Duygularla ilgili en gerçek şey: tüm duyguların doğru olduğudur. Duyguların yanlış ya da uygunsuz olmadığını, o duyguyu hissetmenin bir nedeni olduğunu kabullenmek duygularınızla temas edebilmenizi sağlar. Duygular mesaj taşırlar. Kimi zaman geçmiş bir anı, bir hatıra akla geldiğinde, kimi zaman an içinde yaşanan bir duruma karşı bir tepki olarak ortaya çıkarlar.
Duyguların diline kulak verildiğinde olumsuz olarak tanımlanan duygular (kaygı, mutsuzluk, öfke) bir tehdit olarak algılanmazlar. Yapılması gereken bu duyguları neden yaşadığımızı fark edip bunu doğru bir şekilde yaşamaktır. İyi hissetmek, duyguları geçiştirmeye ya da bastırmaya çalışmadan o duyguyu uygun bir şekilde yaşamakla gerçekleşir.
Öfke hissediyorsanız, bunun neden yaşandığını araştırmalısınız. Depresif ve mutsuz hissediyorsanız hayatınızda nerede ne tür bir tıkanıklık yaşadığınıza odaklanmalısınız. Kaygı yaşıyorsanız neye ihtiyacınız olduğunu keşfetmeye çalışmalısınız. Huzursuz edici duygular bu şekilde ele alınabildiğinde ne kadar önemli ve kıymetli bir mesaj taşıdığı keşfedilebilir. Acı çekmek değişim ve dönüşüm için çok büyük bir itici güçtür. Huzursuz eden ve acı çektiren duyguların ne anlatmak istediğine kulak verebilirseniz o duyguyu kovmaya değil yaşamaya adım atmış olursunuz. Bu da hayatınızı değiştirir.
Duygular nasıl yaşanır?
İçinizden ağlamak geliyorsa, ağlarsınız ve o duyguyu yaşamış olursunuz. Böylece gözyaşlarıyla birlikte siz de duygunuzla temas etmiş olursunuz. Bu temas sizi rahatlatır ve yeniler.
Öfkeli hissediyorsanız sizi neyin öfkelendirdiğine odaklanıp ‘‘…. olduğu için çok öfkeliyim’’ diye duyguyu kabul eder, neleri değiştirmeniz gerektiğini düşünebilirsiniz. Depresif hissediyorsanız bu yoğun mutsuzluk hali hayatınızdaki enerjinizi neyin tükettiği mesajını içerir. Bu mesajı okuyabilirseniz hayatınız değişir.
Duygular hayatımıza dair çok önemli mesajlar taşırlar.
Duygular görmezden gelinmeye çalışıldıkça veya bastırıldıkça değişim gerçekleşmez ve bu duygular doğru bir şekilde ele alınmadıkları sürece tekrarlayıcı olurlar. Duygusal bir kısır döngü yaşamanın en temel sebebi, duygularla temas etmemektir!
Tekrarlayan depresyonlar, kaygı atakları ve hissedilen yoğun gerginlik ve öfke hali, duyguların kucaklanmadığının göstergesidir.
Duygular doğru bir şekilde ele alındıklarında ve kucaklandıklarında onlardan kaçmaya gerek kalmaz.
Özetle, yapılması gereken, duygularla temas etmek ve onları yaşamak, taşıdığı mesajları okumaya çalışmak ve bu doğrultuda neleri değiştireceğinizi fark etmektir.
Bir duyguyu uzun süredir yoğun ve tekrarlayıcı bir şekilde yaşıyorsanız profesyonel destek almayı ihmal etmeyin.
Yazarın diğer yazıları için tıklayınız.