Oscar Ödül Töreni… Gerçekten büyülü… Özellikle bu kadar büyük ödül törenlerinde aylar öncesinden yapılan hazırlıklar, özenle seçilen parçalar, dünya modacılarının yarışı derken bu etkinlik daha da heyecan verici hale geliyor.
Beden tipimiz ne olursa olsun, heyecanla kırmızı halının trendlerini bekliyoruz, üzerinde günlerce konuşuyoruz. Kendimizi beğendiğimiz kıyafetin içerisinde hayal ediyoruz. Hatta bir adım ileri bile gidiyoruz; bu yaz katılacağımız o muhteşem düğünde giyeceğimiz kıyafetin modelini kırmızı halıdan seçiyoruz.
Kıyafetlerimizi seçerken öncelikle kendimizi içerisinde iyi hissettiğimiz renkleri tercih ediyoruz. Modanın etkisi yüksek olsa bile kendimizi ait hissettiğimiz renklerde mutlu oluyoruz. Bazen de rengini beğenip modelini umursamadan alıyor ve gardıroba mahkum ediyoruz. O zaman aslında bu yazının nedeni olan soruyu sorayım: “Siz kırmızı halıda yürüyecek olsaydınız hangi rengi giyerdiniz?”
Siz düşünedururken ben renkleri, kırmızı halıdaki ünlüleri ile sıralayayım:
Kırmızı halıda kırmızı giymek cesaret ister. Kırmızı; tonu, uyumu ve her modele uymaması ile zor bir renktir. Ama sıcak, uyarıcı, aktive edici ve heyecan verici özelliği ile tartışmasız fark yaratır. Vata ve Kapha’yı sıcaklaştıracak, üzerinizdeki soğuk etkisini yumuşatarak yanaklarına renk verecek tek renktir. Ama siz bir Pitta’ysanız iç renginiz kırmızı olduğu için kırmızı sizi daha fazla ateşleyecek ve dengeniz bozulacaktır.
90. Oscar Ödül Töreni’nde kırmızı enerjisi ile Meryl Streep ve Allison Janney dikkat çekti. Özellikle Allison Janney eşiyle birlikte röportaj verirken, kırmızı elbisesi ile balkon sohbetine de konu oldu.
Ashley Judd kırmızı halıda mor kıyafeti ile dikkat çekti. Kapha için denge, Vata için dengesizlik yaratan mor; enerji, mutluluk, heyecan verir, duyuları keskinleştirir.
Özel gecelerin özel rengi olan beyaz, kırmızı halıda kendini gösterdi. Jane Fonda, Margot Robbie ve Timothee Chalamet beyaz tercih edenlerdi. Özellikle Timothee Chalamet’in bembeyaz frağı örnek alınacak şıklıktaydı. Beyazın arındırıcı etkisi beden tipini bağımsız hale getirir. Tüm beden tipleri için uygun tek renktir. Beyaz tüm pozitif, negatif duygulardan bağımsız kendi içinde nötr renktir. Ayurvedik bilgiler beyazın taşıdığı tek bir duygu olduğunu söyler: Gurur. Beyazın çok özel ritüellerin rengi olması tesadüf değil.
Jennifer Lawrence, Sandra Bullock, Lupita Nyong’o kırmızı halıda altın rengini tercih edenlerdendi. Altın metal, renk olarak da gösterişli ve aktive edici etkiye sahiptir. Bu özellikleri ile Kapha ve Vata doshayı dengeleyicidir. Pitta üzerinde Pitta’nın sinirli, asabi özelliğini tetikleyen bir özelliği vardır.
Emily Blunt mavi rengi tercih etmişti. Pitta sakinleştirici, dengeleyici ve soğuk etkisi olan mavi, Kapha ve Vata’yı arttıran özelliğe sahiptir.
Eflatun rengi hafif, duyuları keskinleştiren, iç dengeyi sağlayan özelliklere sahiptir. Bu özellikleri ile Pitta ve Kapha’yı dengeler, Vata’yı arttırır. Eflatun renkli, taşlarla bezenmiş bir tuvalet tercih eden Salma Hayek, renkli enerjisiyle dikkat çekti.
Kırmızı halıda tercih edilen renkler genel olarak Kapha dengeleyici renklerdi. Kapha’nın özelliklerini tekrar hatırlayalım; sakin, yavaş, köklerine bağlı, katı ve soğuk. Hiç kimse bu özelliklerle Oscar Ödül Töreni’ne katılmak istemez. Enerjik, hareketli ve sıcak olmak, iyi fotoğraf vermek için önemlidir.
90. Oscar Gecesi sadece kırmızı halıdan ibaret değildi tabii ki. Esprileri, sosyal içerikli mesajları, yan sinemaya baskın yapan ünlüleri, sahne şovları dikkat çekti. Aynı zamanda sahnede kadınlara daha fazla yer verilmiş olması da eleştirmenlerin gözünden kaçmadı.
En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’nü alan Frances McDormand, hikayesi olan tüm kadınları ayağa kalkmaya davet etti. Kadınların hikayelerinin yaratacağı yeni dünyalara dikkat çekerek, yatırımcıları kadınlara destek olmaya çağırdı. Hatta 2 gün sonra “arayın bizi” diyerek randevu bile verdi.
Önümüzdeki Çarşamba 8 Mart Dünya Kadınlar Günü, bu kadınlar gününde hepimiz farklı bir şey yapalım: Sokakta, yolda, markette gördüğümüz bir kadınla sohbet edelim. Hikayesini, çocuğunu, üzerindeki sorumluluğu, özlediği köyünü, çocukluğunu dinleyelim. Paylaşalım. Telefonlarımızdan, sosyal medyadan kafamızı kaldıralım ve etrafımıza bakalım. Sadece televizyonda, gazetede, sosyal medyada duyduğumuz hikayelere değil, hayatın içindeki seslere de kulak verelim. Bu 8 Mart’ta birbirimizi dinleyelim.
Ayurveda üzerine yazmaya kaldığımız yerden devam edeceğiz. O zamana kadar dengede ve mutlu kalın.
İlginizi çekebilir: Ufak Tefek Cinayetler karakterlerini Ayurvedik bakış açısıyla daha da yakından tanımaya ne dersiniz?