X

Önemli kararlar vermeden önce kendinize sormanız gereken 3 soru

“Akşam ne giysem, hafta sonu nereye gitsem, ona duygularımı belli etsem mi, yeni açılan pozisyona başvursam mı, çocuk sahibi olmak için doğru zaman mı?”… Yaşamımız büyük-küçük kararlar ile dolu. Sadece o günümüzü etkileyecek veya o an için önemli olan küçük bir karardan, belki de tüm geleceğimizi şekillendirebilecek büyük kararlara uzanan bazen keyifli, bazense zorlu karar verme süreçlerini hepimiz yaşayabiliyoruz. Gün içinde ne yiyeceğimizden nereye gideceğimize, hangi filmi izleyeceğimizden hangi parfümü alacağımıza kadar çeşitli kararlar veriyoruz ve genelde bunları daha keyifli bir şekilde seçebiliyoruz, çünkü hayatımızı derinden etkilemeyecek küçük kararlar olduklarını biliyoruz. Fakat, işler biraz daha ciddileştiğinde, mesele eğitim hayatı, profesyonel yaşam ya da aile kurmak gibi konulara geldiğinde alacağımız kararların geleceğimizi etkileyebileceğinin farkına varıyoruz ve bu büyük kararlar üzerine düşünürken daha zorlu bir süreç geçirebiliyoruz. Günlerce, haftalarca düşünüp en doğru kararı vermek için zihnimizi yorabiliyoruz. Haliyle, bazı karar verme süreçleri öğlen ne yiyeceğimize karar vermekten daha zorlu geçebiliyor. Ne yapmamız gerektiğini, doğru kararın bizim için hangisi olduğunu, çevremizdeki insanların nasıl tepki vereceğini düşünüp duruyoruz…

Çoğu zaman belki de gerçekten isteklerimiz doğrultusunda değil bizden beklenen ya da herkesi memnun edecek bir karara varmaya çalışıyoruz. Başkalarını memnun etmek için kendi mutluluğumuzdan çalabiliyoruz. Bir karar alırken kendimizi önceliklendirmek yerine etrafımızdaki insanları tatmin etmek için düşüncelerimizi şekillendirebiliyoruz. İçimizden geçeni dinlemeye fırsat bulamadan, zaman sıkıntısı ile yeterince araştıramadan, etraflıca düşünemeden doğru olmayan kararlar alıp ileride pişmanlık yaşayabiliyoruz. Ya da tüm bunların gerçekleşmesinden korkarak üstümüze kalın bir yorgan çekip altında saklanıyoruz. Harekete geçmek yerine karar vermemize gerek kalmadan bir şeylerin geçip gitmesini bekliyoruz. Eylemsizliği seçtiğimizde de belki de hayatımızı tamamen değiştirecek, bizi bir adım daha öteye taşıyacak ya da bunca zamandır aslında karşımıza çıkan en iyi fırsatlardan biri olabilecek o kararı bir türlü veremiyoruz.

Aldığımız kararlar hayatımızı nasıl etkiliyor?

Doğru kararların hayatımızı olumlu yönde değiştirebileceğini hepimiz biliyoruz. Doğru insan ile birlikte olmak, her gün gitmekten keyif duyduğumuz bir işte çalışmak, bize iyi gelmediğini fark ettiğimiz toksik bir arkadaşlığı bitirmek… Hepsi yaşamımızı güzelleştirecek doğru kararların eseri olabiliyor. İş görüşmesine giderken doğru bir kıyafet seçimi yapmaktan plastik kullanımı azaltmak için alışkanlıklarımızı değiştirmeye kadar hem kendimizi hem çevremizi olumlu etkileyecek birçok karar alabiliyoruz.

Öte yandan, yanlış kararlar aldığımızda uzun süre mutsuz olabiliyor veya pişmanlıklar yaşayabiliyoruz. Örneğin, ailesinin “Bir an önce evlen…” baskısıyla kendini hazır hissetmeden evlenen bir genç, evliliği boyunca mutsuz bir yaşam sürebiliyor. Ya da yakın çevresinin “Sen daha işe başlamadın mı?” söylemlerinden sıkılan birinin niteliklerine uygun olmamasına rağmen bulduğu ilk işe girmesi onun profesyonel hayatta başarısız olmasına sebep olabiliyor. Bir anda verilen yanlış bir karar, bir ömür mutsuzluğa zemin hazırlayabiliyor.

Tüm bunları göz önünde bulundurduğumuzda doğru karar verebilmek, kritik bir yaşam becerisi olarak karşımıza çıkıyor. Kendinizi önceliklendirerek, başkasını değil kendinizi tatmin etmeye odaklanarak ve en önemlisi kendinizle başarılı içsel konuşmalar yaparak kararlarınızı en doğru şekilde verebilmeniz mümkün. Size bu konuda yardımcı olacak ve önemli kararlar almanın eşiğindeyken yol gösterecek 3 soruyu bir kenara not edebilir, ihtiyaç duyduğunuzda kullanabilirsiniz. İşte önemli kararlar vermeden önce kendinize sormanız gereken 3 soru:

1. Bu benim önceliğim mi?

Yaşam, sonsuz ihtimaller denizi ve gidebileceğimiz birçok yol var. Çoğu zaman seçeneklerin çokluğu kafamızı karıştırabiliyor. Hangisinin bizim için daha iyi olduğunu bilemiyoruz ve doğru karar alabilmenin zorlaştığını hissedebiliyoruz. Hele bir de başkalarını memnun etmek gibi kötü bir alışkanlığımız varsa karar vermek bizim için daha da zor bir hal alabiliyor. Bu süreci kolaylaştırmak için önceliklerimizin farkında olmak, doğru kapıları bizim için aralayabiliyor.

Vermek üzere olduğunuz karar, gerçekten hayatınızda önemli bir yer tutuyor mu? O anki önceliklerinize hizmet ediyor mu? Yoksa hiç istemediğiniz ya da en azından o an için düşünmediğiniz bir şey ile mi ilgili? Düne kadar aklınızda yokken, bugün başkaları sizi bir karar vermeye zorluyor diye kendinizi sıkıntıya sokmanıza hiç gerek yok. Önceliklerinizi belirlediğinizde kararlarınızı da şekillendirebilirsiniz. Eğer, sizin için öncelikli değilse o kararı şimdi almak zorunda değilsiniz. Karar vermek üzerine düşünmeye başlamadan önce mutlaka kendinize o konunun sizin önceliğiniz olup olmadığını sorun. Unutmayın, önceliklerinizi yalnızca siz belirleyebilirsiniz; dolayısıyla alacağınız kararları da.

2. Benim için önemli olan ne?

Kendinizi gerçekten tanıyor musunuz? Sizi neyin mutlu ettiğini, aslında ne istediğinizi, hayatınızda sizin için en önemli şeylerin ne olduğunu, biliyor musunuz? Ya da kaç kere başkalarının ne dediğini umursamadan sadece kendinizi memnun etmek için bir şeyler yaptınız? Kendinizi ilk sıraya koymaya alışık olmayabilirsiniz, işte tam da bu yüzden karar verirken bazı soruları kendimize sormaya ihtiyacımız var.

Çok para kazanmak mı istediğiniz, dünyayı gezmek mi, yoksa her ikisi de mi? Uzun soluklu bir akademik hayat mı, bir an önce profesyonel yaşama atılmak mı? Maslow’un İhtiyaçlar Hiyerarşisi’ni hatırlayın. En üst basamakta kendini gerçekleştirmek yer alıyor; yani en üst potansiyelimize ulaşabilmek. Alacağınız karar sizi o basamağa yaklaştırıyor mu, sizin için hayatınızda önemli olan bir şeye erişmenizi sağlıyor mu, öyleyse doğru karara varmak üzere olabilirsiniz. Öte yandan, alacağınız karar sizi amaçlarınızdan, hayallerinizden, elde etmek istediklerinizden uzaklaştırıyorsa bilin ki o karar size değil, belki de memnun etmeye çalıştığınız başkalarına hizmet ediyor olabilir. Bu karar, evde kalıp kendinize odaklanmayı düşündüğünüz bir geceyi hayır diyemediğiniz için arkadaşlarınızla dışarıda geçirmek de olabilir, sırf maaşı iyi diye sevmeden çalışmaya devam ettiğiniz ve değiştirmeye cesaret edemediğiniz işiniz de… O yüzden önce kendinizi tanımayı, sizin için önemli olan şeyleri belirlemeyi ve kararlarınızı o doğrultuda almayı alışkanlık haline getirin. Kararınızı vermeden önce onun sizin için önemli olup olmadığını kendinize sorun.

