Sağlık sektörü, teknolojinin getirdiği yenilikler sayesinde büyük bir dönüşüm sürecinden geçiyor. Bu süreçte de robotik teknolojiler diğer yeniliklerin arasından daha da ön plana çıkıyor. Robotik, hem hasta bakımında hem de klinik operasyonlarda devrim niteliğinde çözümler sunuyor. Bu çözümler sayesinde de hem tedavi süreçleri hızlandırılıyor hem de bireyselleştirilmiş, daha hassas ve minimal invaziv yaklaşımlar mümkün oluyor. Bu yazımızda, robotik inovasyonları sağlık sektörüne etkili bir şekilde entegre eden girişimleri derinlemesine analiz ediyoruz.
Diligent Robotics
2017’de kurulmuş olan Diligent Robotics, insanların ve robotların el ele vererek sağlık sektörünü geliştirebileceğine inanıyor. Bu girişim, temelde hemşireler gibi sağlık profesyonellerinin iş hayatını iyileştirmeye odaklanıyor.
Diligent Robotics, sağlık profesyonellerinin işlerini kolaylaştıran ve hastaların gülümsemesine yardımcı olan bir robot geliştiriyor. Moxi isimli bu insansı robot, hastane ortamında hemşirelere ve diğer sağlık uzmanlarına yardımcı oluyor. Moxi, hastane çalışanlarının çeşitli görevleri daha kısa sürede tamamlamasını sağlıyor. Bu görevler arasında hasta odaları arasında malzeme taşıma, tıbbi malzeme temini ve çeşitli lojistik görevler gibi rutin işlemler bulunuyor. Bu robot, 7/24 çalışabilen yapısıyla ön plana çıkıyor. Moxi’deki yapay zeka desteği, robotun çeşitli görevleri hızlı bir şekilde anlamasına yardımcı oluyor. Robotun kolu ise insan yardımı olmadan çeşitli nesneleri kavrıyor, çekiyor, açıyor ve yönlendiriyor. Bunlarla birlikte, yüksek sosyal zekaya sahip olan bu robot hem sağlık profesyonellerine hem de hastalara güler bir yüzle yaklaşıyor. Moxi sayesinde hastane operasyonlarındaki verimlilik artırılırken insan personelin iş yükü de hafifliyor.
Seri C finansmanda bulunan Diligent Robotics, geçen yıl düzenlediği yatırım turunda 33.7 milyon dolarlık bir yatırım alarak toplam fon miktarını 80 milyon dolara ulaştırdı. Girişim, sağlık personelini tekrarlayan ve zaman alan görevlerden uzaklaştırarak kritik bakım görevlerine daha fazla zamana ayrılmasını sağlıyor.
Eksobionics
2005 kuruluşlu Eksobionics, insan hareket kabiliyetine ve rehabilitasyon süreçlerine odaklanıyor. Bu girişim, nörolojik hastalıklar için inovatif bir tedavi seçeneği sunuyor.
Eksobionics, EksoNR isimli biyonik bir dış iskelet geliştiriyor. Bu ürün, felç, omurilik yaralanmaları ve MS hastalığı gibi nörolojik hastalıklar ile mücadele ediyor. EksoNR, bu rahatsızlıklara sahip hastaların yeniden yürümesine yardımcı oluyor. Rehabilitasyon sürecini hızlandıran bu ürün, insanlara hareket kabiliyeti kazandırmayı amaçlıyor. Bu üründeki GaitCoach isimli yazılım da hastaların hareketlerini analiz ederek fizik tedavi uzmanlarına geri bildirim veriyor. Örneğin, bir hastanın yürüyüşünde veya duruşunda geliştirilmesi gereken bir nokta varsa bu durum sağlık profesyoneline bildiriliyor. Kısacası, EksoNR sayesinde hem fizyoterapistler hastalarını en iyi şekilde tedavi etmenin yolunu öğreniyorlar hem de hastalara hareket kabiliyeti yeniden kazandırılıyor. Yürüyüşü ve duruşu otomatik olarak algılayan EksoNR, dik duruşu destekleyerek kasları ve sinirleri yeniden eğitiyor.
Toplam fon miktarı 69.8 milyon dolar olan Eksobionics, hastalara bağımsızlık hissi kazandırma ve tedavi motivasyonunu artırma misyonuyla faaliyetlerine devam ediyor.
EGZOTech
2013’te kurulmuş olan EGZOTech, fizyoterapi süreçlerini daha etkili ve kişiye özel bir hale getiriyor. Bu girişim, geliştirdiği üç tane robot ile rehabilitasyonu hem hastalar hem de sağlık profesyonelleri için kolaylaştırıyor.
EGZOTech, kas-iskelet sistemi bozukluklarının tedavisi için robotik fizyoterapi cihazları geliştiriyor. Luna EMG isimli cihaz, mobil bir rehabilitasyon robotu olup vücudun hem üst hem de alt kısmına odaklanıyor. Bu robot, travmatik beyin hasarı, inme sonrası süreç, beyin tümörü, Parkinson hastalığı, MS hastalığı ve serebral palsi gibi hastalıklar için tercih ediliyor. Sidra LEG isimli robot ise omurilik yaralanmaları, inme, uzun sürekli hareketsizlikten doğan durumlar ve belin altında yer alan kısımlarda gerçekleştirilmiş ameliyatlar için kullanılıyor. Meissa OT isimli robot da vücudun üst bölgesini baz alarak beyin tümörü, karpal tünel sendromu, MS hastalığı, Parkinson hastalığı, serebral palsi, omurilik hasarı, travmatik beyin hasarı ve inme gibi durumlar için tercih edilebiliyor. Aynı zamanda, el ameliyatlarından, el kırıkları ve diğer el yaralanmalarından ve el eklemlerinin protezle değiştirilmesinden sonra da Meissa OT’tan destek alınabiliyor.
EGZOTech, son düzenlediği yatırım turunda 1.2 milyon euroluk bir yatırım alarak toplam fon miktarını 5 milyon dolara yükseltti. Girişim, fizyoterapistlere hassas ve veri odaklı geri bildirimler sunarken tedavi süreçlerini de hızlandırıyor.
Zora Bots
2011 kuruluşlu Zora Bots, sektörün yaşlı bakımı ve hasta desteği kısmını baz alıyor. Bu girişim, geliştirdiği sosyal robotlarıyla duygusal ve fiziksel yardım sağlıyor.
Zora Bots, birbirinden farklı alanlara odaklanan robotlar geliştirerek geniş robot ailesiyle dikkat çekiyor. Bu robotlardan bazıları otel ve restoranlarda resepsiyonist görevi görürken bazıları da öğretmenlere yardımcı oluyor. Bu robotlar, sağlık sektöründe de ilgi çekici bir şekilde görev alabiliyor. Girişimin robotları, tedavi esnasında çocukların dikkatini dağıtarak süreci kolaylaştırıyor. Ayrıca, bu robotlar sayesinde yaşlı ve genç hastalara eğlenceli bir ortam yaratılabiliyor. Bunlarla birlikte, bu robotlar hem çocukların hem de yaşlıların duygusal ve sosyal ihtiyaçlarını karşılamada önemli bir rol oynuyor. Bu ihtiyaçlar arasında hatırlatmalar, egzersizler ve çeşitli günlük işler yer alıyor. Bu robotlar, genellikle hastanelerde ve huzurevlerinde kullanılıyor.
Zora Bots, temelde hasta bakımına psikolojik destek ekleyerek yalnızlık duygusunu azaltıyor. Girişim, robotların insanlarla empatik bir şekilde etkileşime girebildiğini somut bir şekilde gösteriyor.
Intuitive Surgical
1995’te kurulmuş olan Intuitive Surgical, cerrahların operasyonlardaki hassasiyetlerini artırmayı hedefliyor. Bu girişim, minimal invaziv cerrahi yöntemlerini geliştirme vizyonuyla ön plana çıkıyor.
Intuitive Surgical, Da Vinci isimli cerrahi bir sistem geliştiriyor. Bu sistemin içinde Da Vinci 5, Da Vinci Xi, Da Vinci SP ve Da Vinci X isimli birbirinden farklı özelliklere sahip 4 tane robot bulunuyor. Bu robotlar, mikro düzeyde bir kontrolle cerrahların minimal invaziv operasyonlar yapmalarına olanak tanıyor. Bu sistem sayesinde hassas kesiler yapılabiliyor ve zorlu bölgelerde operasyonlar daha güvenli bir şekilde gerçekleştirilebiliyor. Sistemdeki bazı robotlar tek kola sahipken bazıları da birden fazla kol ile görev görüyor. Bu sayede, bu robotlar birbirinden farklı operasyonlar için tercih ediliyorlar. Da Vinci sistemi, cerrahların hata yapma riskini azaltırken hastaların iyileşme süresini de kısaltıyor. Bu sistem, aynı zamanda komplikasyon riskini de minimuma indiriyor. Ayrıca, minimal invaziv teknikler sayesinde de daha az kan kaybı ve daha küçük cerrahi izler açığa çıkıyor.
Dünya çapında 14 milyondan fazla operasyona sistemiyle destek veren Intuitive Surgical, şu anda 71 ülkeye hizmet sunuyor. Girişim, daha az invaziv ve daha iyi bir bakım geleceğine imza atmayı amaçlıyor.
Kaynak: The Robot Report, StartUs Insights, Crunchbase, Tracxn, PitchBook
İlginizi çekebilir: Erken teşhis misyonuyla ön plana çıkan biyoteknoloji girişimleri