“Sabret ki her şey hissettiğin gibi olsun. Sabret ki her şey gönlünce olsun.”
Mevlana Celaleddin Rumi
Hemen değişsin istiyoruz insanlar… Hemen olsun istiyoruz yeni işimiz. Hemen bir ev edinelim istiyoruz. O anda yeni bir sevgili bulabilelim istiyoruz. Belki hemen yeniden aşık olalım istiyoruz. Sonra milli piyango bize çıksın istiyoruz. Daha burada bitmedi; hemen yeni bir bisikletimiz olsun istiyoruz. Yaz tatili hemen gelsin istiyoruz. Yıllarca çalışmamız gerekmeden rahat bir yaşama ulaşalım istiyoruz. Emek vermek ile sınanmadan yemek yiyelim istiyoruz…
Evet, bu yazımda sizinle birlikte 2019 henüz başlamışken, sabır kavramına daha yakından bakalım istiyorum. Sabır, birçoğumuz için ‘’sabırsızım’’ deyip kestirip attığımız bir kavram, biliyorum. Belki bir birim daha emek versek bugün bambaşka bir yerde olabileceğimiz birçok fırsat geçiyor hayatımızdan. Öncelikle birlikte “sabır edemediklerimize” bakalım ve sonra yine hep birlikte “ya sabır” diyerek zaman verdiklerimize bakalım!
Şimdi sabır edemediklerimiz; kendimden başlıyorum (ve sizlerin de bu yazıyı okuduktan sonra aynen bu şekilde yazmanızı rica ediyorum, yazın ki öncelikle sabırla olan ilişkinizi değerlendirin; yeniden görün ve aslında neye sabır edemediğinize farkındalıkla yaklaşabilin). Ben sabredemedim, çok ağır spor antrenmanları yaptım, gelişmek ve daha iyi koşmak için zaman vermem gerekiyordu, vücuduma ve kendime o zamanı vermedim. Hep daha fazla yoruldum, dinlenmeden, dur ve durak bilmeden, hep daha fazla emek vermek üzere programladım kendimi. İşte bu sabırsızlığımla 3 kez ayağım kırıldı (2 kez aynı yerden ve 1 kez farklı ayağım olmak üzere 3 kez). Hem de ilk iki kırığım 6 ay içerisinde ve son kırığım ise bunu takip eden 6 ay gibi kısa bir sürede…
Ben sabredemedim, ailemi bazı kararlarından dolayı yargıladım, yanlış yaptıklarını düşündüm, belki bazı kararlarına çok karşı çıktım, onların oldukları gibi hayatlarını yaşamalarına ve kendi sorumluluklarını almalarına müsaade edemedim.
Bunu yaptığımda kendim çok daha fazla üzüldüm ve gördüm ki hepimizin bir yolu var, bir balığa “yüzme” sen artık balık değilsin diyebiliyor muyuz? İşte ben sabırsızlıkla bunu yaptım. Ve anladım ki sabır ile beklemek gerekiyor, zamana bırakıp görmek ve bazen olmasına izin vermek gerekiyor. İyi ve kötü sadece bizim atfedebileceğimiz durumlar; aynı zamanda anne ve baba olsanız da “insan” olmak özelliğiniz değişmiyor.
Ve şimdi sıra sabır ile yaklaşabildiklerimizde. Ben sabırla dayandım ve dayanmaya devam ettim. Yaptığım yatırımlar her ne kadar bütçemi bir dönem zorluyor olsa da sabırla, belki bazen istediklerimden feragat ederek, belki bazen canımın çektiklerini bir yana bırakarak veya istediklerimin bir derece altında bir seçeneğe de razı olarak sabır ettim. Bugün bu kararımdan, bu olgunluğumdan ve bu savaşımdan dolayı kendimle gurur duyuyorum. İyi ki sabırla, kararlılıkla ve biraz olsun dayanmak gücüyle o adımları atmışım.
Ben sabırla sevdim, sabırla bekledim, sabırla geçmişte yaşadığım tüm “olumsuz” tecrübeye, çok üzüldüğüm günlere rağmen sevdim. Çevremde aşık olanları, aşkla dolanları, aşkın çocuğu olanları da sevdim ve hep böyle devam ettim. Sabırla inanmaya, bir insanın bedeninden öte ruhundan gelen bir aşka, sevgiye minnete, kadir kıymet bilebilmeye inandım.
2018 bana tüm bu sabrımın güzel hediyesini getirdi. Hayatımda beni en çok anlayabilen, bir eş olmaktan çok öte bir arkadaş, daha gözümün içine bakmadan ne hissettiğimi görebilecek kadar bana candan bakabilen bir insanı bana getirdi. Sabırla inandım, sabırla aşka, sabırla gerçek sevgiye, sabırla bir insanın bedenden öte sevebileceğine, bir erkeğin sadece hayat boyu gönülden verebileceğine inandım. Sabırla bildim, sabırla yandım, sabırla oldum…
Bugün bu yazımda bana eşlik ediyorsanız 2019’da sabırla yaklaşabileceğiniz en az 2 şey belirlemenizi diliyorum, sabırla beklemeyi, belki sabırla dua etmeyi, sabırla iyileşmeyi, belki sabırla bir mülk edinebilmeyi, sabırla anne olabilmeyi veya sabırla hayatınızı güzelleştirebilmeyi… Amam illa ki içinde sabırla sevmek olsun, sabırla sevebilmek orada tüm yılınız boyunca yanınızda size güzel şarkılar söyleyen bir kuş gibi, “sabırla sevildiğinde” gelecek güzelliklerden haber veren bir melek gibi yanınızda dursun!
İlginizi çekebilir: Dünyayı değiştirmek sizin elinizde: Sevginin gücünün farkında mısınız?