X

Diyabet yönetimi için girişimlerin sunduğu yenilikçi çözümler

Sağlıklı yaşam, sadece zihin ve beden dengesiyle sınırlı kalmayarak bu dengeyi sağlama amacıyla teknolojiden destek alıyor. Diyabet gibi kronik hastalıkların yönetiminde devrim yaratan teknolojiler, iyi hissetme hali ve sağlıklı bir hayat tarzı anlayışı açısından büyük bir rol oynuyor. Bu teknolojiler, kişisel sağlık deneyimlerini bir üst seviyeye taşırken hayat kalitesini de her birey için yeniden tanımlıyor. Bu yazımızda, diyabet yönetimi için yenilikçi hizmetler geliştiren beş girişimi derinlemesine analiz ediyoruz.

Ryse Health

2021’de kurulmuş olan Ryse Health, tip 2 diyabet hastalarına odaklanarak hem ofis tabanlı hem de sanal bakım sunuyor. Bu girişim, teknoloji dünyasının sağlık sektörüne entegre edilmesiyle diyabet hastalarının daha rahat bir yaşam sürebileceğini vurguluyor.

Ryse Health, şeker hastalarının sürekli parmaklarını delerek kan şekerlerini ölçmesinin önüne geçmeyi hedefliyor. Girişim, glukoz seviyesinin gerçek zamanlı ölçülmesine yardımcı olan sürekli glukoz izleme sensörüyle (CGM) sektöre yön veriyor. Diyabet hastaları, ilk olarak girişimle iletişime geçiyorlar ve girişimden CGM’lerini alarak yola koyuluyorlar. Ayrıca, her hastanın mobil aplikasyonu da kuruluyor. Daha sonra, diyabet yönetimi yolculuğu sağlık koçları, endokrinoloji uzmanları, diyetisyenler, klinik sosyal hizmet uzmanları ve eğitimciler içeren bir bakım ekibiyle yönetiliyor. Bu süreçte kullanıcılar ve ekip arasındaki iletişim görüntülü konuşma, mesajlaşma veya e-mail yoluyla gerçekleştiriliyor. Yapılan araştırmalar, bu programın ilk 60 günden sonra tüm hastaların yüksek kan şekerlerini %36 oranında düşürdüğünü kanıtlıyor. Temelde bir dijital sağlık girişimi olan Ryse Health, grup odaklı bir anlayışla hastalar ve profesyoneller arasındaki iletişimi güçlendirirken diyabetiklerin de kendi aralarında bir kanal geliştirmesine yardımcı oluyor.

Seri A finansmanda bulunan Ryse Health, 2023’te düzenlediği yatırım turunda 6.5 milyon dolarlık bir yatırım alarak toplam fon miktarını 9.9 milyon dolara yükseltti. Girişim, parmak ucundan kan örneği alma olayının önüne geçerek acısız bir şekilde kan şekeri seviyesi hakkında gerçek zamanlı veriler sunmaya devam ediyor.

Orange Biomed

Görsel: orangebiomed

2021 kuruluşlu Orange Biomed, diyabet hastaları için geliştirilmiş laboratuvar cihazlarının doğruluğunun ve hassasiyetinin eksik olduğuna inanıyor. Bu girişim, inancı doğrultusunda doğruluğu net çözümler üreterek sektörü şekillendiriyor.

Orange Biomed, laboratuvar düzeyinde doğru sonuçlar veren HbA1c testi geliştiriyor. Bu test, son 2-3 ayda ortalama kan şekeri seviyesinin ne olduğunu gösteriyor. Bu testin uygulanması sonucunda kullanıcılar diyabet süreçlerinin nasıl ilerlediğini daha somut bir şekilde öğrenebiliyorlar. Ayrıca rutin HbA1c testi sayesinde daha erken önlem alınabiliyor ve daha fazla diyabet tedavisi seçeneğiyle karşılaşılıyor. Sadece bir damla kan örneğiyle uygulanabilen bu test, kolay bir kullanımla birlikte 24 aylık bir raf ömrüne sahip. Girişimin geliştirmekte olduğu test, henüz satışa çıkmadı ve ilerleyen zamanlarda ev test kiti halinde satın alınabilecek. Testin kit halinde kapıya kadar gönderilmesi sayesinde kullanıcılar ev konforundan uzaklaşmadan kan şekeri seviyelerinin farkına varabilecekler.

Orange Biomed, 2023’te düzenlediği son yatırım turuyla birlikte toplam fon miktarını 5.1 milyon dolara ulaştırdı. Girişim, geliştirdiği test sayesinde şeker hastalığının tespitini ve yönetimini kolaylaştıracak.

Diatech Diabetes

2018’de kurulmuş olan Diatech Diabetes, diyabetten etkilenen toplumların hayatlarını güçlendiren yenilikçi bir çözüm üretiyor. Bu girişimin kurucuları, diyabet teknolojileri açısından direkt etkilendikleri konulara odaklanıyor.

Diatech Diabetes, infüzyon setinde çıkan arızaları çözmeye yönelik bir teknoloji geliştiriyor. SmartFusion isimli bu teknoloji, bir infüzyon izleme yazılımı olup insülin iletimindeki başarısızlıkları tespit ediyor. Bu teknoloji aracılığıyla infüzyon performasının diyabet yönetimi üzerindeki etkileri gözler önüne seriliyor. Akıllı saate benzeyen SmartFusion, infüzyon mekanizmasından gelen verileri makine öğrenimi yardımıyla analiz ediyor. Henüz insan kullanımı için kanıtlanmamış olan bu cihaz, insülin dağıtımını engelleyen tıkanmaları tespit edebiliyor. Ayrıca, hasarlı bölgelere doğru sızıntı ve yerinden çıkma gibi durumlar da bu cihazla anlaşılabiliyor. Geçmiş verileri kullanarak da tahminler sunabilen bu cihaz, diyabet hastalarının sağlığını tehlikeye atabilecek durumların önüne geçiyor. SmartFusion, günlük insülin dozajlarının başarısı yeterli gelmediği zaman alarm veriyor. Ayrıca, girişim bireysel alışkanlıkları göz önünde bulundurarak sağlıklı infüzyon için kişiselleştirilmiş ipuçları da sunuyor. İnsülin pompası kullanan bireyler, infüzyon setlerinin değiştirilmesi gereken zamanı SmartFusion sayesinde daha iyi anlayabilirler.

Diatech Diabetes, geçen ay düzenlediği yatırım turunda 100 bin dolarlık bir yatırım alarak toplam fon miktarını 350 bin dolara ulaştırdı. Girişim, her şeker hastasına insülin pompası teknolojisinin doğru kullanımını öğretmeyi amaçlıyor.

Jade Diabetes

Görsel: jadediabetes

2018’de tip 1 diyabet hastası Simon Carter tarafından kurulmuş olan Jade Diabetes, big data ve GenAI kullanımıyla diyabet yönetimine yardımcı oluyor. Bu girişim, şeker hastalarına yönelik geliştirdiği mobil aplikasyonla öne çıkıyor.

Jade Diabetes, 64 tane diyabet verisinin izlenmesine yardımcı olan bir uygulama geliştiriyor. Google Play Store ve App Store aracılığıyla ulaşılabilen bu uygulama, gıda uygulamalarıyla entegrasyona sahip olup beslenme alışkanlıklarına da çözümler üretiyor. Uygulamaya kan şekeri verilerini giren hastalar, dijital insülin kalemleriyle de bağlantı kurabiliyorlar. Ayrıca, regl takibi ve fitness uygulamaları da girişimin uygulamasına bağlanabiliyor. Sahip olduğu entegrasyon seçenekleri sayesinde diyabetin her noktasına odaklanan bu uygulama, yaptığı veri analiziyle hastaları dozaj açısından bilgilendiriyor. Bununla birlikte, hastalarla ne kadar karbonhidrat tüketmeleri gerektiği gibi kritik bilgiler de paylaşılıyor. Uygulama aracılığıyla regl, stres, egzersiz, alkol tüketimi ve ağrı gibi faktörler kişiselleştirilerek diyabet yönetimi kolaylaştırılıyor. Kan şekeri seviyesini önceden tahmin edebilen uygulama, hastalara güvende kalmaları için uyarı da veriyor. Uygulamada bazal doz, kan testi ve yemek saati için özel hatırlatıcılar yer alıyor. Bunlara ek olarak, girişimin sunduğu koçluk sistemiyle de hastalar eksik sağlık kontrollerinin farkına vararak sağlık profesyonellerinden gelen önerileri uygulayabiliyorlar.

Jade Diabetes’in görselleştirme, tahmin, canlı paylaşım, doz koçluğu ve ödül sistemi özelliklerine sahip uygulaması dünya çapında 43 binden fazla diyabet hastası tarafından kullanılıyor.

Glaice

2021 kuruluşlu Glaice, tıptan yapay zekaya kadar pek çok sektörü bir araya getiriyor. Bu girişim, başta diyabet olmak üzere çeşitli kronik hastalıkların yönetimine odaklanıyor.

Glaice, kullanıcı deneyimini destekleyen ve hem tip 1 hem de tip 2 diyabet hastalarına hitap eden bir mobil aplikasyon geliştiriyor. Henüz piyasaya sürülmemiş olan bu uygulama, yaşam tarzı ve kan şekeri verilerini analiz ediyor. Bu analiz sayesinde de kullanıcılara özel bilgiler ve tavsiyeler sunuluyor. Temelde şeker hastalarına egzersiz önerileri sunan bu uygulama, sporun bir tedavi yöntemi olduğunu vurguluyor. Girişim, uzmanların insülin direncini azaltmak ve kan şekerini düşürmek için tip 2 diyabet hastalarına düzenli egzersiz önerisini bu uygulamayla destekliyor. Kullanıcılar, CGM’lerini uygulamaya bağlayarak kan şekeri verilerini otomatik olarak iletebiliyorlar. Uygulamadaki analiz süreci bittikten sonra da kullanıcılara seçim yapabilecekleri egzersizler hakkında detaylı bilgiler sunuluyor.

Glaice, diyabetli kişilerin sağlıklı kan şekeri düzeyine ulaşmaları için çabalıyor. Bu çaba, hastaların kan şekerlerini kontrol edebileceklerini ve diyabetin onları yönetmediğini somutlaştırıyor.

Kaynak: Drug Delivery Business, Crunchbase, Tracxn, PitchBook

İlginizi çekebilir: Dijital sağlık devrimi: Yenilikçi ve yerli girişimler

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Akbank’tan sürdürülebilirlik yolunda ilham veren bir rehber

Sürdürülebilirlik, günümüz dünyasında her zamankinden çok daha büyük bir öneme sahip. Çünkü, doğal kaynaklarımız hızla tükenirken yalnızca kendi geleceğimizden çalmakla kalmıyor, gelecek nesillerin sahip olabileceği yaşamdan da çalıyoruz. İklim değişikliği ve çevresel sorunlar bir yana, kişisel tercihlerimiz, hızla artan tüketim alışkanlıkları, teknolojik gelişmeler ve daha pek çok sebep, sürdürülebilirliğin ne kadar hayati bir gündem olduğunu defalarca gözler önüne seriyor. Artık yalnızca bugünü değil, yarınları da düşünerek doğal kaynaklarımızı korumak, geleceğimizi ve gelecek nesillerin geleceğini garanti altına almak, daha yaşanabilir bir dünya yaratmak için adımlar atmalı, değişimi geç kalmadan başlatmalıyız. Sürdürülebilirlik, artık bir tercih değil; kendimiz için, dünyamız için, geleceğimiz için benimsememiz gereken bir zorunluluk. Aksi halde yarınlar, hayalini kurduğumuz yarınlardan çok uzak olacak.



Bu bağlamda sürdürülebilirlik konusunu merkezine alan ve hem bireysel hem toplumsal farkındalığı artırmayı hedefleyen Akbank, sürdürülebilir bir gelecek inşa etmek için “Sürdürülebilirlik insan için, #Hepimizİçin” diyor ve sürdürülebilirlik odaklı bloguyla bizleri buluşturuyor. Sürdürülebilirliği yalnızca çevresel boyutuyla ele almayan, sosyal ve ekonomik boyutunu da göz önünde bulunduran Akbank, bu önemli konuda liderlik ederek sürdürülebilirliğin her yönüyle ilgili bilgi ve farkındalık dolu içerikleri kaleme alıyor. Hem sürdürülebilirlik konusunda neler yapabileceğini merak eden herkese hem de bu konudaki bilgi birikimini artırmak isteyenlere geleceğimizi koruma yolunda ilham verici bir rehber oluyor. Peki, bu rehberde başka neler var, gelin yakından bakalım.

Akbank Sürdürülebilirlik Blog’da neler var?

Akbank, sürdürülebilirlik konusundaki farkındalığı artırmayı amaçladığı bu blogda, bireyleri harekete geçmeye teşvik edecek güncel bilgileri ve sürdürülebilir alışkanlıkları hayata dahil etmenin pratik yollarını aktarıyor. ‘Herkes için sürdürülebilirlik’ mesajını paylaşarak toplumun tüm kesimlerini kapsamayı ve bireysel olarak atılabilecek adımlar konusunda da ilham vermeyi amaçlıyor.

“Sürdürülebilirlik, çevrenin yanında insan için, toplumun gelişmesi için” anlayışını benimseyen Akbank, eğitimden gönüllülüğe, yatırımdan sanata her alanda toplumun kalkınması ve sürdürülebilir yarınlar için çalışıyor. Bu bağlamda Akbank’ın sürdürülebilirlik blogunda yer alan, farklı alanlara hitap eden başlıklardan bazıları ise şöyle:

Sürdürülebilir Kalkınma İçin: Toplumsal Cinsiyet Eşitliği

Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasının hem toplumsal bilincin artmasında hem de kalkınmanın sağlanmasında kritik bir öneme sahip olduğunu biliyor muydunuz? Akbank, blogunda yer verdiği Sürdürülebilir Kalkınma İçin: Toplumsal Cinsiyet Eşitliği yazısında bu konuyu detaylıca ele alıyor ve UN Women’ın verilerinden yola çıkarak toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasının getireceği faydaları, ekonomik, sosyal ve daha pek çok açıdan sürdürülebilirlik bağlamında değerlendiriyor.

Yeşil Bütçe Nasıl Oluşturulur?

Sürdürülebilir bir yaşam biçimi benimsemenin en önemli adımlarından biri de hiç şüphesiz bireysel olarak finansal sürdürülebilirliği sağlamaktan geçiyor, bunun da en etkili yolu bireysel yeşil bütçeler oluşturmak. Yeşil Bütçe Nasıl Oluşturulur? yazısında Akbank, çevreyi korumaya odaklanan harcamaların nasıl planlanacağından yeşil bütçe oluşturmanın pratik yollarına kadar pek çok kolay uygulanabilir yöntem paylaşıyor.

5 Adımda Minimalist Yaşama Geçiş



Günümüzde hızla yaygınlaşan tüketim çılgınlığının hem bütçeye hem doğaya verdiği zarar aşikar. Bu tüketim alışkanlıkları, doğal kaynakların bilinçsizce harcanmasından karbon ayak izinin artmasına, çevre kirliliğinden biyoçeşitlilik kaybına kadar gezegenin doğal dengesini bozan pek çok olumsuz sonucun ortaya çıkmasına zemin hazırlıyor. Karşılığında ise ‘az, çoktur’ anlayışını benimseyen minimalizm, bu gereksiz harcama alışkanlıklarına bir panzehir olma görevi üstleniyor. Akbank’ın sürdürülebilirlik blogunda yer alan 5 Adımda Minimalist Yaşama Geçiş yazı da modern dünyada minimalist alışkanlıklar benimsemenin yollarını aktarıyor.

Sanatta Sürdürülebilirlik

Sürdürülebilirliğin genellikle pek değinilmeyen ya da bağlantısı sorgulanmayan fakat aslında çokça göz önünde bulunan kısmı; sürdürülebilirlik ve sanat ilişkisi üzerine hiç düşündünüz mü? Sanat, yüzyıllardır toplumsal bilinci artırmada ve en zor görünen konuları bile daha anlaşılır kılmada güçlü bir iletişim aracı. Bu gücü onu sürdürülebilirlik konusunda da etkili bir özneye dönüştürüyor. Sanat eserlerinde kullanılan materyallerden sanatçıların toplumsal konulara farkındalık yaratmak amacıyla benimsedikleri yaklaşımlara kadar sanat ve sürdürülebilirlik bağını pek çok açıdan ele almak mümkün. Akbank Sürdürülebilirlik Blog’ta yer alan Sanatta Sürdürülebilirlik başlıklı paylaşım da bu bağın ne denli güçlü olduğuna dikkat çekiyor.

Sürdürülebilir Turizm, Karbon Nötr, Doğa Dostu Teknoloji ve dahası

Sürdürülebilirliği tüm yönleriyle ele alan Akbank, blogunda daha pek çok konuya dikkat çekiyor. Sürdürülebilir turizmden, karbon nötr kavramına, doğa dostu teknolojik gelişmelerden sürdürülebilirlik alanında öne çıkan yeni trendlere kadar yaşama, insana, dünyaya ve geleceğe dair her alanda sürdürülebilirliğin önemine ve etkisine değiniyor. Hayatın her alanına yayılan stratejilere ihtiyacımız olduğunun farkında olan Akbank, sürdürülebilirliğin kalbinde insan var diyor ve toplumsal dönüşüm için bütünsel bir yaklaşım benimsemenin gerekliliğini vurguluyor.

Siz de çok geçmeden bir adım atmak ve daha yaşanılabilir bir dünya için bugünden neleri değiştirebileceğinizi öğrenmek istiyorsanız Akbank’ın sürdürülebilirlik odaklı bu blogunu takip edebilir, hem kendiniz hem de gelecek nesiller için değişimi başlatabilirsiniz.

*Bu yazı, Akbank katkılarıyla hazırlanmıştır.





Orkid, “Sporla Güçlen” projesine verdiği destekle kız çocuklarının geleceğine ışık tutuyor

Bir kız çocuğu düşünün: Günün ilk ışıklarıyla birlikte koşuya çıkan, her sabah elinde topuyla antrenman yapan, büyük bir hevesle hem bedenini hem de zihnini beslemek için yıllarca gönül verdiği spor dalı uğruna çalışmaya devam eden ve uzun yıllar sonra gözlerinden ışıklar saçarak ilk kupasını milyonların önünde havaya kaldıran… Ne harika bir tablo, öyle değil mi?



Toplumun her köşesinde, binlerce kız çocuğu bu anı yaşamayı hak ediyor. Ancak, ne yazık ki birçoğu için spor; erişilmesi çok güç bir lüks, uzak bir hayal gibi kalıyor hayatları boyunca. Oysa spor, sağlığın, özgüvenin, azmin, başarının, kararlılığın, istikrarın temellerini atan, kız çocuklarının güçlü bireyler olarak yetişmesine katkı sağlayan en önemli araçlardan biri. Bu önemin farkında olan ve kız çocuklarını spor yoluyla güçlendirmek isteyen Orkid, Watsons iş birliği ile Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi’nin (TMOK) Diyarbakır, Gaziantep ve Şanlıurfa’da yürüttüğü “Sporla Güçlen” projesine destek veriyor.

Geleceğe atılan adımlar: Kız çocukları, ‘sporla güçleniyor’

Türkiye’de kadınları ilk kez hijyenik pedle buluşturan P&G’nin kadın bakım markası Orkid, 45 yılı aşkın süredir dünyadaki tüm kadınların hayatını kolaylaştırmak, onları her alanda desteklemek için imza attığı çalışmalarına bir yenisini daha ekleyerek “Sporla Güçlen” projesiyle kız çocuklarının yanında oluyor.

Kız çocuklarına sporla yeni yollar açmayı ve kız çocuklarının geleceğini aydınlatmayı hedefleyen Orkid, yürüttüğü bu iş birliğiyle kız çocuklarının eğitim ve spor yaşamlarını desteklemeyi, onların fiziksel, zihinsel ve sosyal gelişimlerine katkı sağlamayı amaçlıyor. Kız çocuklarının hayatta karşılaşacakları tüm zorluklar karşısında çok daha güçlü durmalarını sağlayan, onların bütüncül gelişimini desteklerken duygusal dayanıklılık kazanmalarına da zemin hazırlayan sporun gücü, yadsınamayacak kadar fazla. Öyle ki; Orkid’in, İpsos ile Türkiye genelinde gerçekleştirdiği araştırmaya göre; ergenlik döneminde spor yapan kadınların %77’si, sporun bugün oldukları kişi olmalarına yardımcı olduğunu belirtiyor. Dahası, yapılan bu araştırmaya göre; ergenlik döneminde spor yapan kızlar, istedikleri kişi olmalarına yardımcı olabilecek özgüven ve becerileri sporla kazanıyor.

Buna rağmen genç kızların neredeyse yarısının düzenli spor yapmadığı sonucuna ulaşan Orkid, TMOK ve Watsons iş birliği ile kız çocuklarının sporla güçlenmesi için onların yanında yer alıyor. Kız çocuklarının hem eğitimlerine hem de spora devam etmelerine yönelik gerekli spor malzemelerinin temin edilmesini destekleyen Sporla Güçlen projesi ile Diyarbakır, Gaziantep ve Şanlıurfa’da bulunan okullardaki kız öğrenciler dönem boyunca badminton, basketbol ve voleybol dallarında eğitim alıyor.

Kadınların daha özgüvenli olmasını destekleyen ve spor ile olan bağlarını güçlendirmeye odaklanan bir marka olarak Orkid, hiçbir kız çocuğunun bu haklarından mahrum kalmaması için çalışıyor. Bu sayede geleceğin sağlıklı, özgüvenli, başarılı ve belki de milli sporcuları bugünden yetişmeye başlıyor. Gelecek nesillerin hayallerine ulaşmalarına yardımcı olmak için onların yanında olmaya ve onları cesaretlendirmeye devam eden Orkid, kız çocuklarına yeterli imkan sağlandıkça daha eşit ve aydınlık yarınların mümkün olduğuna inanıyor.



Kız çocuklarını genç yaşta sporla tanıştırarak onların kendi potansiyellerini keşfetmelerine olanak tanıyan bu projenin ve başta Orkid ile Watsons olmak üzere projenin tüm destekçilerinin ülkemize ve dünyaya ilham olması, kız çocuklarının ışıl ışıl bir geleceğe doğru çok daha emin adımlarla yürümesi hepimizin en büyük temennisi.

Güçlü kadınlar, güçlü yarınlar için, #SporlaGüçlen projesine destek veren Orkid ürünlerini Watsons’ta keşfetmek için tıklayın.

*Bu yazı Orkid katkılarıyla hazırlanmıştır.





İlgili Makale