Özgür müyüz: Özgür olduğumuzu sandığımız anlarda dürtülerimizin esiri olabilir miyiz?
Son zamanlarda Youtube’da sürekli Sinan Canan isimli bir profesörü dinliyorum. Kendisi biyolog ve bilimi bizim anlayacağımız dilden, gündelik hayata bağlayarak harika aktarıyor. Bana çok fazla yardımı olduğunu söylemek isterim ve hepinize de bu vasıtayla tavsiye ederim.
Geçen gün bir konuda konuşurken ettiği bir cümle dikkatimi çekti.
Şöyle: “Özgürlük, tüm arzu ve dürtülerine rağmen seçim yapabilmektir.”
Örneğin; yemek kokusu duyduğunda otomatikman yemeğe yönelmen ve yemek yemen özgür bir seçim değildir aslında. Bu, kendini sorgulamadan; gerçekten aç mıyım, ihtiyacım var mı diye bakmadan, otomatikman sadece koku dürtüsünün peşinden gitmektir. Veya cinsel arzu duyduğunda peşinden gitmek de aynı şekilde. Orada tam anlamıyla özgür bir seçimden bahsedilemez. Hatta seçimden bahsedilemez. O an tek yaptığımız, koku dürtüsü örneğinde olduğu gibi sadece cinsel arzunun yönlendirdiği noktaya yönelmektir.
Bu konu beni oldukça düşündürdü. Özgürlük kavramına çok değer veren ve önemini sürekli vurgulayan biri olarak çoğu zaman da özgürce seçim yaptığımı zannederken, aslında nasıl da yapmadığımı fark etmek beni biraz da sarstı. Hayatımda özgür seçimlerimle gururlanırken o kadar da özgür değil miydim yani? Yaptığım sadece dürtülerimin peşinden mi gitmekti? Sanırım çoğu zaman öyleymiş. Hatta düşününce bugün bile sanırım birçok seçimimi özgürce yapmadım. Ah çok acı! Ne mi yapacağız?
Her an ayık olacağız. Her an kendimizi izleyeceğiz. Her an kendimize “şu an buna gerçekten ihtiyacım var mı, yoksa sadece anlık bir dürtüyü mü dinliyorum?” diye soracağız. Epey de pratik işi. O kadar alışık ki birçoğumuz otomatik pilotta yaşamaya, davranmaya. Zaman verelim kendimize. Acelecilik egonun işi. Yenilmeden bunu da hep hatırlatalım kendimize.
Eğer bir şeyleri değiştirmek istiyorsak, eğer ki özgürlüğü gerçek anlamda tatmak istiyorsak her şeyden bağımsız; kolları sıvama zamanı. Kolları sıvama ve sessizce, daima içimize kulak vererek yaşamaya başlama zamanı. O zaman hadi bugün o gün olsun. Kendimize dikkat kesildiğimiz o gün. Pratiğimizin ilk günü. Bakalım neler olacak ve neleri fark ediyor olacağız? Kolay gelsin.
Sevgiyle…
İlginizi çekebilir: Kendimizi bırakmanın armağanı: Ancak bıraktığımızda hayat bize, bize iyi geleni verebiliyor