Özgüven formülü: “Başkalarının ne düşündüğünü önemsemeyin”
Mutluluğa giden yolda,başkalarının hakkınızda ne düşündüğünü kendinize dert etmek ve kendinizi bu görüşler üzerinden yargılamak, yapabileceğiniz en büyük hata. Çünkü, çevrenizdekilerin hakkınızdaki olumsuz görüşleri, çoğu zaman sizi kendiniz olmaktan çıkarırken; “başkalarının olmanızı istediği kişi” ya da “olmak zorunda olduğunuz kişi”olmak için çabalamaya iter. Bu durum, zaman, enerji, özgüven kaybı kişilik bozulmalarının en büyük nedenlerindendir.
Uplifers olarak, kendiniz olma yolunda önünüze çıkan bu büyük engeli aşabilmeniz için, başkalarının hakkınızda neler düşündüğünü daha az önemsemenize yardımcı olacak önerileri bir araya getirdik.
1. Kimsenin mükemmel olmadığını aklınızdan çıkarmayın.
Kabul görme arzusu, insanoğlunun en büyük ihtiyaçlarından. Ancak bu arzu yüzünden sürekli diken üstündeyseniz ve herhangi bir hareketinizin öncesinde tekrar tekrar düşünüyorsanız; üzerinizdeki baskı oldukça zorlayıcı demektir.
Çevrenizin beklentileri ve getirdiği standartlar sizi mükemmel olmaya zorluyorsa, kendinize hatırlatın; “Kimse mükemmel değildir”. Etkilemek için uğraştığınız kişilerin de, kendilerine has kusurları, problemleri ve güvensizlikleri var.
2. Herkesin görüşü kendisine aittir.
Çevrenizdekilerin, hakkınızdaki olumsuz düşüncelerinin kendi deneyimleri ve değer yargılarına dayalı olduğunu aklınızdan çıkartmayın. Siz bu durumu değiştirmek için ne yaparsanız yapın, kendileri istemedikçe değer yargılarının ve düşüncelerinin değişmesi oldukça zor. Durum böyleyken, başkalarının düşünceleri aslında sizi değil, kendilerini ilgilendirir.
Çevrenizdekileri etkilemeye çalışmaktansa kendinize odaklanın ve zayıf olduğunu düşündüğünüz yönlerinizi güçlendirin.
3. Başkalarının görüşlerini kontrol edemeyeceğinizin bilincinde olun.
Herkesin değer yargıları, kendi tecrübelerine dayanarak oluşur. Siz başlarının düşüncelerini değiştirmeye çalışsanız da; değer yargılarını değiştiremeyeceğiniz için, düşüncelerini değiştirmeniz de mümkün olmayacaktır.
Bu durumda, çevrenizdekileri etkilemek için, onların standartların göre hareket etmeye çalışmaktansa, enerjinizi ve vaktinizi kendinizle olan ilişkinizi geliştirmek için kullanın.
4. Kendinizle ilgili düşünceleriniz, başkalarının düşüncelerini de etkiler.
İnsanın en büyük düşmanı, yine kendisidir. Kendimizi en acımasız şekilde eleştirirken; çoğu zaman başkalarının yargılamadığı gibi yargılar ve suçlarız.
Kendinizle ilgili güvensizliğe kapıldığınız ya da değersiz hissettiğiniz bir konuda, başkalarının da sizinle aynı şekilde düşündüğüne inanırsınız. Ne var ki, kendinizle ilgili bu şüphenizi çevrenize aktaran yine sizsiniz.
Başkalarına olduğunuz kadar, kendinize karşı da affedici olun. Çünkü hayat enerjinizi ve vaktinizi bu düşüncelerle harcayabileceğiniz kadar uzun değil.
Bunları yaparken;
- Kötü düşüncelerden uzaklaşmak zaman alacağından, sabırlı olun.
- Kendinizle ilgili olumsuz düşüncelerinizden kurtulmak için harekete geçin. Sevmediğiniz bir özelliğiniz varsa değiştirmek için çaba gösterin.
- Güvensizliklerinizden kurtulabilmek için, kendinizle olan iletişiminizi güçlü tutun.
- Kendinizi eleştirirken çok acımasız olmayın. İç dünyanızla barışarak kendinize gülmeyi öğrenin.
- Sizi olduğunuz gibi kabul eden kişilerle olan ilişkilerinizi güçlendirin.
Daha fazlası için; “Kendimizle pozitif iletişim kurmanın önemi”