Stres, gündelik yaşamda kişinin üzerinde baskı yaratan etmenlerin toplamıdır. Her insanın stres faktörü farklıdır. Kimi için stres yaratan bir olay, bir diğer kişi için o kadar önemli olmayabilir.
Stresin düzeyini, olayın kişi için ne kadar önemli ve anlamlı olduğu belirler.
Bir olayın kişide stres yaratması için durumun çok büyük ve olumsuz olması gerekmez. Kişinin gündelik yaşamındaki küçük olaylar da kişide stres yaratabilir. İş yerindeki sıkıntılar, aile içi çatışmalar, işten memnun olmamak, trafikte kalmak gibi. Bu faktörlerin her biri kişinin stres hissetmesi için yeterlidir.
Stresle nasıl başa çıkılır?
Stresli olaylarla karşı karşıya kalmayı önlememiz çoğu kez mümkün değildir. Bu nedenle amaç stresi tamamen ortadan kaldırmak değil, stresi olumlu bir düzeye indirmektir. Stresi iyi bir şekilde yöneterek yeni başarılar ve beceriler için bir itici güç olarak kullanmak mümkündür.
İş yaşamında ve aile içinde hemen hemen herkes stresle baş etmek durumundadır. İnsanlar arası ilişkilerdeki stresi çözmek, kişinin düşüncelerini ve duygularını karşısındakine uygun bir şekilde ifade etmeyi bilmesi ile mümkündür. Bu, stresin önemli ölçüde azalmasını sağlar.
Kendinizi ifade ederken amaç karşınızdakinin değişmesini sağlamak değil, sadece kendi duygularınızı karşı tarafa aktarmanızdır.
Kendinizi ifade etmeniz, karşınızdakinin davranışının değişmesini sağlamayabilir. Ancak kendinizi ifade ettiğiniz zaman, karşınızdaki kişi hangi davranışının sizde olumsuz bir duygu yarattığını bilmiş olur.
Stresle başa çıkmak için neler yapılabilir?
Kişinin stres yaşamasına neden olan en önemli faktör olayların algılanış şeklidir. Olayları ve kişileri oldukları gibi kabul etmek, çevremizdeki kişilere dair gerçekçi beklentiler içinde olmak ve kendimizden beklentilerimizi de gerçekçi bir şekilde değerlendirmek, stresin düzeyini azaltmakta etkili yollardır.
Stresle başa çıkabilmenin yolları
Kişinin stresli anında kendi ile kurduğu diyaloğun niteliği stres düzeyini etkiler. Stres anındaki olumsuz söylemler kişinin gerginliğini arttırır ve sorunun çözülmesine hiçbir katkısı olmaz. Stres yaratan bir durumla karşılaşıldığında mantıklı ve gerçekçi bir şekilde düşünülürse, stres daha iyi yönetilebilir.
Olay karşısında kendimize olumsuz şeyler söylememiz, kendimizi eleştirmemiz ya da duruma kızmamız stres düzeyimizi arttırır.
Olumsuz durum karşısında;
”Bu benim başıma neden geldi?”,
”Bu durumun içinden çıkamayacağım!”,
”Yapacak hiç bir şey yok!”
‘’Ne kadar da çaresizim’’ şekildeki olumsuz cümleler durumu çözmekte hiç bir işe yaramayacağı gibi, stres düzeyinizi de arttırır.
İşe yarar cümleler;
‘’Yardıma ihtiyacım var mı? Kimden yardım isteyebilirim?’’
‘’Karşılaştığım durum karşısında ilk yapmam gereken ne?’’
‘’Yaşadığım şey hayatımı ne kadar etkileyecek?’’
‘’Durumu gerçekçi bir şekilde değerlendiriyor muyum yoksa büyütüyor muyum?’’
Bu cümleler, sizin durumu daha mantıklı bir şekilde ele almanızı sağlar. Bu yaklaşım ile durum karşısında kontrolü daha fazla elinizde hissedersiniz.
Ayrıca stres yaratan faktörleri bir tehdit olarak görmek yerine, yenilik ve değişim için bir fırsat olarak görmek de stres düzeyini azaltmakta etkilidir. Karşılaştığımız stres yaratan her olumsuz olay bizim becerilerimizi ve gücümüzü kendimize gösterebilmemiz için bir fırsattır. Bugün karşılaştığımız stresli durumları, bundan sonra karşımıza çıkacak olan stresli durumlara karşı bizi hazırlayan araçlar olarak kabul etmemiz işimize yarar.
Yazarın diğer yazıları için tıklayınız.