağlantılı serbest radikallere karşı koruma sağlayarak görmede iyileşme sağlayabildiği belirtiliyor.
  • Alzheimer hastalarında hafızayı iyileştirebilir: Safranın antioksidan özellikleri Alzheimer hastalığına sahip bireylerde bilişsel yetenekleri arttırabilir.

Beslenmenize eklemesi kolaydır

Safranın özel aromasını elde etmenin en iyi yolu onu sıcak suya yatırmaktır, ama kaynar su olmamalı. Böylece sıvı çok zengin ve derin bir aroma kazanır.

Safran çoğu baharatçıda bulunuyor ve hem toz hem de iplik formunda alınabiliyor. Ancak iplik formunu almak daha doğru olur.

Safran çok pahalı olsa da az miktarda tüketimi bile büyük etki sağlar. Genelde küçük bir çimdik kadarı yeterli olur. Hatta çok fazla kullanmak tariflerinize aşırı bir tıbbi tat verecektir.

Takviye formunda da bulunabiliyor.

Riskler, önlemler ve dozaj

Safran genelde güvenli görülür ve yan etkisi yok denecek kadar azdır. Standart pişirme miktarlarında herhangi bir yan etkisi görülmüyor.

Besin takviyesi olarak alındığında günde 1.5 grama kadar tüketebilirsiniz. Ancak 5 gram üzerinin toksik etkileri vardır.

Hamile olanlar da yüksek dozlardan kaçınmalılar çünkü hayvan deneylerinde düşüğe sebep olabileceği görülüyor ve rahim ağzını da etkileyebilir.

Özellikle toz formunda olduğunda saf olarak almak zor olabilir ve içine başka şeyler konulmuş olabilir.

Safranı kaliteli bir üreticiden almak bu nedenle önemlidir. Takviye olarak tüketmeden önce doktorunuza danışmanız da doğru olacaktır.

Safran antioksidanlar bakımından zengin güçlü bir baharattır. Ruh halinde, libidoda ve cinsel işlevlerde iyileşme gibi sağlığa pek çok faydası vardır ve kilo vermeye de yardımcı olabilir. Ayrıca çoğu insan için güvenlidir ve beslenmeye eklemesi kolaydır.

Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Her bireyin beslenme ihtiyaçları ve çeşitli besin gruplarına gösterdiği tolerans ve hassasiyet kendi metabolizma işleyişine göre farklılıklar gösterebilir. Olası risk durumlarına karşın sağlığınızı ilgilendiren her türlü konuda mutlaka uzman görüşüne başvurun.

Kaynak: healthline

İlginizi çekebilir: Zerdeçal nedir? Zerdeçalın mucize faydaları

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale