X

Poğaça Kaç Kalori?

 

Poğaça genelde pek çok insanın kahvaltıda yemekten zevk aldığı hamur işlerinden bir tanesidir. Çoğunlukla beyaz undan yapılan poğaçaların sahip olduğu farklı iç harçlar, bu yiyeceğin neredeyse herkesin damak zevkine uygun hale gelmesini sağlamaktadır.

Poğaça oldukça lezzetli bir hamur işi olsa da tıpkı diğer hamur işleri gibi poğaça tüketirken de dikkatli olmanız gerekir. Özellikle de kalori alımınıza dikkat ediyor ve kilo vermeye çalışıyorsanız, poğaçayı makul miktarlarda çok sık olmayacak şekilde tüketmeniz gerekir.

Poğaçanın Besin Değerleri

Poğaçanın büyük bir kısmı karbonhidrattan oluşmakla birlikte 45 gramlık bir poğaçanın besin değerleri yaklaşık olarak şu şekildedir:

Kalori: 143

Karbonhidrat: 16 gram

Yağ: 6 gram

Protein: 3 gram

Yukarıda yer alan değerler sade poğaça için verilmiştir. Poğaçanın kalorisi ve besin değerleri, kullanılan una ve iç malzemeye göre farklılık gösterecektir. Örneğin, peynirli poğaça tüketirseniz, bunun kalorisi sade poğaçaya göre daha fazla olacak ve yağ oranı yükselecektir.

45 gramlık sade poğaçanın 16 gramı karbonhidrattır ve karbonhidrat vücudumuzun ana enerji kaynağıdır. Bununla birlikte beyaz unla yapılan poğaçada rafine karbonhidrat bulunmakta ve bunların bazı sağlık sorunlarını tetikleyebileceği bilinmektedir. Bu nedenle poğaça alırken tam tahıl unundan yapılmış olmasına dikkat ederseniz, sağlığınız açısından daha iyi bir seçim yapmış olursunuz.

Poğaçanın Faydaları

Poğaça, beyaz undan yapıldığında sağlık açısından zararlı olabilse de tam tahıl unundan yapılan poğaçalar, sağlık açısından faydalı olabilir. Tam tahıllar, lif ve antioksidanlar bakımından zengindir ve bu sayede diyabete, kansere ve obeziteye karşı korunmaya yardımcı olur.

Tam tahıllar aynı zamanda B vitaminler, demir, selenyum ve magnezyum bakımından da zengindir. Bu önemli besinler vücudun bağışıklık sisteminin sağlıklı bir şekilde işlemesi ve yeni hücrelerin oluşması açısından önemlidir.

Düzenli olarak tam tahıl tüketmenin daha düşük Vücut Kitle İndeksi ve daha az kilo artışıyla da ilişkili olduğu bilinmektedir. Bu nedenle uzmanlar günlük beslenmenin en az yarısının tam tahıl olmasını önermektedir.

Poğaçanın Zararları

Sağlıklı bir beslenme düzeninde ara sıra poğaça tüketmenizin bir zararı olmasa da çok sık poğaça yemenizin bazı zararları olabilir. Bunlardan bazıları şu şekildedir:

Kalori bakımından yüksektir

Poğaçayla ilgili en büyük sorun, kalorisinin yüksek olması ve tek seferde çok sayıda tüketilmesidir. Üstelik bazı poğaçalar küçükken bazıları daha büyük ve daha çok malzeme içerdiği için tek seferde ihtiyacın çok daha üzerinde kalori alınasına neden olabilir ve hatta kendi başına büyük bir öğün olabilir.

Poğaça dahil olmak üzere herhangi bir yiyecekten çok fazla kalori almanız, sağlıksız kilo almaya neden olacak ve kilo vermeyi zorlaştıracaktır. Bu nedenle özellikle kilonuza dikkat ediyorsanız, poğaçanın kalorisi konusunda dikkatli olmalı ve ölçülü olarak tüketmelisiniz.

Rafine karbonhidrat bakımından yüksektir

Poğaça genelde beyaz unla yapıldığı için rafine karbonhidrat bakımından zengin bir yiyecektir. Bazı araştırmalara göre rafine karbonhidratları yüksek miktarlarda tüketmek, kalp hastalıkları ve tip 2 diyabet gibi kronik sağlık sorunlarına yol açabilmektedir.

İşlenmiş gıdalar bakımından zengin beslenme düzeninin aynı zamanda genel olarak kötü bir kaliteye sahip olduğu söylenebilir. Bununla birlikte poğaçayı ölçülü olarak ara sıra tükettiğiniz ve diğer besinleri beslenme düzeninize dahil ettiğiniz sürece sorun yaşama ihtimaliniz düşük olacaktır.

Poğaça Yemek Kilo Aldırır mı?

Poğaça, kalorisi yüksek bir yiyecek olduğu için ölçülü bir şekilde tüketilmediği takdirde kilo almaya neden olacaktır. Ancak alacağınız bazı önlemler ile poğaçanın zararlı etkilerinden korunmanız mümkün.

Porsiyon büyüklüğüne dikkat edin

Poğaça tüketecekseniz, beslenme düzeninizde hedeflediğiniz karbonhidrattan fazlasını almamak için küçük bir poğaça yiyebilir ya da büyük bir poğaçanın yarısını tüketebilirsiniz. Diğer yarıyı sonra yemek üzere saklayabilir ya da başka biriyle paylaşabilirsiniz.

Sevdiğiniz poğaçanın kalorisi yüksekse ve pek sağlıklı değilse daha sağlıklı bir hamur işine yönelebilir ya da poğaça tüketme sıklığınızı azaltabilirsiniz. Bunun için kahvaltıda poğaça yerine başka şeyler tüketerek poğaçayı ara sıra yiyeceğiniz bir yiyecek haline getirebilirsiniz.

İçindekiler konusunda dikkatli olun

Poğaçanızı kendiniz hazırlıyorsanız, tam tahıl unu kullanarak daha sağlıklı hale getirebilirsiniz. Ayrıca sodyum alımınızı azaltmak için çok fazla tuz eklemekten kaçınabilirsiniz. Poğaçayı dışarıdan alıyorsanız, kullandıkları unu sorabilir ve buna göre tam tahıl unundan hazırlanmış poğaçaları tercih edebilirsiniz.

İç harcına dikkat edin

Poğaçanın iç harcı ya da üzerine eklenen şeyler, poğaçanın çok daha kalorili hale gelmesine neden olabilir. Özellikle krem peynir içeren poğaçaların kalorisi yüksek olduğu için zeytinli ya da boş poğaçalara yönelebilirsiniz. Sade alacağınız poğaçanın yanına domates, salatalık, yumurta ve zeytin koyarak daha dengeli ve sağlıklı bir kahvaltı elde edebilirsiniz.

Poğaça Nasıl Yapılır?

Poğaça, herkesin kendi zevkine göre yapabileceği bir hamur işi olduğu için poğaça hamurunun nasıl yapıldığını öğrendikten sonra hamurun içerisine istediğiniz malzemeleri koyarak lezzetli poğaçalar elde edebilirsiniz.

Poğaça hamuru için ihtiyacınız olan malzemeler şu şekilde:

  • 2-3 bardak un
  • 2 bardak yoğurt
  • ¾ bardak tereyağı ya da margarin (erimiş halde) veya 2 çay bardağı sıvı yağ
  • 2,5 çay kaşığı kabartma tozu
  • ¼ çay kaşığı şeker

Poğaçanın hamurunu hazırlamak için tüm malzemeleri büyük bir kabın içerisine koyun. Hamuru ellerinizle iyice özdeşleşecek şekilde yoğurun. Un az geldiyse hamurunuz kulak memesi kıvamına gelene kadar azar azar un ekleyin.

Hamur hazır hale geldikten sonra her bir poğaçanın ne büyüklükte olmasını istiyorsanız, hamurunuzu buna göre eşit parçalara ayırın. Ardından hamurları un serptiğiniz tezgaha alıp hafifçe bastırarak düzleştirin. Bu aşamada iç harcı kullanacaksanız, hamurun ortasına harcınızdan az bir miktar koyun ve ardından hamurun kenarlarını birleştirerek hamuru kapatın.

Poğaçanızda iç harç olarak patates, zeytin ya da peynir gibi malzemeler kullanabilirsiniz. Bu aşamada ne kullanacağınız, tamamen sizin damak tadınıza bağlıdır ve ne malzeme koyarsanız koyun, poğaçalarınız güzel bir şekilde pişecektir.

Tüm poğaçalar hazır olduktan sonra fırın tepsisine yağlı kağıt serip üzerine poğaçaları yerleştirin. Poğaçalar arasında biraz boşluk koymanız, poğaçaların piştiklerinde birbirlerine yapışmalarını önleyecektir. Tepsiyi 180 derecede önceden ısıttığınız fırına yerleştirin ve poğaçaların rengi değişip altın sarısı ila kahverengi arasında bir renk alana kadar pişmelerini bekleyin. Poğaçaları fırına vermeden önce üstlerine yumurta sarısı sürebilir ve dilerseniz susam ya da çörekotu ekleyebilirsiniz.  

Poğaça Neden Mide Yakar?

Poğaçanın mide yakmasının nedeni, içerisinde bulunan yağdan kaynaklanmaktadır. Yağlı yiyecekler, özellikle gastrit ve reflü gibi mide rahatsızlıkları yaşayan kişilerin uzak durması gereken yiyeceklerdir. Bu nedenle mide rahatsızlığınız varsa poğaçadan uzak durmanız faydalı olabilir.

Mide yanması aynı zamanda çok fazla yedikten sonra da meydana gelebilir. Örneğin, çok fazla poğaça tükettiyseniz, yemekten sonra mideniz fazla yemekten dolayı gerilebilir ve mide asidi mideden yukarı doğru hareket ederek yanma hissine neden olabilir.

Yağlı yiyecekler, mideye yerleşerek midenin daha fazla asit üretmesine ve sindirim sisteminin tahriş olmasına neden olabilir. Bu da LES gevşekliği denen duruma yol açarak yalnızca mide asidinin tahriş edici olmasına değil, aynı zamanda mide içeriğinin boğaza doğru çıkmasına sebep olabilir.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale