X

Oldurmaya çalıştıklarımız: Aşk

Hayatın içine atılmaya başlamakla beraber muhteşem bir karmaşanın fitili ateşlenmiş olur. Ta bebeklik döneminden itibaren içsel dürtülerimizle birlikte gelen oldurmak istediklerimiz hayatımızı şekillendirmeye başlar. Peki, doğuştan var olan dürtülerimizle beraber şekillenen hayatımızın ne yöne gideceğine gerçekten kim karar veriyor? Dürtülerimiz mi? Benlik savaşımızın sonucu mu? Farkındalığımız mı? Yoksa hepsi mi? Peki, hiç düşündünüz mü zorla oldurmaya çalıştığımız şeyler için çabalarken kendimizden ne kadar veriyoruz? Ya kaybettiklerimize ne demeli?

Aşk, iş, arkadaşlık, ikili ilişkiler, fark etmez. Bir şeyin illaki olmasını istemek bize kazandırır mı, yoksa yaşadığımız her bir anın akışını mı bozar? Ben her koşulda ilk önce olaylara bakarken mantığımın süzgecinden geçirip, duygularımı tartmaya çalışırım. Ve son aşamada her durum içinde vicdanıma kulak vermeyi doğru buluyorum.

Aşk… Aşk çok ama çok güçlü bir duygu. İllaki çaba ve emek istiyor. Duygularımızı maalesef biz seçemiyoruz. Duygular kendiliğinden bir anda gelir. Ve bazen istesek de, istemesek de koşulların uygun olmadığı zamanlarda da çalar kapınızı. Binlerce örneğini duyuyoruz. Çoluğunu çocuğunu gözü görmeyip, aşkı uğruna her şeyi bırakıp gidenler… Herkes ne hissettiğini, ne yaşadığını elbette kendi bilir. Amacım hiç kimsenin duygularını yargılamak değil. Fakat bu gibi durumlarda ben duygularımızın gelip geçici olmadığını anlayabilmek için kendimize zaman vermek gerektiğine inanıyorum. Çünkü sevgi koşulsuz bir duygudur bana göre.

Dediğim gibi duygularımızı biz seçemeyiz ama içimizdeki o tutkuyu biraz olsun dizginleyip zamana bırakmayı başarabildiğimiz noktada kimsenin hayatını altüst etmeden duygularınızı tartmış olursunuz. Ayrıca gerçekten içinize dönebildiğinizde kendinize hükmedebildiğinizi keşfedersiniz. İşte bu, vicdanınızın size kim olduğunuzu hissettirdiği an olur!

Ayrıca sevgi koşulsuzdur. Bazen her şeyi olduğu gibi, olduğu şekliyle kabul edip yol almak inanın bana size çok daha fazla yol aldırır. Tabii her iki taraf için de mutsuzluk söz konusu ise o iki tarafın kendi kararı olur. Ona zaten kimsenin diyecek lafı olamaz. Olmamalı! Mutsuz, yapayalnız bir evlilik veya ilişki içindeyseniz zaten bu her iki taraf için de, çocuk varsa çocuk için de mutsuzluktan başka bir şey getirmez. Önemli olan sürmeyecek bir durum varsa cesur olup birbirine karşı saygıyı yitirmeden dürüst olmaktır.

Bunlar aslında hepimizin bildiği etik kurallar. Fakat bazen öyle güçlü duyguların esiri oluyoruz ki paniğe kapılıp yanlış adımlar atabiliyoruz. Biraz frene basıp yavaşlamak bazen herkes için en hayırlısıdır. Sevgi o kadar saf ve şeffaftır ki aşk dediğiniz o tutkuyu sevgiye dönüştürebilirseniz mümkün olmayan bir durum için kendinize bıçak saplamaktan vazgeçmiş olursunuz. Her şey akışında doğru ve güzeldir.

Ne demiştim bir yazımda?
“Ne bir barikat kur olayların önünde yanlış yöne gidecek diye, ne de taşacak kadar biriktir içindekileri…
Bırak nehir sadece aksın gitsin!
İster gürül gürül, ister durula durula…
Sadece aksın gitsin…”

Sevgilerimle…

İlginizi çekebilir: Dinlemeyi öğrenmek, işte bütün mesele bu!

Gamze Okutan: 15 Aralık 1986 Beykoz İstanbul doğumlu olan Gamze Okutan 2004 yılında Paşabahçe Ferit İnal Lisesi’nden mezun olduktan sonra uzun yıllar mağazacılık sektöründe satış danışmanlığı ve sağlık sektöründe hizmet veren bir firmada yönetici asistanlığı yaptı. Çalışma hayatı sebebiyle üniversiteye biraz ara verdikten sonra 2015 yılında Anadolu Üniversitesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri bölümünden mezun oldu. Şu anda Yazılım ve Teknoloji alanında hizmet veren bir firmada Mali & İdari İşler Yetkilisi olarak meslek hayatına devam ediyor. Evli ve bir kız çocuk sahibi bir anne. Pusula kitabının yazarı. Gamze Okutan’ın kendini bildi bileli sanata, kişisel gelişime, psikolojiye olan ilgisi hep vardı. Zaman zaman şiir yazmayı, deneyimlerini ve gözlemlerini paylaştığı yazılar yazmayı, kendi çapında hobi olarak müzikle uğraşmayı ve söylemeyi çok seven biri. Ayrıca arada sırada meditasyonla zihnini sakinleştirip stres atmayı, yoga ile bedensel enerjisini korumayı seviyor. Hayatta pozitif ve negatif her şeyin bir bütün olarak güzel olduğunu düşünüyor. Olaylara bakarken çoğunlukla pozitif taraftan değerlendirmeyi yani bardağın dolu tarafından görmeyi ve çözüm odaklı olmayı seviyor. Fakat negatifin ağır bastığı durumlarda duyguların sonuna kadar yaşanması gerektiğini aksi takdirde mutlu olmanın mümkün olmayacağını düşünüyor. Hayatı dolu dolu, tutkuyla, hissederek yaşamayı seven aslında hayatın kendisine aşık, hayalperest bir yolcu olarak tanımlıyor kendini. Hayatın paylaştıkça güzellikler getireceğine olan inancını ve umudunu hiçbir zaman kaybetmemiş biri olarak paylaştıkça belki küçük dokunuşlarla bakış açımızdaki yansımaları çok daha renklendirebiliriz diye düşünüyor. Hep birlikte, el ele birbirimizin yoluna daha çok ışık tutarak yönümüzü bulmamıza bir nebze olsun katkı sağlayabileceğimize inanıyor.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale