X

Saç dökülmesine ne iyi gelir? En faydalı besinler ve tedavi yöntemleri

Saç dökülmesi gündelik yaşamımızın bir parçasıdır. Banyonuzun giderini tıkayan, halınızın üzerinde saç yumakları oluşturan saç dökülmesi esasen normal bir şeydir. Amerikan Dermatoloji Akademisi’ne göre günde 50 ile 100 arası saç teli dökmek tamamen normaldir. Eğer saçlarınız normalden daha fazla dökülüyorsa bunun pek çok sebebi olabilir. Bu nedenleri bilip önlem aldığınız taktirde saç dökülmenizi tedavi edebilir ya da önleyebilirsiniz.

Saç dökülmesi nedenleri

Telogen effluvium

Telogen effluvium hamilelik, ameliyat, ani kilo kaybı ya da aşırı stres gibi olaylardan sonra ortaya çıkan, her gün bilhassa şampuanlanırken, saç şekillendirirken ya da saç tararken büyük miktarda saç kaybına neden olan bir fenomendir. Ayrıca antidepresan, betabloker ya da nonstereoidal antiinflamatuar ilaçlar gibi kimi ilaçların yan etkisi olarak da ortaya çıkabilir. Saçlarımızın büyüme aşamasından “dinlenme” aşamasına belirli bir geçiş süresi vardır; telogen effluvium sırasında bu süre hızlanır. Telogen effluvium yaşayan kadınlar genelde stresli bir durum sonrası altı haftadan üç aya kadar saç dökülmesi yaşarlar. En uç noktada avuç avuç saç kaybedebilirsiniz.

Genetik

Genetik kökenli saç dökülmesi androgenetik alopsi olarak bilinir ve Amerikan Dermatoloji Akademisi’ne göre saç dökülmesinin en yaygın sebebidir. Genler anne ya da baba tarafından geliyor olabilir; her iki tarafta da saç dökülmesi yaşanmışsa sizde de olma ihtimali yüksek. Bu durumda olan kadınların perçemlerinin arkasındaki saç çizgilerinde seyrekleşme görülür. Hastalık yavaş yavaş ilerler ve yirmili yaşlarınızda bile başlayabilir. Annenizde de bu seyrelme durumu vardıysa sizde de olması yüksektir. Bazı durumlarda saç dökülmesi tüm kafa derisini kaplayacak kadar yaygın olabilir.

Hipotiroidi 

Çoğu kadın olmak üzere milyonlarca insan tiroit hastalığından mustariptir. Vücudunuz çok az tiroit hormonu (metabolizmadan, kalp atım hızından ve duygusal durumlardan sorumlu hormon) üretiyorsa hipotiroidiniz var ya da tiroidiniz yetersiz çalışıyor demektir. Eğer vücudunuz bu hormondan çok fazla üretirse hipertiroidiniz var yahut fazla çalışan tiroidiniz var demektir. Tiroit hormonu bazal metabolizma hızınızdan (vücudunuzun işleyebilmesi için oksijen ve enerji kullanma hızı) saçlarınızın uzamasına, derinize ve tırnaklarınıza kadar her şeyden sorumludur. Lakin vücudunuz bu hormondan doğru miktarda üretmediği taktirde vücut fonksiyonlarınızda değişiklikler görebilirsiniz. Hipotiroidi bir dizi semptomla kendini belli eder: Kilo alma, yorgunluk, kabızlık, depresyon ve konsantrasyon bozukluğu bunlardan bazılarıdır. Saçlar ve tırnaklar hassaslaşabilir ve daha kolay kırılabilir hale gelir. Bilhassa elli yaş üzeri kadınlarda daha yaygındır.

Deri veremi

Deri veremi, vücudun bağışıklık sisteminin kendi sağlıklı dokularına saldırdığı kronik bir otoimmün hastalıktır. Pek çok insanı etkileyen bu hastalık kadınları en çok doğum sonrasında etkilemektedir. Deri veremi çoğu zaman aşırı yorgunluğa, baş ağrılarına, ağız ülserine, eklem ağrılarına sebep olur. Pek çok insanda burun ve yanaklar üzerinde kelebek şeklinde bir kızarıklık oluşur ve güneşe karşı hassas hale gelirler. Diğer belirtileri ise yüksek ateş, ayaklarda şişkinlik, göğüs ağrısı ve anemidir. Ayrıca pek çok insan saç kaybı yaşar: Bu saç kaybı şampuanlanırken hafif bir dökülme şeklinde de olabilir, kafa derisinde kızarıklıkla birlikte öbek öbek dökülme şeklinde de.

Demir eksikliği anemisi

Regl dönemleri ağır geçen ya da demir oranı yüksek gıdalar tüketmeyen kadınlar demir eksikliğine yatkındır. Demir eksikliği, kanın yeteri kadar alyuvara sahip olmadığı bir hastalıktır. Alyuvarlar vücudunuzdaki hücrelere oksijen taşıyarak ihtiyacınız olan enerjiyi sağlarlar. Demir eksikliği, saç dökülmesine ek olarak aşırı yorgunluğa, zayıflığa ve solgun bir cilde yol açar. Konsantrasyon problemleri, baş ağrısı, el ve ayakta soğukluk gibi sorunlar yaşayabilirsiniz.

Polikistik over sendromu

Pek çok kadın polikistik over sendromundan mustariptir. 11 yaş gibi erken bir yaşta başlayabilen bu hastalığın nedeni yumurtalıkların çok fazla erkeklik hormonu üretmesinden kaynaklı bir hormonal dengesizliktir. PKOS yüzde kıllanmaya, adet düzensizliklerine, sivilcelere, yumurtalık kistlerine yol açabilir. Kafa derinizin üzerindeki saçlar dökülürken, vücudunuzun başka bir yerinde kıllanmanın arttığını gözlemleyebilirsiniz.

Kafa derisi sorunları

Sağlıksız bir kafa derisi, saçın büyümesini güçleştiren iltihaplara yol açabilir. Saç dökülmesine yol açan deri hastalıkları şunlardır: seboreik dermatit (egzama), sedef hastalığı, saç kıran gibi mantar enfeksiyonları. Seboreik dermatit, kafa derisinin dökülmesine yol açar ve saçta ya da omuzlarda yağlı, sarımtırak pullar görülür. Sebebi Malassezia adı verilen bir tür mantar, hormonal değişiklikler ya da ciltte yağ fazlalığı olabilir. Sedef hastalığı da aşırı derecede deri hücresi kaybına sebep olan, kafa derisinde de kazındığı taktirde kanayabilen kalın beyaz bir tabakaya yol açan otoimmün bir hastalıktır. Saçkıran ise bulaşıcıdır ve kafa derisinde kırımızı lekelere yol açar.

Alopesi areata

Alopesi areata, bağışıklık sisteminin saç köklerine saldırdığı bir otoimmün hastalıktır. Kadınlarda da erkeklerde de eşit oranda görülür. Sebebi bilinmemekle birlikte stres ya da hastalık tetikleyici olabilmektedir. Bu hastalık iç şekilde ortaya çıkar. Kafa derisinin kel kısımları üzerinde yuvarlak, düz lekeler oluşturur. Tüm saçların dökülmesi alopesi totalis; vücuttaki tüm tüylerin dökülmesi ise alopesi üniversalis olarak bilinir.

Sürekli saç şekillendirme

Saçı çok fazla şampuanlama, şekillendirme ve boyama saçlarınıza zarar verebilir. Sıcaklık ve kimyasallar saçı zayıflatır, kırılıp kopmasına yol açar. Eğer dökülme bunun gibi dışarıdan gelen bir hasar yüzünden gerçekleşiyorsa, saçlar sadece kırılıp kopar ve herhangi bir kızarıklık vs. yaşamazsınız.

İlginizi çekebilir: Saçınıza fark etmeden zarar vermenize yol açan 11 alışkanlık

Düşük proteinli beslenme düzeni

Gelişmiş ülkelerde yaşayan insanların protein eksikliği yaşama ihtimali düşük olsa da, yakın zamanda vegan ya da vejetaryen bir beslenme düzenine geçtiyseniz ve diyetinize bitkisel proteinleri dahil etmediyseniz, yeteri kadar protein almıyor olabilirsiniz. Bu da saç dökülmesine yol açabilir. Saç dökülmesine ek olarak tırnaklarda kırılmaya, yorgunluğa ve zayıflığa da sebep olabilir. Benzer şekilde B12 vitamini eksikliği de dokularımıza oksijen taşıyan alyuvarların sağlığını etkilediği için sıklıkla saç dökülmesine de yol açar.

Ani kilo kaybı

Ani bir kilo kaybı saçlarınızı olumsuz yönde etkileyebilir. Bilinçli ya da bilinçsiz, ani kilo kaybı yaşadıysanız, 6-12 hafta sonra saç dökülmesi ortaya çıkabilir.

Yaşlanma

Saçlarımız da tıpkı bizim gibi yaşlanır. Biz yaşlandıkça saçlarımız doğal olarak incelir. Bu şekilde dökülme, yaşlanma sürecinin doğal bir parçasıdır. Ayrıca menopoz da saç dökülmesinin sebebi olabilir.

Saç dökülmesi tedavisi nasıldır? Saç dökülmesi nasıl önlenir?

Saç dökülmesi hızlı bir şekilde olmaz. Saç tellerimiz döngüler halinde büyür; bu da demektir ki tetikleyici bir sebepten üç ay sonra saç dökülmesi başlayabilir. Üç aydan uzun süre boyunca saç dökülmesi yaşadıysanız bir saç uzmanına görünmenizde fayda var.

  • Telogen effluvium: Hamilelik ya da ameliyat sonrası gibi bazı durumlarda saç dökülmesinin yavaşlaması için biraz sabretmeniz gerekebilir. Eğer sorumlusu ilaçlarsa doktorunuza ilacın dozunu azaltması ya da başka bir ilaç vermesinin mümkün olup olmadığını sorun. Stres kaynaklı bir durumsa anksiyeteyi azaltmak için elinizden geleni yapın.
  • Genetik: Bu durumda saç dökülmesini tam olarak engellemenin bir yolu olmasa da kafa derinize günde iki kere minoksidil içeren bir ilaç sürerek yavaşlatabilirsiniz. Bu yöntem kadınlarda da erkeklerde de işe yarar lakin kadınlar, istenmeyen yan etkileri önlemek için daha az güçlü bir formüle başvurmaları gerekir. Ayrıca hamile ya da emziren kadınlar kullanmamalıdır. Erkekler finasterid içeren ilaçlar da kullanabilir.
  • Hipotiroidi: Doktorunuz, tiroit hormon seviyenizi normale çekecek bir ilaç verecektir. İlacı uygun dozda alabilmek için düzenli olarak TSH testleri yaptırmanız gerekir.
  • Deri veremi: Eğer saç dökülmesinin yanında eklem ağrıları, yorgunluk ya da deri vereminin diğer semptomlarını da yaşıyorsanız bir romatoloğa gidin. Ayrıca kafa derinizin üzerinde kızarıklık varsa bir dermatoloğa görünmenizde fayda var.  
  • Demir eksikliği anemisi: Biftek, balık, yeşillik, zenginleştirilmiş kahvaltılık tahıllar, fasulye gibi demir oranı yüksek yiyecekler tüketin – yanında da C vitamini yüksek olan yiyecekler tüketin ki demir emilimini artırsın. Erkeklerin günde 8 miligram, kadınların ise 18 miligram demire ihtiyacı vardır (menopozda olan kadınların 8 miligram alması yeterlidir). Doktorunuza demir takviyesi almanız gerekip gerekmediğini sorabilirsiniz.
  • Polikistik over sendromu: Pek çok PKOS hastası, testosteronu bloke eden anti-androjen etkili doğum kontrol haplarıyla tedavi edilir. Doğum kontrol hapı kullanamıyorsanız doktorunuz size yine erkeklik hormonlarını bloke eden spironolakton etkin maddesi içeren ilaçlar yazabilir. Ayrıca kilo vermek de erkeklik hormonlarının etkisini azaltacağı için yardımcı olabilir.
  • Kafa derisi sorunları: Her birinin tedavisi farklı farklıdır. Seboreik dermatit için tıbbi şampuanlar, sedef hastalığı için ilaç ve fototerapi, saçkıran için ise ağız yoluyla alınan mantar önleyici ilaçlar kullanılabilir.
  • Alopesi areata: Bu hastalık genelde intralezyonal kortikosteroidlerler tedavi edilir. Bazı durumlarda minoksidilin de faydası olabilir.  
  • Sürekli saç şekillendirme: Saçınıza aşırı ısı veren şekillendirme yöntemlerinden uzak durun. Saç kurutma makinenizi soğuğa çevirin ve en düşükte çalıştırın; düzleştirici, maşa gibi saç ürünlerinin kullanımını minimuma indirin. Saçınızın rengini normal renginden çok farklı tonlara boyamayın: Saç renginizi normal renginden çok farklı bir renge değiştirebilmek için daha fazla kimyasala ihtiyaç duyacaksınızdır, bu da saçınızın kırılmasına neden olur.  Jöle ya da saç spreyi kullanıyorsanız taramadan önce kurumasını beklemeyin; jöleden sonra saç sertleşeceği için kırılması daha kolay olacaktır. Saçınıza hacim vermek istiyorsanız daha doğal ürünler kullanmayı tercih edin.
  • Düşük proteinli beslenme düzeni: Daha fazla protein tüketmek saç dökülmesine engel olacaktır. Et, yumurta ve balık gibi gıdalar harika birer protein kaynağıdır; hayvansal gıdaları tercih etmeyenler de tofu, fasulye, hintpirinci, sert kabuklu yemişler ve yulaf gibi gıdaları tercih edebilir. B12 eksikliği için de takviye alabilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Saç boyası sağlığa zararlı mı: Kullanırken nelere dikkat etmeli, nelerden kaçınmalı?

Saç dökülmesine karşı evde yapılabilecek tedavi önerileri

Her ne kadar ciddi bir saç dökülmesi durumunda öncelikle doktorunuza başvurmanız gerekse de aşağıdaki yöntemlerle de tedaviye yardımcı olabilirsiniz…

Hindistan cevizi sütü tedavisi

Saç boyama fırçası yardımıyla bir bardak Hindistan cevizi sütünü kafa derinize uygulayın. Sonra saçınızı bir havluya sarın ve 20 dakika kadar bekleyin. Ardından havluyu çıkarın ve saçınızı durulayın. Son olarak saç dökülmesine karşı bir şampuanla saçınızı şampuanlayın. Bu yöntemi haftada bir kez uygulayabilirsiniz.

Aloe vera tedavisi

Bunun için bir yaprak ya da bir dal aloe vera’ya ihtiyacınız var. Saçınızı önceden yıkayın. Bitkinin özünü akıtın ve saçınıza sürün. Dairesel hareketlerle kafa derinize masaj yapın. 15 dakika kadar bekleyin ve sonra soğuk suyla durulayın. Bu yöntemi saçınızı yıkadıktan sonra haftada üç kez uygulayın.

Çemen otu tedavisi

Bir su bardağı çemen otu tohumunu akşamdan ıslatın. Sabahleyin tohumları ezerek macun kıvamına getirin. Hazırladığınız macunu saçınızın diplerinden uçlarına kadar uygulayın, sonrasında kafanızı bir duş bonesiyle sarın. 40 dakika kadar bekleyin, ardından soğuk suyla durulayın. Bu yöntemi ayda bir ya da iki kez uygulayabilirsiniz.

Saç dökülmesine karşı faydalı besinler

  • Ispanak,
  • Havuç,
  • Tatlı patates,
  • Yumurta,
  • Süt ve süt ürünleri,
  • Yulaf,
  • Ceviz,
  • Mercimek,
  • Tavuk,
  • Çilek,
  • Yoğurt,
  • C Vitamini yüksek gıdalar

 

İlginizi çekebilir: Saçlarınıza sağlık getiren 10 besin

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale