X

Gerçek ben ve benden ötesi neredesin: O çok aradığımız değer “Öz-samimiyet”

Yok canım ben aramıyorum, ben olduğum gibi çok samimiyim zaten diyeceksiniz… Ne anlatmak istediğimi anlatabilmek üzere doğru başlığı bir araya getirmenin yine yaklaşık bir saatime karşılık geldiği bir yazıda daha sizlerle muhteşem bir yolculuğa çıkacağız. Şimdi bu yazımız öz-samimiyet olduğu için son derece olduğum gibi yazacağım. Aslında her yazımda bu şekilde fakat biraz daha dozu arttıracağız, gerçekleri olduğu gibi ortaya dökeceğiz sizlerle, kendimizle yüzleşirken hayat tecrübelerimize biraz daha yakından ve biraz daha öz-samimiyet gözlüklerinden bakmaya çalışacağız…

Evet çoğumuz için öz-samimiyetin anlamı “olduğumuz gibi olmak” değil mi? Fakat ben burada kullandığım başlıkta özellikle belirttim “ben ve benden ötesi”. En son ne zaman içimize baktık düşünelim, fakat bu öyle bir bakış olmalı ki gerçek samimiyet ile, yani o “hani bizde zaten çokça olan” öz-samimiyetimizle…

Örneğin bugün şu anda gelin bu yazımı okuyan sizlerle yüksek sesle kendimize soralım; ve öz-samimiyet ile cevaplarımızı arayalım. Sevdiğimiz adam veya kadınla mı birlikteyiz, gerçekten her sabah yanında uyandığımız bu adam veya kadın için kalbimiz çarpmaya devam ediyor mu ya da her sabah yaşadığımıza şükür edebiliyor muyuz bu kişi ile birlikte güne başlayacağımız için? Yoksa “sadece diğer benzer sabahlardan bir tanesi” olarak mı uyanmaktayız güne?

Örneğin şu anda yapmakta olduğumuz iş için mi dünyaya geldik, gece yatarken sabah uyandığımızda kalbimiz yerinden çıkacak gibi oluyor mu, gerçekten tüm muhteşem potansiyelimizle yeni bir katma değer yaratabiliyor muyuz insanlar için, hayata geliş amacımızın bir parçasını bulabiliyor muyuz her sabah oturduğumuz bilgisayarımızın başında veya sadece öyle denk geldiği, para kazanmak durumunda olduğumuz, emekliliğe kadar doldurulması gereken yıllarımız olduğu için mi her sabah iş dediğimiz bu bitmeyen tükenmeyen fakat aynı serilikte bizleri bitirip tüketen süreci kabullenmişiz?

Örneğin şu anda hayatımızda kime onu çok sevdiğimizi söylemek isteyip de beklemekteyiz, neden kendimize güvenememekteyiz, reddedilmekten mi korkmaktayız, kendimize gerçekten samimi olarak sorabiliyor muyuz ben olsam beni sevebilir miydim, öyle deliler gibi, öncelikle o diğer kişiden önce kendi kendimizi sevebiliyor muyuz, son kez kendi kendimize ne zaman bir sinema bileti ısmarladık, belki bizi terk etmiş olan sevgilimiz ertesinde en son ne zaman kendi kendimize ben çok güzelim, ben muhteşem bir sevgiyi muhteşem bir evliliği muhteşem bir aileyi hak ediyorum diyebildik?

Örneğin bugün hangi acımızı bir kenara atmaktayız, yani hayatımızı hayat yapan bize yaşadığımızı hissettiren hangi acıyı veya acıları kaybedişleri, yok oluşları kabul edememekteyiz, belki kendimizi içkiye veya başka uğraşlara vurduk, en son ne zaman öz-samimiyetle kendimize tamamıyla samimi olarak kana kana ağladık, ne zaman ben mahvoldum diyebildik, ne zaman yerlerde sürünebildik acımızdan, ne zaman o her an kaldırdığımız kalkanlarımızı indirebildik?

Örneğin öz-samimiyetle kendimize bu dünyadaki amacım nedir diyebildik mi yüksek sesle, neden buradayım diyebildik mi, A veya B kişisinden bağımsız olarak, başkalarının düşüncelerinden, anne veya babamızın anlayışından bağımsız olarak veya X kişisinin karısı veya kocası olmaktan daha yüce bir amacımız var mı bu hayatta, bizlerin hayatta olması kimin hayatı için bir fark yarattı, hangi gün gerçekten bunun ihtiyacını hissedebildik, yani içinde olduğumuz zamana en son ne olduğunda gerçek bir “öz-samimiyet” ile bakabildik?

İşte o bizim hafife aldığımız öz-samimiyet öyle muhteşem sorularla karşımıza dikilir ki, kendi içimize ve tabi ki muhteşem kalplerimizin en derin noktalarına en açık şekillerde bakmamız gerekir. Ben sizler için bazı sorulara kendi tecrübelerimden cevap vermeye çalışacağım tabi ki öz-samimiyetimin muhteşem kaleminden…

Evet hayatımda sadece beni hayatta olduğuma inandıracak bir ilişki olacak, o sadece “olması gerektiği” için olan versiyonlardan değil. Belki şu anda olduğum otuz üç yaşımı elli üçe taşımam gerekecek bu yolculukta ama işte bu “öz-samimiyet” bana şunu söyletecek; kalbin yerinden çıkmıyorsa “sen” değilsin, yani yola olduğun gibi devam etmelisin.

Evet, hayatımda yazı olmaya devam edecek, ve sadece bir kişinin bile “ben bunu okudum, aradığım buydu, bu mesajı çok istemiştim siz ne hissettiniz” gibi bir yorum yapıyor olması beni dünyanın en mutlu insanı yapacak, yararlı olduğumu bir hayata dokunduğumu en azından en iyisi için çabaladığımı bilmek benim için mükemmel olacak ve işte “öz-samimiyet” Pınar ne kadar yorgun, yoğun ve zamansız olsan da devam et diyecek…

Evet, hayatımda yaşadığım anda olmaya her ne olursa olsun düşsem de kalkmaya ve hiçbir şeyin imkansız olmadığına beni inandıran; spor, koşu, boks gibi uğraşlar olacak, bana ilham verecek. Her gün kendimin bir adım daha ilerisine geçebilmek ve “yaşadığım anda kanımın son damlasına kadar o anı hissedebilmeye” beni kilitleyecek, ve işte “öz-samimiyet” bana ‘Pınar buradasın, hayat muhteşem, kalbin attığında canlısın’ diyecek

Evet, hayatımda yapayalnız, tek başıma, destek olmadan yollara düşeceğim, bu dünyaya gelirken olduğumuz üzere, en uzak diyarlarda kendimden bir parça aramak üzere, rüzgarı koklamak, denize dokunmak ve keşfetmek için, yine hissetmek için dünyanın, ışığın, insanın güzelliğini ve anın oluşunu. işte “öz-samimiyet”, ‘başka kimse için değil Pınar bu seyahat senin için diyecek git ve kalbini bul, ruhunu tamamla, dünya ile sadece ol…’

Bugün bu macerada benimle olan sizler, şimdi gözlerimizi kapatalım, ve muhteşem bir kumsal hayal edelim. Muhteşem kumlarında apaydınlık bir kumsal. Burada sadece “öz-samimiyet” ve sizin olduğunuzu var sayalım. “Öz-samimiyetiniz” bir arkadaş olarak yanınızda yürüyor, sesli konuşmuyorsunuz, siz “kalbinizden” söylüyorsunuz fakat o sizi en derinlerinize kadar anlıyor… Şimdi kalbinizi açın, onunla dertleşin, ne söylemek isterdiniz, kendinizle ilgili, ilişkilerinizle ilgili, seçimlerinizle ilgili, hayatınızla ilgili, bugününüz ile ilgili, hatalarınız ve beklentileriniz ile ilgili?

Bugün yepyeni bir başlangıç olsun “öz-samimiyet” kendinize verebileceğiniz en muhteşem armağandır; “öz-samimiyet” kendinize başka kalplerden bakmak yerine sadece kendi kalbinizden bakmayı bilmek demektir… Yüreğinizin en güzel yansıması yine sizde “öz-samimiyetinizle” tezahür edecektir…Çünkü değerli Halil Cibran’ ın o muhteşem deyişi ile özetlediği gibi:

‘’Samimiyet tüm eylemlerimizi onurlu ve güzel kılar.’’

Pınar Özeken (Ulus): 2007 yılında Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümü ile Kimya bölümlerini bitirdi. Aynı üniversitede Biyomedikal Mühendisliği ve İspanya Pompeu Fabra üniversitesinde master derecelerini aldı. Özellikle 2011’den bu yana moda ile ilgili çalışmalara ağırlık verdi ve hala moda üzerine yazı dizileri, farklı moda kaynaklarında yayınlanmaktadır. Yoga eğitmeni olma yolunda ilerleyen Pınar, bir Arjantin Tango aşığı. Gerçek tutkularından bir diğeri ise seyahat etmek."Dünya üzerinde ayak basılmadık toprak kalmasın" mottosu ile dünyayı dolaşmaya devam ediyor.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale