X

Rafine şeker bedeninizi nasıl etkiler, hangi rahatsızlıklara yol açar?

Rafine şeker; kaynağı genellikle şeker pancarı veya şeker kamışı olan ve 16. yüzyıl itibarıyla işlenerek elde edilen, yapay bir maddedir. Biz ona kristalize şeker diyoruz. Rafine şekere aslında bir gıda değil, katkı maddesi demek daha doğru olabilir. Şeker pancarı veya şeker kamışından elde edilen kristalize şeker, genetiği değiştirilmiş mısırdan elde edilen glikoz, insan sağlığına yavaş yavaş olumsuz etki eden bir nevi zehirdir. Rafine şeker, içine girdiği reçetelerde raf ömrünü uzatırken, ciddi bağımlılık yapmaktadır. Rafine şekeri bir kez tüketmeye başladığınızda sürekli yemek istiyorsunuz.

Şekere bağımlı olmak aslında psikolojik değil, biyolojik sebeplerden kaynaklanır. Zira hormon ve hücreler arası iletişimi sağlayan kimyasallar, şeker alışkanlığını kışkırtır. Dahası şekerli bir yiyecek ya da içecek sadece kan şekerini ve insülini yükseltip kişinin daha fazla şeker istemesine sebep olmakla kalmaz, aynı zamanda beyinde de değişiklilere yol açmaktadır.

Ağzınıza tatlı bir şey atınca dildeki tat alma duyuları beyni uyarır ve ödül mekanizması çalışır ve dopamin hormonu salgılanır. Bu esnada şeker mideye, ince bağırsağa, sonra karaciğere doğru yola çıkar. Metabolizma bu besini denetlemeye çalışır. Enzimler, şekeri glikoz ve fruktoz olmak üzere iki moleküle ayrıştırıp parçalar. Rafine şeker ise sindirimin ilk aşamasında doğrudan kana karıştığı için metabolizmanın ayarlarını bozar. Beyin, şekere tıpkı alkol ve sigara gibi tepki verir. Şekeri hayatınızdan çıkardığınız ilk günlerde baş ağrısı, gerginlik ve çok fazla tatlı isteği oluşuyorsa bu, şekere bağımlılığınıza işarettir. Bu bağımlılıkla mücadele için en etkili yol ise şekeri aniden hayatınızdan çıkarmak olacaktır.

Rafine şeker, daha fazla yemenize neden oluyor.

Şeker tüketiminin beynin ödül merkezini uyararak, bağımlılık yaptığı ve daha çok yemeye teşvik ettiği gösterilmiştir. Yüksek şekerli beslenmek, tat duyunuzu etkileyerek sonrasında sizi daha çok bu tür besinler tüketmeye teşvik eder. Çünkü tat duyunuz yoğun şeker tadını normal olarak görmeye başlıyor ve sebze, meyve gibi doğal besinlerin tatlarını alamamaya başlıyorsunuz. Bu nedenle kendinizi sürekli şekerli yiyecekler isterken ve tüketirken buluyorsunuz.

Rafine şekerin zararları

Şeker tüketimi ve kanser, kalp-damar hastalıkları, obezite ve diyabet bağlantısını gösteren birçok çalışma vardır. Aşırı şeker tüketimi hareketsizlikle birleştiğinde karaciğer yağlanmasına neden oluyor, bu da insülin direnci ve metabolik sendromu tetikleyerek bu hastalıklara altyapı hazırlıyor. Yüksek şeker tüketimi bu kronik hastalıklara yol açarken de aynı zamanda ağız ve diş sağlığını olumsuz yönde etkilemektedir.

Aşırı şeker tüketiminin yol açabileceği rahatsızlıklar

  • Vücutta su tutulmasını artırır.
  • Bel ve göbek yağlarını artırır.
  • Yüksek yoğunluklu lipoprotein olan HDL’yi düşürür ve dejeneratif hastalıkların başlangıcı olan kan trigliseritlerini yükseltir.
  • Kilo alma, şişmanlık ve obeziteye neden olur.
  • Sindirilememiş kompleks karbonhidratlar nedeni ile oral glukoz tolerans testinde glukoz seviyesinin yüksek çıkmasına neden olur.
  • Açlık şekerini yükseltir.
  • Hipoglisemiye (kan şekeri düşmesi) neden olur.
  • Diyabete (şeker hastalığına) neden olur.
  • Obez hastalarda yüksek kan basıncına neden olur.
  • Kalp, damar ve felç hastalıklarına neden olur.
  • Sindirim siteminin asiditesini artırır.
  • Hazımsızlığa neden olur.
  • Gastrik ve duodenal ülseri bulunan hastalarda tekrarlama sıklığına neden olur.
  • Kronik bağırsak hastalıklarından “crohn hastalığı” ve “ülseratif kolit” riskini artırır.
  • Bağırsaklarda pamukçuk hastalığının nedeni olan “candida albicans”ın (mantar) kontrol edilemeyen şekilde üremesine neden olur.
  • Her türlü kanser hücresini besler.

Dünya Sağlık Örgütü, yayımladığı “Sugars intake for adults and children” isimli bildirgede, günlük eklenti şeker alımının günlük enerji ihtiyacının %5’ine indirilmesini öneriyor. Normal Beden Kitle İndeksi’ne (BKI) sahip bir birey için günlük önerilen miktar; günlük enerji alımının %5’i, yani 25 gr. şekere denk gelmektedir.

İlginizi çekebilir: Bağışıklık sistemini güçlendirmek için nasıl beslenmeliyiz?

Ayten Sebzeci: 2014 Mutfak Sanatları Akademisi, uzun dönem profesyonel pasta ve ekmekçilik mezunuyum. Sektörde çok sayıda işletme ve projelerde yer aldım. 2016 yılında kendi beslenme ve yaşam tarzıma uygun, ana mottosu "doğaya saygılı ve temiz içerikli üretim yapmak" olan Sağlıklı Fırın’ı kurdum. Farklı Avrupa ülkelerinde sağlıklı reçeteler geliştirme üzerine eğitimlerim oldu. 2017 yılında ise Uludağ Üniversitesi’nin Bütünsel Beslenme Koçluğu programından mezun oldum ve halen tıbbi içerikli eğitimlere katılmaya devam ediyorum. Ayrıca permakültür, tarım, bahçecilik en belirgin ilgi alanlarım arasında.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale