X

Pırasa Kaç Kalori?

Pırasa, soğan, sarımsak gibi bazı sebzeler ile aynı aileye dahil olan bitkilerden bir tanesidir.

Dev bir yeşil soğan gibi görünür ancak daha hafiftir, aroması daha tatlıdır ve piştiğinde daha kremamsı bir dokusu vardır.

Pırasa genellikle yetiştirilen bir sebzedir ancak çeşitli yörelerde doğada kendi kendine yetişen türleri de toplanarak tüketilir.

Doğada bulunan türleri özellikle güçlü aromasından dolayı tercih edilir.

Pırasanın tüm türleri besleyicidir ve sağlığa pek çok faydası olduğu belirtilir.

Pırasa Kaç Kalori, Besin Değeri Nedir?

Pırasanın kalorisi düşük, lif düzeyi yüksektir ve yağ miktarı sıfırdır. Bir kaselik bir porsiyonundaki besin değerleri aşağı yukarı şu şekilde:

  • Kalori: 54 kcal
  • Protein: 1 g
  • Yağ: 0 g
  • Karbonhidrat: 13 g
  • Lif: 2 g
  • Şeker: 4 g

Pırasada bu temel besin değerlerinin yanında K vitamini de bol miktarda bulunur. Buna ek olarak barındırdığı bazı mikrobesinler aşağıdaki şekilde:

  • Manganez
  • Bakır
  • Folat
  • Demir
  • C Vitamini
  • B6 Vitamini

Pırasa besinler bakımından yoğun bir sebzedir. Yani kalorisi düşük olmasına karşın vitaminler ve mineraller bakımından zengindir.

Özellikle provitamin A karotenoidler bakımından çok zengindir ve bu karotenoidler bedende A vitaminine dönüştürülürler. A vitamini görme, bağışıklık sistemi, üreme ve hücre iletişimi için önemlidir. Ayrıca kan pıhtılaşması ve kalp sağlığı için gerekli olan K1 vitamini için de iyi bir kaynaktır.

Sadece bir kasesi bile günlük A ve K vitamini ihtiyacınızın %30’undan fazlasını karşılamaya yardımcı olabilir. Ayrıca folat ve manganez ihtiyacının ise %15’i civarını karşılar. Pırasada bulunan folat kalp hastalıkları komplikasyonlarını azaltabileceği gibi gebelikte de yeterli miktarda tüketilmesi beklenen bir besindir. Ayrıca kalsiyum, demir, potasyum ve çinko da az miktarda olsa da pırasada vardır.

Pırasanın Sağlığa Faydaları Nelerdir?

Faydalı Bitkisel Bileşenler Bakımından Zengindir

Pırasa zengin bir antioksidan kaynağıdır ve özellikle polifenoller ile sülfür bileşenlere bol miktarda sahiptir.

Antioksidanlar hücrelere zarar veren ve diyabet, kanser, kalp hastalıkları gibi hastalıklara katkıda bulunan oksidasyon ile savaşırlar.

Pırasa özellikle kaempferol adı verilen polifenol antioksidan bakımından iyi bir kaynaktır ve bu bileşenin kalp hastalıkları ile bazı kanser türlerine karşı koruma sağladığı belirtiliyor.

Ayrıca iyi bir allicin kaynağıdır ve bu faydalı sülfür bileşeni sarımsağa da mikrop karşıtı, kolesterolü düşüren ve kanser karşıtı özellikler veren maddedir.

İnflamasyonu Azaltabilir ve Kalp Sağlığını İyileştirebilir

Pırasa soğan ve sarımsak ile aynı aileden gelir ve çeşitli çalışmalarda bu aileye ait sebzelerin kalp hastalıkları ve inme riskinde azalma sağlayabildikleri belirtiliyor.

Bu çalışmaların büyük kısmında soğan ve sarımsağın etkilerine göz atılsa da, pırasada da inflamasyonu azalttığı ve kalp hastalıklarına karşı koruma sağladığı belirtilen faydalı bileşenler bulunuyorlar.

Örneğin pırasadaki kaempferolün anti-inflamatuvar özellikleri var. Kaempferol zengini gıdaların daha düşük kalp krizi riski ve kalp hastalıklarına bağlı ölüm ile bağlantısı vardır.

Ayrıca pırasa iyi bir allicin ve thiosülfinatlar kaynağıdır ve bu sülfür bileşenleri kolesterolü, tansiyonu ve kan pıhtılarının oluşumunu engelleyerek kalp sağlığına fayda sağlayabilirler.

Kilo Vermeye Yardımcı Olabilir

Çoğu sebze gibi pırasa da kilo vermeye yardımcı olabilir.

100 gram pişmiş pırasada sadece 31 kalori vardır ve bu nedenle porsiyon başına çok az kalori barındırdığı söylenebilir.

Bunun yanında pırasanın iyi bir su ve lif kaynağı olması, açlığı önlemeye, tokluk hissini arttırmaya ve daha az yemenize yardımcı olabilir.

Ayrıca çözünür lifler bakımından da zengindir ve bu lifler bağırsaklarınızda bir jel haline gelerek açlığı ve iştahı azaltmaya yardımcı olurlar.

Buna ek olarak araştırmalara göre sebzeler bakımından zengin bir beslenme zaman içerisinde kilo vermeye veya kilo alışta azalmaya yardımcı oluyorlar. Beslenmenize pırasa eklemek genel sebze alımınızı arttırarak bu etkinin çoğalmasına katkı sağlayabilir.

Belli Kanser Türlerine Karşı Koruma Sağlayabilir

Pırasa kanserle savaşan çeşitli bileşenlere sahiptir.

Örneğin pırasada bulunan kaempferolün kanser başta olmak üzere kronik hastalıklar bakımından risk azalması ile bağlantılı olduğu belirtiliyor. Test tüpü çalışmalarına göre kaempferol inflamasyonu azaltarak, kanser hücrelerini öldürerek ve bu hücrelerin yayılımına engel olarak kanserle savaşabiliyor.

Pırasa bir sülfür bileşeni olan allicin bakımından da zengin ve bu bileşenin de kanser karşıtı etkileri olduğu düşünülüyor.

Hayvan deneylerine göre selenyum bakımından zengin topraklarda yetiştirilen pırasa türlerinin farelerde kanser oranlarında azalma sağladığı belirtiliyor.

Ayrıca insan deneylerine göre düzenli olarak bu aileye dahil bitkileri tüketenlerde mide kanseri riski, nadiren tüketenlere göre %46 daha düşük. Bu bitkilerin tüketimi kolorektal kanser riskinde azalmayla da bağlantılı görülüyor.

Ancak buradan kesin sonuçlara varmak için daha fazla deney gerekiyor.

Sağlıklı Bir Sindirime Yardımcı Olabilir

Pırasa sindirimi iyileştirebilir.

Çünkü bir çözünür lif kaynağıdır ve ayrıca prebiyotiklere de sahiptir ve bunlar bağırsakları sağlıklı tutmaya yardımcı olurlar.

Bağırsaklardaki bakteriler prebiyotikleri kullanarak asetat, propionat ve butirat gibi kısa zincirli yağ asitleri üretirler. Bunlar inflamasyonu azaltabilir ve bağırsak sağlığını güçlendirebilirler.

Araştırmalara göre prebiyotik zengini bir beslenme bedenin besin emilim miktarlarında da artış sağlayabilir ve bu da genel sağlığa katkı sağlayabilir.

Diğer Potansiyel Faydaları

Pırasa üzerine olan araştırmalar soğan ve sarımsak kadar fazla değil ancak bazı yeni araştırmalara göre başka faydaları da olabilir.

İçerisindeki sülfür bileşenlerinin kan şekeri düzeylerini etkili bir şekilde düşürdüklerine dair çalışmalar mevcut.

Ayrıca bu bileşenler beyni de yaşa bağlı zihinsel gerileme ve hastalıklara karşı koruyabilirler.

Hayvanlar ile yapılan deneylere göre kaempferol maddesi bakteri, virüs ve mantar enfeksiyonlarına karşı koruma sağlayabiliyor.

Pırasanın Sağlığa Zararları Nelerdir?

Pırasa alerjisi nadir görülen bir alerji türü olduğundan karşılaşmak çok olası değildir fakat yine de soğan, sarımsak gibi aynı aileye dahil olan diğer sebzelere karşı bir alerjik tepkiniz varsa, pırasa da benzer sonuçlara sebep olabilir. Bu nedenle bir alerji belirtisi görmeniz durumunda doktorunuza görünmeniz en doğrusu olacaktır.

Pırasa Nasıl Tüketilebilir?

Pırasa beslenmeye eklenebilecek lezzetli, besleyici ve güçlü bir araçtır.

Onu hazırlamak için köklerini ve koyu yeşil uçlarını kesin, sadece beyaz ve açık yeşil kısımlarını kullanın.

Sonrasında bu parçaları boyu boyunca kesin ve akan suda temizleyin, topraktan arındırın.

Bu şekilde çiğ tüketilebilir ancak turşusunu yapmak, haşlamak, kavurmak, fırında pişirmek gibi pek çok yönteme de uygundur.

Çorbalarda, dip soslarında, yahnilerde, salatalarda, kavurmalarda ve patates yemeklerinde güzel bir malzeme olur. Tek başına pişirilerek tüketilmesi de mümkündür.

Çiğ pırasa buzdolabında bir hafta kadar bekleyebilir ve pişmiş pırasa ise iki gün kadar dayanır.

Pırasanın doğada yetişen versiyonlarını alacak olursanız bunların aromalarının çok güçlü olduğunu ve bu nedenle farklı miktarlarda koyulması gerektiğini de unutmayın.

Sonuç Olarak

Pırasa ve onun tüm türleri, sindirimi iyileştirebilecek, kilo vermeye yardımcı olabilecek, inflamasyonları azaltabilecek, kalp hastalıkları ve kanser ile savaşabilecek çeşitli besinlere ve faydalı bileşenlere sahiptirler.

Ayrıca kan şekeri düzeylerini düşürebilir, beyni koruyabilir, enfeksiyonlar ile savaşabilir.

Pırasa sarımsak ve soğan gibi sağlıklı bir beslenmenin en temel unsurlarından bir tanesi olabilir.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale