X

Pandemik zamanlarda çocuk olmak: “Olmaz”lar arasında güzel anlara tutunmanın gücü

Tüm hayat hikayemizi şekillendiren dönemlerden geçiyoruz. 2020 kendi miladını yazıyor neon ışıklarıyla. Her ev farklı renklerle bezeniyor, her yemeğe farklı bir çeşni katıyor bu “pandemik zamanlar”…

Hastalık riski ya da daha zoru hastası veya kaybı olan evlerdeki yangınlar bambaşka. Sağlıklı evlerde ise kaygıyla karışık merak (Acaba şimdi ne olacak?), alışmayla karışık şaşkınlık (Bu da nereden çıktı şimdi?) var sürekli. Her gün yeni bir habere, gelişmeye uyanabiliyoruz çünkü. Adapte olmamız gerekiyor. Bu bir yol, bir yolculuk. Ve hepimiz bir şekilde, kervanda kendimize göre ilerlemeye devam ediyoruz. Çünkü hayat akıyor, durmuyor. Her zamanki gibi.

Bu yeni akış hali, akışta olmaya en yakın olan çocukları bile çok tuhaf etkiliyor. Çünkü anlamlandıramadıkları bir endişe denizindeler, çok sık “Olmaz” duyuyorlar artık. Parktaki aletlerle oynayamıyorlar, “çünkü virüs var.” Diplerindeki kumsalda kale yapamıyorlar, “çünkü virüs var.” Okulun bahçesinde top oynamak yasak, “çünkü virüs var.” Dedeyle oynamaya gidemiyorlar, “çünkü virüs var.” Gözle göremedikleri bir şeyden sürekli sakınılıyorlar; bazen kendileri, çoğu zamansa etrafları için.

Çocuklu haneler için “online eğitim” de bu önlem paketinin içinde yer alıyor. Geçen dönem ucundan tattırılan, bu dönemse resmen içine düşülen bir kazan. Mini mini parmaklar zoom üzerinde buluşuyor ve teneffüsler evin farklı odalarında yaşanıyor, okul bahçesi yerine.

Okullar telkinde bulunuyor “Siz anne, baba olarak sadece sevginizi verin, gerisini bize bırakın” diye. Sürekli birbirimize duracağımız yerleri, mevcudiyetimizi hatırlatmamız gerekiyor. Çünkü tüm roller ve her şey karışmaya, bulanmaya çok müsait. Özellikle şimdilerde…

Karantina günlerinde sevdiğinden, online eğitim döneminde de çocuğundan soğuyan, sonra da bunun için hayıflanan nice kadın var şu an bu coğrafyada. Keşke hiç bilmeseydim, görmeseydim, duymasaydım dediğimiz şeyler, “anı” olarak ekleniyor yaşam hanelerimize.

Kendi çocukluğumuz, öğrenci zamanlarımız hortluyor bazen, ister istemez. Başarı, başarısızlık levhalarımız yeniden meydana çıkıyor. Arka odada olsa bile, ona yöneltilen soruya ne cevap verdiğini duymaya çalıştığımız insan, çocuğumuz olmaktan çıkıp kendi küçüklüğümüze uzanıyor. “Ne dedi, ne demedi, neden öyle dedi?”ler yepyeni boyutlar katıyor ilişkimize.

Eğitim şu dönem okula “uzaktan” olsa da, eve gayet “yakından” olduğu için tüm algılarımızı yerinden oynatıyor. Ben ilk hafta geceleri uyuyamıyorum misal. Kendimi tuhaf endişelerin içinde buluyorum sabaha karşı, nefesim daralıyor. “Sen bu yolu geçtin” diyorum, “hemen tüm okullarından mezun oldun, ununu eledin, eleğini astın” diyorum, olmuyor. “Şimdi onlar düşünsün” diyorum, olmuyor. “Hadi uyu kızım” diyorum, olmuyor. “Hadi uyu, bak yarın ders var, sabah kalkıp, oğluna kahvaltı hazırlayıp, sonra onu ruhsal olarak derse hazırlayacaksın, hatta sonra işe gideceksin” diyorum, o zaman uykum daha da kaçıyor. Sağa dönüyorum, olmuyor, sola dönüyorum, olmuyor. Ama hayat akıyor ve evet, o sabah kendiliğinden geliyor. Çünkü evet, her gece bir sabaha çıkıyor.

Ve o sabahların en güzel saatlerinde, o tatlı çocuğa sarılarak sakinleşebiliyorum aslında, tüm sesler ancak o zaman susuyor. Ve ben yeniden -ta en başından başlayarak- bana neyin iyi geldiğini anımsıyorum, teker teker, her sabah.

İyi gelen şeyleri anımsamak iyi geliyor, çünkü kalbinin yerini hatırlıyor insan. Suyun tadını hatırlamak gibi… Okulda top oynamanın, kuma ayak basmanın, vapurda çay içmenin, dolmuşta para uzatmanın, dışarıda mezeye ekmek banmanın, ağlayana ve kocaman gülümseyene sarılmanın tadını, kokusunu, rengini hatırlamak iyi geliyor, çünkü dayanma gücü veriyor.

Bu tarifi ve tasnifi zor dönemlerde, çocukluğumuz, ergenliğimiz, yetişkinliğimiz birbirine bu denli karışmışken, gece aniden bizi uyandıranın ne olduğunu bunca bilemezken, “en iyi hissettiğimiz” anları yeniden yeniden hatırlamak, devam edebilmek için güç veriyor. Çünkü yolculuk devam ediyor ve o tatlı anılar sabaha çıkışımızda yolumuzu gözlüyor ve her birimize “Günaydın” diyor.

İlginizi çekebilir: Günlük tutmaya başlamak için harika bir zaman: Korona günlükleriyle bugünleri hatırlayın

Sibel Ekdemir Kaya: Boğaziçi Üniversitesi’inden 2003’te mezun oldum. Hayatımı, pazarlama alanında çalışarak kazanıyorum. Her daim öğrenmeye, keşfetmeye ve keyif almaya hevesli bir kadınım. Profesyonel Koçluk, Çocuklar için Felsefe (P4C), Çocuklarla Yaratıcı Dans, Masal Anlatıcılığı ve Şiddetsiz İletişime Giriş gibi birçok eğitim aldım. Bazılarına göre “maymun iştahlı”, gönlüme göre ise “şaşırmayı” çok seven bir insanım. İlk çocuğumun 28 haftalık doğumu, hayatımızın en “şaşırtıcı” deneyimlerinden biri sayılabilir. Şimdi iki çocuk annesiyim ve çocuklarla öğrenmekten, keşfetmekten, kendimi anlamaya çalışmaktan büyük keyif alıyorum. Atölyeler düzenleyerek, annelerle ve çocuklarla buluşuyorum. Kendimi yazarak ifade etmeyi çok seviyorum. DIGITURK dergi, BUMED dergi, www.coffeedigital.com, www.blogcuanne.com gibi birçok farklı mecrada, kendime ve okucuya fayda sağlayacağını düşündüğümü konularda yazılar yazıyor ve söyleşiler yapıyorum.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale