X

Sade Dondurma Kaç Kalori?

 

Sade dondurma pek çok insanın sevdiği tatlıların başında gelir. Sade dondurma hem yazın hem de kışın severek tüketilen bir dondurma çeşididir. Sade dondurmada fazla miktarda şeker bulunsa da dondurma sütten yapıldığı için dondurmanın sağlık üzerinde bazı faydaları vardır. Sade dondurmayı kalori ve besin değerlerinin farkında olarak ölçülü bir şekilde tükettiğinizde dondurmanın faydalarından yararlanabilirsiniz.

Sade dondurmanın kalori ve besin değerlerini, faydalarını, zararlarını ve sade dondurmaya dair merak ettiğiniz diğer şeyleri bu yazıda okuyabilirsiniz.

Sade Dondurmanın Besin Değeri

Sade dondurmanın 150 gramlık porsiyonundaki kalori ve besin değerleri yaklaşık olarak şu şekildedir:

Kalori: 311

Karbonhidrat: 23,6 g

Yağ: 11 g

Protein: 3,5 g

150 gramlık bir porsiyon sade dondurmanın neredeyse 24 gramı karbonhidrattan oluşmaktadır. Dondurmanın yüksek miktarda karbonhidrat içermesinin nedeni içerisindeki şeker ve guar gam gibi malzemelerden kaynaklanmaktadır.

Bir porsiyon dondurmada bulunan yağ miktarı ise 11 gram kadardır. Dondurmadaki yağın kaynağı süttür. Bu nedenle yağ oranı düşük dondurma istiyorsanız, az yağlı ya da yağsız sütten üretilmiş dondurmalara bakabilirsiniz.

Bir porsiyon dondurmadaki protein oranı ise yaklaşık 3,5 gramdır. Dondurmanın protein içeriği sütten ve peynir altı suyu özünden gelmektedir.

Sade Dondurmanın Faydaları

Sade dondurmada içerisinde buluna malzemelerin sağlık açısından bazı faydaları bulunmaktadır. Sade dondurma yiyerek dondurmanın vücudunuz üzerindeki şu faydalarından yararlanabilirsiniz:

Vitamin ve minerallerle doludur

Dondurma sütten yapıldığı için dondurma yediğinizde D vitamini, A vitamini, kalsiyum, fosfor ve riboflavin gibi vitaminler ile mineralleri almış olursunuz. Bununla birlikte sade dondurma olarak vanilya tercih ediyorsanız, vanilyanın antioksidan, kanser karşıtı, anti-inflamatuar ve beyin sağlığını koruyucu etkilerinden de faydalanmış olursunuz.

Enerji verir

Dondurmanın faydalarından bir tanesi de enerji vermesidir. Dondurmanın enerji vermesinin esas sebeplerinden bir tanesi içerisindeki şekerdir. Şeker içeren yiyecekler kendinizi anında enerjik hissetmenizi sağlar. Bu yüzden enerjiye ihtiyacınız olduğu zamanlarda dondurma yemeyi deneyebilirsiniz.

Bağışıklığı desteklemeye yardımcı olur

Dondurmanın genelde sağlıksız olduğu düşünülse de dondurma aslında bağışıklığı desteklemeye yardımcı olur. Özellikle fermente dondurma ile solunum sağlığınızı ve mide-bağırsak sağlığınızı destekleyebilirsiniz. Solunum ve bağırsak sağlığınızın daha iyi olması ise bağışıklığınızı desteklemeye yardımcı olacaktır.

Kemikleri güçlendirmeye yardımcıdır

Kalsiyum, kemik sağlığımız için gerekli olan en önemli mineraldir. Vücudumuz tarafından üretilmeyen bu minerali dışarıdan almamız gerekir. Dondurma sütten yapıldığı için dondurma tükettiğinizde sütteki kalsiyumdan yararlanmış olursunuz. Bu sayede kemik sağlığınızı destekleyebilir ve kemiklerinizin daha güçlü olmalarına yardımcı olabilirsiniz.

Kilo vermeye yardımcı olabilir

Dondurma şekerli bir yiyecek olduğu için dondurma yemenin kilo almanıza neden olacağını düşünebilirsiniz. Ancak dondurma soğuk bir yiyecek olduğu için dondurma yediğinizde vücudunuz daha fazla kalori yakacaktır. Ayrıca dondurma diğer pek çok tatlıya göre daha az kalori içerdiği için canınız tatlı istediğinde dondurma yiyerek daha az kalori alabilirsiniz. Bununla birlikte kilo vermek için aldığınız kaloriden fazlasını yakmanız ve çok fazla şekerli yiyecek tüketmemeniz gerekeceği için dondurmayı ölçülü olarak tüketmeniz önemlidir.

Kan basıncını dengelemede faydalıdır

Süt ve süt ürünlerinin yüksek tansiyon riskini azaltmada etkili olduğu bilinmektedir. Bunun nedeninin sütün içerisinde bulunan kalsiyum, potasyum ve magnezyumdan kaynaklandığı düşünülmektedir. Bununla birlikte sütteki kazeinin sindirilmesi sırasında ortaya çıkan peptidlerin de kan basıncında etkili olduğu düşünülmektedir.

Mutlu olmanızı sağlar

Kendinizi üzgün hissediyorsanız, dondurma yiyerek mutlu olabilirsiniz. Bunun nedeni dondurma yediğinizde vücudunuzun serotonin salgılamasından kaynaklanmaktadır. Vücudunuz serotonin ürettiğinde kendinizi daha iyi hissedersiniz.

Dondurmanın Zararları

Dondurma yemenin faydalarının yanında bazı zararları da olabilmektedir. Dondurmanın zararlarından bazıları şu şekildedir:

  • Düzenli olarak dondurma yerseniz, dondurmadaki şeker nedeniyle dondurmaya bağımlı hale gelebilirsiniz. Bu da çok fazla dondurma yemenize ve sonuç olarak kilo almanıza ve çeşitli sağlık sorunları yaşamanıza yol açabilir.
  • Dondurma sütten yapıldığı için yağlı bir yiyecektir. Yağ oranı yüksek olan dondurma kendinizi şişkin ve gazlı hissetmenize neden olabilir.
  • Dondurmadaki yağ oranı vücudunuzdaki kötü kolesterolün artmasına da neden olabilir. Bu da kalp hastalığı, yüksek tansiyon ve diyabet gibi sağlık sorunlarına neden olabilir.
  • Dondurmadaki rafine karbonhidratlar özellikle bel bölgenizde yağ depolanmasına yol açabilir.

Dondurma sütten yapıldığı için süt alerjisi nedeniyle de dondurma vücudunuz açısından zararlı olabilir. Süt alerjisinin nedeni sütün içerisinde bulunan bazı proteinlerdir. Süte alerjiniz varsa dondurma gibi sütle yapılan ürünler tükettiğinizde ciltte kızarıklık, nefes alma sorunları, kusma, ishal ve dışkıda kan gibi ciddi belirtiler yaşayabilirsiniz.

Dondurma aynı zamanda laktoz intoleransı olan kişiler için de zararlı olabilir. Laktoz ya da diğer adıyla süt şekeri, sütte bulunan ana karbonhidrattır. Laktoz sindirim sisteminde glukoz ve galaktoz olarak parçalanır. Laktoz intoleransı olan insanlar laktozu düzgün olarak sindiremez. Bu kişiler laktozu tam olarak sindiremediği için laktozun bir kısmı ya da çoğu fermente edilmek üzere bağırsaklara geçer. Fermantasyon sürecinde kısa zincirli yağ asitleri, metan ve karbondioksit gibi gazların oluşmasına neden olur. Laktoz intoleransının neden olduğu bu süreç sonunda gaz, şişkinlik, karın ağrısı, ishal, mide bulantısı ve kusma gibi belirtiler yaşayabilirsiniz.

Sade Dondurma Tarifi

Dondurmanızı sade olarak yemeyi seviyor ve dışarıdan hazır dondurma almak istemiyorsanız, evde kendi dondurmanızı yapabilirsiniz. Özellikle sıcak yaz aylarında tercih edebileceğiniz harika bir tatlı olan sade dondurma için şu malzemelere ihtiyacınız olacak:

  • 1,5 litre süt
  • 1,5 tatlı kaşığı saf salep
  • 1 paket krema
  • 1 su bardağı şeker

Sade dondurma için gereken malzemeleri hazırladıktan sonra orta boy bir tencereye soğuk sütü, şekeri ve saf salebi koyun. El mikseri yardımıyla 2-3 dakika kadar karıştırın. Ardından malzemeleri ocağa alın ve ara sıra karıştırarak kaynayın. Karışımın kıvamı koyulaşınca farklı kaplara dökün ve soğumaya bırakın. Dondurma yaklaşık 5-6 saat donduktan sonra dondurma makineniz varsa makineden geçirerek dondurmanızı hazır hale getirebilirsiniz. Dondurma makineniz yoksa karışımı buzluktan iki saat sonra çıkarıp 2-3 dakika boyunca mikserle çırpın. Aynı işlemi aralarına 2 saat süre koyarak 4-5 kez tekrarlamalısınız. Dondurmanın hazır olduğunu mikserle çırpılmayacak kadar katı hale gelmesinden anlayabilirsiniz. Dondurmanın yeterince katılaştığını gördüğünüzde son kez buzluğa koyabilir ve 5-6 saat sonra tüketebilirsiniz.

Dondurma Nasıl Saklanır?

Dondurmayı buzdolabının buzluk kısmında saklamanız gerekir. Donmuş gıdalar, -12 dereceden yüksek sıcaklıklara maruz kaldıklarında yapılarından bazı bozulmalar meydana gelebilir. Ayrıca iki saatten fazla süreyle dışarıda bıraktığınız dondurmada bakteriler üreyebilir ve bu da gıda zehirlenmesine yol açabilir.

Dondurma saklarken bakteri üremesinin önüne geçmek için aşağıdaki önlemleri alabilirsiniz:

  • Markette alışveriş yaparken dondurmayı en son alın. Bu sayede dondurma daha uzun süre donuk kalacaktır.
  • Dondurmayı alışveriş arabasında farklı bir yere koyarak sıcak ya da oda sıcaklığında olan yiyeceklerden uzak tutun.
  • Dondurmayı buzlukta iç kısımlara yerleştirmeye özen gösterin. Dolabın kapağında bulunan yiyecekler, içeride bulunan yiyeceklere göre dış sıcaklığa daha fazla maruz kalacaktır.
  • Buzluğun kapısının daima sıkıca kapalı olduğundan emin olun.
  • Dondurma paketinden dondurma aldığınızda kalanı hemen buzluğa geri koyun.

 

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale