X

Nefret ettiklerinize tekrar dikkatlice bakın: Onlar sizin aynanız

Thetahealing’e yeni başladığım dönemlerde Basic DNA eğitimini aldıktan hemen sonra Vianna Stibal’ın “Thetahealing Sıra Dışı Bir Enerji Yaklaşımına Giriş” kitabını büyük bir merakla okumaya başlamıştım. Senelerdir beynin mucizelerini, kuantum fiziğini araştıran biri olarak bilinçaltı kayıtlarımızı anda değiştiren bu nazik tekniği bir an önce öğrenmeliydim. Vianna Stibal kitabında bilinçaltımızdaki kızgınlık, kırgınlık, pişmanlık ve reddedilme programlarını yeteri kadar temizlediğimizde beynimizde telekinezi (cisimleri düşünce gücüyle hareket ettirme) yapacak kadar yer açılacağından bahsediyordu. İnanılmaz değil mi?

Oturdum, uzunca bir liste yaptım kendime. Kimlere kızgınlık, kırgınlık, öfke duyuyorum, kimler tarafından reddedildiğimi hissediyorum, geçmişe baktığımda nelerden pişmanlık duyuyorum? Her şeyi kağıda döktüm. Sonra tek tek bu inançlarımı değiştirmeye başladım. Çalışmaya başlayınca gördüm ki bu hisleri beslediğim her durum veya kişiden pozitif anlamda bir kazanç sağlıyordum! (Psikolojide buna sekonder kazanç deniyor.) Kimi bana vefalı olmayı, kimi hoşgörüyü, kimi kendimi sevmeyi, kimi daha nicelerini öğretiyordu…

Ve bazen en nefret ettiğim kişilerin bile benim kendi içimde reddettiğim/kabul etmek istemediğim karanlık bir yanımı bana aynaladığını fark ettim, dehşete düşmüştüm. Ruhum için de bunu kabul etmek pek kolay olmadı; o bana göre “çokça kötülük yapmış kişiler” bana meğer neler öğretmişti… Artık en yeni gerçeğim buydu: Hayatımda suçlayabileceğim kimse kalmamamıştı! Herkesi bana bir şeyler öğretmesi için hayatıma çeken bendim.

Sevgili can parçalarım, işte sizlere hem iyi hem kötü haber; hayatınıza giren herkes sizlere bazı dersleri öğretmek için var. Ne zaman ki bizler bu dersleri alıp kendimiz için bitiriyoruz; o zaman ya o kişilerin bize yaklaşımı tamamen değişiyor; ya da artık bizlere hizmet etmedikleri (aynı zamanda bizlerle frekansları da eşleşemediği için) yollarımız bir şekilde ayrılıyor. Denklem aslında bu kadar basit…

Bu mucizevi teknikle yapabildiklerimi gördükçe -ben değiştikçe en yakınlarımın da bana karşı tutumlarının değiştiğini bizzat deneyimleyince- heyecanım daha da arttı ve neredeyse her akşam kendi üzerimde çalışmaya başladım. Kendi içimde derinleştikçe bir puzzle’ın parçalarını bir araya getirir gibi herkesin “bir” olduğunu anladım. Yani sen, ben yoktu. Sadece tek bir “biz” vardı. Fark ettim ki başkalarını yargıladığımdan daha çok kendimi yargılıyordum, başkalarına kızdığımdan çok daha fazla kendime kızıyordum. Ruhum tekrar hatırladı: Hepimiz Yaratıcı’nın mucizevi parçalarıydık; hepimiz bir prizmadan yayılan o bembeyaz ışıktık; yaradılışımızdan itibaren “bir”dik.

Beyaz bir ışık demeti prizmadan içeri girdiğinde, prizmanın kristal yapısı giren ışığı parçalardan ayırır. Böylece ışık gökkuşağı tayfı gibi görünür. Beyaz ışıkla birleşen her renk kendine özgü bir frekansa sahip olduğu için ayrı ayrı görülebilir. Eğer bu süreci tersine çevirerek bir gökkuşağı tayfını kristalden geçirirseniz bireysel frekanslar yeniden bir araya gelecek ve beyaz bir ışık demeti oluşturacaktır. Her insanın kimliğini gökkuşağı tayfındaki bireysel bir renk frekansı olarak düşünün. Eğer belli bir frekansı, bir rengi sevmediğimiz için rastgele yok edersek ve kalan frekansları prizmadan geçirmeye çalışırsak artık beyaz ışık oluşmaz. Tanımı gereği beyaz ışık tüm renklerin birleşmesi sonucu oluşur.

Spiritüel insanların çoğu beyaz ışığın gezegenimize dönüşünü bekliyor. Onun Buda, Hz.İsa ya da Hz. Muhammed gibi tek bir birey şeklinde geleceğini düşünüyorlar. Ancak yeni edindiğim spiritüellik bana beyaz ışığın ancak her bir insan bir diğerini beyaz ışığın bireysel bir frekansı olarak tanırsa geri gelebileceğini söylüyor. Sevmediğimize karar verdiğimiz diğer insanları yok etmeye ya da aşağılamaya devam ettiğimiz sürece, yani tayftaki frekansları yok ettiğimiz sürece beyaz ışık hiçbir zaman geri gelmeyecek. Yapmamız gereken beyaz ışık geri dönsün diye her bir insanın frekansını korumak ve geliştirmek” (Prof. Dr. Bruce H. Lipton) İşte benim yaşam felsefemin, varoluş nedenimin özeti…

Ya siz bu kutsal yaşam deneyiminin neresindesiniz ? Haydi gelin; başkalarıyla ilgili tüm yargılarımızı bırakmakla başlayalım. Eğer sizler de benim gibi “Daha fazlasını da yapabilirim” diyenlerdenseniz Thetahealing eğitimlerini alarak kendi hayatınızı dönüştürebilir, başkalarına ve dünyamıza ışık olabilirsiniz. Bu tekniğin içeriğine www.esindemir.com sitesinden ulaşabilir; her türlü sorunuz için benimle Instagram hesabımdanwww.esindemir.com sitesinden ulaşabilir; ve info@esindemir.com mail adresim üzerinden iletişime geçebilirsiniz.

Tekrar görüşünceye kadar sevgiyle kalın…

İlginizi çekebilir: Her şey beynimizde başlıyor: Bilinçaltı hayatımıza nasıl etki eder?

Esin Demir: 2010 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Endüstri Mühendisliği bölümünü bitirdi. Spiritüel gelişim merakı 2009 yılında, Japonya’ya bir yaz stajı programı ile gittiğinde başladı. Bu ilginç ada ülkesinde pek çok tapınak gezdi, bu tapınaklarda yapılan dini ritüelleri yakından görme imkanı buldu. Türkiye’ye dönüp profesyonel iş yaşamına başladıktan sonra ruhsallık ve kişisel gelişim ile ilgili araştırmalarını daha da derinleştirirken; beyin, bilinçaltı ve kuantum fiziğine de ilgi duymaya başladı. Bu sırada ThetaHealing® bilinçaltı temizlik tekniği ile tanıştı. O günden itibaren bu teknik ile ilgili aldığı çok sayıdaki uygulayıcılık eğitimini, Valencia’da aldığı ThetaHealing® eğitmenliği ile taçlandırdı. Esin şimdi bir taraftan profesyonel kariyerine devam ederken, diğer yandan ThetaHealing® grup eğitimleri ve bireysel seanslar veriyor. Thetahealing yöntemi ile ilgili detaylı bilgiye www.esindemir.com adresinden ulaşabilirsiniz. Esin’in en büyük arzusu, Dünya’nın yaşanacak daha sevgi dolu bir yer olması...

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale