X

Obsesif Kompülsif Bozukluk (OKB) işaretleri ve tedavisi

Obsesif kompülsif bozukluk yani OKB, istenmeyen düşünce ve dürtülerin, yani obsesyonların ortaya çıkmasına sebep olan bir bozukluktur. Aynı zamanda belli eylemleri tekrar ve tekrar yapmanıza sebep olur (kompülsiyon). Hem obsesyon hem de kompülsiyonlara sahip olabilirsiniz.

OKB sadece tırnaklarınızı yemek veya olumsuz düşüncelere sahip olmak değildir. Obsesif düşüncede bazı renklerin iyi, bazılarının kötü olduğu gibi düşünceler bile bulunabilir. Örneğin kompülsif alışkanlıklarınız arasında ellerinizi yedi defa yıkamazsanız kirli olacaklarını düşünmek bulunabilir. Bu şeyleri düşünmek ve yapmak istemeseniz bile kendinizi durduramazsınız.

OKB çok sinir bozucu olabilir ve yaşamın düzenini etkileyebilir. Ancak tedaviler ve başa çıkma stratejileri yardımcı olabilirler.

Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren öğelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurun.

OKB bir anksiyete bozukluğu mudur?

OKB eskiden bir kaygı bozukluğu yani anksiyete bozukluğu olarak sınıflandırılırdı. Ancak 2013 yılından beri Obsesif Kompülsif ve Alakalı Bozukluklar olarak kendine ait bir sınıfa sahip. Lakin OKB sahibi pek çok insanda kaygı bozukluğu da bulunuyor.

OKB ve OKKB arasındaki fark

OKKB, Obsesif Kompülsif Kişilik Bozukluğu olarak adlandırılıyor. Buna sahip olan bireylerin düzen, detay ve mükemmeliyet kaygıları aşırı düzeydedir ve bu nedenle esnemez, kontrolcü bir tavırda olurlar. Kontrolsüz düşünceler ve tekrar eden davranışlar bunun bir parçası değildir.

OKB sahibi insanların aksine OKKB sahibi insanlar obsesyonlarından rahatsızlık duymazlar ve bir problemleri olduğunu kabullenmezler. Bozuklukları ilişkilerde problem yaratma eğilimindedir.

OKB belirtileri

OKB sahibi olan pek çok insanın obsesyonları ve kompülsiyonları vardır ancak sadece bir tanesine sahip olmaları da olasıdır. Bazı insanlarda tikler de olur ve bunlar kontrol edemedikleri sesler veya hareketler olabilirler. OKB belirtileri arasında:

1. Obsesyonlar

Bunlar istenmeyen düşünceler, dürtüler veya zihinsel görüntüler olabilirler ve devamlı tekrar ederler. Onları göz ardı etmeye veya durdurmaya çalışırsınız ama yapamazsınız. Bazı obsesif düşünceler OKB sahibi insanlar arasında çok yaygındır ve örnekleri şöyle:

  • Kendinin veya başka insanların zarar göreceklerine dair endişeler
  • Göz kırpma, nefes alma ve diğer bedensel hislerin devamlı farkında olmalı
  • Mikroplar ve kirli yerlere dokunma konusunda endişeler
  • Kaybetme veya unutma korkusu
  • Ne yapacağı veya söyleyeceği konusunda kontrolü kaybetme korkusu
  • Cinsellik, din ve şiddet konusunda rahatsız edici düşünceler
  • Şeylerin simetrik ve düzenli olma ihtiyacı

2. Kompülsiyonlar

Bunlar yapmak zorunda hissettiğiniz ama aslında öyle olmayan fiziksel veya zihinsel eylemlerdir. Genelde obsesyon ile bağlantıları vardır. Örneğin onları yaparak kötü şeylerin veya olumsuz düşüncelerin ortaya çıkmasına engel olabileceğinizi düşünürsünüz. Bu davranışlar ritüel haline de gelebilirler. Örnekleri şöyle:

  • İşleri hep belli bir düzende yapmak ve sıkı rutinlere sahip olmak
  • Adım gibi şeyleri sayma ihtiyacı veya belli rakamlara önem atfetmek
  • Yıkama ve temizleme ritüelleri
  • Eşyaları belli bir düzende düzenleme
  • Kapı kilitlerini kontrol edip durma
  • Belli kelimeleri tekrar edip durma veya sessizce dua etme
  • Devamlı onaylanma ihtiyacı

OKB’nin bir diğer yaygın belirtisi ise obsesyonları tetikleyen durumlardan kaçınmaktır.

Belirtiler hafif de olabilirler engel yaratacak kadar ciddi de olabilirler. Zamanla daha iyi veya kötü hale gelebilirler. Takıntı yaptığınız konuda ve davranışlarınızda da değişimler olabilir.

OKB türleri

Klinik olarak tanımlanmış OKB türleri olmasa da, obsesyon ve kompülsiyonlar belli bir tema etrafında toplanırlar. Bunlar şöyle:

  • Kontrol etme: Bunda bir şeyi yanlış yapıp yapmadığınız konusunda devamlı endişe edersiniz ve bir şeyleri kötü gideceğini düşünürsünüz, bu nedenle kilitleri, ışıkları, düğmeleri tekrar tekrar kontrol edersiniz.
  • Bulaşma: Kirlilik korkunuz vardır ve temizlemek için kompülsiyon oluşur. Kapı tokmaklarına, umumi tuvaletlere dokunmaktan imtina edebilir, el sıkışmayabilirsiniz. Ruhsal olarak kirlendiğinizi düşünmeniz de mümkündür.
  • Simetri ve düzen: Burada her şey belli bir şekilde dizilmelidir. Ayrıca kompülsif sayma ve tekrar eden davranışlar da vardır. Tamamen alakasız bir obsesyondan kaynaklanabilir. Yani masaya belli bir sayıda vurmazsanız birisinin öleceğini düşünebilirsiniz.
  • Ruminasyon ve işgalci düşünceler: Bir düşünce dizisine doğru obsesyondur. Bu düşünceler şiddet dolu ve rahatsız edici de olabilirler.

1. Postpartum OKB

Hamilelik esnasında ve sonrasındaki hormonal değişimler ve ebeveynliğin getirdiği sorumluluk artışı bazen belli bir OKB türünü tetikleyebilir. Postpartum OKB olarak tanımlanan bu durumda düşünce ve davranışlar bebekle alakalıdır. Devamlı olarak bebeğe bir şey olacağını düşünmek veya onun eşyalarını aşırı şekilde temizlemek bunlar arasındadır.

Tüm yeni ebeveynlerin bebeklerine dair belli bir kaygı düzeyine sahip olmaları normaldir. Ancak diğer OKB türleri gibi bu türde de bu bir bozukluk düzeyine gelir ve yaşamanızı, bebeğe bakmanızı zorlaştırır.

2. PANDAS

Çocuklarda görülen nadir bir OKB türü olan PANDAS, grup A streptococcus bakterisi enfeksiyonu ile bağlantılıdır. OKB belirtileri bir anda ve şiddetli şekilde gelirler ve genelde çocukta boğaz ağrısı ve ateşle birlikte görülürler.

Obsesyon ve kompülsiyonlara ek olarak hem sözlü hem de fiziksel tikler ortaya çıkabilirler, huzursuzluk ve ağlaklık olabilir. Antibiyotikler ile tedavi edilebilir ve OKB belirtileri için de standart tedavi uygulanabilir.

OKB sebepleri

Uzmanlar bazı insanların neden OKB’ye sahip olduklarından emin değiller.

Bunun beynin nörotransmiter adı verilen belli kimyasalları, özellikle de serotonin ile alakalı olduğunu düşünüyorlar fakat farkı yaratanın ne olduğunu bilmiyorlar.

Genetik de rol oynayabilir. Aile ile bir bağlantısı var gibi görünüyor ancak belirli bir gen henüz sorumlu tutulamıyor.

Stres OKB’ye sebep olmuyor ancak belirtilerini daha kötü hale getirebiliyor ve özellikle değişimler ile başa çıkanlarda görülüyor. OKB ilk defa travmatik bir olayın ardından veya taşınmak, kardeş sahibi olmak, evlenmek ve boşanmak gibi olayların ardından görülebilir.

OKB risk faktörleri

OKB kadınlarda erkeklere göre biraz daha yaygındır. Belirtiler genelde geç çocukluk ve erken dönem yetişkinlikte görülmeye başlarlar ve pek çok insan genç yetişkinlikte tanı alır.

Diğer risk faktörleri şöyle:

  • OKB’li ebeveyn, kardeş veya çocuk sahibi olmak
  • Beynin belli bölgelerindeki fiziksel farklar
  • Depresyon, anksiyete ve tikler
  • Travma deneyimleri
  • Çocukken fiziksel veya cinsel istismar görmek

OKB tanısı

Doktor fizik muayene ve kan testleri ile belirtilerinize başka bir şeyin sebep olup olmadığını görmek isteyebilir. Genelde hisleriniz, düşünceleriniz ve alışkanlıklarınız hakkında da konuşulur.

OKB testi

Doktor OKB’de yaygın olan bazı düşünce ve davranışların bulunduğu bir anketi doldurmanızı isteyebilir. Ayrıca aile ve arkadaşlarınızla da konuşabilir.

Pek çok psikolojik problemin benzer belirtileri vardır ve bu nedenle doğru teşhisi almak zaman alabilir.

OKB teşhis kriterleri

DSM-5’e göre OKB sahibi olmak şunları ifade ediyor:

  • Kontrol edilemeyen obsesyon, kompülsiyon veya her ikisine sahip olmak
  • Belli bir obsesyona karşı kompülsif davranışlarda bulunma zorunluluğu hissetmek ve bunun obsesyon kaynaklı stresi geçici olarak azaltması
  • Obsesyon ve kompülsiyonların en az günde 1 saat zaman alması
  • Belirtilerin iş, sosyal hayat ve başka konularda sıkıntı çıkartmaları
  • Belirtiler için başka fiziksel veya psikolojik bir açıklama bulunamaması

Çocuklarda OKB

Yetişkinler genelde bir problemleri olduğunu fark etseler de, çocuklarda bu anlayış yoktur. Düşünce ve korkularının mantıksız olduğunu anlayamazlar ve kötü şeylerin olmaması için kompülsiyonlarına göre davranmak zorunda hissederler.

Eğer siz veya çocuğunuzun öğretmeni sıra dışı davranışlar fark ederse, bunu dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu olarak değerlendirebilir ancak belirtiler arasında ciddi farklar vardır. Bu nedenle doğru teşhis için bir sağlık uzmanına görünmek gerekir.

OKB tedavisi

OKB’nin tedavisi yoktur. Ancak belirtilerin yaşamınız üzerindeki etkilerini düzenlemek için ilaçlar, terapi ve bunların kombinasyonlarından faydalanabilirsiniz.

1. Psikoterapi

Bilişsel davranış terapisi düşünce düzenlerinizi değiştirmeye yardımcı olabilir. Maruziyet ve tepkiyi önleme adı verilen bir form kullanan doktorunuz, sizi kaygılandıracak ve kompülsiyonunuzu tetikleyecek durumlar içerisine koyacaktır. Böylece OKB düşünce ve eylemlerinizi azaltıp durdurmayı öğrenebileceksiniz.

Diğer terapi türleri arasında kabullenme ve bağlılık terapisi, inferans temelli kognitif davranış terapisi ve mindfulness bulunuyor.

Eğer belirtileriniz günlük hayatı çok zorlaştıracak kadar ciddi ise, bir kaç hafta boyunca yoğun terapi programlarına katılmak fayda sağlayabilir.

2. OKB ilaçları

SSRI adı verilen antidepresan ilaçlar OKB için temel ilaç durumundadırlar. Genelde depresyona nazaran daha yüksek dozda yazılırlar. SSRI’lar işe yaramazlarsa daha güçlü olan ancak etki göstermesi 2-4 ayı bulan başka antidepresan sınıfı ilaçlar da yazılabilirler. Ayrıca yine işe yaramazlarsa antipsikotik ilaçların yazılması da mümkündür.

İlaçlar size yardımcı olurlarsa en az bir iki yıl kullanmanız gerekir ve bazen ömür boyu kullanmanız gerekebilir. Doktorunuzu kullandığınız tüm ilaçlar konusunda bilgilendirmeyi de unutmamanız gerekir ve buna besin takviyeleri de dahildir.

Psikoterapi ve SSRI’lar standart tedavinin bir parçası durumundadırlar ancak araştırmacılar yeni ilaç ve tedavi seçenekleri konusunda çalışmalara devam ediyorlar.

3. Nöromodülasyon

Nadir vakalarda terapi ve ilaçlar pek fark yaratmazlar ve bu nedenle doktorunuz beynin belli bölgelerindeki elektrik aktiviteleri değiştiren bir cihazdan bahsedebilir. Transcranial manyetik uyarım adı verilen bir yöntemle sinir hücreleri manyetik alanlar ile uyarılırlar. Derin beyin uyarımı adı verilen daha karmaşık bir işlemde ise başa yerleştirilen elektrotlar kullanılırlar.

4. Ameliyat

Deneysel bir tedavidir ancak beyin ameliyatı OKB belirtileri çok güçlü olan kişilerde seçenek olabilir. OKB ile alakalı beyin hücrelerinin bulunduğu bölgelerde hücreler yok edilebilirler.

5. Rahatlama

Meditasyon, yoga, masaj gibi şeyler stresli OKB belirtileri konusunda yardımcı olabilirler.

OKB ile bağlantılı rahatsızlıklar

Bazı farklı rahatsızlıklar obsesif kompülsif bozukluk olarak sınıflandırılıyorlar. Şu konularda obsesyonlar barındırıyorlar:

  • Görünümünüz (beden dismorfik bozukluğu)
  • Eşya toplama, düzenleme (biriktirme bozukluğu)
  • Saç yolma ve yeme
  • Derinizi yolma
  • Diğer tırnak yeme ve koparma davranışları
  • Beden kokusuna karşı hassasiyet

OKB ile yaşamak

OKB ile muhtemelen ömür boyu başa çıkmanız gerekecek. Ancak onunla daha kolay yaşamanız için bazı ipuçları şöyle:

Tedavi planına bağlı kalın

OKB belirtileri gelip gidebilirler ve eğer tedavi işe yarıyorsa iyileştiğinizi düşünebilirsiniz. Ancak terapide öğrendiklerinizi uygulamaya devam etmek ve ilaçları almak önemlidir. Eğer durursanız daha kötü hale gelebilir. Ayrıca SSRI’ları almayı aniden bırakmamak gerekir. Hedeflerinize odaklanmak motive kalmanıza yardımcı olacaktır.

Tetikleyicilere dikkat edin

Hangi durumların belirtilerinizi daha kötü hale getirdiği konusunda doktorunuzla konuşun ve başa çıkma stratejileri belirleyin. İlla o durumlardan tamamen kaçınmanız gerekmez, OKB iş hayatınıza, hobilerinize ve sosyal hayatınıza engel olmamalıdır. Meşgul kalmak sizi obsesif düşüncelerden uzak da tutabilir.

Başarıları kutlayın ve gerilemeleri bekleyin

Muhtemelen hem başarı hem de gerilemeler yaşayacaksınız. OKB’yi kontrol altında tutmanın devamlı bir süreç olduğunu unutmayın. Hemen iyi olmasını beklemeyin. Ancak ilerlemenizi görmeyi de unutmayın.

Genel ruh sağlığınıza dikkat edin

OKB sahibi pek çok insanın anksiyete bozukluğu, depresyon, madde kullanımı gibi başka psikolojik problemleri de vardır ve intihar riski de daha yüksektir. Bu nedenle belirtileriniz daha kötü hale gelirlerse veya yeni belirtiler ortaya çıkarlarsa doktorunuzla konuşun.

Kendinizi eğitin

OKB ve onu kontrol etme hakkında her şeyi öğrenin. Yeni tedavi tekniklerine dair araştırmalar yapın.

Kendinize iyi bakın

Eğer sağlıklı besleniyor, yeterince uyuyor ve düzenli spor yapıyorsanız, genel olarak daha iyi hissedeceksiniz. Stres OKB belirtilerini tetikleyebilir ve bu nedenle kontrol altına alacak teknikleri öğrenirken bunun farkında olun.

Destek alın

OKB’si olan başka insanlarla bağlantıda kalmak fayda sağlayabilir. Online gruplardan faydalanabilirsiniz.

OKB’si olan sevdiklerinizi nasıl destekleyebilirsiniz?

Bir aile bireyinizde OKB varsa, bu tüm ev için zorlayıcı ve stresli olabilir. Onu desteklemek ve bozukluğun hayatına etki etmesini engellemek için önemli bir rol oynayabilirsiniz.

Öncelikle kendinizi OKB konusunda eğitim. Sonrasında yardımcı olacak ve olmayacak şeyler, beklentiler konusunda öğrenebildiğiniz kadar çok şey öğrenin.

Aileler genellikle OKB’si olan kişilerin davranışlarını pekiştirme hatasına düşerler. Örneğin eşinizin mikroplarla karşılaşmaması için sosyal planlarınızı iptal edebilirsiniz veya çocuğunuzun tabağına gıdaları düzenli dizerek sıkıntı yaşamasını önlemek isteyebilirsiniz.

Bu sizin verdiğiniz değerden kaynaklansa da aslında pek faydası olmaz, davranışı pekiştirir ve değiştirilmesini zorlaştırır. Aile bireyinin tedaviye bağlı kalması için onu cesaretlendirmek ve onlarla terapiye katılmak daha faydalı olur. Terapist belirtilerine vereceğiniz tepkileri değiştirmenize yardımcı olabilir.

Ayrıca özellikle çocuklarda problemli davranışları tespit etmeniz mümkündür. Kişide OKB varsa ancak teşhisi yoksa, fark ettiğiniz şeylerden ona bahsedin ve bunu bir sorun olarak görüp görmediğini sorun. Onları bu şekilde tedavi ve teşhise yönlendirebilirsiniz.

Sonuç olarak OKB kontrolsüz düşünce ve davranış örüntüleri bulunan bir ruh hastalığıdır. Belli fiziksel ve zihinsel eylemleri gerçekleştirerek stresi hafifletmeye çalışırsınız. Tamamen tedavi edilemez ancak terapi, ilaçlar veya her ikisi ile birlikte kontrol altında tutulabilir.

Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren öğelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurun.

Kaynak: webmd.com

İlginizi çekebilir: Obsesif kompulsif bozukluk nedir, nasıl tedavi edilir?

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale