X

Obezite odaklı yenilikçi çözümler üreten girişimler

Obezite, modern dünyanın en kritik sağlık problemleri arasında yer alıyor. Bu problem, karın bölgesinin ve iç organların yağlanması olarak biliniyor ve hem fiziksel sağlığı hem de ruhsal dengeyi tehdit ediyor. Hızla değişen yaşam koşulları, hareketsizlik ve bilinçsiz beslenme alışkanlıkları obeziteyi açığa çıkarıyor.

İnovatif zihinler ise bu sağlık problemine karşı fark yaratan çözümler geliştiriyor. Bu yazımızda, obeziteye karşı mücadelenin ön saflarında yer alan beş girişimi derinlemesine analiz ediyoruz. İşte obeziteyle mücadele eden girişimler ve çalışma alanları…

Gelesis

2006’da kurulmuş olan Gelesis, bir biyoteknoloji şirketi olup obezite ve kilo yönetimi konusunda yenilikçi çözümler sunuyor. Bu girişim, insanların güvenli ve etkili bir şekilde kilo vermesine yardımcı olarak yaşam kalitesini artırıyor.

Gelesis, Plenity isimli yenilebilir bir jel geliştiriyor. Bu jel, çiğ sebze yenildiği zaman açığa çıkan etkiye benzer bir etki yaratıyor. Bir nevi plasebo etkisi sergileyen bu ürünün ilk olarak yutulması gerekiyor. Jel yutulduktan hemen sonra da su içilmesi büyük bir önem taşıyor. Ürün mideye indikten sonra su yardımıyla genişliyor ve midedeki besinlerle karışıyor. Bu sayede, tokluk hissi açığa çıkıyor ve bu hisle insanların porsiyonlarını azaltması kolaylaşıyor. Plenity, doğal olarak sindirim sisteminden geçiyor ve kilo kaybına yardımcı oluyor. Obezite teşhisi almamış insanların bu jeli kullanması asla önerilmiyor. Ayrıca, sitrik aside, jelatine ve selüloze alerjisi olan insanların da bu ürünü kullanmaması gerekiyor. Hamilelere de yasaklı olan jel, ishal, karında şişkinlik, gaz ve seyrek dışkılama gibi yan etkilere yol açabiliyor.

Gelesis, son yatırım turunda 12.9 milyon dolarlık bir yatırım alarak toplam fon miktarını 182 milyon dolara ulaştırdı. Girişim, Plenity’nin kullanımını yaygınlaştırarak dünya genelinde daha geniş kitlelere ulaşmayı amaçlıyor.

Rivus Pharmaceuticals

2019 kuruluşlu Rivus Pharmaceuticals, obezite, metabolik hastalıklar ve kardiyovasküler hastalıklar gibi kompleks sağlık sorunlarına odaklanıyor. Bu girişim, obeziteye dayanan çeşitli durumların biyolojik temelini baz alarak çözümler geliştiriyor.

Rivus, kontrollü metabolik hızlandırıcılar adı verilen bir araştırma ilacı sınıfı geliştiriyor. Ağız yoluyla alınan bu ilaçlar, kardiyometabolik hastalıkların tedavisine uyarlanırken güvenli bir şekilde aşırı yağlanmayı azaltıyor. Bu ilaçlar, yağların ve şekerlerin parçalanmasını artırarak insanların dinlenirken enerji harcamasına yardımcı oluyor. Bu sayede, yağ bazlı kilo kaybı gerçekleşirken iskelet-kas kütlesi de korunuyor. Girişimin HU6 isimli ilacının faz 2 klinik denemede inflamasyonu iyileştirdiği kanıtlandı. Bu ilaç, şu anda kalp yetmezliği, tip 2 diyabet ve obezite tedavileri için inceleniyor.

Seri B finansmanda bulunan Rivus, 2022’de düzenlediği yatırım turunda 132 milyon dolarlık bir yatırım alarak toplam fon miktarını 167 milyon dolara ulaştırdı. Girişim, klinik denemelerini hızlandırarak obeziteye bağlı kardiyovasküler hastalıkların tedavisinde yeni bir standart belirlemeyi hedefliyor.

Allurion Technologies

2009’da kurulmuş olan Allurion Technologies, invazif olmayan etkili bir çözümle obeziteye alternatif tedavi sunuyor. Bu girişim, kolay uygulanabilir ve erişilebilir yöntemlerle obeziteyle mücadele ediyor.

Allurion, 16 haftada vücut ağırlığını yaklaşık %15 oranında azaltan bir mide balonu geliştiriyor. Bu balon, midenin kapasitesini azaltarak tokluk hissiyatını hızlandırıyor. İnsanların daha uzun süre tok hissetmesine yardımcı olan bu ürün, yutulabilir bir balon olup ameliyatsız bir şekilde mideye yerleştiriliyor. Mideye yerleşen balon, burada şişerek mide hacmini azaltıyor ve kilo verme sürecini hızlandırıyor. Poliklinik ziyaretinde 15 dakika içinde yerleştirilebilen bu balon, yaklaşık 4 ay midede kalıyor. Bu süre geçtikten sonra da girişimin balonu doğal yollarla vücuttan atılıyor. Başka şirketlerin geliştirdiği mide balonları ise genellikle sönüyor veya endoskopi yoluyla vücuttan çıkarılıyor. Allurion, ürünüyle birlikte tıbbi destek ve beslenme koçluğu da sunuyor. Kullanıcılar, aynı zamanda Allurion Connected Scale isimli akıllı tartı ve girişimin mobil aplikasyonuyla da kilo verme süreçlerini takip edebiliyorlar.

Allurion, bu yıl düzenlediği yatırım turunda 48 milyon dolarlık bir yatırım alarak toplam fon miktarını 151 milyon dolara yükseltti. Dünya çapında yüz bin kullanıcıyla öne çıkan girişimin popülaritesi, cerrahi müdahalesiz ve dijital sağlık hizmetlerine dayanan çözümü sayesinde her geçen gün artıyor.

Rhythm Pharmaceuticals

2008 kuruluşlu Rhythm Pharmaceuticals, obezite ve genetik kökenli metabolik bozuklukların tedavisine yönelik biyoteknolojik çözümler geliştiriyor. Bu girişim, şu anda klinik çalışmalarla yoluna devam ediyor.

Rhythm, 6 yaşından büyük insanların kullanabileceği setmelanotide isimli bir ilaç geliştiriyor. Bu ilaç, nadir genetik mutasyonlardan dolayı ortaya çıkan şiddetli obezite vakalarına hitap ediyor. Girişimin ilacı, iştah kontrol mekanizmasını düzenleyerek obeziteye sahip bireylerin kilo verme sürecine destek oluyor. Rhythm, diğer girişimlerden farklı olarak genetik faktörlere dayalı ender obezite durumlarını merkeze koyuyor. Girişimin ilacı, cinsel uyarılma bozukluğu, depresyon, hiperpigmentasyon, baş ağrısı, kusma ve düşük doğum ağırlığı gibi yan etkileri açığa çıkarabiliyor.

Toplam fon miktarı 84 milyon dolar olan Rhythm, genetik kökenli obezite türleri için yeni tedavi yöntemleri geliştirme isteğiyle sektörde sık sık adından söz ettiriyor.

Lumen

2014’te kurulmuş olan Lumen, teknolojiyi bilime etkili bir şekilde entegre ediyor. Bu girişim, metabolizma yönetimi ve kilo kontrolüne odaklanarak metabolik süreçlerin daha iyi anlaşılmasına yardımcı oluyor.

Lumen, nefes yoluyla metabolik durumu analiz eden bir cihaz geliştiriyor. Bu cihaz, bir karbondioksit sensörü ve akış ölçer içeriyor ve enerji için karbonhidrat mı yağ mı yakıldığını gerçek zamanlı bir şekilde kullanıcıya aktarıyor. Bu benzersiz teknoloji sayesinde ev konforunda laboratuvar düzeyinde bilgiler elde ediliyor. El çantasından pantolon cebine kadar her yerde taşınabilen bu cihaz, tek seferlik şarj ile 10 güne kadar çalışabiliyor. Kullanıcıların cihaza nefes vermeleri sonucunda yağ ve karbonhidrat analizi yapılıyor. Bu analizden sonra da anlık olarak beslenme ve egzersiz önerileri sunuluyor. Kişiselleştirilmiş metabolizma yönetiminin kapılarını aralayan bu cihaz, uyandıktan hemen sonraki nefesten yemek yedikten sonraki nefese kadar her nefes türünü analiz edebiliyor. Bu sayede, kullanıcılar kilo verme hedeflerine rahat bir şekilde ulaşabiliyorlar. Kullanıcıların cihazın analizlerine ulaşabilmeleri için girişimin mobil aplikasyonunu indirmeleri gerekiyor. Bu aplikasyon, diğer sağlık uygulamalarıyla da entegre edilebildiği için kilo verme sürecinde önemli bir rehber oluyor.

Seri B finansmanda bulunan Lumen, 2022’de düzenlediği yatırım turunda 62 milyon dolarlık bir yatırım alarak toplam fon miktarını 77.5 milyon dolara ulaştırdı. Girişim, metabolik sağlık verilerinin derinlemesine analizi için yapay zeka gibi son teknolojileri ön planda tutarak çalışmalarına devam ediyor.

Kaynak: MedicalStartups, Crunchbase, Tracxn

İlginizi çekebilir: Sağlıklı beslenme ve yemek planlamasında öne çıkan yenilikçi girişimler

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Şehrin hızına kendi ritminizde ayak uydurun: Honda HR-V e:HEV ile hayalleri ileri sürün

Şehir yaşantısı, sürekli bir hareket ve değişim içerisinde. Hızlı bir iş günü, yetişmesi gereken işler ve yetişilmesi gereken yerler… Tüm bu dinamik yapı, şehrin temposunu şüphesiz ki daha da yükseltiyor. Sabahın ilk ışıklarından gecenin karanlığına kadar her şey, şehrin hızlı akışıyla birlikte hareket ederken, bu tempoya uyum sağlamak için çaba harcamak şart. Güzel haber; Honda HR-V e:HEV, tam da bu uyumu yakalamak isteyenler için tasarlandı. Şehrin dinamik yapısını anlayan, hıza ayak uyduran ve her anınıza eşlik eden bir yol arkadaşı ile şehir hayatının keyfini sürebilir, konforlu yolculuklara çıkabilirsiniz.



Honda HR-V e:HEV, priz şarjına ihtiyaç duymayan hibrit sistemiyle, geniş ve konforlu iç mekan tasarımıyla, katlanma esnekliği sunan ‘Sihirli Koltuklar’ıyla, uzatılmış garanti seçeneğiyle ve yolculuklarınızı çok daha konforlu hale getirecek son teknoloji özellikleriyle şehir hayatında ihtiyaçlarınıza mükemmel bir uyum sağlıyor. Hayallerinize doğru keşif dolu yolculuklara hazırsanız işte karşınızda HR-V e:HEV:

Şehrin en güvenli yolculukları için: Honda SENSING

Şehir hayatı, şüphesiz ki bir anda değişen yol koşulları ve beklenmedik sürprizlerle dolu. Dolayısıyla hem kendinizi hem de sevdiklerinizi koruyabilmek için güvenlik, sürüş deneyimlerinizin merkezinde yer almalı, özellikle de modern şehir yaşamında dikkat dağıtıcı pek çok unsur varken. Güzel haber, Honda SENSING teknolojisi sayesinde güvenlik standartlarını en üst düzeyde sağlayan konforlu ve huzurlu yolculuklar mümkün.

