X

A’dan Z’ye online terapi: Online terapi nedir, faydaları nelerdir, nasıl uygulanır?

Günümüzde giderek daha çok insanın psikolojik destek aldığı bir gerçek. Özellikle pandemi sürecinde yaşadığımız kaygı ve korku, kayıpların sebep olduğu travmalar, sancılı değişim süreciyle birlikte çok daha fazla ihtiyaç duyduğumuz psikolojik desteğe, pandemiyle birlikte online olarak ulaşmaya başladık. Şu an mesafe kısıtı ortadan kalkmış olsa da çoğu insan terapiye online bir şekilde devam ediyor. Peki, online terapi nedir? 

İlginizi çekebilir: Doğru beslenmeyi öğrenmek için: 9 ücretsiz, online eğitim

“Online terapilerin faydaları, avantajları ve dezavantajları nelerdir; gizliliğin korunması ve kişisel bilgilerin saklanması açısından online terapiler güvenli midir?” Bunlar gibi pek çok sorunuzun yanıtını bu yazıda bulabilirsiniz… 

Online terapi nedir?

Ekranınızdan tek tık ile ulaşabileceğiniz, yüz yüze yapılan bir terapi seansına göre çok daha ucuz ve erişilebilir olan online terapi uygulamaları hem danışanın hem de terapistin herhangi bir ofise bağlı kalmaksızın bir araya gelmelerine olanak veren, görece yeni bir terapi çeşidi. İnternet bağlantınız ve uygun teknolojik cihazlara erişiminiz olduğu sürece kolaylıkla psikolojik destek alabileceğiniz online terapi uygulamalarına kaydolmadan, giriş yapmadan ve ilk seansınıza başlamadan önce mutlaka bilmeniz gereken ve dikkatlice incelemenizi gerektiren önemli noktalar bulunuyor.

İlginizi çekebilir: Hepimiz evdeyken: Nedir bu online psikoterapi?

Telepsikoloji olarak da adlandırılan, telefon, bilgisayar, tablet gibi akıllı cihazlar aracılığıyla uzaktan gerçekleştirilebilen online terapi uygulamaları web terapisi, telefon terapisi, yazarak terapi ya da çevrimiçi terapi gibi isimlerle de karşınıza çıkabilir.

Salgınla birlikte dijitalleşme yolunda radikal değişimler yaşadığımız şu günlerde çok daha fazla gündemde olan online terapiler, aslında teknolojinin psikoterapi alanına ve psikologların çalışma alışkanlıklarına yepyeni bir soluk getirebilecek, son derece faydalı bir yenilik. Online psikoterapiyle ilgili 2000’li yıllarda başlayan bilimsel araştırmalar da online terapilerin ofis ya da seans odası ortamında gerçekleştirilen terapi oturumlarına kıyasla, hem danışan hem de terapist için pek çok avantajının bulunduğunu gösteriyor.

Online terapi uygulamaları

Zoom, Skype, Google Hangouts ya da Whatsapp gibi sık kullanılan, online (çevrimiçi) çalışan programlar yardımıyla online psikoterapi desteği, özellikle yurtdışında zaten yaygın olarak kullanılan bir psikoterapi çeşidiydi. Özellikle teknolojinin içine doğmuş, teknolojik araçları yetkin şekilde kullanabilen ve alışverişten sosyalleşmeye teknolojinin tüm nimetlerinden yararlanan 20-30’lu yaşlardaki danışanların büyük ilgi gösterdiği online terapi, yani telepsikoloji yöntemi, psikolojik yardım almak isteyen kişilerin danışma ofislerine gitmelerine gerek kalmaksızın, kendilerini rahat hissettikleri evlerinden terapi alabilme imkanı veriyor.

Online terapinin yararları

Online terapi, teknolojinin hayatımıza girmesinden itibaren gündemde olan ve psikoloji alanında araştırma yapan bilim insanlarından uygulama yapan psikologlara kadar pek çok kişi tarafından ruh sağlığı alanında avantajları ve dezavantajları araştırılan ve tartışılan bir konu. Online terapinin danışanlar üzerindeki etkileriyle ilgili yapılan araştırmalar, video konferans, yani görüntülü konuşma yoluyla psikolojik destek alan danışanların terapi sürecinden aldıkları verimden ve faydadan memnun olduklarını gösteriyor (1). 2015 yılında yapılmış olan başka bir araştırmaya göreyse, online olarak yürütülen bilişsel-davranışçı terapi uygulamalarının anksiyete bozukluklarının tedavisinde geleneksel yüz yüze bilişsel davranışçı terapi uygulamaları kadar etkili olduğu görülmüş (2). Ayrıca;

  • Duyuşsal Bozukluklar Dergisi’nde (Journal of Affective Disorders) yayınlanan 2014 tarihli bir araştırma, online terapilerin depresyon tedavisinde yüz yüze yapılan geleneksel terapiler kadar etkili olduğunu gösteriyor. (3)
  • 2018 yılında Psikolojik Bozukluklar Dergisi’nde (Journal of Psychological Disorders) yayınlanan bir araştırma, online bilişsel davranışçı terapinin “etkili, kabul edilebilir ve pratik bir psikoterapi yöntemi” olduğunu gösteriyor. Çalışmada ayrıca, online bilişsel davranışçı terapinin majör depresyon, panik bozukluk, sosyal anksiyete bozukluğu ve yaygın anksiyete bozukluğu için yüz yüze yapılan terapiler kadar etkili olduğu da bulmuş.(4)
  • Davranış Araştırmaları ve Terapisi (Behavior Research and Therapy) Dergisi’nde yayınlanmış, 2014 yılında yapılan bir araştırma da, online bilişsel davranışçı terapinin anksiyete bozukluklarının tedavisinde etkili olduğunu gösteriyor. (5)

Online bilişsel davranışçı terapi 

Online Bilişsel Davranışçı Terapi; başka hiçbir etkili tedavi alma şansı bulunmayan, mental bozukluğa sahip insanlar için kanıt bazlı, kolayca ulaşılabilir ve uygun maliyetli bir tedavi sunuyor. İnternet bazlı tedavi hem ilaç tedavisi gibi sorunu çözmede yardımcı oluyor hem de herhangi bir yan etkisi bulunmuyor. Online bilişsel davranış terapisinde ilaç tedavisinden daha fazla gelişim kaydedilebiliyor. Üstelik bozukluğun nüksetme olasılığı da daha düşük.

İlginizi çekebilir: Psikolojik rahatsızlıkları kökünden çözmenin yöntemi: Bilişsel davranışçı terapi

Çin’de artış gösteren sosyal anksiyete bozukluğuna sahip kişilerin kendi kendilerine uyguladıkları ICBT (Online Bilişsel Davranışçı Terapi) yardım programlarının ve terapist eşliğindeki ICBT yardım programlarının etkili olup olmadığını inceleyen bir araştırma, online uygulamaların sosyal anksiyete bozukluğu tedavisinde etkili olabileceğini gösteriyor.

Kişiye kılavuzluk eden ICBT programı, iyi incelenip Çince diline çevriliyor ve 8 klinik psikolog sayesinde kültürel olarak da Çin’e adapte ediliyor. Çalışmaya katılan 75 kişi sosyal anksiyete bozukluğu, 69 kişi hem sosyal anksiyete bozukluğu hem de majör depresif bozukluğa sahipken, 53 kişi ise tam olarak sosyal anksiyete bozukluğu problemine sahip olmasa da sosyal anksiyete semptomlarına sahipler. Sonuçlar gösteriyor ki, online müdahalelerden sonra anksiyete önemli derecede azalıyor.

Bununla beraber, 8 hafta sonra yapılan ikili karşılaştırmalar gösteriyor ki, ICBT şartları bekleme listesinden çok daha üstün. Bu noktada bekleme listesinin, kontrol grubunda yer alan ve herhangi bir deneysel tedavi görmeyip, aktif deney grubundan sonra müdahale edilecek bekleme listesinde yer alan katılımcılardan oluşan grup olduğunu belirtmemiz gerekiyor. Bulgular, kişiye kılavuzluk eden ICBT müdahalesinin etkisinin Çin halkında sosyal anksiyete bozukluğu konusunda rehberli ICBT müdahalesinden farklı olmadığını söylüyor.

İlginizi çekebilir: Bilişsel davranışçı terapi nedir, ne işe yarar?

Teknoloji alanında yaşanan gelişmelerin son derece hızlı olması ve online terapi uygulamalarının da teknolojide yaşanan gelişmelerle birlikte her geçen gün form değiştirdiği günümüzde online terapi uygulamalarının avantajlarının ve dezavantajlarının neler olduğuna dair bilinmeyen pek çok şey var. Bu noktada, online terapiye başlamadan önce mahremiyetinizin ve kişisel bilgilerinizin korunması için son derece önemli olan birkaç noktaya değinmek önem taşıyor.

Online terapinin psikolojik rahatsızlıklar üzerindeki etkileri

Depresyon: Depresyon tedavisinde online terapilerin  yüz yüze yapılan terapilerle karşılaştırdığı bir araştırmada, Online Bilişsel Davranışçı Terapi’nin depresyon tedavisinde yüz yüze yapılan terapiler kadar etkili olduğu bulundu. 

Anksiyete ve stres: Başka bir araştırmada, terapistlerin danışanlardan aldıkları yazılı bildirimler üzerinden geri bildirim sağlayarak anksiyete ve stres tedavisi yapılmasını amaçlayan bir BDT (Bilişsel Davranışçı Terapi) kendi kendine yardım programının etkinliği değerlendirildi. Sonuçlar, bu uzaktan terapi metodunun anksiyete ve stres tedavisinde etkili olduğunu gösteriyor.

Panik bozukluk: Panik bozukluğun tedavisiyle ilgili yapılan bir araştırmada; bilişsel yeniden yapılandırma ve maruz kalma terapisi gibi tekniklerden oluşan bir rehberli online BDT programının etkinliği değerlendirildi. Sonuçlar, bu online programın panik bozukluk tedavisinde etkili olabileceğini gösteriyor. 

Şizofreni: Şizofreni hastalarıyla yapılan iki bilimsel çalışmada, şizofreni semptomlarının azaltılması ve hastalıkta kullanılan ilaçların yan etkilerinin azaltılmasına yardımcı, uzaktan yazma terapisi uygulandı. Sonuçlar, uzaktan uygulamaya uygun terapi yöntemlerinin şizofreni hastalığının tedavisinde de işe yarayabileceğini gösteriyor. 

Psikolojik rahatsızlıkların yanı sıra online terapilerin ve uzaktan uygulamaya müsait yazma terapisi gibi diğer terapi yöntemlerinin diyabet tedavisi, kilo verme, ve sigarayıdiyabet tedavisi, kilo verme,  bırakma gibi hedefe yönelik diğer uygulamalarda da olumlu sonuçlar verdiği bilimsel olarak kanıtlanmış durumda.

Online terapinin avantajları

Online terapinin yukarıda bahsettiğimiz, bilimsel araştırma bulgularıyla desteklenmiş faydaları nedeniyle, hem danışan hem de terapist için geleneksel terapi uygulamalarına kıyasla oldukça avantajlı yönleri bulunuyor.

Online terapiler pratiktir

İçinde bulunduğumuz dönemde fiziksel mesafelendirme nedeniyle terapi almak için bir psikolojik danışma ofisinde fiziksel olarak bulunmamız zaten söz konusu olmasa da, günlük yaşamımızda iş yoğunluğu nedeniyle her haftanın aynı gün ve saatini terapiye gitmek için ayırmak oldukça zor. Özellikle trafiğin yoğun olduğu büyük şehirlerde terapiye yetişmeye çalışmak ekstra bir stres faktörü yaratabiliyor ve kaygımızın daha da artmasına neden olabiliyor. Online terapinin en büyük avantajlarından biri, nerede olursanız olun, fiziksel mekana bağlı kalmaksızın terapi hizmeti alabilmeniz. Görüntülü konuşma araçlarının yanı sıra danışan gizliliği ve kişisel verilerin korunması konularında son derece güvenilir, online terapiye özel olarak geliştirilmiş özel yazılımlar ve telefon uygulamaları sayesinde nerede olursanız olun seans alabilmeniz mümkün. Ayrıca kronik hastalıkları nedeniyle evden çıkamayanlar, tedavi süresince hastanede kalmak durumunda olanlar, halihazırda terapiye gidip taşınma nedeniyle terapi sürecine devam edemeyecek olan ihtiyaç grupları için de uzaktan seans yapmaya olanak veren online terapi oldukça etkili ve pratik bir alternatif terapi yöntemi.

Online terapiler geleneksel terapilere göre daha uygun fiyatlı olabilir

Terapi ücretleri konusunda herhangi bir standart uygulama olmadığı için seans ücreti de terapistin yetkinliğine, tecrübesine ve tercih edilebilirliğine göre değişiklik gösterebiliyor. Seans ücretleri terapistler tarafından belirleniyor ve terapistten terapiste farklılık gösteriyor olsa da, aynı terapistten alınan online bir seans genelde yüz yüze seans ücretinden daha ucuz olabiliyor. Online terapilerle yüz yüze yapılan geleneksel terapilerin fiyatlandırması arasındaki bu farklılık, aslında terapistin verdiği hizmetin kalitesinden çok ofis giderlerinden ve terapistin aldığı süpervizyon ücretlerinden kaynaklanıyor. Sonuç olarak aynı yetkinlikteki terapistten yüz yüze alacağınız kadar kaliteli bir hizmeti online terapiyle çok daha uygun fiyata alabilirsiniz.

Online terapilerde kendinizi daha iyi ve güvende hissedebilirsiniz

Online yollarla haberleşmek ve iletişim kurmak özellikle günümüzün genç yetişkinlerinin çok sık kullandığı ve alışık olduğu bir iletişim şekli. Pandemi sürecinden sonra günlük yaşamında online iletişim teknolojilerini kullanmayan kişilerin de hayatına giren ve yavaş yavaş hepimizin alışkanlıkları arasında yer almaya başlayan dijital iletişim araçları, özellikle bu araçları yoğun olarak kullananların kendisini yüz yüze konuşmaya kıyasla çok daha rahat ifade edebildiği platformlar. Bu nedenle özellikle genç yetişkinlik döneminde olan ve teknolojiyi etkin şekilde kullanabilen, dijital iletişimi hayatına entegre edebilmiş 20-30 yaş arasındaki gruplar için online terapiler, terapi sürecinden daha fazla fayda kazanılmasına yardımcı olabilir.

Online terapinin dezavantajları

Online terapiler uygulama kolaylığı, daha ucuz ve erişilebilir olması nedeniyle son derece geçerli avantajlar sunmasının yanında; danışan verilerinin güvenliği, gizliliğin korunması ve psikoterapistin yetkinliklerinin kontrol edilmesi ve denetlenmesi gibi etik ihlalin söz konusu olduğu durumlarda önemli dezavantajlar da barındırabiliyor.

İlginizi çekebilir: Telepsikoloji: Online psikoterapi ile uzaktan terapi zaman kaybını önlerken, güvenlik sorunlarını da beraberinde getiriyor

Online terapide mahremiyetin korunması ve kişisel verilerin gizliliği

Uzaktan terapi, kapalı kapılar ardında gerçekleştirildiğinde olduğu kadar güvenli olabilir mi? Kişisel bilgilerimizin internet dolaşımı üzerinden anbean takip edildiği bir ekosistemde, en mahrem, en özel ve en gizli konuları, hiçbir sansür olmaksızın rahatlıkla terapistimizle paylaşabilmek ne kadar mümkün?

Amerikan Psikoloji Derneği klinik psikologlarından Lynn Bufka, online terapilerde terapist-danışan gizliliğiyle ilgili şüphelerin tamamen ortadan kaldırılamadığını belirtiyor. Terapistler fazladan güvenlikli telekonferans sistemleri kullanmayı seçseler dahi, danışanlar belki de başka kimseyle paylaşmadıkları sırlarının ortaya çıkabileceği ya da terapi seanslarının yabancılar tarafından izlenebileceği endişesini taşıyabiliyorlar.

Gizlilikten daha önemli bir güvenlik sorunu da, elbette hastanın fiziksel ve ruhsal güvenliği. Uzaktan erişimin yeterince etkili ve zamanında sonuç vermeyeceğini düşünen pek çok terapist, intihara meyilli hastalar gibi daha ciddi vakaları yine birebir görüşmelere çağırmayı tercih ediyorlar.

Online terapide terapist yetkinliğinin ve uygulamalarının denetlenmesi

Online terapideki en tartışmalı konulardan biri de, lisans ve denetleme mekanizmalarının yeterli olmayışı. Örneğin, Amerika’da bir eyalette psikiyatr olarak çalışan birinin başka eyaletlerdeki ve hatta başka ülkelerdeki hastalara online terapi yapmasını engelleyen bir yasa henüz yok. Ayrıca, internette çok ucuza, hatta zaman zaman bedava “psikolojik” destek verdiğini iddia eden kişilerin psikoloji ya da psikiyatri eğitimi alıp almadığını takip etmek için de oluşturulmuş bir sistem henüz mevcut değil.

Amerikan Psikoloji Derneği, geçtiğimiz yıl konuyla ilgili bir kılavuz yayınlamış olsa da, tüm bu soru işaretlerinin çözüme ulaşması zaman alacak gibi görünüyor. Ülkemizde de yaşanan salgın nedeniyle bir anda artış gösteren online terapi uygulamaları nedeniyle Türk Psikologlar Derneği’nin çok yakın bir zamanda yayınladığı Çevirimiçi Psikolojik Müdahale ve Uygulamalar İçin Telepsikoloji Kılavuzukılavuz ’nda yetkinlik, standartlar, bilgilendirilmiş onam, psikolojik ölçme ve değerlendirme, güvenlik ve veri aktarımı, yasal düzenlemeler, ortam koşulları gibi önemli konularda detaylı bilgilendirmeler ve yönlendirmeler yer alıyor.

Online terapistler;

  • Yalnızca vermeleri için eğitildikleri hizmetleri sunmalıdır.
  • Coğrafi konumlarının belirlediği yasalara ve yönergelere uymalıdır.
  • Online terapi uygulamaları ve tekniklerinde bilgi, eğitim ve denetim almalıdır.
  • Psikoterapi sağlamak için gerekli araçların nasıl kullanılacağına ve danışan bilgilerinin gizli ve güvenli kalmasını nasıl sağlayacağına dair sağlam bir teknoloji anlayışına sahip olmalıdır.

Online terapinin kişi için uygunluğu

Psikolojik destek almadan önce hangi terapi yaklaşımlarının ve yöntemlerinin, üzerinde çalışmak istediğiniz problemin çözümüne fayda sağlayıp sağlamayacağı üzerine de düşünmeniz gerekiyor.

Online terapi kimler için uygun?

  • Yoğun tempodan dolayı yüz yüze terapinin ofis saatlerine uyamayanlar için.
  • Yurtdışında yaşayan ve kendi anadilini konuşan bir uzman ile görüşmek isteyenler için.
  • Yaşadıkları bölgede psikoterapi hizmetine erişim sağlayamayanlar için.
  • Bir psikoterapi merkezine gitmeye çekinenler için.

Online terapi kimler için uygun değil?

  • Kendilerine ya da başkasına zarar verme düşüncesi olanlar.
  • Madde bağımlıları.
  • Psikotik semptomların var olduğu durumlar.

Tüm dünyada hızla yaygınlaşan bu online terapi trendi, teknolojik gelişmelerin de hızla ilerlemesi sonucunda mutlaka çok geçmeden hayatlarımızda kalıcı olarak yerini alacak. Terapi maliyetinin düşmesi ve sağladığı kolaylıklar da, psikolojik yardım almak isteyen herkese ulaşılabilmesini daha güvenli ve etkili bir şekilde sağlayacak gibi görünüyor.

Kaynak
Türk Psikologlar Derneği
Amerikan Psikologlar Derneği (APA)
Psypost.org
Journals.elsevier.com
Npr.org
1. Chakrabarti S. Usefulness of telepsychiatry: A critical evaluation of videoconferencing-based approaches. World J Psychiatry. 2015;5(3):286-304. doi:10.5498/wjp.v5.i3.286
2. Olthuis JV, Watt MC, Bailey K, Hayden JA, Stewart SH. Therapist-supported Internet cognitive behavioural therapy for anxiety disorders in adults. Cochrane Database Syst Rev. 2015;(3):CD011565. doi:10.1002/14651858.CD011565
3. Wagner, B., Horn, A. B., & Maercker, A. (2014). Internet-based versus face-to-face cognitive-behavioral intervention for depression: a randomized controlled non-inferiority trial. Journal of affective disorders152, 113-121.
4. Andrews, G., Basu, A., Cuijpers, P., Craske, M. G., McEvoy, P., English, C. L., & Newby, J. M. (2018). Computer therapy for the anxiety and depression disorders is effective, acceptable and practical health care: an updated meta-analysis. Journal of anxiety disorders55, 70-78.
5. Nordgren, L. B., Hedman, E., Etienne, J., Bodin, J., Kadowaki, Å., Eriksson, S., … & Carlbring, P. (2014). Effectiveness and cost-effectiveness of individually tailored Internet-delivered cognitive behavior therapy for anxiety disorders in a primary care population: a randomized controlled trial. Behaviour research and therapy59, 1-11.

İlginizi çekebilir: Psikoterapi nedir: Terapi sürecine dair merak edilen sorular ve doğru terapist seçimi

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale