Öpüşme ile ilgili bazı önemli gerçekler

Daha önceki yazılarımızda, öpüşmenin tarihçesi ve anlamlarından bahsedip, devamında öpüşmenin anatomisini, fiziksel ve duygusal etkilerini bir araya getirmiştik. Öpüşme hakkında çok fazla bilsek dahi, bu konuda daha fazla bilgiyi gözden geçirmenin zamanı geldi. Aşağıda bilgi seviyenizi artıracak ve daha önce şairlere ve yazarlara ilham vermiş, öpüşme hakkında bazı bilinmeyen gerçeklerden bir koleksiyon hazırladık.

Öpüşmenin bilimi mi olur demeyin. Öpüşme ilimine ‘philematology’ denir.

Şimdiye kadar kaydedilen en uzun öpüşme 31 saat 30 dakika ve 30 saniyedir.

İki insan öpüştüğünde yaklaşık 10 milyon ila 1 milyar arası bakteri değişiminde bulunurlar.

Öpüşmek dişleriniz için iyidir: Öpüşme beklentisi ağıza tükürük akışını hızlandırır; bu da dişlerde plak dağıtıcı bir duş etkisi yaratır.

Sinema tarihinde, ekranlarda yer alan ilk öpüşme 1896 yılında yayınlanan, oyuncu May Irwin ve John C. Rise’ın The Kiss (Öpücük) adlı kısa filmiydi. Yaklaşık 47 saniye uzunluğundaki film sadece bir kadın ve bir erkeğin yakım çekimde öpüşmesinden ibaretti.

Ekranlarda aynı cinsten iki insanın öpüşmesinin ilk kaydı ise, 1922 yapımı Cecil B. Demille’nin yönettiği Manslaughter adlı filminde yapıldı.

İnsanların üçte ikisi öpüşürken başlarını sağa yatırır. Bilim adamları, bunun anne rahminden gelen bir alışkanlık olduğunu düşünüyor.

Öpüşmek bir bebeğin meme emmesiyle tamamen özdeş bir eylem. Bilim adamları, öpüşmenin bebekken meme emme ya da biberondan beslenme alışkanlıklarının bir yansıması olduğunu öne sürüyor.

Sütten kesme döneminde katı gıdaları ağzında çiğneyip bebeklerine veren anneler, bebeklerine ‘ilk öpücüğü’ vermiş olabilirler.

Bir Fransız öpücüğü, yüzdeki 34 kası birden çalıştırırken, dudakları büzmek için sadece 2 kas devreye girer.

Öpüşmedeki en önemli kas, alt ve üst dudakta bulunan ve ağız çevresini saran orbicularis oculi kasıdır. Aynı anda öpüşme kası olarak da bilinen bu kas dudakların büzüşmesine yardımcı olur.

İngilizce öpüşme kelimesi kiss, kökeni eski İngilizce ve Almanca’ya dayanan kussijanan veya kuss kelimelerinden türemiştir ki bu kelimelerin öpüşürken çıkan seslerden yansıdığı kabul edilir.

Tutkulu bir öpücük dakikada 6.4 kalori yakar yani bu, yaklaşık bir dakikadan fazla bir yürüyüş sırasında yakacağınız kalori ile aynıdır.

Bazı Asya ve Afrika kültüründe öpüşme uygulanan bir eylem değildir.

Antik Romalılar üç çeşit öpüşme belirlemişler. Osculum; yanaktan öpüşme, basium; dudaktan öpüşme, savolium; derin ve tutkulu öpüşme.

Eskimo öpücüğü; adına Kunik denilen, geleneksel Inuit (Eskimo halkı) selamına dayanır.

Her ne kadar çocukça olduğu düşünülse de, kadın ve erkeklerin yüzde 95’inden daha fazlası öpüşürken burunlarını birbirine sürmekten hoşlanırlar.

Şempanzeler ağızlarıyla öpüşür ama dillerini kullanmazlar. Buna karşın, bilinen en akıllı şempanze türü olan ve primatlar takımına dahil bonobolar öpüşürken dillerini kullanırlar.