X

Profesyonel Koçluk süreci neler sağlar?

Son zamanların revaçta mesleklerinden biri Profesyonel Koçluk. Farklı ekoller ve farklı sertifikasyon süreçleri var. Karşınıza türlü şeyin koçu çıkabilir. Kimi zaman gülüp geçebilirsiniz, kimi zaman ciddi aydınlanmalar yaşayabilirsiniz. Bu belki de birçok konuda da olduğu gibi, size iyi gelecek şeyle ya da kişiyle nerede ve ne zaman karşılaştığınızla, kendinizi neye ne kadar açtığınızla ilintili.

Ben de koçluk yolculuğunda bir süredir ilerliyorum, şu an da unvanlanabilmek için üst eğitimimi tamamlama dönemindeyim. İlk günkü heyecanımı ve kendime has kaygıyı hemen her seans öncesi yaşasam da –artık o duyguyu çok iyi tanıyorum– seanslarımın hemen hepsinden ferahlayarak çıkıyorum. Birilerinin hayatını, içini bu kadar güzellikle, samimiyetle, bir çırpıda açışına tanıklık etmek, her defasında mest ediyor beni. İçimde çok insani bir yere dokunuyor, birbirimizi görmenin ve duymanın değeri, anlamı parıldıyor.

Seans içinde olan biteni çoğu kez bir doğa olayına benzetiyorum, bazen aniden kocaman bir çukurun içine giriyoruz bir rüzgarla, dibe doğru savruluyoruz beraber. Aslında kimse düşmüyor. Hele ben hiç, ama tüm kaygıyı o an gözlemleyebiliyorum, o çukur benim de zihnimde aynı koyuluğuyla canlanıyor. O karanlığa, dehlize hakkıyla girebildiysek, çok sıkılıyor canımız bu duruma. Yüz ifademiz düşüyor, dudaklar çoğu zaman sıkılarak iki yana uzuyor. O çukurda olmayı sevmiyoruz. O çukura inmenin adı “başarısız” olmaya çıkıyor çoğu kez, “yapamamaya” çıkıyor. “Etraf ne düşünüyor?” geliyor bazen.  O çukur tanıdık, çok iyi bildiğimiz bir yer aslında. Hayatımızın içinde bizimle yaşıyor, nefes alıyor. Kutup yıldızı gibi, yerini izini belli ediyor. Bazen bir tehdit, bazen bir korkuya bürünüp resimde yerini buluyor.

Tam da o çukurdayken, hemen herkesin söyledikleri de çok tanıdık aslında, kendine nasıl yüklendiği, nasıl ölüyor sandığı orada, orada durmaya nasıl da tahammülü olmadığı. Ama aslında ölmediği…Çukurun da tıpkı gökyüzü gibi bu dünyaya ait, bu dengenin içinde bir yer bulduğunu, alan tuttuğunu fark ettiğinde, ona nasıl “ev arkadaşlığı” teklif edebildiği “evden kovmak” yerine, onun da “hayata dair” olduğunu kabul ederek…

Sayılı duyguyla yaşıyoruz aslında, birçok farklı dilde ve durumda aslında birkaç tanıdık duyguyla veriyoruz imtihanımızı. O duygular, hep birer ihtiyaca işaret ediyor. Karşılanmayan her ihtiyaç bir duyguya sebep oluyor. Marshall Rosenberg’in geliştirdiği “Şiddetsiz İletişim” öğretisi tam da bunu anlatıyor.  Profesyonel Koçluk ile Şiddetsiz İletişim’i harmanlayabildiğimizde, “Neye ihtiyacın var?” sorusu daha da anlam buluyor. Gerçekte neye ihtiyacımız olduğunu anlayabilirsek, duygularımızı da daha iyi tanıyabiliriz. O zaman kaygının, başarının, hırsın, keyfin anlamı da daha güzel yerleşebilir içimize. Ve o zaman tüm değişimleri daha iyi anlayabiliriz, içimizdeki ve dışımızdaki. Güçlü yanlarımızı yani “bize iyi gelen” yanlarımızı daha iyi tanıyabiliriz. Çok iyi bildiğimiz o çukura tekrar düştüğümüzde, tanıdık bir yerde olmanın rahatlığıyla “hoş buldum” deriz, bir süre sonra yine ta içimizden çıkacak “hoşça kal”ı da görebildiğimiz için aynı yerde…

Eğitimim kapsamında sizlere de 3’er seans ücretsiz koçluk vermeye niyet ediyorum. İlgilenenler için irtibat:  sibel.ekdemir@gmail.com

Yeni bir yılda, yolumuzun bizi bize yakınlaştıracak insanlarla daha çok kesişmesini diliyorum.

İlginizi çekebilir: On Body and Soul (Ruh ve Beden) filmi üzerine: Mezbahadan ormanın sessizliğine

Sibel Ekdemir Kaya: Boğaziçi Üniversitesi’inden 2003’te mezun oldum. Hayatımı, pazarlama alanında çalışarak kazanıyorum. Her daim öğrenmeye, keşfetmeye ve keyif almaya hevesli bir kadınım. Profesyonel Koçluk, Çocuklar için Felsefe (P4C), Çocuklarla Yaratıcı Dans, Masal Anlatıcılığı ve Şiddetsiz İletişime Giriş gibi birçok eğitim aldım. Bazılarına göre “maymun iştahlı”, gönlüme göre ise “şaşırmayı” çok seven bir insanım. İlk çocuğumun 28 haftalık doğumu, hayatımızın en “şaşırtıcı” deneyimlerinden biri sayılabilir. Şimdi iki çocuk annesiyim ve çocuklarla öğrenmekten, keşfetmekten, kendimi anlamaya çalışmaktan büyük keyif alıyorum. Atölyeler düzenleyerek, annelerle ve çocuklarla buluşuyorum. Kendimi yazarak ifade etmeyi çok seviyorum. DIGITURK dergi, BUMED dergi, www.coffeedigital.com, www.blogcuanne.com gibi birçok farklı mecrada, kendime ve okucuya fayda sağlayacağını düşündüğümü konularda yazılar yazıyor ve söyleşiler yapıyorum.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale