X

Regl döneminde beyinde meydana gelen değişimler

Her kadında farklı etkiler yaratan, kimileri için günlük hayatı daha az etkileyen, kimileri içinse daha zorlayıcı geçen regl dönemi çeşitli semptomlar ile kendini önceden belli edebiliyor. Baş ağrısı, kramplar, şişkinlik, akne ve sivilce oluşumu gibi fiziksel rahatsızlıkların yanı sıra huzursuzluk, duygusal dalgalanmalar, gerginlik ya da endişe gibi zihinsel ve psikolojik zorluklar da adet döneminde ortaya çıkabiliyor. Bu süreçte yaşanan hormonal değişimler, bedensel ve ruhsal sıkıntılara neden olarak kadınların günlük yaşantısı üzerinde olumsuz etkiler yaratabiliyor.

Her kadının bu dönemde kendinde kolayca fark edebildiği değişimlerin yanı sıra, uzmanlar beynin de bu süreçte değişime uğradığına dikkat çekiyor. Sadece kanama evresiyle değil, 28 gün boyunca menstrual, foliküler, yumurtlama ve luteal faz olarak 4 ayrı evreyi kapsayan döngüde özellikle kanama dönemi ve hemen öncesindeki evrede meydana gelen hormonal değişimler beyni etkiliyor. Her fazda meydana gelen değişimler hakkında detaylı bilgi sahibi olmak için “Adet döngüsü ve menstrual sağlık konusunda farkındalık kazanmanızı sağlayacak bilgiler”“ yazımızı inceleyebilirsiniz.

Yapılan araştırmalar, bu dönemde kadınlarda meydana gelen hormonal değişimlerin beyindeki kimyasal dengeyi değiştirdiğini ortaya koyuyor. Peki, “Regl döneminde neler oluyor, adet döneminde beyinde nasıl değişiklikler oluyor?” diye merak ediyorsanız cevapları yazımızın devamında bulabilirsiniz. Başlamadan önce şunu belirtmeliyiz ki bu değişimler hayatınızın geri kalanını etkilemiyor sadece o dönemde daha biraz daha farklı hissetmenize neden oluyor.

Migren atakları

Günlük hayatınızda sıkça migrenin zorlayıcı etkilerini deneyimliyorsanız adet döneminizde bu etkileri daha yoğun yaşadığınızı fark etmiş olabilirsiniz. Regl dönemi ile paralel seyreden menstrual migren olarak da bilinen migren, regl periyodunda yoğun baş ağrılarına neden olabiliyor. Uzmanlar, östrojen hormonu seviyesindeki dalgalanmaların migren ataklarını tetikleyebildiğini, baş ağrısıyla birlikte bulantı, kusma gibi şikayetlerin de ortaya çıkabileceğini belirtiyor. Migrenin etkilerini azaltmak için özellikle bu dönemde kadınların yaşadığı stresi kontrol altına almaları, yeterli uyumaları, beslenmelerine özen göstererek gürültülü ve yoğun ışıklı ortamlardan uzak durmaları öneriliyor.

İlginizi çekebilir: Migreniniz varsa uzak durun: Migren ağrısını artıran veya tetikleyen yiyecekler ve içecekler

Net bir şekilde düşünememe

Bazı çalışmalar “period brain” yani “regl dönemi beyni” gibi bir kavramın olmadığını, kadınların bu dönemde yaşadığı hormonal değişikliklerin bilişsel becerilerini olumsuz yönde etkilemediğini ortaya koyuyor olsa da adet dönemindeki bazı kadınlar düşüncelerini toplayamadıklarını belirtiyorlar. Bazı uzman görüşleri, kadınların adet dönemlerinde düşüncelerinin daha “sisli” olduğunu fark ettiklerine dikkat çekiyor; adet dönemindeki bazı kadınların net bir şekilde düşünememe, dağınık düşüncelere sahip olma ve sanki sersemlemiş gibi hissettiklerine değiniyorlar. Sisli düşüncelere daldığınızı fark ettiğinizde biraz ara vermek, zihninizi bir süre dinlendirebilmek kendinizi daha iyi hissetmenize yardımcı olabilir.

İlginizi çekebilir: Beyin sisi nedir? Beyin sisi ile nasıl baş edebilirsiniz?

Uzamsal beceriler

Yapılan araştırmalar, adet döneminde kadınların uzamsal becerilerine ilişkin farklı sonuçlar ortaya koyuyor. Birtakım çalışmalar, regl döneminde beyindeki hipokampal (hipokampüste meydana gelen) değişimlerin mekanda konum ile ilgili becerilere etki edebileceğine dikkat çekiyor. Behavioral Neuroscience Dergisi’nde yayınlanan bir araştırma da menstrual döngünün farklı fazlarında uzamsal becerilerin daha yüksek veya daha düşük performans gösterebildiğine vurgu yapıyor. Öte yandan, bazı araştırmacılar ise uzamsal beceriler ile regl dönemi arasında anlamlı bir ilişki olmadığını belirtiyorlar. Araştırmalar, farklı yönden bulgular elde etmiş olsa da eğer siz uzamsal beceriler konusunda bu dönemde zorluk yaşadığınızı düşünüyorsanız belki de ehliyet almak için araba park etme pratiklerinizi başka bir zamana erteleyebilirsiniz. 🙂

Düşük enerji ve mod değişimleri

Mutluluk hormonlarından biri olarak bilinen ve beyin tarafından salgılanan serotonin, regl döneminde östrojen hormonunun azalmasına bağlı olarak düşüşe geçerek vücutta enerji eksikliği yaşanmasına neden olabiliyor. Benzer şekilde serotonin bu dönemdeki düşüşü ani mod değişimlerini de beraberinde getiriyor. Azalan nörotransmiterler enerji kaybı, motivasyon eksikliği, isteksizlik gibi durumları ortaya çıkarak olumsuz bir ruh hali yaratabiliyor. Enerjinizi kaybettiğinizde, modunuzun düştüğünü hissettiğinizde keyfinizi yerine getirecek aktivitelere yönelmeyi deneyebilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Keyfinizi hemen yerine getirecek 18 öneri

Uyku düzensizlikleri

Menstrüal döngü boyunca değişen östrojen ve projesteron seviyeleri uyku düzenine olumsuz etki ederek kadınların bu dönemde kaliteli uyku deneyimi yaşamalarına engel olabiliyor. Yetersiz uyku da bilişsel beceriler üzerinde olumsuz etkiler ortaya çıkarabiliyor. Hafızayı olumsuz etkileyen sonuçlar doğurabiliyor. Uyku düzeninin regl döneminde sağlanması ve buna bağlı olarak oluşan olumsuz durumların engellenmesi için büyük önem taşıyor.

İlginizi çekebilir: Uykunun 5 evresini göz önünde bulundurarak uyku kalitenizi artırın

Farklı kaynaklar, alanyazında yer alan araştırmaların büyük bir çoğunluğunun her kadının eşsiz bir şekilde yaşadığı adet dönemine ilişkin durumların standardize etmeye yönelik tutumlarının olduğuna ve kadınların bu dönemde zihinsel olarak yaşadıkları olumsuz süreçlerin üzerine fazla odaklanılmadığına dikkat çekiyor. Bilimsel bazı araştırmalar beyin ile adet dönemi arasındaki ilişkinin karmaşık olduğuna vurgu yaparken, kimi araştırmalar aralarında anlamlı bir ilişki olduğunu söyleyecek kadar etkili sonuçlara erişemediklerini belirtiyorlar. Her kadının varoluşunun bir bileşeni olan bu dönemde yaşanılan eşsiz deneyimler kadınlığın onurlandırılması gereken bir parçası olarak karşımıza çıkıyor. Her ay deneyimlediğiniz bu süreçte zihninizin ve bedeninizin değişen ihtiyaçlarına kulak vermeyi, kendinize zaman ayırmayı, yorulmadan ve kendinizi dinlemeyi ihmal etmeden zamanınızı geçirmeyi unutmayın. Sizi, sizden iyi kimse tanıyamadığı gibi ihtiyaçlarınızı da sizin kadar bilemez. Bu süreçte tüm benliğinizin özel bir ilgiye layık olduğunu öğrenin.

Kaynak: Bustle, Medipol

İlginizi çekebilir: Menstrual döngünüzle uyumlanın: Adet döngüsünün her evresine uygun sağlıklı yaşam rehberi

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.



21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?



İlgili Makale