X

Öğlen yemeğini evden götürmek isteyenler için ofise uygun lezzetli tarifler

Günlük hayatın içerisinde dört bir yanınızı telaş ve zamansızlık sarmışken ‘kim uğraşacak işe evden yemek hazırlayıp götürmekle…’ diyenlerdenseniz, bu düşünceye sıkı sıkıya bağlanmadan önce bir daha düşünün. Hem çevreye hem de bütçenize ne kadar faydası olduğunu fark ettiğinizde her gün öğlen yemeklerinizi evde hazırlayacağınıza eminiz; üstelik yalnızca sıkıcı sandviçlerle de değil, birbirinden lezzetli, sağlıklı, pratik, doyurucu ve rengarenk tariflerle…

İş yerinize giderken yanınıza öğlen yemeğinizi paketleyip almanın doğaya, sağlığınıza, finansal durumunuza birçok faydası var:

  • Çevre dostu: Öğlen yemeğini iş yerinize sipariş verdiğinizde o kat kat sarılmış ambalajları bir düşünün… Ne kadar çok kağıt israfı ve plastik kullanımı var değil mi? Oysa ki evinizden getirdiğinizde sıfır atık anlayışını benimseyebilirsiniz. Yanınızda taşıdığınız yemek kabını akşam dönerken eve götürüp, temizleyip, ertesi gün yeniden kullanmak üzere hazır edebilir, böylece tek kullanımlık plastik veya kağıt paketlemeleri kullanımınızı azaltabilirsiniz. Üstelik karbon ayak izinizi de düşürebilirsiniz.
  • Bütçe dostu: Diyelim ki dışarıdan yemek söylemeyerek en azından tek kullanımlık yemek paketlerinden kurtuldunuz ve dışarıda yemeye karar verdiniz. Peki ya cüzdanınız bu durumdan ne kadar mümkün? Evden yemek hazırlayıp yanınıza aldığınızda öğle yemeğinin maliyetini düşürebilirsiniz. Sonuçta, hiçbir restoran evinizin mutfağı kadar uygun fiyatlı olamaz, değil mi…
  • Sağlık dostu: Dışarıdan sipariş verdiğiniz ya da herhangi bir mekanda yediğiniz yemeğin sağlıklı olabileceğini düşünseniz dahi tam olarak içerisinde neler olduğunu bilmediğiniz için besin değerlerinden emin olmanız imkansız… Hangi tür yağ kullanılmış, sosta koruyucu var mı, kalorisi ne kadar ve benzeri soruların cevaplarını yalnızca o yemeği kendiniz hazırladığınızda bilebilirsiniz. Ne kadar tuz atacağınıza, ne kadar yağ ekleyeceğinize karar verdiğinizde ve ihtiyaç duyduğunuz lif, protein, karbonhidrat ve benzeri besin kaynaklarını nasıl ve ne sıklıkla tüketmeniz gerektiğine karar verdiğinizde kendiniz için en sağlıklı öğünleri ancak siz hazırlayabilirsiniz…

Tüm bu faydalarının yanı sıra evden öğle yemeği hazırlayıp götürdüğünüzde, iş yerinizdeki diğer arkadaşlarınızı da bu konuda cesaretlendirebilir, onların da yemek siparişi vermek ya da dışarıda yemek yerine evlerinde hazırlayarak kendi yemeklerini getirmelerini sağlayabilirsiniz. Böylece tek kişilik bir hareket, dalga etkisi gibi yayılarak birçok kişiye ulaşabilir ve doğaya daha fazla dost alışkanlıklar kazanılabilir. Tek ihtiyacınız olan yanınızda kolayca taşıyabileceğiniz, uzun ömürlü, sağlıklı ve dayanıklı kapaklı bir yemek kabı… Geri kalanı ise tamamen damak tadınıza ve hayal gücünüze kalmış. Ama biz yine de fikir vermesi için birbirinden lezzetli kolay taşınabilir ofis dostu yemek tariflerini derledik.

Brokoli salatası

Brokoli, çoğu insanın favorisi olmayabilir ama tam bir şifa deposu. Doğru sos ve yanına çok yakışacak birkaç malzeme ile brokoliden pratik ve taşınabilir harika bir öğlen yemeği hazırlayabilirsiniz.

Malzemeler:

  • 2 su bardağı iri brokoli parçaları (saplarından ayrılmış)
  • ½ su bardağı rendelenmiş kaşar veya çedar peyniri
  • ½ su bardağı ay çekirdeği ve kabak çekirdeği içi
  • ½ su bardağı kruton

Sosu için:

  • 2 yemek kaşığı mayonez
  • 2 yemek kaşığı elma sirkesi
  • 1 yemek kaşığı bal
  • Damak tadınıza göre tuz ve karabiber

Hazırlanışı:

  • Brokolileri 5 dakika kadar haşlayın ve bir kenara alıp soğumaya bırakın.
  • Küçük bir kapta mayonez, elma sirkesi, bal, tuz ve karabiberi iyice karışana kadar çırpın.
  • Brokolilerin içerisine peynir, kruton ve çekirdekleri ekleyin.
  • Sosu dökerek güzelce karıştırın.
  • Kapaklı bir kapta tüketene kadar saklayın, geceden hazırlıyorsanız buzdolabında bekletin.

Ton balıklı makarna

Lezzetli olduğu kadar doyurucu ve protein kaynağı şipşak bir tarif: Ton balıklı makarna…

Malzemeler:

  • 1 kase haşlanmış makarna
  • 1 paket ton balığı
  • 3-4 adet kornişon turşu
  • 1 yemek kaşığı süzme yoğurt
  • ½ yemek kaşığı az yağlı mayonez
  • Bir tutam tuz

Hazırlanışı:

  • Süzme yoğurt, mayonez ve tuzu karıştırıp sosu hazır edin.
  • Haşlanmış makarnanın içerisine yağını süzdüğünüz ton balığını ekleyin ve güzelce karıştırın.
  • Kornişon turşuları dilimleyin ve sosun içerisine ekleyin.
  • Sosla ton balıklı makarnayı buluşturun ve iyice harmanlayın. İşte lezzetli makarnanız hazır.
  • Dilerseniz ton balıklarını çıkarıp vejetaryen beslenmeye uygun bir makarna salatası da hazırlayabilirsiniz.

Tahinli mercimek salatası

Genelde sulu yemek olarak kültürümüzde yaygın olarak tüketilen mercimek bu kez tahinle birleşiyor. Protein kaynağı, doyurucu ve uzun saatler tok tutacak harika bir pratik tarif: Mercimek salatası.

  • ½ su bardağı yeşil mercimek
  • 1 adet tatlı patates
  • 1 yemek kaşığı zeytinyağı
  • 1 orta boy havuç
  • 1 avuç maydanoz yaprağı

Sosu için:

  • 2 yemek kaşığı tahin
  • 1 tatlı kaşığı zeytinyağı
  • 1 su bardağı süzme yoğurt
  • ½ limon kabuğu rendesi
  • Tuz ve karabiber

Hazırlanışı:

  • Mercimekleri güzelce yıkayın, süzün ve haşlamak üzere biraz suyla tencereye alın.
  • Mercimekler haşlanırken ayrı bir tavada küp küp doğradığınız tatlı patatesleri zeytinyağı ile soteleyin ve kenara alın.
  • Haşlanan mercimeklerin suyunu süzün ve patateslerle birlikte soğumaya bırakın.
  • Havucu rendeleyin, maydanozları saplarından ayıkların ve yapraklarını ince ince kıyın.
  • Bir kapta tahin, zeytinyağı, yoğurt, limon kabuğu rendesi, tuz ve karabiberi güzelce çırpıp sosu hazır edin.
  • Mercimekleri, patatesleri, havuç ve maydanozları derin bir kapta birleştirip sosla güzelce harmanlayın.

Tavuklu humus bowl

Protein deposu, pratik, lezzetli ve rengarenk bir bowl tarifi geliyor: Tavuklu humus bowl. İşte ihtiyacınız olanlar:

Malzemeler:

  • 1 su bardağı humus
  • 2 avuç ıspanak
  • 1 avokado
  • 1 adet tavuk göğsü
  • 1 yemek kaşığı zeytinyağı
  • 1 yemek kaşığı badem
  • ½ limonun suyu
  • Bir tutam tuz ve karabiber

Hazırlanışı:

  • Ispanakları yıkayın ve süzülmesi için bir kenara alın.
  • Bir yemek kaşığı zeytinyağı koyduğunuz tavada küçük küpler halinde doğradığınız tavukları soteleyin, tuz ve karabiber ekleyin.
  • Ispanakları tavukların yanına alın ve sadece birkaç dakika kavurun, daha sonra tavanın kapağını kapatıp dinlenmeye bırakın.
  • Başka bir tavada bademleri birkaç dakika kavurun ve kenara alın.
  • Avokadonun çekirdeğini çıkarıp ince dilimler kesin ve üzerlerine limon suyu sıkın.
  • Humusu hazır tercih edebileceğiniz gibi, haşlanmış nohutu mutfak robotundan bir tutam tuz, biraz limon suyu ve tahinle geçirerek de elde edebilirsiniz. Dilerseniz ‘ ‘ yazımızdaki tarife de göz atabilirsiniz.
  • Derin bir kapaklı kasede ilk önce humusu alt kısma yerleştirin.
  • Humusun üzerine ıspanaklı tavuk dilimlerini ve avokado parçalarını dizin.
  • Kavrulmuş bademleri de ekleyerek kasenin kapağını kapatın ve işte hazır.
  • İsterseniz tavuk dilimlerini çıkarıp vejetaryen bir alternatif lezzet de hazırlayabilirsiniz.

Yulaf lapası

Biraz daha tatlı alternatifler arıyorsanız öğlen yemeğinize lezzet katacak meyveli bir yulaf lapası tam sizlik olabilir.

Malzemeler:

  • ½ su bardağı süzme yoğurt
  • ½ su bardağı yulaf ezmesi
  • 1 avuç dondurulmuş kırmızı meyve (frambuaz, çilek vb.)
  • 1 çay kaşığı bal
  • 1 yemek kaşığı ufalanmış fındık

Hazırlanışı:

  • Balı süzme yoğurdun içine ekleyip güzelce karıştırın ve kapaklı bir cam kabın veya kavanozun tabanına yerleştirin.
  • Yulaf ezmelerini ve ufalanmış fındıkları karıştırıp yoğurdun üzerine ekleyin.
  • En üste sevdiğiniz dondurulmuş meyveden ekleyin ve hazır.
  • Dilerseniz bir gece önceden hazırlayıp buzdolabında muhafaza edebilir, dilerseniz sabah evden çıkmadan önce en fazla 5 dakikanızı ayırarak hazırlayabilirsiniz.

Fıstık ezmeli lokmalar

Ben biraz daha tatlıcıyım diyenler için bir tarifimiz daha var; meyveli, fıstık ezmeli pratik lokmalar…

Malzemeler:

  • 2 adet tam buğday lavaş
  • 2 yemek kaşığı şekersiz fıstık ezmesi
  • 1 adet yeşil elma
  • 2 yemek kaşığı kuru meyveli granola

Hazırlanışı:

  • 1 yemek kaşığı şekersiz fıstık ezmesini 1 adet lavaşın içine eşit dağılacak şekilde sürün.
  • Elmanın kabuklarını soyun ve incecik şeritler halinde kesip, dilimlerin yarısını bir lavaşın üzerine serpiştirin.
    1 yemek kaşığı kuru meyveli karışık granolayı elmaların arasına dağıtın ve sıkıca rulo yaparak lavaşı sarın.
  • Ufak yuvarlak dilimler halinde kesip kenara alın.
  • Aynı adımları diğer lavaş içinde yapın ve dilimledikten sonra hepsini kapaklı bir kaba alın.
  • Biraz daha eğlence katmak istiyorsanız yanınıza chopstick alıp iş yerinde keyifli bir öğlen yemeği zamanı geçirebilirsiniz. Lokmaları tutmanın en kolay yolu chopstickler olabilir 😊.

İlginizi çekebilir: Minimum çaba, maksimum lezzet: Birbirinden lezzetli şipşak fırın tarifleri

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale