X

PMS nedir, neden olur: PMS dönemi hakkında bilmeniz gereken her şey

Muhtemelen adet döngünüzün yaklaştığına dair bazı belirtiler yaşıyorsunuzdur. Çoğu kadın için bu belirtiler hafif seyretse de bazıları için adet döneminden önceki günler bir hayli zor geçebilir. Eğer adet öncesi belirtileriniz günlük yaşamınızı engelliyorsa adet öncesi sendromuna (PMS) sahip olabilirsiniz. Peki PMS nedir?

Adet döngüsü yaşamın doğal bir parçası. Ve bu döngü boyunca sürekli olarak değişen hormon seviyeleri, ayın herhangi bir zamanında normalden daha farklı davranmanıza yol açabilir. Eğer PMS’iniz olduğunu düşünüyor ve bunu bir sorun olarak görüyorsanız PMS’i yönetmenin yollarını keşfedebilirsiniz. PMS, sizi fiziksel, duygusal veya davranışsal olarak farklı düzeylerde etkileyebilecek bir dizi değişiklikten oluşuyor. Ve bu değişiklikler, adet döneminden 1- 2 hafta önce ortaya çıkabiliyor. Adet döneminiz başladığında veya başladıktan hemen sonra ise genellikle tamamen ya da kısmen kayboluyor. PMS nedir, PMS dönemi ne demek, PMS dönemi nasıl atlatılır, PMS döneminde neler olur gibi PMS dönemi hakkında tüm merak ettikleriniz için yazımızı okumaya devam edin.

Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren öğelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurun.

PMS nedir?

Premenstrüel sendrom, kısaca PMS, adet döngüsünün belirli günlerinde, genellikle adet görmeden hemen önce bireyin duygularını, fiziksel sağlığını ve davranışlarını etkileyen bir durum/ sendrom olarak tanımlanıyor. Bu durumun adet gören bireylerin yüzde 90’ından daha fazlasını etkilediği bilinmekte. Doktorunuzun size PMS tanısı koyabilmesi için ise adet döngüsünün günlük yaşamınızın bazı yönlerini olumsuz etkilemesi gerekiyor.

PMS belirtileri, çoğunlukla menstrüasyondan 5-11 gün önce başlayabiliyor ve genellikle menstrüasyon başladığında tamamen kaybolabiliyor. PMS’nin kesin nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte uzunluğu, ne zaman ortaya çıktığı ve nasıl deneyimlendiği kişiden kişiye farklılık gösterebiliyor. Bununla birlikte araştırmacılar arasındaki yaygın görüş, adet döngüsünün başlangıcında hem cinsiyet hormonlarında hem de serotonin seviyelerindeki değişikliklerden kaynaklandığı yönünde.

Ayın belirli zamanlarında östrojen ve progesteron seviyeleri yükseliyor. Bu hormonlardaki artış ruh hali değişimlerine, kaygıya ve sinirliliğe neden olabiliyor. Yumurtalık steroidleri ayrıca beyninizin adet öncesi semptomlarla ilişkili bölümlerindeki aktiviteyi de modüle edebiliyor. Benzer şekilde mutluluk hormonu olarak adlandırılan serotonin seviyeleri de ruh hali üzerinde etki sahibi olabiliyor. Serotonin, beyninizde ve bağırsaklarınızda bulunan ve ruh halinizi, duygularınızı, düşüncelerinizi etkileyen bir kimyasal olarak biliniyor.

PMS için olası risk faktörlerini şu şekilde sıralayabiliriz:

  • Doğum sonrası depresyon veya bipolar bozukluk gibi duygudurum bozuklukları öyküsü
  • Ailede PMS öyküsü
  • Ailede depresyon öyküsü
  • Aile içi şiddet
  • Madde bağımlılığı
  • Fiziksel ve duygusal travma

PMS belirtileri nelerdir?

PMS nedir açıkladıktan sonra PMS belirtilerine bakalım. Adet gören bireylerin çoğunda hafiften (bireylerin yaklaşık yüzde 75’inde) şiddetliye (bireylerin yaklaşık yüzde 20 ile 30’unda) kadar değişen adet öncesi semptomları olduğu düşünülüyor. Ayrıca şiddetli semptomları olan bireylerin yaklaşık yüzde 8’i için PMS, düşük yaşam kalitesi ile bağlantılı olabiliyor. Görüldüğü gibi PMS, fiziksel ve duygusal belirtiler içeren, oldukça karmaşık bir durum.

Dişi bir bireyin adet döngüsü ortalama 28 gün sürüyor. Bir yumurtanın yumurtalıklardan salındığı dönem olan yumurtlama ise, yaklaşık olarak döngünün 14. gününde gerçekleşiyor. Adet veya kanama, döngünün 28. gününde meydana geldiği gibi, iki kanama arasındaki zaman bireysel farklılıklar gösterebiliyor. PMS belirtileri ise 14. gün civarında başlayabilir ve adetin başlamasından +/- 7 gün sonrasına kadar sürebilir. İşte, PMS döneminde neler olur sorusuna yanıt olabilecek yaygın belirtiler:

  • Karın şişkinliği
  • Karın ağrısı
  • Göğüslerde hassasiyet
  • Şekerli yiyecekler tüketme isteği
  • Kabızlık ya da ishal
  • Baş ağrısı
  • Işığa veya sese duyarlılık
  • Yorgunluk
  • Sinirlilik
  • Uyku düzeninde değişiklikler
  • Kaygı
  • Depresyon
  • Üzüntü
  • Duygusal patlamalar

PMS neden olur?

Tüm bu bilgiler ışığında premenstrüel sendrom neden olur? Yukarıda da bahsettiğimiz gibi PMS’in kesin nedeni bilinmiyor. Ancak PMS’e katkıda bulunan çeşitli faktörler bulunabiliyor:

  • Stres
  • Psikolojik durum
  • Zayıf fiziksel sağlık
  • İdeal kilodan fazla/düşük kilo ve obezite
  • Sigara içmek
  • Aile öyküsü ve genetik
  • Kültürel ve sosyal çevre

Bu faktörler aynı zamanda PMS kimlerde görülür sorusunun da yanıtı olarak sayılabilir.

PMS dönemi nasıl atlatılır?

Veya adet öncesi sendromuna ne iyi gelir? PMS bir hastalık olmadığı için tedavisine yönelik bir protokol de bulunmuyor. Ancak belirtilerini hafifletecek adımlar atabilirsiniz. Hafif veya orta derecede adet öncesi sendromunuz varsa şu önerileri dikkate almanızda fayda var:

  • Karın şişkinliğini hafifletmek için bol miktarda sıvı içmek.
  • Genel sağlık ve enerji seviyenizi iyileştirmek için dengeli bir diyet benimsemek; bu da bol meyve ve sebze tüketmek; şeker, tuz, kafein ve alkol alımınızı azaltmak anlamlarına gelebilir.
  • Krampları ve ruh hali değişimlerini azaltmak için doktor önerisiyle folik asit, B-6 vitamini, kalsiyum ve magnezyum gibi takviyeler almak.
  • Semptomları azaltmak için doktor önerisiyle D vitamini almak.
  • Yorgunluğu azaltmak için en az 8 saat gece uykusu uyumak.
  • Şişkinliği azaltmak ve zihinsel sağlığınızı iyileştirmek için egzersiz yapmak.
  • Ayrıca kas ağrılarını, baş ağrılarını ve mide kramplarını hafifletmek için doktorunuzun önerisiyle, onun belirttiği şekilde ağrı kesici ilaçlar kullanabilirsiniz.

Şiddetli PMS: Adet öncesi disforik bozukluk nedir?

Şiddetli PMS semptomları çok nadir olarak görülür. Şiddetli semptomları olan kadınların küçük bir yüzdesinde adet öncesi disforik bozukluk (PMDD) olabilir. Yapılan araştırmalar, PMDD’nin kadınların yaklaşık yüzde 3- 8’ini etkilediğini gösteriyor. PMDD’nin belirtileri ise şunları içerebiliyor:

  • Depresyon
  • İntihar düşünceleri
  • Panik ataklar
  • Aşırı kaygı
  • Şiddetli ruh hali değişimleri ve kontrol edilemeyen öfke patlamaları
  • Günlük aktivitelere ilgi eksikliği
  • Uykusuzluk
  • Düşünme veya odaklanma sorunları
  • Çok fazla yeme isteği
  • Ağrılı kramplar
  • Şişkinlik

PMDD belirtileri östrojen ve progesteron seviyelerindeki değişiklikler nedeniyle ortaya çıkabilir. Düşük serotonin seviyeleri ile PMDD arasında bir bağlantı da mevcut olduğu biliniyor. Doktorunuz diğer tıbbi sorunları ekarte etmek için aşağıdakileri yapabilir:

  • Fiziki muayene
  • Jinekolojik muayene
  • Tam kan sayımı
  • Karaciğer fonksiyon testi
  • Ayrıca doktorunuz bazı durumlarda bir psikiyatrik değerlendirme önerebilir. Kişisel veya ailede majör depresyon, madde kullanımı, travma veya stres öyküsü PMDD belirtilerini tetikleyebilir veya kötüleştirebilir.

PMDD tedavisi kişiden kişiye değişiklik gösterir. Doktorunuz size PMDD tanısı koyduktan sonra şunları önerebilir:

  • Günlük egzersizler
  • Çeşitli vitamin takviyeleri
  • Kafeinsiz diyet
  • Bireysel terapi veya grup terapisi
  • Stres yönetimi pratikleri
  • Çeşitli ilaç tedavileri

Son söz

PMS nedir detaylıca açıkladık. Eğer adet döngünüz yaşamınızı ciddi şekilde etkiliyorsa çeşitli yaşam tarzı değişikleri yapabilir veya doktorunuza danışarak yardım alabilirsiniz. Sizin için en iyi tedaviyi bulmak için denemeniz gerekebilir. Bu terapileri ve tedavileri denerken PMS günlüğü tutmak ve herhangi bir semptomu kaydetmek iyi bir fikir olabilir. Böylece doktorunuza daha detaylı belirtiler sunabilir ve doğru yönlendirmeye daha kolay ulaşabilirsiniz. PMS’le başa çıkmak ve daha rahat adet döngüleri yaşamak için ayrıca;

  • Haftada en az 3 kez düzenli egzersiz yapın.
  • Sigara içmeyin.
  • Adetinizden iki hafta önce kafeini ve alkolü azaltın, ideal olarak hiç tüketmeyin.
  • Yeterli uyku alın.
  • Sizin için işe yarayan şekilde stresinizi yönetin.
  • Daha küçük öğünleri, daha sık tüketin.
  • Tuzlu yiyecek alımını azaltın.
  • Günlük diyetinize daha fazla taze meyve, sebze ve tam tahıllı gıdalar ekleyin.
  • Süt ürünleri alımını artırın.
  • Aşırı yağlı ve şekerli yiyeceklerden uzak durun.
  • Elinizin altında her zaman lezzetli ve sağlıklı atıştırmalık alternatifleri olduğundan emin olun.
  • Yemek seçimlerinizi PMS günlüğünüze kaydedin; yiyecek alımınızı grafiklendirmek, aşırı yağlı ve şekerli atıştırmalıkları ne kadar tükettiğinizden haberdar olmanıza yardımcı olabilir.

Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren öğelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurun.

İlginizi çekebilir: Adet ağrılarınız için yapabileceğiniz bir şeyler var: Dismenore için egzersizler

Kaynak: Healthline

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.



21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?



İlgili Makale