Kameralar, radar ve sensörlerin kombinasyonunu kullanan Honda SENSING teknolojisi, yolu izleyerek tehlikelerden korunmanıza yardımcı olup güvenli bir sürüş sağlıyor. Otomatik Dur/Kalk Özelliğine Sahip Uyarlanabilir Hız Sabitleyici, Şerit Koruma Destek Sistemi, Çarpışma Hafifletici Fren Sistemi ve daha pek çok ek güvenlik özelliği ile tüm yolculuklarınızda hiç olmadığınız kadar güvende hissedebilirsiniz.

Optimum performans için: e: HEV Teknolojisi

Şehrin dinamik yaşam tarzına ayak uydurmanın bir başka koşulu da performans ve tabii ki insana olduğu kadar çevreye de duyarlı bir sürüş deneyimi. En zorlu yol koşullarına bile uyum sağlayan Econ, Normal ve Spor sürüş modlarının yanı sıra benzin ve elektriğin gücünü birleştiren akıllı hibrit teknolojisi ile HR-V e:HEVperformans ve tabii ki insana olduğu kadar çevreye de duyarlı bir sürüş deneyimi. En zorlu yol koşullarına bile uyum sağlayan Econ, Normal ve Spor sürüş modlarının yanı sıra benzin ve elektriğin gücünü birleştiren akıllı hibrit teknolojisi ile yakıt tasarrufu sağlıyor hem de verimliliği en üst düzeye çıkarıyor.

Üstelik Üretken Frenleme teknolojisi sayesinde HR-V e:HEV, frenleme yoluyla açığa çıkan elektrik enerjisini geri kazanarak yol boyunca aracınızı şarj ediyor. Böylece manuel olarak şarj etmenize hiç gerek kalmıyor. Şehrin yoğun ve hızlı temposunda bir de aracınızı şarj etmek için priz başında bekleyip zaman kaybetmenize hiç gerek yok. Zaman tasarrufu da enerji tasarrufu da Honda HR-V e:HEV için çok önemli. Akıllı hibrit teknolojisi ile onun neden en iyi yol arkadaşı olduğunu bir kez daha anlayacaksınız.



Hayallere uzanan konforlu yollar için: İleri teknoloji ve fonksiyonel donanım

Kabul edelim modern şehir hayatı, sadece hıza, güce ve verimliliğe değil; konfora da ihtiyaç duyuyor. Çünkü pek çoğumuz için hayallerimize doğru yol almanın en keyifli yolu, rahatımızı düşünen, konforumuzu olabildiğince artıran pratiklerden geçiyor. Şehirdeki tüm yolları en eğlenceli sürüş deneyimleriyle buluşturan HR-V e:HEV, neyse ki bizi bizden daha çok düşünüyor ve benzersiz özellikleri sayesinde konforu, teknolojiyle buluşturarak şehrin dinamik temposunda huzurlu ve rahat yolculuklar vadediyor.

Siz de yolculuklarınızın bu denli özenli olmasını istiyorsanız, premium ses sistemiyle, ısıtmalı ön koltukları ve direksiyonuyla, anahtarsız giriş ve çalıştırma teknolojisiyle, otomatik bagaj kapağı ve daha pek çok gelişmiş donanım özelliğiyle her yolunuzu hayallerinizi süsleyecek kadar güzelleştirebilirsiniz.

Dahası, HR-V e:HEV’in en dikkat çekici özelliklerinden biri olan Sihirli Koltuklar, yukarı veya zemine doğru katlanma esnekliği sunarak geniş bir iç mekan kullanımına sahip olmanızı da sağlıyor. Böylece hem işlevsellik hem de konfor açısından yol deneyimi daha da kusursuz bir hal alıyor. Mükemmel yolculuklar için sabırsızlanıyorsanız HR-V e:HEV ile hemen tıklayıp tanışmalısınız.

Honda HR-V e:HEV ile her yolculuğunuzu ayrı bir keyfe dönüştürebilir, şehirde hayallerinizi daha da ileriye sürerken konforunuzdan ödün vermeden güvenle yol alabilirsiniz. Ayrıca, sürüş keyfiniz uzun yıllar boyunca güvence altında kalsın diye Honda 6 yıl garantiHonda HR-V e:HEV ile her yolculuğunuzu ayrı bir keyfe dönüştürebilir, şehirde hayallerinizi daha da ileriye sürerken konforunuzdan ödün vermeden güvenle yol alabilirsiniz. Ayrıca, sürüş keyfiniz uzun yıllar boyunca güvence altında kalsın diye Honda 6 yıl

*Bu yazı Honda katkılarıyla hazırlanmıştır.



Amerikan Hastanesi ve Koç Üniversitesi Hastanesi, Mayo Clinic ile iş birliğine imza attı

Günümüzde kendimize iyi bakmanın ve sağlıklı bir yaşam tarzını benimsemek için doğru alışkanlıkları edinmenin önemi her zamankinden daha fazla. Bu bağlamda dengeli beslenme, düzenli egzersiz, stres yönetimi gibi bütüncül sağlığı iyileştirmeye yönelik atılan bireysel adımların yanı sıra sağlık sektöründeki gelişmeler de kritik bir rol sahibi.



Sağlık alanındaki teknolojik gelişmeler tüm hızıyla artmaya devam ederken bu alanda yapılan iş birlikleri de sağlık sektörünü daha da ileriye taşımaya yardımcı oluyor. Dünyanın en prestijli sağlık kurumlarından biri olan Mayo Clinic ile Amerikan Hastanesi ve Koç Üniversitesi Hastanesi’nin güçlerini birleştirmesi de sağlık sektöründe yaşanan en önemli gelişmelerden biri. Bu güçlü iş birliği, daha etkin sağlık uygulamalarının yanı sıra hizmet, eğitim ve akademi alanlarında da verimli çalışma ortamları sunmayı amaçlıyor.

18 Eylül 2024 tarihinde Amerikan Hastanesi’nde gerçekleştirilen iş birliği duyuru toplantısına Koç Healthcare (Vehbi Koç Vakfı Sağlık Kuruluşları) CEO’su Dr. Erhan Bulutcu, Uluslararası Kurumsal İlişkiler Yönetici Medikal Direktörü Prof. Dr. Sergin Akpek ve Mayo Clinic Avrupa, Orta Doğu, Hindistan ve Afrika Bölgesi Yönetici Medikal Direktörü Dr. Mohamad Bydon katılım gösterdi.

Koç Healthcare CEO’su Dr. Bulutcu yaptığı konuşmada, “Geleceğin sağlık ekosisteminde yer alabilmek için teknoloji ve endüstri şirketleri, üniversiteler, hastaneler ve sigorta şirketleriyle işbirliği yapmak çok önemlidir. Mayo Clinic’in geçmişteki başarılarının yanı sıra geleceğin tıbbi uygulamaları üzerine hayata geçirdikleri tanı ve tedavideki öncü çalışmaları bizde iş birliği heyecanı uyandırdı. Bu yüzden Amerika dışında sayılı üyesi olan Mayo Clinic Care Network’e katılma kararı verdik. Kapsamlı bir değerlendirme sürecinden geçildi, onların bizi, bizim de Mayo Clinic’i seçmemizde ortak yan, geleceğin sağlık ekosisteminde vizyon birlikteliğimizin olması ve geçmişteki başarılarımızı kanıta dayalı olarak sunmamızdır.” diyerek bu iş birliğinin önemini bir kez daha vurguladı.

Öte yandan, Uluslararası Kurumsal İlişkiler Yönetici Medikal Direktörü Prof. Dr. Sergin Akpek de şu açıklamayı yaptı: “Amerikan Hastanesi olarak yüz yılı aşkın bir süredir bu coğrafyanın insanlarına kesintisiz sağlık hizmeti sunmanın gururunu yaşıyoruz. Koç Healthcare’e eklenen diğer hastanelerimize aktardığımız tecrübe ve kurum kültürümüzle dokunduğumuz hasta sayısını son yıllarda önemli miktarda artırmış bulunuyoruz. Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin devreye girmesiyle eğitim ve araştırma alanında da fark yaratmaya başladık. Hiç kuşkusuz bu ilerlemelerin arkasında kurumumuzun uzun yıllardır uluslararası iş birliklerine verdiği önemin rolü de büyüktür. Mayo Clinic gibi sağlık alanında tartışmasız bir dünya markasıyla bugün başlattığımız iş birliği Amerikan Hastanesi ve Koç Üniversitesi Hastanesi’ni hizmet, eğitim ve araştırma alanında daha da ileri noktalara taşıyacaktır.”

Mayo Clinic Avrupa, Orta Doğu, Hindistan ve Afrika Bölgesi Yönetici Medikal Direktörü Dr. Mohamad Bydon ise “Mayo Clinic olarak Koç Healthcare markası bünyesinde yer alan Amerikan Hastanesi ve Koç Üniversitesi Hastanesi’ni Mayo Clinic Care Network’e dahil etmekten büyük mutluluk duyuyoruz. Bu süreçte iki kurumla aramızdaki kültürel uyum son derece iyiydi. Hasta bakımı konusunda bölgedeki en kaliteli hizmeti sunmayı hedeflediğimiz bu işbirliğimizin hayata geçmesini heyecanla bekliyoruz.” sözleriyle düşüncelerini paylaştı.



Mayo Clinic Care Network üyeliği sayesinde Amerikan Hastanesi ve Koç Üniversitesi Hastanesi uzmanları, Mayo Clinic’in AskMayoExpert, Multidisipliner Kanser Konseyi, tıbbi ve idari danışmanlıkların yanı sıra, Koç Üniversitesi Hastanesi ile eğitim ve araştırma alanında da iş birliği yaparak klinik araştırma projelerini hayata geçirmeyi planlıyor. Mayo Clinic Care Network, Amerika ve dünyada özenle seçtiği sağlık kuruluşlarıyla kendisinin lider olduğu tıp bilgisi, danışmanlık, araştırma ve geliştirmedeki deneyimleri ve her türlü uzmanlık alanında iş birliği sağlayarak etkin bir sağlık ekosistemi yaratmaya devam ediyor.

Amerikan Hastanesi, Koç Üniversitesi Hastanesi ve Mayo Clinic Care Network bünyesinde yer alan diğer üyeler birbirinden bağımsız olarak iş birliklerini sürdürürken 2011 yılında kurulan Mayo Clinic Care Network, ABD genelinde ve Asya, Hindistan, Meksika ve Orta Doğu’da 45’ten fazla üye organizasyonu da içinde barındırıyor.

Amerikan ve Koç Üniversitesi Hastaneleri, Mayo Clinic Care Network’ün Avrupa’daki ilk üyesi olarak sağlık sektöründe önemli bir dönüşüme öncülük ediyor. Bu başarılı iş birliği sadece bugünün değil, yarının sağlık dünyasına da önemli katkılar sunarak daha sağlıklı bir geleceğe doğru büyük bir adım atıyor.

*Bu yazı, Amerikan Hastanesi katkılarıyla hazırlanmıştır.





“Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması” için başvurular başladı

İnsanlığın varoluşundan bu yana kadınlar, toplumda pek çok ilham veren, güçlü roller üstlendi. Her ne kadar toplumsal cinsiyet eşitsizliği kadınların mücadelesini her dönemde zorlaştırmış olsa da; günümüzde kadınlar iş hayatından siyasete, eğitimden medyaya toplumun pek çok alanında yer almaya, seslerini duyurmaya ve görünürlüklerini güçlendirmeye devam ediyorlar. Artık başarılı kadın hikayelerinin pek çok örneği var; özellikle de girişimcilik sektöründe.



Kadınlar girişimcilik dünyasına isimlerini altın harflerle yazdırmaya ve pek çok farklı sektörde muhteşem izlere imza atmaya devam ettikçe, kadın girişimcilerin hikayelerini paylaşmalarına aracı olacak pek çok etkinlik ve yarışma düzenleniyor. Böylelikle hem kadınların girişimcilik konusunda daha aktif olmalarına hem de ilham verici hikayelerini diğer kadınlarla paylaşmalarına olanak sağlanıyor. Bu yarışmaların ilki ve en köklülerinden biri de Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması.

 “Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması, kadın girişimcilerin çevrelerinde yarattığı farka ve faydaya da odaklanırken, girişimcilikteki başarısını Türkiye’ye duyuran kadınların başka kadınlara katkı sağlama konusundaki motivasyonlarını da artıyor. Kadın girişimcileri ve kooperatifleri, büyük bir heyecanla gerçekleşen jüri değerlendirmesi sonucu belirlediğimiz birincilerden biri olması için Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması’na başvurmaya davet ediyoruz.” – Garanti BBVA Genel Müdür Yardımcısı Sibel Kaya

Garanti BBVA, Ekonomist Dergisi ve KAGİDER iş birliğiyle: Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması

Türkiye’de, kadın girişimcilere yönelik çeşitli çalışmalar yürüten ilk özel banka olan Garanti BBVA, girişimcilik konusuna büyük önem veren, konuyu sayfalarına taşıyan Ekonomist Dergisi ve Türkiye’de kadın girişimciliği ve liderliğini geliştirmeyi hedefleyen sivil toplum örgütü KAGİDER’in iş birliğiyle 2006 yılından bu yana kesintisiz olarak gerçekleşen Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması” bu yıl 18. kez düzenleniyor.

Yarışmada başvurular, Türkiye’nin Kadın Girişimcisi, Türkiye’nin Teknolojide Gelecek Vadeden Kadın Girişimcisi, Türkiye’nin Yöresinde Sürdürülebilir Fark Yaratan Kadın Girişimcisi, Türkiye’nin Kadın Sosyal Etki Girişimcisi ve Türkiye’nin Kadın Kooperatifi olmak üzere 5 kategoride değerlendiriliyor.



Yarışmanın kazananları ise Şubat ayında yapılacak olan ödül töreni ile açıklanacak. “Türkiye’nin Kadın Girişimcisi” ödülünü alacak girişimci 250.000 TL, “Türkiye’nin Yöresinde Sürdürülebilir Fark Yaratan Kadın Girişimcisi”, “Türkiye’nin Teknolojide Gelecek Vadeden Kadın Girişimcisi”, “Türkiye’nin Kadın Sosyal Etki Girişimcisi” ve “Türkiye’nin Kadın Kooperatifi” kategorilerinin birincileri ise 200 biner TL’lik ödülün sahibi olacak.

“Kadın girişimciliğinin sürdürülebilir kalkınmaya olan etkisini görmek ve bu başarıları ödüllendirmek bizim için büyük bir mutluluk. Kadın girişimcilerin ekonomiye kazandırdığı değer, ülkemizin geleceği için büyük önem taşıyor. Yarışmaya katılacak tüm kadınlara başarılar diliyorum. Hep birlikte, kadınların gücünü daha da ileriye taşıyacağız.” – KAGİDER Yönetim Kurulu Başkanı Esra Bezircioğlu

2025 yılının kadın girişimcisi siz olabilirsiniz

Hikayenizle tüm kadınlara ilham olmak ve başarılarınızı tüm Türkiye’ye duyurmak istiyorsanız; 15 Kadım 2024 tarihine kadar www.garantibbvakadingirisimci.com adresindeki formu doldurarak yarışmaya başvurabilirsiniz.

“Türkiye’de kadının ekosisteme katkısını daha da artırmayı, girişimci kadınları cesaretlendirmeyi amaçladığımız bu yarışma önemli bir aşama kaydetti. 17 yılda 45 bin başvuru olmamız, yıllar içinde kategori sayısının bir iken geçen yıl itibarıyla beşe çıkması çok kıymetli. Ekonomist dergisi, Garanti BBVA ve KAGİDER olarak kadın girişimcilerimizi yarışmamıza davet ediyoruz.” –Ekonomist Dergisi Yayın Yönetmeni Talip Yılmaz





İlgili Makale