3. Kararımı verdikten sonra nasıl hissedeceğim?

Başka bir şehre taşınmak için yeni bir iş fırsatı karşınıza çıktı ve siz ne yapacağınızı bilmiyorsunuz… Diyelim ki yıllarca hep deniz olan bir şehirde yaşamak istediniz ve şimdi bunu mümkün kılmak iki dudağınızın arasında. Kendinize bu kararı verdikten sonra nasıl hissedeceğinizi sorun ve cevap verebilmek için kafanızda canlandırmaya başlayın: İş teklifini kabul ettiniz ve o başka şehre taşındınız; yepyeni bir eviniz, yeni bir iş ortamınız var. Artık sabahları evden çıkar çıkmaz kahvenizi aldığınız kafenin yerinde bambaşka bir mekan duruyor. İşe yürüyerek giderken o hayalini kurduğunuz deniz kokusunu içinize çekiyorsunuz. İş yerinize vardığınızda uzun zamandır iyi anlaşamadığınız yöneticiniz artık orada değil; dolayısıyla en yakın iş arkadaşınız da. Öğlen yemeği için yeni bir yer keşfediyorsunuz ve daha önce yemediğiniz lezzette bir yemek yiyorsunuz. Akşam yine deniz kokusu eşliğinde evinize dönüyor, yolda giderken artık akşamları kahve içmek için buluşamadığınız, eski şehrinizde kalmış arkadaşınızla telefonda konuşuyorsunuz…

Tüm bunları düşünmek size nasıl hissettiriyor? Olumlu duygularınız daha mı fazla yoksa yaşadığınız yerden ayrılmış olmanın yarattığı özlem mi daha baskın? Oraya gittiğinizi, artık orada yaşadığınızı hayal ettiğinizde bu kararın sizi nasıl hissettirdiğini düşünün ve bunu yaparken sadece kendinize odaklanın. Şehirden ayrıldığınız için üzülecek olan annenize ya da en yakın arkadaşlarınızdan onları bırakıp gittiğiniz için duyacağınız sitemlere değil. Sadece kendinize. Siz nasıl hissediyorsunuz?

Belki başlarda bu soruları kendinize sorduğunuzda bencil olduğunuzu düşünmeye başlayacaksınız. Başkalarını değil, kendinizi ön plana koyduğunuz için hissettiğiniz duygular size garip gelecek. Önce kendi isteklerinize odaklanmak belki de yanlış gelecek, çünkü alışık değilsiniz; bunu belki de kabalık olarak düşüneceksiniz. Ama bir süre sonra doğru olanın başkalarının tatmin etmek için değil kendinizi mutlu etmek için karar vermek olduğunu fark edeceksiniz. İnsanları memnun etmek için kararlarınızı değiştirmek yerine kendi içinizden ne geliyorsa o doğrultuda karar vermeyi alışkanlık haline getireceksiniz. Ve o zaman anlayacaksınız ki sizin için en doğru kararın ne olduğunu siz zaten içinizde biliyormuşsunuz.

Unutmayın, herkesi memnun edemezsiniz ama kendinizi edebilirsiniz. Alacağınız her kararda önce kendinize sormayı, bu üç soruyu bir kenara not etmeyi ve sadece kendi yaşantınız için içinizden gelen en doğru kararları almayı unutmayın.

Kaynak: tinybuddha

İlginizi çekebilir: Karar verme süreci: Doğru kararlar almanıza yardımcı olacak öneriler

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

LEGO’dan hem çocukları hem yetişkinleri mutlu edecek en mükemmel yılbaşı hediyeleri

Yeni yıl, soğuk günleri sıcacık bir sevgiyle sarmalayan, neşe ve heyecan dolu büyülü bir dönem. Öyle ki yalnızca taptaze başlangıçların değil; sevdiklerimizi mutlu edecek fırsatların da habercisi. Bu özel dönemi daha da unutulmaz kılmanın ve yılbaşı coşkusunu sevdiklerimizle paylaşmanın en keyifli yollarından biri ise hiç şüphesiz gözlerden kalpler çıkaracak mükemmel yeni yıl hediyeleri. Peki ama gerçek anlamda mükemmel bir hediye bulmak mümkün mü?



Çocukken çok kolay olan hediye seçimi konusu, ne yazık ki yetişkinlikte zor bir hal alabiliyor. O zamanlar en sevdiğimiz karakterin yeni çıkan bir kitabı ya da havalı yeni bir oyuncak, bizi mutlu etmeye yeterdi. Ama büyüdükçe işler biraz karıştı… İhtiyaçlar, istekler, beklentiler, arzular, hepsi değişti, karmaşıklaştı. Haliyle, bir yetişkini ‘gerçekten’ mutlu edebilecek o ‘mükemmel’ hediyeyi bulmak da zorlu bir sanata dönüştü. Ama çözüm, sandığımızdan çok daha yakında olabilir. Belki de oyuna ve yaratıcılığa yeniden kucak açmak, tüm bu karmaşıklığı alıp götürmeye yetebilir. Siz de bu yıl sevdiklerinizi gerçekten heyecanlandıracak bir hediyenin peşine düştüyseniz aradıklarınızı LEGO’da bulabilirsiniz. Çocuklar için olduğu kadar yetişkinler için de oyunun, yaratıcılığın ve rahatlamanın kapılarını aralayan LEGO’da herkese uygun yüzlerce çeşit var:

Estetik ve dekoratif dokunuşları sevenlere özel

Çevrenizde gördüğü her boş duvarı doldurmak için hemen zihninde tasarım yapmaya başlayan ya da boş rafları estetik detaylarla dekore etmeye bayılan sevdikleriniz varsa, onlar için en iyi yılbaşı hediyesi bir LEGO’dan bir sanat eseri, doğadan bir parça veya mimari bir detay olabilir:

  • LEGO® Art Mona Lisa: Dekorasyonun yanı sıra sanat ve tarih meraklısı sevdikleriniz için Mona Lisa’nın 3D versiyonu şahane bir yeni yıl armağanı olabilir. Sevdiklerinizin duvarlarını süsleyerek yaşam alanlarına enerji katacak bu özel hediye, onların yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.
  • LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu: Doğanın dokunuşlarını yaşam alanlarına taşıyacak LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu, canlı renkleriyle sevdiklerinize yılbaşı coşkusunu yansıtırken mutluluktan gözlerinden kalpler çıkartabilir.

Enerjisini doğadan alanlara özel

Doğaya, yeşile, bitkilere düşkün, enerjisini, ilhamını büyüleyici çiçeklerden ve renklerden alan sevdikleriniz için de en mükemmel hediyeler, yine LEGO’da:

  • LEGO® Icons Orkide: Orkidelerin bitkiler aleminde çok özel bir yeri olduğu tartışılmaz. Siz de sevdiklerinize onların sizin için ne kadar özel olduğunu hissettirmek istiyorsanız bu seti kaçırmayın. 5 taban yaprağı ve 2 hava kökü ile gerçekçi bir görünüme sahip bu ikonik orkide setini görenler canlısından ayırmakta zorlanabilirler 🙂
  • LEGO® Icons Erik Çiçeği: Bu set, sevdiklerinize güzel bir kırmızı çiçeği tomurcuktan açmaya ve tam çiçeklenmeye kadar inşa etme fırsatı sunuyor. Üstelik sevdikleriniz bu seti sergilemekten de büyük haz duyacak. Hem şık bir dekor hem de yaratıcı bir yapım süreci, ikisi de bu mükemmel hediyede.

Hız, heyecan ve adrenalin tutkunlarına özel

Hız, şüphesiz ki büyük bir tutku. Özgürlüğüne düşkün, heyecanı seven, teknolojiye ve otomobil dünyasına meraklı herkes için LEGO’da şahane hediyeler bulabilirsiniz:

  • LEGO® Technic Mercedes-Benz G 500 Professional Line: Mercedes-Benz tutkusu olan herkesi heyecanlandıracak, otantik özelliklerle dolu ikonik G Serisi’nden bir model, mükemmel bir yılbaşı hediyesinden çok daha fazlası olabilir. Baştan sona adeta bir mühendislik deneyimi sunan bu modelin sevdiklerinizi çok mutlu edeceği kesin.
  • LEGO® Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat: Maceranın sudaki halini seven ve yelken sporuna da merak duyan sevdiklerinizi mutlu etmek için fazla düşünmenize gerek yok. Aradığınız hediye LEGO Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat. Biraz çılgın, biraz heyecanlı, en çok da kusursuz… Emin olun sevdikleriniz bu seti hem yaparken hem de sergilerken çok keyif alacak.

Sinemaseverlere özel

Beyaz perdenin büyüsüne kapılan sevdiklerinize, onların bu tutkusunu daha da derinleştirecek hediyelerle unutulmaz deneyimler sunabilirsiniz:

  • LEGO® Star Wars™ Millennium Falcon™: Çoğu sinemaseverin gönlünde taht kurmuş en özel serilerden biri hiç şüphesiz ki Star Wars. Star Wars™ Millennium Falcon’un kokpiti, uydu çanağı, topları ve diğer ikonik detaylarıyla sevdikleriniz inşa sürecini tamamlarken kendilerini galaksinin derinliklerinde bir macerada da hissedebilirler.
  • LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba: Sevdiklerinizin sinema tutkusunu nostaljik rüzgarlarla buluşturmak isterseniz, aradığınız mükemmel hediye yine LEGO’da. Onları LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba ile çocukluk anılarına doğru bir yolculuğa çıkarabilirsiniz.

Oyunculara ve uzay meraklılarına özel

Uzayın sınırsız gizemini merak eden ya da en zorlu oyunları bile tek hamlede geçmeyi başarabilen sevdikleriniz varsa, onlar için de en mükemmel yeni yıl hediyeleri LEGO’da:

  • LEGO® Super Mario™ Super Mario World™: Mario ve Yoshi: Mario, şüphesiz ki hem çocukların hem yetişkinlerin gönlünde büyük yer tutan en ikonik oyunlardan biri. Eğlenceli bir nostaljik tur, keyifli bir oyun deneyimi ya da rahatlatıcı bir aktiviteden çok daha fazlasını sunacak bu set, sevdiklerinize yepyeni bir dünya yaratmak için ilham verebilir.
  • LEGO® Technic NASA Apollo Ay Taşıtı – LRV: Kozmik maceracılar için en şahane hediye: NASA Apollo Ay Taşıtı (LRV) modeli. Sevdiklerinizi yıldızlara götürüp geri getirecek bu özel hediye, bambaşka dünyaların kapısını onlar için aralarken yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.

Bonus: Mırmır Pati ile eğlenceyi geri getirin

LEGO’nun sonsuz olasılıklarla dolu dünyasında en mükemmel hediyeler de eğlence de oyun da bitmez… Mırmır Pati, oyunu her yaştan insan için geri getiriyor ve herkesi yılın bu büyülü zamanını çok daha keyifli geçirmeye davet ediyor.

Mutlu bir yer inşa etmek isteyen herkes için mükemmel hediyeler ve çok daha fazlası LEGO’da. Hemen tıklayın ve sevdiklerinizi mutlu etmeye erkenden başlayın.

*Bu yazı LEGO katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale