Probiyotikler vücudumuzu nasıl etkiliyorlar?
Vücudumuz trilyonlarca bakteri topluluğuna ev sahipliği yapıyor. Bağırsağımızda kötü bakteriler baskın olduğu zaman enfeksiyonlara ve birçok hastalığa karşı savunmasız kalır, kilomuzu sağlıklı bir seviyede koruyamaz, kendimizi sürekli yorgun hisseder ve depresyon ile mücadele etmek zorunda kalırız. Bu sağlık sorunlarını önlemenin yollarından biri bağırsaklarımızda bulunan iyi bakterileri arttırmaktır.
Probiyotik nedir?
Dost bakteriler dediğimiz bu bakteriler bağırsağımızda doğal olarak yaşarlar. Bu canlı mikroorganizmalar normal sağlığımızı destekler, bağırsak bakterilerini geliştirir ve bağırsak florasını dengelemek için yardım eder. Probiyotikleri kapsüller, tozlar veya gıdalarla vücudumuza alabiliriz. Yoğurt, kefir, kombucha, miso, lahana turşusu doğal probiyotik kaynaklarıdır.
Peki ya bağırsağımızın başrol oyuncusu olan probiyotiklerin rolleri nelerdir?
Sindirim sistemimizi güçlendirirler.
Beslenmemiz ne kadar sağlıklı olursa olsun, bağırsaklarımızda iyi bir emilim olmazsa, vücudumuz ihtiyaç duyduğu besin ögelerini alamaz. Probiyotikler ise sindirim sistemimize iyi bakteriler katarak, besinlerin emilimini iyileştirir. Daha iyi bir emilim, vücudumuzun tükettiğimiz gıdalardan daha fazla besin değeri elde etmesini sağlar ve sindirim sistemimizi düzenlemeye yardımcı olur. Bağırsak bakterilerimiz aynı zamanda vitaminler, enzimler ve kısa zincirli yağ asitleri üretir. Bu maddeler hem sindirim sürecimize hem de metabolizmamıza katkıda bulunur. Probiyotikler, bağırsağımızda iltihaplanmayı azaltır ve bağırsağımızda iyi bakterileri arttırarak düzenli çalışmasını sağlarlar. Böylece chron hastalığı, ülseratif kolit, irratabl bağırsak sendromu, kabızlık, diyare gibi hastalıkların etkilerini hafifletirler.
Bağışıklık fonksiyonumuzu arttırırlar.
Bağışıklık sistemi fonksiyonumuzun yaklaşık yüzde 80’i, bağırsak sistemimizde gerçekleşir. Bağırsaklarımızdaki iyi bakteriler, T ve B lenfositleri gibi bağışıklık sistemi bileşenlerini aktivite eder; bu bağışıklık hücreleri, belirli kanserlere karşı, enfeksiyonlara ve alerjilere karşı vücudumuzu korur.
Ruh halimizi iyileştirirler.
Hepimiz stresle günlük olarak mücadele ediyoruz. Dost bakteriler stres zamanlarında zararlı bakterilerin gelişmesini önleyerek stresi yönetmemize yardımcı olurlar.
Enflamasyona karşı vücudumuzu korurlar.
Enflamasyon, yüksek kan basıncına, yüksek kan şekerine, karın bölgesi yağlara ve sağlıksız kolesterol seviyelerine neden olabilir. İrlanda’da yapılan bir araştırmada, probiyotik bakterilerin alımından sonra enflamasyonda bir azalma olduğu gösterilmiştir. Probiyotikler, bağırsak bariyerini koruyarak sistemik enflamasyona yol açan toksinlerden vücudumuzu korurlar.
Hormonlarımızı dengelerler.
Yapılan bir çalışma, probiyotiklerin insülin duyarlılığını ve sekresyonunu arttırarak sağlıklı kan şekeri düzeylerini desteklediğini gösteriyor. Aynı zamanda probiyotikler, tokluk duygusunu kontrol eden leptin hormonunu etkiliyorlar. Bu da beynimize yemek yemeyi bırakmak için sinyal gönderen leptin duyarlılığını arttırıyor.
Probiyotikleri beslemek için: Prebiyotik gıdalar
Probiyotiklerin vücudumuz için faydalarını öğrendiğimize göre bu dost bakterileri nasıl beslemeyiz? Probiyotiklerin en sevdiği besin kaynağı olan prebiyotik gıdaları beslenmemize eklemeliyiz. Çünkü prebiyotikler iyi bakterilerimizi besler ve çoğalmalarına yardımcı olurlar. Bu gıdalar; pırasa, enginar, soğan, sarımsak, kuşkonmaz, baklagiller, hindiba muz ve yer elmasıdır.
Sağlıklı bir yaşamın parçası haline gelen probiyotikler ile vücudunuz için neler yapabileceğini biliyorsunuz. Dolayısıyla artık probiyotik ve prebiyotik içeren doğal gıdaları beslenmenize eklemenin zamanı geldi. Probiyotik takviyelerinin size özel kullanım süresi ve dozu ile ilgili bir uzmana danışmayı unutmayın!