İyi hissetmek dediğimiz hangi anlarda ne kadar mümkün? Bazı anlarda uzak ihtimal midir? Peki neden böyledir? Bu yazıda tam bunun üzerine olacak.
Koşullar istediğimiz gibiyken her şey süt liman peki ya her şey yolunda gitmediğinde nasıl bir yol izlemek gerek? Karanlıktan görünmeyen patikalardan geçerken ne yapmalı? Tünelin sonundaki ışık dahi yokken nasıl yol bulunabilir?
Zorlu zamanlarda değişimin geldiği, kapımızı çaldığı anlarda, o an donma, kaçınma ve savaşma tepkileriyle reaksiyon gösterebiliriz. Bu anlarda mantık devre dışıdır. Oysa bu anlarda belki de akla her şeyden çok ihtiyacımız anlardır. Yükselme zamanlarında görünmez olan akıl pusulamız olması gerekendir.
İşte bu anlarda kendimize anlattığımız hikayelerin ne kadarı doğru ne kadarı gerçek bakmakta yarar var? Ne kadarı bize dair olan? Ne kadarı sadece kabul edilmesi gereken görmek gerek. Ve hatta bu anlarda karanlığın ışığa eğilmeye yol almaya çalıştığı anlarda dengeyi sağlayacak olan: Umut ve inanç.
Umudumuz ve inancımız kadar iyi ihtimalde olabiliriz. Tüm rağmenler kapımızı çaldığında; inanca ve umuda kapımızı açtığımız kadar yolumuzu her koşulda iyiliğe ve mutluluğa çıkartabiliriz.
Sevgiyle,
İlginizi çekebilir:Yol alabilmek için yolunu fark et