dummy

Sadeliği geliştirmek ve hayatı basitleştirmek mümkün mü?

“Hayatın anlamı sadece yaşamaktır. Çok sade, çok açık ve çok basit.” -Alan Watts

dummydummy

Günlük yaşam koşuşturmacasında belki kendimize pek fazla sormadığımız, hatta üzerine düşünmediğimiz sorulardan birisidir bu: Sadeliği geliştirmek ve hayatı basitleştirmek mümkün mü?

Her sabah aynı telaşla uyanır, hızlıca hazırlanır, her zamanki gibi yola koyuluruz. Hep bir yerlere yetişmeye çalışırken başka türlü bir yaşam mümkün değilmiş gibi günleri ve yaşamı tüketiriz aslında. Peki bu tüketimi daha sade ve keyifli bir hale getirebilir miyiz? Kendi sınırlarımız ve şartlarımız dahilinde hayatı daha basit kılarak iyi hissedebilir miyiz?

Jung otobiyografisini okurken göl kenarında bir arazi alıp evini yaptırdığı anları anlattığı bir bölüm vardı. Orada şu paragraf dikkatimi çekmişti:

“Elektrik olsun istemedim. Kendi sobamı ve ocağımı kendim yakıyorum. Akşamları gaz lambası kullanıyorum. Çeşme suyu da yok. Suyu kuyudan ben çekiyorum. Odun kesiyorum ve yemeğimi kendim yapıyorum. Bu basit işler insanı sade yapar. Sade olmak da öylesine zordur ki!”

Bunu doğayla gösterişsiz bir uyum içinde yaşamak olarak adlandırıyordu Jung. Ben bu paragrafta “..sade olmak öylesine zordur ki!” kısmına biraz takılmıştım. Gerçekten zor mu bu kadar acaba derken hayatı basitleştiren küçük şeylerin listesini çıkarmaya başladım.

Herhangi bir yerden, mekandan bağımsız hepimizin hayatına dahil edebileceği sadelik adımlarını ben şimdilik 5 maddede toparladım. Siz bu sayıyı artırabilir, kendi yeni maddelerinizi ekleyebilirsiniz:

  • Doğa ile daha fazla zaman geçirmek: Doğanın hem ruhumuza hem zihnimize hem de bedenimize iyi gelen muhteşem güçleri var. Bundan ne kadar çok yararlanırsak o kadar iyi hissedeceğimiz tartışmasız bir gerçek. Güneşin modumuzu yükselten etkisini, yeşilin ruhumuzu dinginleştiren gücünü, kuşların mutluluk dolu cıvıltısını doğadan başka nerede bulabiliriz?

Günün belli saatlerinde yürüyüş yaparak doğanın bu ücretsiz gösterilerine şahit olabilir, hayatın belki sıradan bulduğumuz bu anlarına farklı bir gözle bakmayı seçebiliriz. Bir şeyler ekmek yetiştirmek, yaşam alanınızı yeşillendirmek, sosyalleşme planlarını kapalı mekanlar yerine açık hava aktivitelerine dönüştürmek, şehri bisiklet ile keşfetmek hayatınızı basitleştirecek küçük adımlara örnek olabilir.

  • Yavaş sabahlar: Yavaşlamak son yılların trend kavramlarından. Zihninizi sabah tüm gün yapılacaklar ile meşgul etmek yerine eylemsiz bir şekilde güne başlamayı seçmek veya kendi sabah rutininizi bulmak yaşamınızda ciddi bir fark yaratacaktır. Sıcak bir kahve eşliğinde güne sevdiğiniz kitaplar ile başlamak veya sabah sayfaları yazarak zihninizi filtresiz akıttığınız bir defter tutmak sizin ‘slow morning’ rutinlerinizden biri olabilir.

  • İç huzuru artıracak şeylere yatırım yapmak: Ruhun ilacı dışarıda değil içeride oluyor çoğu zaman. İçsel huzuru destekleyecek şeyleri bulmak, bunları sürdürülebilir kılmak, sade ve keyifli yaşamın önemli bir ipucu aslında. Sevdiğiniz bir hobi bulup buna zaman ayırmak ile işe başlayabilirsiniz. Resim yapmak, yoga veya meditasyona başlamak, kitap okumak, günlük tutmak, puzzle ve maket vb. işlerle uğraşmak içsel dünyanızı zenginleştirirken sizi dış dünyanın koşuşturmacası ve stresinden de biraz uzaklaştıracaktır.

  • Daha az tüketimi bir yaşam felsefesi yapmaya çabalamak: Gereksiz satın alma ve tüketim alışkanlıkları, bizi kısa süreli mutlu etse de bunun aslında bir illüzyon, bir yanılsama olduğunu fark etmek hayatınızı değiştirecek önemli sadelik adımlarından bir tanesidir. Satın alma alışkanlıklarınızı deneyimlere yapılan yatırımlara dönüştürmek size daha keyifli alanlar açar. Yaşam alanlarında sadelik için de daha az tüketim, sizi birden fazla iş yükünden kurtaracaktır.
  • Felsefeyi yaşamınızda bir rehber olarak seçmek : Memnun olmadığınız yaşamı değiştirecek bir sihirli değnek yok, fakat hayatınızı değiştirecek felsefeler var. Felsefe denilince daha çok onun karanlık yanları ilk akla gelir. Ama yaşamınıza yön verirken size ilham verecek felsefeler de mevcut. Başta Stoa felsefesi, Spinoza, Nietzsche, Epikuros gibi filozofların felsefeleri ile tanışarak bambaşka bakış açıları kazanabilirsiniz.

Felsefe demişken Epiktetosun şu sözü ile noktayı koyalım: “Felsefe, insana harici olan hiçbir şeyi güvence altına alma sözü vermez. Yaşam sanatının konusu, her bireyin kendi hayatıdır.”

Ve gülümseten bonus: Sade seven amcayı es geçmeyelim 🙂

Yazıma ilham olan faydalandığım kaynak kitaplar ve alıntılar:

İlginizi çekebilir: Carl Jung’dan hayatınızı değiştirecek 15 alıntı

Seda İstifciel: Mehabalar, ben Seda. 2014 yılından beri çeşitli markalara ve e-ticaret alanında içerik uzmanlığı yapmaktayım. Ege Üniversitesi Felsefe bölümünü bitirdikten sonra kısa bir öğretmenlik tecrübem oldu. Sonrasında sosyal medya, SEO ve blog tarafında farklı mecralarda ve markalarla çalışmaya başladım. Okumak ve yeni yerler keşfetmek sanırım bu hayatta en keyif aldığım şeylerin başında geliyor. Burada görmekten keyif aldığım yerleri ve okuduğum kitaplarla ilgili etkilendiğim, sorgulamayı sevdiğim konuları paylaşmaktan mutluluk duyacağım. Doğayı, tüm hayvanları özellikle de kuşları, huzurlu ve şirin mekanları fotoğraflamayı, buralarda kahve içip hayaller kurmayı seviyorum.

Anne evi rahatlığında seçimler: Anneler Günü’ne özel içinizi ısıtacak hediye önerileri

“An-ne”; iki hecesine dünyaları sığdıran; güven, sıcaklık, huzur, sevgi ve daha nice güzel duyguyla bizleri kucaklayan, yorgun günlerin ilacı, mutlu anların ortağı, düştüğümüzde koştuğumuz, sevincimizi ilk paylaştığımız o eşsiz kahraman. İki hece ama içinde bir ömür saklayan… Anne demek bir evin kalbi demek, sevgiyle hazırlanmış sofralar, kahve fincanında biriken mutlu anılar, bir koltukta kurulan huzur, sıcak bir evin rahatlığı demek. Çünkü bir annenin dokunduğu her şey, dünyayı biraz daha yaşanır kılar. İşte bu yüzden Anneler Günü yaklaşırken bu yıl onlara sadece bir hediye değil, hissettirdikleri o tarifsiz sıcaklığı, huzuru, ‘anne evi rahatlığını’ hediye etmek gerek. Ne de olsa her şeyin en iyisini, güzelini, rahatını, konforlusunu hak eden onlar.



Geçmişten günümüze dönüşümler geçirmiş olsa da bu özel ve anlamlı günün değişmeyen en önemli özelliği, kalbimizde ayrı bir yeri olan annelerimizi onurlandırmak için bir fırsat sunuyor oluşu. Şüphesiz ki annelerimizin bize kattığı güzellikleri bir güne sığdırmak mümkün değil ama bu özel günde özenle seçeceğimiz küçük bir hediye, onların bizim için ne kadar değerli olduğunu hissettirmek için şahane bir fırsat olabilir. Önemli olan, seçtiğimiz hediyeye sevgimizi katmak; tıpkı onların her lokmaya, her bakışa kattığı sevgi gibi. İşte birkaç sıcak öneri:

‘Anne kucağı’ gibi: Konforu eve taşıyacak hediyeler

Anne kucağının o benzersiz sıcaklığı, en zor zamanların bile en güzel ilacı değil mi? Ve evet aslında hiçbir hediye tam anlamıyla o sıcaklığı vermeye yetmez ama yine de biraz da olsa yaklaşabilir. Film keyfi için sıcacık ve yumuşacık bir battaniye, polar bir sabahlık, rahat terlikler, evin her köşesini anne sıcaklığına büründürecek ev tekstili ürünleri, yastıklar, kırlentler ve çok daha fazlası ile annelerinize bu Anneler Günü’nde huzur ve konforu hediye edebilirsiniz.

‘Anne eli değmiş’ gibi: Kişisel bakım ürünleri

Annelerimizin dokunduğu her yeri güzelleştirdiği aşikar… ‘Anne eli değmiş gibi’ dendiğinde her ne kadar lezzetli yemekler akıllara gelse de, bir atkının düğümünde, bir buklenin düzeltilmesinde de aynı özen var. Bazen son bir anne dokunuşu her şeyi bambaşka yapabilir. Annenizin kendisine de en az başkalarına gösterdiği kadar şefkatle ve özenle yaklaşması için kişisel bakım ürünlerinden şahane hediyeler seçebilirsiniz. Parfümler, cilt bakım ürünleri, saç şekillendiriciler, makyaj setleri ve çok daha fazlası bu özel günde annenizin yüzünde güller açtırabilir.

‘Annemin tarzı’ gibi: Zamansız, şık ve özel parçalar

Bazı parçalar vardır, bize hep annemizi hatırlatır. Onun yıllardır severek taşıdığı bir fular, özel günlerde takındığı bir broş ya da gençliğinden kalma bir ceket… Şimdi, o hatıraların yanına çok daha özellerini eklemenin tam zamanı. Zarif elbiseler, şık altın takılar, birbirinden güzel aksesuarlar, rahat ayakkabılar, yazlık kombinlerini tamamlayacak parçalar ve çok daha fazlası Anneler Günü’nde harika hediyelere dönüşebilir.

‘Anne sofrasından fırlamış’ gibi: Sofralara renk ve lezzet katan detaylar

Anne sofrası; her tabakta ayrı bir hikaye, her kasede ayrı bir emek ama hepsinde aynı lezzet. Kimi zaman dört gözle beklenen bayram sofralarının, kimi zaman okuldan eve dönüşte karşılayan leziz yemeklerin yıldızı annelerin sofralarını daha da güzelleştirecek, mutfakta geçirdikleri zamanları kolaylaştıracak pratik ve şık ürünler harika hediyeler olmaz mı? Şık yemek takımları, renkli masa örtüleri, kahve makineleri, mutfak robotları, airfryer’lar ve çok daha fazlası tek bir tık uzağınızda.

Pazarama’da ‘anne evi rahatlığında’ alışveriş

Annenize hissettirmek istediğiniz tüm bu duygular, bir hediyeye sığabilir mi? Belki tam olarak değil, ama Pazarama’da, onun kalbine dokunacak seçenekler sizi bekliyor.

Pazarama, binlerce ürün seçeneği, avantajlı fiyatlar, çok kanallı erişim imkanı ve güvenli ödeme alternatifleriyle size anne evi rahatlığında bir alışveriş deneyimi sunuyor. Bir hediye seçin, içine sevginizi katın ve annenize onu ne kadar çok sevdiğinizi bir kez daha gösterin. Aradığınız her şey Pazarama’da.

Ayrıca Anneler Günü’ne özel şahane kampanyalar da sizi bekliyor. Pazarama üzerinden yapacağınız 750 TL ve üzeri alışverişlerde geçerli “HEDIYE125” kupon kodu ile 125 TL indirim fırsatı yakalayabilir, eğer Pazarama Plus üyesi iseniz aynı tutardaki alışverişleriniz için “PLUS200” kupon kodunu kullanarak 200 TL’lik özel indirimden faydalanabilirsiniz. Hepsi ve daha fazlası için hemen tıklayın, tam anneme göre’ diyeceğiniz hediyeleri kaçırmayın.  Her şeyin en iyisini hak eden anneler için, bu Anneler Günü’nde sadece bir hediye değil, bir “teşekkür” armağan edin.

*Bu yazı Pazarama katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale
whatsapp